
(ya da Şu “Çılgın Türkler” ve/veya şu “Çılgın Genelkurmay Başkanları” Silivri’ye!?)
“Inter arma silent leges!”
“Savaş zamanında yasalar sessiz kalır.”
http://tr.wikipedia.org/wiki/Latince_deyi%C5%9Fler_listesi
…………………………
Tarih: 27 Mart 2012, Salı
Yer: İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi
Sanık: (Eski) Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ
İsnat olunan suç: Hükümeti ortada kaldırmaya teşebbüs etmek!
Operasyonu yapan adres: Gülen & Gül!
Ortadan kaldırılmak istenen “Hükümet”in başı Erdoğan, bu iddialar için ne diyor: İnandırıcı bulmuyor, Başbuğ’un tutuklanmasını onaylamıyor!
http://www.sabah.com.tr/Gundem/2012/01/10/arzumuz-basbugun-tutuksuz-yargilanmasi#
Netice:
Dava yok hükmündedir!
Nokta!
……………………
Tarih: 27 Mart 2012, Salı
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ konuşuyor:
“Sayın Başkan sorulara cevap vermeyeceğim. Ama şunu söylemek istiyorum. Burası ciddi bir mahkeme, ama magazinleşti. Türk adaletine şaibedir. İbrahim Şahin ve Fatma Cengiz nasıl kişiler olduğunu siz daha iyi bilirsiniz.”
Başbuğ’un bu sözleri salonda alkışlanınca Başkan Özese, “Burada ciddi bir dava görülüyor. Dışarı çıkartırım” diye uyardı.
Başkan Özese’nin bu sözlerine Başbuğ, sesini yükselterek ve kızgın bir şekilde, “Bu mu ciddi mahkeme? Çıkartın efendim, çıkartın” diye tepki gösterdi.
Başkan Özese de, “Bu telefon görüşmelerini savunma hakkınıza saygı gösterdiğimiz için dinletiyoruz” diye yanıt verince Başbuğ, “Telefon görüşmesinde ismi geçenleri de çağırın” dedi. (Duruşmada dinletilen telefon görüşmelerinde eski Genelkurmay Başkanları Hilmi Özkök ve Yaşar Büyükanıt ile emekli Orgeneral Çevik Bir’in de ismi geçiyor.)
………………………….
Tarih: 27 Mart 2012, Salı
“Buz Savaşçısı” konuşuyor:
“Dünyanın hiç bir ülkesinde hem ülkenin Silahlı Kuvvetlerinin Komutanı, hem de bir silahlı terör örgütünün yöneticisi Genelkurmay Başkanı görülmemiştir. Hayatımın son 20 yılını terörle mücadele ile geçirdim.
- Böyle bir iddianameyle, bir kişinin suçlanmaya çalışılması sadece, yetersizliğin bir komedisidir. Bu nedenlerle bu iddianameye hiçbir itibarım yoktur. Genelkurmay Başkanlığı, devletin en önemli makamlarından biridir ve bu nedenle, Anayasa’nın 148’inci maddesi bu makama da özel bir statü tanımıştır. Türkiye’deki birçok değerli ve saygın hukukçunun tereddütsüz belirttiği şekilde, eğer şahsımla ilgili bir yargılama olacak ise, bu yargılama yerinin Yüce Divan olduğu açıktır.”
Özese’nin “Bu konuşmanızı savunmanız olarak kabul ediyoruz” demesi üzerine, Başbuğ şunları söyledi:
“Bunu mahkemenize bir saygısızlık olarak kabul etmeyin. Anayasa’nın 148’inci maddesine göre beni yargılamaya görevli olmadığınızı düşünüyorum. Dolayısıyla yapmış olduğum konuşmayı savunma olarak düşünmeyin. Yasal haklarına dayanarak neden savunma yapmayacağıma açıklayan bir konuşma olarak kabul edin!”
………………………..
Tarih: 27 Mart 2012, Salı
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ sorguluyor:
“Nerede o eski Genelkurmay Başkanları. Hiçbiri burada yok. Onların başına gelse biz koşar gelirdik buralara. Daha durun, anlatacak çok şeyim olacak. Zamanı gelince daha konuşacağız”
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/20220789.asp
……………………,
Durum Analiz?!
Başbuğ’un bu açıklamaları ne anlama geliyor?
Elcevap:
1- Başbuğ’un açıklamaları üzerinden “Silivri süreci” sona ermiştir. Silivri’de kurulu mahkeme hukuksuzdur! Artık yargılama yapamaz, yaptığı yargılama hukuki değildir! Yeni bir süreç başlamıştır! Balıklar ve karıncalar yer değiştiriyor!
2- Eski genelkurmay başkanlarını ivedilikle göreve çağırmıştır. Bu bir seferberlik emridir!
3- “Çankaya Savaşları” kapsamında “Asker” üzerinden oynanmaya çalışılan “taht kavgası” tüm çıplaklığı ile ortaya çıkmıştır. Gül ve Gülen, Erdoğan’ı tasfiye etmek istiyor! Bunu da asker üzerinden yapmak istiyorlar! Başbuğ, bu tuzağı ortaya çıkarmıştır! “Elimde sağlam doneler var”, mesajı vermiştir!
Nokta!
………………………
Paşalar cepheye?!
Kenan Evren!
‘Atatürk Türkiyesi’ni kurtarmak için ‘İhtilal” yaptı ise AKP & Gülen iktidarında Atatürk Türkiyesi tasfiye edilme noktasına geldi!
Evren çok yaşlı ve hasta olmuş olsa da, görev başına, ölecekse cephede vatan savunması yaparken ölmeli!
Nokta!
(…)
Doğan Güreş!
PKK’yı bitiren Paşa ise bilmeli ki, AKP & Gülen iktidarında PKK devlet oldu, gizli tanık, ihbar mektupları üzerinden PKK ile mücadele eden komutanları tek tek avladı, Silivri’ye toplattı!
Güreş, cephedeki yerini bir kez daha almalı!
Ölecekse çarpışırken onurluca ölmeli!
Nokta!
(…)
İsmail Hakkı Karadayı!
28 Şubat sürecinde aynı çiçeğe bakmanın zararlarını anlatan, “irtica”ya karşı refleksi en yüksek paşalardan biri ise ki öyle; o zaman bilmeli ki; AKP & Gülen iktidarında “İrtica” devlet oldu.
Fetullah Humeyni’nin talebelerinin çiçekleri burnunda!
Karadayı, mazeretsiz cephedeki yerini almalı!
Karşı devrimcilerin önünde duruşunu korumalı!
Nokta!
(…)
Hüseyin Kıvrıkoğlu!
“28 Şubat 1000 yıl sürecek” diyen komutan!
Ne var ki, AKP & Gülen iktidarında başka rüzgarlar esiyor!
Eğer, Atatürk Türkiyesi’nin, Laik Türkiye’nin kazanmasını, 1000 yıl devam etmesini istiyor ise hangi şart içinde bulunursa bulunsun, cepheye koşmalı!
Başbuğ’un omuzdaşi olarak yerini almalı!
Ölecekse, onurlu bir mücadele uğrunda çarpışıyorken ölmeli!
Nokta!
(…)
Hilmi Özkök!
Demokrasi dedi, soğan dedi, kasap dedi, yüksek dedi, alçak dedi, var da diyemem yok da diyemem dedi, BOP operasyonunda sıkı top çevirdi, şimdi sırada demokrasiye, ulus devlete sahip çıkmak var!
İnanmış bir insan olarak Azrail’in kimi ne zaman yoklayacağını ancak Allah’ın bildiğini de hiç aklından çıkarmamalı!
Hemen cephedeki yerini almalı!
Nokta!
(…)
Yaşar Büyükanıt!
27 Nisan’da uyarıyı yaptı, küresel aksta yaşanan konjonktür değişikliğine binaen “söylem”inin devamını getiremedi!
27 Nisan 2007’de yapılan uyarıların hepsi “27 Nisan 2012” tarihiyle gerçek, hakikat olmuş durumda!
Atatürk Türkiyesi’ne, Laik Türkiye’ye sahip çıkmak için Başbuğ’un yanındaki yerini almalı!
Ultra Türk; Atatürk!
Nokta!
(…)
İlker Başbuğ!
Söylenecek söz yok, o zaten yerinde!
Dimdik ayakta!
Buz gibi akılla masaya vura vura mücadele etmeye devam ediyor!
Karşı devrimcileri dizinde sektiriyor, zıplatıyor!
Nokta!
(…)
Necdet Özel!
O gelmese de olur!
Görev arkadaşlarını satan, karşı devrimcilerle işbirliği yapanın yeri bellidir!
Makber!
Nokta!
(…)
Sözün özü:
“İvedi”!
Şu “Çılgın Türkler” ve/veya şu “Çılgın Genelkurmay Başkanları” Silivri’ye!
İlker Başbuğ ile omuz omuza ortak “vatan mücadele”si vermeye!
Makber!
Nokta!
……………………
Kitabın adı: Hammurabi
http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=597012
http://tr.wikipedia.org/wiki/Hammurabi
Yazarı: Marc Von De Mieroop
Çeviren: Bülent O. Doğan
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2010
I. Baskı: Şubat 2012
158 sayfa
25 TL
(…)
Sayfa XII:
Babil yılı, modern yıla tekabül etmiyor ve Mart – Nisan gibi başlıyordu. Ayrıca ay takvimine göreydi ve yıllar, modern yıldan altı gün daha kaydı. Babil yıllarının çoğu 30’ar günlük 12 aydan oluşuyordu ve ay ile güneş yıları arasındaki uzunluk farkını gidermek için zaman zaman ay sayısını 13’e çıkarıyordu.
(…)
Sayfa 56:
Tanrı, Marduk’un kahini saray kapısında dikilmiş bağırıyordu: Marduk’un hazinesi çarçur edenler onun ihsanından faydalanamaz!
(…)
Sayfa 100:
“Eğer bir adam, bir adamın oğlunun gözünü kör ederse; onun gözünü de kör edeceklerdir. Eğer bir adamın kemiğini kırarsa, kemiğini kıracaklardır.”
(…)
Sayfa 104:
Demek ki, Hammurabi kanunlarını yazanlar kısmen bu eski metinleri dayanak almışlardı.
(…)
Sayfa 139:
Babil: Bugünkü Irak’ta, Bağdat’ın güneyinde bulunan, Hammurabi’nin Kralığı’nın başkenti ve hanedanın merkezi. Hammurabi’den sonra 1500 yıl daha siyasi merkez olarak kaldı. Bu terim Hammurabi’nin krallığının tamamını anlatmak için de kullanılmıştır.
(…)
Sayfa 140:
Marduk: Babil şehrinin baş ilahı!
http://www.izafet.com/genel-kultur/340626-12-gezegen-marduk.html
http://www.hurriyet.com.tr/planet/20220960.asp
http://www.hurriyet.com.tr/planet/20220992.asp
…………………………….
Kitabın adı: Kaşif Kozinoğlu’nun Mezara Götürmediği Sırlar / El Yazıları Tıpkıbasım
Hazırlayan: Ergün Gedek
Aydınlık Yayınları
Birinci Basım: Mart 2012
264 sayfa
15 TL
(…)
Sayfa 47:
F. Gülen tek başına APO gibi!
(…)
Sayfa 55:
TİKA teşkilatı tamamen F. Gülen’in kontrolündedir.
(Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı)
(…)
Sayfa57:
F. Gülen’in esas adamı A. Gül’dür.
M. Eymür, F. Gülen’den maaş almaktadır.
F. Gülen, koyu bir İsrail yandaşıdır.
(…)
Sayfa 61:
F. Gülen ile RTE aslında kesinlikle birbirini sevmemektedir.
(…)
Sayfa 103:
çok etkili bir propaganda savaşına başlanmalıdır.
“RTE çok kıskanç adamdır!” Şimdi
* A. Gül’ün Cumhurbaşkanlığı sürecini
* A. Gül’ün daha fazla okumuş, bilgili olduğunu
* RTE’nin aslında A. Gül’ü hazmetmediğini,
…
Daha önce bahsettiklerimle birlikte gündeme getirip
Tüm internet portallarına verebilmeliyiz.
PSİKOLOJİK HARP böyle bir şeydir!
(…)
Sayfa 119:
Yaşar Büyükanıt, Recep T. Erdoğan’a ilişkin çok çarpıcı “sır”lara vakıftır.
(…)
Sayfa 121:
Y. Büyükanıt, anılan sırlar nedeniyle hem kendisinin hem de İlker Başbuğ’un tutuklanmasını önlemektedir. Ayrıca Org. Arslan (*) Güner’in de şu ana kadar neden tutuklanmadıklarına şaşıyorum. Arslan (*) Güner’in Hayri Kıvrıkoğlu ile arasının iyi olduğunu, ancak Necdet ÖZEL’i hiç sevmediğini biliyorum / duymuştum.
(…)
Sayfa 137:
Müslüman kafirce işler yaptığı, Atatürkçülüğün, vatanperverim diyenlerin büyük bir çoğunluğunun “KAYTAKLIK” yaptığı bir ülkeden bahsediyoruz.
(1930’larda kaytaklık “gericilik” anlamında kullanılıyordu. Sözcük, “Kaypaklık” anlamına da gelmektedir.)
http://www.youtube.com/watch?v=7me98_41-MQ&feature=fvwp&NR=1
http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&arama=gts&guid=TDK.GTS.4f72e564890735.56369512
(…)
Sayfa 171:
Tam da o dönemde İsrail Servisi’nin H. Fidan – İran bağlantısını açıklaması tesadüf değildir. Almanya, H. Fidan’ı kesinlikle istememektedir. Oslo görüşmelerini Alman Gizli Servisi sızdırmıştır.
(…)
Sayfa 177:
Cem Uzan’ı kabul eden FRANSA, iç servisi vasıtasıyla C. Uzan’dan AKP ve RTE’ye ait, sahip olduğu tüm bilgileri alıp ortakları ile paylaşmış. Ayrıca C. UZAN’ın halen Türkiye’de bulunan tüm iltisaklarını kullanır bir duruma gelmişti.
http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&arama=gts&guid=TDK.GTS.4f72e613a85203.26047855
(…)
Sayfa 187:
Rus İç Gizli Servisi’nde Dış Servis bağlantılı bir bölüm (F. Gülen ve AKP Bölümü) 2006 yılında kurulmuştu.
(…)
Sayfa 193:
MİT, sistemi gereği Aydınlık, Sözcü, Cumhuriyet, Yeni Çağ dahil tüm gazeteleri takip etmektedir. “H. FİDAN’ın yaptığı tayinlerle MİT’in hayaller ve geleceği tıkandı” türünden / bu mealde bir yazı (bazı gazetelerin birkaçında yazılırsa) MİT’in ALT TABANI’nı uyarıcı bir BAŞLIK olur.
http://www.youtube.com/watch?v=sIQt2zENOvw&feature=fvwrel
(…)
Sayfa 215:
YALÇIN KÜÇÜK’E NOT:
Köşesinde; Aldığım bir habere göre diye başlayıp;
(…)
Sayfa 255:
KAŞİF KOZİNOĞLU’NUN ÖZGEÇMİŞİ:
… Eylül 2010 yılında yeni müsteşarımız Sayın Dr. Hakan Fidan’ın talimatıyla Başmüşavir olarak Asya bölgesine atandım. İfade vermem gerektiği söylendi ve ifade vermeye geldim.
(…)
Sözün özü:
http://gazetevatanemek.com/index.php/vatan-emek-haberler/2841-kozinolunun-acklamas-guel-tayyip-cin-ne-dedi.html
1- Aslan (Güner) Paşa’nın en hoşlanmadığı şeylerden biri, kendisine “Arslan” diye hitap edilmesidir. “Aslan” olan adının “Arslan” yapılmasıdır! Bu hatayı ancak onu tanımayanlar yapabilir!
2- Kozinoğlu, Çiller Özel Örgütü’nün kurucusudur. AKP Özel Örgütü ile iç içe çalışmaktadır. Kozinoğlu’nun özgeçmişinden de anlaşılacağı üzere “son görevi”ne Alman istihbaratı arka planlı (!) Fidan tarafından atanmıştır. Fidan’dan talimatlı operasyon yapmaktadır. Fidan’ın talimatı ile ifade vermeye gitmiştir. Sonrasında (tıbbi suikast) öldürülmüştür! İstihbarat savaşları!
3- Kozinoğlu’nun el yazısı notlarından, Yalçın Küçük’ün MİT tarafından nasıl kullanıldığı ve nasıl yazı yazdırıldığı ortaya çıkıyor!
4- İlker Başbuğ iddialarının aksine hapse tutuklanmıştır.
5- AKP’yi hırpalamak için “PSİKOLOJİK HARP”e gerek var mı? Her şey ortada! Sağır Sultan duymuş AKP iktidarında yapılan yağmalamaları, ihanetleri! Bilmedikleri varsa sorsalar ben anlatırdım! Kozinoğlu, “PSİKOLOJİK HARP böyle bir şeydir!” diyerek AKP’yi korumuş olmuyor mu?! AKP’yi yıkmak için psikolojik harekata yani gerçek dışı, abartılmış, zihin bulandıran yayınlara gerek var mı?! Yok! O halde?!
6- AKP’yi kapanmaktan Fehmi Koru’nun şantajı mı kurtardı ya da AKP’ye kapatma davasını Koru’nun kankası Melih Gökçek & Cemil Çiçek mi organize etti?!
7- Dezenformasyon & Enformasyon sarmalı ve/veya “İstihbarat Savaşları’nda Kim Kimdir”i bilmeden havaya atılan her done, bumerang etkisi yapar, döner gelir atanı vurur!?
Netice:
Allah rahmet eylesin!
………………………..
2012 Kıyamet!?
Kıyamet’in butonu?!
http://www.hurriyet.com.tr/planet/19843095.asp
(…)
Camialar Savaşı?!
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/02/camialar-savas-veveya-akpye-senkron.html
(…)
BMW?!
İyi olan kazansın!
http://www.bmw.com.tr/tr/en/
http://www.youtube.com/watch?v=UT5RXP1z_x4&feature=related
(…)
Destabilizasyon = İç Savaş
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/03/umut-sarier-yaziyor-akpnin-kayan-sakulu.html
http://haber.gazetevatan.com/suriye-sinirina-surpriz-ziyaret/439696/1/Gundem
http://haber.gazetevatan.com/istanbulda-esrarengiz-kaza-askerler-yarali/439656/1/Manset
http://haber.gazetevatan.com/4%2b4%2b4-savas/439557/1/Gundem
http://www.sabah.com.tr/Ekonomi/2012/03/27/akli-fikri-cinlik
http://www.gazeteport.com.tr/haber/86731/quotyetersizligin_komedisiquot
http://haber.gazetevatan.com/Haber/439140/1/Gundem
http://www.trthaber.com/haber/dunya/ingiltere-bu-skandali-konusuyor-33951.html
http://www.gazeteport.com.tr/haber/86819/quotbdp_de_kandil_de_imrali_da_hazirquot
http://www.gazeteport.com.tr/haber/86734/chpden_tandogan_cikarmasi
http://www.acikistihbarat.com/haberdetay.aspx?id=9986
http://www.yurtgazetesi.com.tr/icerik/8840/hitlerli-reklam-icin-savunma.html
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/20220314.asp
http://www.gazeteport.com.tr/haber/86999/iran
http://www.gazeteport.com.tr/haber/86947/oteki_mahalleden_ilginc_bir_ses
http://www.gazeteport.com.tr/haber/86874/metro_turizmde_kan_davasi
http://www.gazeteport.com.tr/haber/87001/ahmet_sik_apde_konustu
(…)
Star Wars?!
Gordion Düğümü?!
Çankaya Savaşları?!
Suriye üzerinden İran Nükleer Soğuk Savaşı ve/veya sıcak savaş?!
Post Modern Dünya Savaşı (HAARP)?!
Enerji Bazlı Dünyalar Savaşı (HAARP)?!
Neo Roma’da İç Savaş (HAARP)?!
Çankaya ve / veya 1 Numara Savaşları (Turkuaz Anayasa)?!
Kozmik takvim:
4 Mart 2012; Rusya’da Başkanlık seçimi, Putin (Doğu Roma) kazandı!
18 Mart 2012; Almanya’da Cumhurbaşkanlığı seçimi (Doğu Roma) kazandı!
22 Nisan 2012; Fransa’da Cumhurbaşkanlığı seçimi!?
4 Kasım 2012; ABD’de Başkanlık seçimleri!
Sözün özü:
28 Ağustos 2012; Abdullah Gül’ün görev süresi doluyor ve/veya Türkiye’de 12. Cumhurbaşkanlığı seçimi!
http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=294332
http://www.dunya48.com/index.php/siyaset/8685-omer-faruk-eminagaoglu-12nci-cumhurbaskani-secimi-1.html
http://www.dunya48.com/index.php/siyaset/8686-omer-faruk-eminagaoglu-12-cumhurbaskan-secimi-2.html
Netice:
“Gordion Düğümü” ve/veya “1 Numara sorunsalı” bağlamında “Su”yun formülü:
“Mustafa Kemal Atatürk & Mehmed Akif Ersoy”!
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/03/kiosktaki-guclu-adam-veveya-koskteki.html
Yeni dönemin bileşkesi, düğümün çözüm anahtarı!
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/02/plus-ultra-28-subat-2012-realitesi.html
“Ultra Türk”, Atatürk!
http://www.turktime.com/haber/CHP-AYM%60ye-Basvurdu-/174085
Nokta!
………………………
Bir düştü, Gül yerinde kalabilir mi?!
Çevik Bir’in yakın arkadaşı Emekli Koramiral Atilla Kıyat diyor ki:
“Hilmi Özkök ve Aytaç Yalman. Ben kendilerine yalvarıyorum. Sanıkların bütün taleplerine rağmen yargı kendilerini tanık olarak çağırmıyor. O yargının bileceği iş. Gerek görmüyordur. Mahkeme heyetinin kararına karışamayız. Ama yanlış bilmiyorsam kendilerinin gönüllü tanık yapma hakları var. Lütfen bu mahkemelere gelsinler. Bir asker olarak yemin edecekler. Hakikaten böyle bir darbe var mıydı? Onlar mı önlediler? Yoksa bu bir plan tatbikatı mıydı?”
http://haber.gazetevatan.com/kiyattan-ozkok-ve-yalmana-cagri/439617/1/Gundem
Sözün özü:
Kıyat’ın bu beyanından anlaşılacağı üzere, Çevik Bir’in TSK içinde ağırlığı “sıfır”lanmıştır!
O halde, Çevik Bir, Çalık üzerinden Abdullah Gül’e hangi konuda danışmanlık yapmaktadır!?
Nokta!
………………………..
Ve…
Son olarak…
İstanbul 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi!
Balyoz Planı davasının 87’nci duruşması!
Öğleden sonraki oturumunda (emekli) Orgeneral Ergin Saygun savunmasını yapıyor:
“Bazı gazete ve televizyon kanallarında Hudson Enstitüsü’nün hazırladığı komplo planı ile ki, bu planın içerisinde Beyoğlu’nda terörist bir saldırı ve patlama, Anayasa Mahkemesi Başkanı’na suikast ve çeşitli illerde camilere bombalı saldırılar yer alıyor. Emniyet sorgumda bana Sinagog ve HSBC bombalamalarını benim yapıp yapmadığımı, patlamalar sırasında nerede bulunduğumu sordular. Önce bunu şaka sandım. Ama sonra ciddiyetlerini anladım. Kazara ’İstanbul’daydım’ desem, patlamalar benim üzerime kalacaktı. Bu iddialar çok anlamsız, varsayımlara dayanan asılsız iddialardır. Kaldı ki, bu patlamaların failleri yakalandı ve cezaları verildi. Bizi terör örgütleri ile ilişkilendirmeye çalışanlar, bu konularda gazetelerde haberler yapanlar, buradaki vatan evlatlarını Kandil ve İmralı’nın emrinden çıkmayan BDP ile karıştırıyorlar. Siz bizi BDP mi sandınız? Bu iddialar varsayımdır, temelsizdir.”
(…)
Sözün özü:
starWIN ve/veya Glokal İMECE?!
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/03/dini-bir-coup-detat-darbe-veveya-buyulu.html
http://www.youtube.com/watch?v=fi2QicnjJ_4&feature=youtu.be
(…)
Haf 2012?!
http://ultra-turkler.blogspot.com/2011/10/haf-2012.html
(…)
Netice:
Tik tak, tik tak…
“Kıyamet Saati” çalışmaya devam ediyor.
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/02/kyamet-saati-veveya-tik-tak-tik-tak.html
(…)
RAP… ULTRA… RAP… RAP… RAP…
RAP… RAP… İMECE… RAP… RAP…
RAP… RAP… GHOST… RAP… RAP…
RAP… RAP… HERO… RAP… RAP…
RAP… LARP… RAP… RAP… RAP…
Nokta!
Sevgiler
Hayrullah Mahmud ÖZGÜR, 28 Mart 2012