inşallah ters tepmez bu tepki gerçekte verilmesi gereken bir tepki ama bu miting savcı erdoğanın ! savcı öz'ü yeni sözde şüphelilere yönlendirmesine neden olabilireminim bir sonraki dalga bu mitingin düzenleyicileri arasından çıkacaktır.malum medyada da darbe yanlısı ,terör örgütü sempatizanları diye damgalanmak da cabası...ters tepeceğine dair korkum halk ne gösteriliyorsa ona inanıyor.burda da basının "Atatürkçüler çıkıp aslan gibi bu tertibe göğüs gerdiler ve haklı tepkilerini dile getirdiler" şeklinde haberleri yayınlayacak hali yok...

sessiz sedasız yazdı:inşallah ters tepmez bu tepki gerçekte verilmesi gereken bir tepki ama bu miting savcı erdoğanın ! savcı öz'ü yeni sözde şüphelilere yönlendirmesine neden olabilireminim bir sonraki dalga bu mitingin düzenleyicileri arasından çıkacaktır.malum medyada da darbe yanlısı ,terör örgütü sempatizanları diye damgalanmak da cabası...ters tepeceğine dair korkum halk ne gösteriliyorsa ona inanıyor.burda da basının "Atatürkçüler çıkıp aslan gibi bu tertibe göğüs gerdiler ve haklı tepkilerini dile getirdiler" şeklinde haberleri yayınlayacak hali yok...

AKPnin istegide bu zaten milleti yildirmak. Bütün telefon dinlemeleri Ergenekon baskilari bu amaca hizmet ediyor. Zaman yilma tirsma zamani degil. halk nihayet isin basa düstügünü anladi. bir ülkede neler olup bittigini gerçekten anlamak istiyorsan o ülkenin egitimli bilinçli kesimlerine bakacaksin. cahile cühelasina oyunu bir çuval nohuta satanina degil. AKP ve onun cumhuru yaygin cehalet üzerine kurulu dinci fasist bir iktidar sürdürmek istiyor ama bunu basaramayacak. çünkü 80 yildir ne kadar alti oyulsada Atatürkün çaldigi maya tutmus bir kere.

Elbette ordaydım.
Şunu farkettim ki bizi iyice birleştiriyorlar, bu işin sonu onların aleyhine olacak, buna bir kez inancım arttı....
Güzel günler göreceğiz güneşli günler...

Su Tuncay Özkan posterleriyle slogan atmayin kardesim, rica ederim.

bezgin yazdı:Su Tuncay Özkan posterleriyle slogan atmayin kardesim, rica ederim.

Neden ki?

alamancı kardeşim...kaygılanmana gerek yok.ne yılgınlık var ve tırsaklık.ama sonuçta yaptığın şeyin bir şeye yaraması gerekiyor.bende Ankaradaki iki Cumhuriyet mitingine katılmış biriyim.ama sonuç ne oldu? bu bizi daha fazla bir kutba itti karşıt görüşlülerin gözünde.darbeci diye nitelendirildik.buda 22 temmuzda fazlasıyla bize döndü.burda da milletin gözünde buna benzer bir şekilde nitelenmenin bize ne faydası olacak? süren bir dava var.istersen 10 milyon kişiyle miting yap.davanın seyri değişecekmi? hayır...tayyibin tayfasından bile bakanlar bu iş çığrından çıkmaya başladı bize zarar verecek derken,millet iyice şüphelenmeye başlamışken yandaş medyanın ekmeğine yağ sürüp "bakın bunlar bağımsız yargıyı da etkilemeye çalışıyor bunlar aynı darbeci zihniyeti yargıya karşı da güdüyor" dedirtmenin ne manası var ki ?bu yaptığımız biraz şüphelenmeye başlamış kör milletimin gözünün tekrar yalanlarla kapatılması için dediğim gibi yandaş medyanın malzemesi olacak ve yine onların işlerine yarayacak.bu davanın ne kadar hukuk dışı olduğunu ve amacının ne olduğunu biraz düşünen izleyen herkes biliyor.meydanlara inmekde bana göre en kolay iş.ama yapılması gereken daha soğuk kanlı olup en azından bir daha ki seçimlerde akp nin iktidardan indirilmesine kadar beklemek.

sessiz sedasız yazdı:alamancı kardeşim...kaygılanmana gerek yok.ne yılgınlık var ve tırsaklık.ama sonuçta yaptığın şeyin bir şeye yaraması gerekiyor.bende Ankaradaki iki Cumhuriyet mitingine katılmış biriyim.ama sonuç ne oldu? bu bizi daha fazla bir kutba itti karşıt görüşlülerin gözünde.darbeci diye nitelendirildik.buda 22 temmuzda fazlasıyla bize döndü.burda da milletin gözünde buna benzer bir şekilde nitelenmenin bize ne faydası olacak? süren bir dava var.istersen 10 milyon kişiyle miting yap.davanın seyri değişecekmi? hayır...tayyibin tayfasından bile bakanlar bu iş çığrından çıkmaya başladı bize zarar verecek derken,millet iyice şüphelenmeye başlamışken yandaş medyanın ekmeğine yağ sürüp "bakın bunlar bağımsız yargıyı da etkilemeye çalışıyor bunlar aynı darbeci zihniyeti yargıya karşı da güdüyor" dedirtmenin ne manası var ki ?bu yaptığımız biraz şüphelenmeye başlamış kör milletimin gözünün tekrar yalanlarla kapatılması için dediğim gibi yandaş medyanın malzemesi olacak ve yine onların işlerine yarayacak.bu davanın ne kadar hukuk dışı olduğunu ve amacının ne olduğunu biraz düşünen izleyen herkes biliyor.meydanlara inmekde bana göre en kolay iş.ama yapılması gereken daha soğuk kanlı olup en azından bir daha ki seçimlerde akp nin iktidardan indirilmesine kadar beklemek.

sessiz sedasız bekleyerek AKP hiçbir yere gitmez. hatirla o Van rektörü sorusturmasini bir adamcagizin intiharina neden oldular umurlarinda olmadi. kendilerinden olmayanlara o derece kin ve nefret yüklüler. O muhtesem cumhuriyet yürüyüsleri olmasaydi dahami iyi olacakti? o yürüyüsler sayesinde bu ülkede vatanin gelecegini düsünen onurlu insanlar oldugunun farkina vardik ümitlendik. bilincli halk tepki gösterecekki cahili cühelasi da göbegini bir kasiyacak iki kasiyacak yav bunlara nölüyo len diye düsünecek. belki önce hosuna gitmeyecek ama yalanlari dolanlari ortaya çiktikça gözden düsen AKPye bakarak yav yohusam haklilarmiola nola diyecekler. bu bilinç Anadoluya kiyilardan içeri dogru yayilacak. pisip bekleyerek yok su ne der bu ne yazar diyerek bir yere varamayiz. yandas basin nasil bindiriyor iftiralari hiç umurunda mi hukuk mukuk?

Şimdi haberim oldu bu gün olanlardan ve daha da umutlandım gelecek için, iyi ki GüncelMeydan var.

alamancı yazdı: bilincli halk tepki gösterecekki cahili cühelasi da göbegini bir kasiyacak iki kasiyacak yav bunlara nölüyo len diye düsünecek. belki önce hosuna gitmeyecek ama yalanlari dolanlari ortaya çiktikça gözden düsen AKPye bakarak yav yohusam haklilarmiola nola diyecekler. bu bilinç Anadoluya kiyilardan içeri dogru yayilacak. pisip bekleyerek yok su ne der bu ne yazar diyerek bir yere varamayiz.

yav arkadaşım zaten bende seninde vurguladığın gibi bu halkın cahil bırakıldığından ve hep düşünmesi istenilen ölçüde düşündüğünden yola çıkarak o yorumu yaptım.bu millet hala kendi başına birçok şeyi idrak edemeyecek kapasitede.bu kapasite hacmine mahkum edilmiş.senin yaptığına bakacak.ondan sonra senin yaptığına karşılık karşı cephenin ne diyeceğine bakacak.tekrar her zamanki gibi darbeci demokrasi karşıtı hukuk karşıtı etiketini yediğinde aklı bizim istediğimiz gibi yeni yeni bulanmaya başlayan cahil halk sana atfedilen bu kadar sert ve keskin ifadelerden sonra tekrar bu zamana kadar inandığı şeye inanmaya devam edecek.elimizden geldiği kadar karşı tarafın bu söylemlerle saldırma ihtimalini milletin korkutulma ihtimalini ortadan kaldırmalıyız ki bu halk yavaş yavaş uyanmaya devam etsin.bu kadar ağır uykuda olan halkı o kadar sert şekilde uyandırırsak yine hesabımız ters döner.yukarda da dediğim gibi bu memlekette bir Cumhuriyet mitingleri rüzarı esti.milyonlarca insan birleşti.sadece izmirdeki toplanan 4 milyon insanın 3 kişilik ailesinide oy verecekler kapsamına alıp türlü türlü hesaplar yaptık.aynı hesaba istanbulda toplanan 3 ankarada toplanan 2 milyon insanı da kattık.ve hepimiz o meydanlardan tatmin olmuş şekilde ayrıldık.ama ne oldu güzel kardeşim.ben az daha sinirden ağlayacaktım 22 temmuz akşamı bu hesap nasıl döner diye.demekki olmuyormuş.bu mitinglerin bize çok önemli bir örnek olması gerekiyor.tekrar söylüyorum şu anda devam eden bir davaya milyonlarca kişide toplasan etki edemezsin.içeri alınanların büyük kısmıda mecburen iktidar el değiştirene kadar bırakılmayacak.buna benzer diğer ergenekon başlıkları altında bende tepki verilmesi gerektiğini söyledim ama bu tepkinin şimdilik mecliste ve muhalefetin basını etkilemeye çalışması sonucu basında olması gerektiğini söyledim.biz zaten bu seçimlerde eski seçim söylemlerinden biraz daha sıyrılarak arkamıza bir rüzgar aldık.oy oranından belki tatmin olmamış olabilirsin ama en azından bir daha ki seçimlerde bu ülkede akp iktidarının sonlanma ve chp mhp koalisyonunun kurulma ihtimalinin azınsanmayacak şekilde arttığını gördük.birçok kişi o kadar kaybedecek zaman yok diye karşıma çıkabilir bende saygı duyarım ama ben bu ülkenin önceki miting tecrübelerine de dayanarak çok daha sakin olmamız gerektiğini ve sakin sakin güçlenmeye devam etmemiz gerektiğini,düzeni değiştirecek fırsatı elimize geçirdiğimiz zamana kadarda beklememiz gerektiğini düşünüyorum...

sessiz sedasız yazdı:çok daha sakin olmamız gerektiğini ve sakin sakin güçlenmeye devam etmemiz gerektiğini,düzeni değiştirecek fırsatı elimize geçirdiğimiz zamana kadarda beklememiz gerektiğini düşünüyorum...

Bu sözler bana birisini hatirlatti ya....

Neden Guncel Meydan bu kadar yavas aciliyor? Anlamadim, 3 gundur sorun yasiyorum.Acaba neden?Sukurler olsun kavustum bu gun cok iyi.Rahat rahat okudum haberleri.

Son gunlerde aldigim en guzel haber.Tek endisem su demec beni gercekten alt ust etti.?!

Çok acı bir manzara"
Baykal: "Bu memleketin namuslu, dürüst profesörleri, dekanları cezaevlerinde acı çekiyor. Kimsenin kılı kıpırdamıyor"

18.04.2009 15:27
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, yerel seçimde, Türkiye'de yaşanan temel siyasal, ekonomik sorunların, yolsuzluk iddialarının, dış politikadaki belirsizlik ve tedirginliklerin yansımasının ortaya çıktığını söyledi...

Baykal, CHP Genel Merkezi'nde il başkanları, büyükşehir, il, ilçe ve belde belediye başkanları, milletvekilleri, MYK, PM ve YDK üyelerinin katılımıyla düzenlenen toplantıda konuştu.

CHP örgütünün yerel seçimde güzel bir kampanya götürdüğünü ve geçmişe göre daha başarılı bir sonuç alındığını belirterek seçilen belediye başkanlarını kutlayan Baykal, büyük mücadele verip seçimi kazanamayanları da saygıyla andığını ifade etti.

Seçimden sonra yerel yönetim tablosunun önemli ölçüde değişim gösterdiğini ifade eden Baykal, değişim, genişleme, açılım süreci yaşandığını ve sosyal demokrat belediyeciliğin yaygınlaştığını söyledi.

''YENİ DİNAMİKLER DEVREYE GİRDİ''

Deniz Baykal, 29 Mart yerel seçimlerinin belediyecilik açısından önemli bir değişim ve yenilenmeyi ortaya koyduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:

''Bu seçimler, yerel yönetim kadrolarını belirlemenin ötesinde Türkiye'deki siyasal yapıyı yeniden tanımlayarak, siyasal sürecin dinamiklerini yeniden oluşturarak, çok daha önemli bir işlevi de yerine getirmiştir. Seçimde ortaya çıkan tablo, yerel seçim olarak izah edilebilir olmanın ötesindedir. Yerel seçimler, Türkiye'nin geleceği ve siyasal yaşamıyla ilgili yeni dinamiklerin devreye girdiğini, yeni bir tablonun şekillenmekte olduğunu göstermesi bakımından da önemli olmuştur. Türkiye'de yeni bir siyasi dönemin açıldığını ortaya koymuştur. Bu seçimleri Türkiye genelindeki gelişmelerle birlikte değerlendirmeliyiz. Yerel seçimde Türkiye'de yaşanan temel siyasal, ekonomik sorunların, yolsuzluk iddialarının, dış politikadaki belirsizlik ve tedirginliklerin yansıması ortaya çıkmıştır.''

Baykal, son genel seçimlerden bu yana ekonomide ve diğer alanlarda ortaya çıkan gelişmelerin, Türkiye'nin iyi yönetilmediğini, ciddi yanlışlar yapıldığını, sorunların daha da ağırlaşmaya başladığını ortaya koyduğunu savundu.

''BÜYÜME SÜRECİ DARALMA NOKTASINA GELDİ''

AK Parti iktidarının, ekonomik sorunların, enflasyonun kontrol altına alındığı, büyümenin sağlandığı ve istihdamın artmaya başladığı ortamda göreve geldiğini belirten Baykal, iktidarın ciddi destek almasına rağmen 7 yıllık uygulama sonucunda ekonomik gerçeklerin ortaya çıktığını ve büyüyen ekonominin yerini küçülen ekonominin aldığını öne sürdü.

Deniz Baykal, 2002-2009 döneminde Türkiye'nin mukayese edilebileceği bütün benzer ülkelerin 7 yıllık süreci iyi değerlendirdiğini, Türkiye'nin ise ekonomik büyüme sürecini daralma noktasına getirdiğini söyledi. Türkiye'nin dünyanın en yüksek ikinci işsizlik oranına sahip ülke konumuna geldiğini ifade eden Baykal, ''ülkenin küresel kriz nedeniyle değil, izlenen politikalar nedeniyle yanlış gittiğini'' savundu. Baykal, iktidarın 2008 yılının Eylül ayında hazırladığı ve yüzde 4 büyüme öngören bütçeyi, bu ay yüzde 3.6 küçülme hedefiyle revize ettiğini anımsatarak, ''Aslında böyle bir hedefleri yok, orada tutmayı temenni ediyorlar'' dedi.

''Bu yanılgı sıradan, masum yanılgı olarak anlaşılamaz'' diyen Baykal, Türkiye'nin, bilinçli olarak yapılan o hatanın bedelini ağır biçimde ödediğini öne sürdü. Ak Parti iktidarının iş başına geldiği 2003'ten bu yana bir çok ülkenin dünya konjonktüründen yararlanarak, önemli hamleler yaptığını anlatan Baykal, işsizlik ve sanayi rakamlarından örnekler vererek, Türkiye ekonomisinin uzun zaman sonra geriye yöneldiğini savundu.

''YARGI HEDEFTE''

Adalet ve Kalkınma Partisi'nin iktidarda bulunduğunu ifade eden Baykal, şöyle devam etti:

''Kalkınma nerede? Bugün 7 yıllık iktidar döneminin sonunda Türkiye'de yıllardır var olmuş kalkınmayı küçülmeye, daralmaya dönüştürmüş iktidardır. Kendi adındaki 'kalkınma' Türkiye'de yaşanan gerçek olmaktan çıkmaya başlamıştır. Adındaki 'adalet' kavramının işlemeye devam ettiğini düşündüğümüzü kimse zannetmesin. Adalete baktığımızda da göreceğimiz tablo, adalet kavramının da bu iktidar döneminde Türkiye tarihinde hiç görülmemiş biçimde alt üst edildiğidir, ayaklar altına alındığıdır, içinin boşaltıldığıdır. Bugün yargının bağımsızlığından söz etme imkanı var mı?

Türkiye'de yargı bağımsızlığı artık hedef olmaktan da çıkmaya başlamıştır. Planlanan değişiklikler ortaya çıktığı zaman, yargı bağımsızlığının çok daha ağır tahrip edileceği, yargının siyasetin denetimi altına sokulacağı çok açık bir biçimde anlaşılmaktadır. Yargı hedeftir. Yargı, siyasallaştırılmak istenmektedir. Onun için her türlü hazırlıklar yapılmaktadır. Maalesef Türkiye'de adaletin, yargının çok zor günler geçirdiğine tanık oluyoruz.''

Baykal, telefon dinlemeleriyle ilgili uygulamayı da eleştirerek, 70 milyonun dinlenmesine imkan verecek teknik ve hukuki altyapı oluşturulduğunu iddia etti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın telefon dinleme kurumunun başına bizzat kendisinin atama yaptığını belirten Baykal, ''Bunun bir devlet dinlemesi olduğunu düşünmek mümkün müdür? Bu, kişisel bir dinleme özlemenin yansıması değil midir?'' diye sordu.

CHP Genel Başkanı Baykal, büyük bir kentte 25 hakim ve savcının dinlenildiğini ifade ederek, bu hakim ve savcıların bir yandan görevlerini yaparken, diğer yandan birilerinin gözünde şüpheli olduğunu ifade etti.

Baykal, ''Adalet Bakanı hakimlerin dinlenmesi düğmesine basma yetkisine sahip olan insandır. Ne oldu kuvvetler ayrılığı, ne oldu yargı bağımsızlığı? İdarenin, hükümetin yargı üzerinde güç kullanma imkanının bulunmadığı, Anayasa'nın öngördüğü kuvvetler ayrılığı düzeni ne oldu? Bunlar çok üzüntü verici görüntüler.''

''BU MEMLEKETİN NAMUSLU, DÜRÜST PROFESÖRLERİ, DEKANLARI CEZAEVLERİNDE ACI ÇEKİYORLAR''

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal,''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gerçekleştirilen gözaltılarla ilgili ''O insanlar orada. Yani Mehmet Haberal can derdinde. Yani bu memleketin namuslu dürüst profesörleri, dekanları cezaevlerinde acı çekiyorlar. Kimsenin kılı kıpırdamıyor'' dedi.

Bunun ''Çok acı bir manzara olduğunu'' ifade eden Baykal, ''Bu tabloyu, inanıyorum artık aydınlığa kavuşturacak tek güç milletin kendisidir. Ne çiçek göndererek, ne sempati demeçleri vererek bu gidişi önlemek mümkün değildir. Bu gidişi önleyecek olan milletin iradesidir, milletin kendisidir'' diye konuştu.

Kaynak:Haberturk internet sayfasi guncel bolumu.

Evet Baykal'da topu millete atti. Oysa ki millet ona verdi bu temsil gorevini.Bu ne demek istiyor simdi.Muhalefet kim?Sayin Baykal senin sesin niye boyle cikiyor.Neden?Sinei millete donmuyorsun.Herseyi millete birakip oyle kenara cekilemezsin.Yaziklar olsun!

Türk-Kan yazdı:

sessiz sedasız yazdı:çok daha sakin olmamız gerektiğini ve sakin sakin güçlenmeye devam etmemiz gerektiğini,düzeni değiştirecek fırsatı elimize geçirdiğimiz zamana kadarda beklememiz gerektiğini düşünüyorum...

Bu sözler bana birisini hatirlatti ya....

keşke böyle demeseydin...orda tüm yazdıklarımdan sadece o kısma bakıp benim yazarken hiç de aklıma gelmeyen bir mana çıkartmışsın.hatırladığın adam fettullah ise o binlerce km uzakta birilerinin kucağında zıplayıp zırlamaya devm ediyor, ben ise bu memleketenin tam ortasında, hemde o fetoşun söylediklerini ayet kabul eden,beyni örümceklenmiş insanların dolu olduğu Türkiyenin en sofu şehirlerinden birindeyim.sofulaşmış milletin kabuk değişmesine sebeb olmak maksadıyla bir şeye erken ve sert tepki verdiğinde ne kadar dikkat çektiğini insanların sana nasıl korkuyla ve şüpheyle baktığını sivasta da gördüm bundan önceki Cumhuriyet mitingleri sonrasındada gördüm.ben de sadece bunları anlatmak istedim.ama nasıl oldu anlamadım farklı bir anlam çıkmış.

sessiz sedasız, saka yaptim yahu Seni tanimiyor muyum ki kardesim Yalniz, tepkinin erken oldugu konusunda hemfikir degilim. Cumhuriyet mitinglerinin suc sayildigi, vatan topraklarinin ABD postallarina acilmaya calisildigi, Ermenistan'la "millete ragmen" anlasmalara gidildigi bugünlerde tepkilerin cok daha yogunlasmasi gerektigini düsünüyorum.

---

Esasen biz bu "Ergenekonculara" seneler öncesinde isaret etmistik: