2011'de iç savaş hazırlığı!

2011'de iç savaş hazırlığı!

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzt Eki 26, 2009 23:29

2011'de iç savaş hazırlığı!

1970 yılında Paris’te Sevr’in 50. yıl dönümü nedeniyle “Sevr’i Canlandırma Toplantısı” adı altında bir toplantı yapılmıştır.
“Sevr’in ölü bir anlaşma olmadığı ve canlandırılması gerektiği”nin dile getirildiği bu toplantıyı Paris’in uluslararası sorunlarda ağırlığı olan Congere Internationaux tertiplemiş, toplantıya 600 dinleyici katılmıştır. Katılanlar arasında Paris valisi ve bölge kaymakamları da vardır.
Siz ister paranoya deyin ister komplo teorisi.
Elin oğlu boş durmuyor.
Batı, Sevr’de o kadar ısrarcı ki kararı bu topraklarda yaşayan Türk ve Kürde de bırakmış değil, o öylesine “İlle de Sevr” diyor ki, Amerika’sı ile Avrupa’sı ile bu topraklarda bir “iç savaş” çıkartmayı bile göze almış durumda.
Ey millet uyanınız, bunlar bir iddia değil, elle tutulur gözle görülür gerçekler.

Ortalıkta dolaşan haritaları bir tarafa bırakalım, bugünkü DTP’nin geçmişi olan DEHAP’ın o zamanki Batman İl Başkanı Mehdi Öztürk’ün, Amerikalıları kastederek, “Bize gelen heyetler, ’Farklılıklarınızı ön plana çıkarın, milliyetçiliği körükleyin’telkininde bulunuyorlardı” dedikten sonra kendisinde oluşan kanaati şu kelimelerle özetlememiş miydi:
“-Irak’ta oynanan oyunun benzeri Türkiye için oynanıyor. Yıllardır yaratılmaya çalışılan bir Türk-Kürt kavgasıdır.” Üzülerek ifade edelim ki Amerika bu konuda yalnız değildir. Avrupa da bu tezgâhın içersindedir.

Paris’lerde bir yandan “Sevr’i Canlandırma” platformları oluşturulurken diğer yandan da kardeşi kardeşe kırdıracak bir “iç savaşın” gayreti de yine Avrupa’dan neşet etmektedir. Yine AB metinlerinde bir yandan Türkiye’ye, “Yerel ve bölgesel özerkliğin geliştirilip yaygınlaştırılması” telkin edilirken diğer yandan da “2011 yılında iç savaş” için düğmeye basılmış bulunmaktadır.

Örnek çok da biz bir tane verelim anlayan anlar.
Bakınız Muharrem Bayraktar 24 Mayıs 2005 tarihinde Yeni Mesaj gazetesinde kaleme aldığı, “Türkiye’de iç savaş çıkarmak istiyorlar” başlığı altındaki yazıda bizi hangi gerçeklerle yüz yüze getiriyor:
“Sefa Yüksel Norveç’te yaşıyor. İskandinavya Türk Dili Konuşan Ülkeler Enstitüsü Direktörlüğü yapıyor. Üç hafta önce, Meltem TV’de yaptığım Diyalog Programının konuğu idi. Programda ’Batılı dostlarımızın’dehşet verici bir tezgâhına nasıl şahit olduğunu anlattı:
‘- Belçika Stratejik Araştırmalar Kurumu’nda görevli bir uzmanı dün ziyaret ettim. Yakinen tanışıyorduk. Bana kalın bir dosya getirdi. -Bunu oku- dedi. Dosyayı karıştırmaya başladım. Türkiye’de çıkarılması planlanan bir iç savaşın nasıl tetikleneceğine dair senaryolar yer alıyordu. İç savaşın çıkması için öngörülen tarih 2011 yılı idi.”

Bu satırların üzerinden 5 yıl geçti..
Şunun şurasında 2011’e ne kaldı?
Birileri Sevr demekle Sevr mi olacak, birileri Sürgünde Kürt Parlamentosu kurdularsa bu Kürtlerin ayrı bir devlet isteği anlamına mı gelir, Diyarbakır’ı başkent ilan etmekle Diyarbakır başkent mi olur diyenler olabileceği gibi Belçikalı bir uzman 2011’de Türkiye’de iç savaş çıkartılacak demekle iç savaş mı çıkar diyenler de çıkabilir, ama durunuz, Safa Yüksel’in sözleri henüz bitmiş değil.

Safa Bey diyor ki:
“- İşin daha vahim boyutu, bu dosyanın Avrupa Başkentleri’nde ilgili birimler tarafından değerlendirmeye tabi tutulduğu idi...”

Sözün özü. Ortalıkta Sevr haritaları dolaşıyor.
Avrupa Başkentlerinde Sevr toplantıları yapılıyor.
ABD’li diplomatlar Türkiye’de ayrılıkçı gördükleri Kürtleri, “Türklere düşman olun” diye körüklüyor, Avrupa başkentleri 2011’de Türkiye’de çıkartılması düşünülen bir iç savaşın nasıl tetikleneceği üzerinde en az beş yıldır kafa yoruyor...
Bütün bunlar geçmişte olmuşsa ve biz “Yine deniyorlar, yine olabilir” dediğimizde, niye elinde devlete dayattığı şartlar ve üstünde üniformayla Kandil’den inen teröristten daha kötü oluyoruz, sahi niye?


Hasan DEMİR, 26 Ekim 2009
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: 2011'de iç savaş hazırlığı!

İletigönderen Oğuz Kağan » Cum Nis 08, 2011 14:50

Batı’nın İç Savaş Özlemi

İç savaş senaryosu uygulamaya konulmuştur.

Açılımlar saçılımlar, özgürlük, ileri demokrasi derken; bin yıllık ortak vatan, ortak tarih, ortak din, ortak kültür, ortak gelenek görenek sahibi halklar ayrıştırılıyor. Milletvekilleri kışkırtıcı provakatif eylemlerde. Yasalar belli kişilere belli yerlerde uygulanmıyor.

Türkiye; tarih boyunca iç savaş yaşamadı. 2003 yılında Norveç Kraliyet akademisinde Türkiye’de iç savaş senaryoları ile ilgili toplantılar yapılmıştı.

ABD’nin 2012-2020 yılları arasında öngördüğü bölge haritası bugünkü haritadan çok farklı.

Balkan halklarını ayrıştırarak Türklerden koparan, kadim millet Ermenileri ayrıştırıp düşman yapan, Arapları ayrıştıran haçlı birliktelik şimdi de güneydoğu bölge halkını ayrıştırma stratejisini uygulamaya koymuştur. Bu stratejik gerçeğe göre olanlar yorumlanmadıkça kaosun artması kaçınılmazdır.

Sol-Sağ, alevi-Sünni şimdi Türk-Kürt çatışma senaryosu uygulamadadır.

Halktaki infial kontrol edilemez noktaya gelebilir.

Halkın yanıltılmaya devam etmesi, tehlikeli bir süreci başlatmıştır.

PKK, PEJAK örgütleri Barzani, Talabani ordusuyla bütünleşmiştir.

ABD; Türkiye Irak, İran ve Suriye dörtgeninde, devlet çekirdek yapılanmasını sağlamıştır.

ABD-PKK görüşmeleri, ağır silah da dahil cephane yardımına ilişkin itiraflar bilinmektedir.

Kuzey Irak’ta; Türkiye İran ve Suriye bölgesine yönelik dinleme tesisleri ABD’ce kurulmuştur. Yerel istihbarat eğitimini İsrail Mossad yürütmektedir.

İnsansız uçaklarla bölge sürekli kontrol altındadır. Askeri hareketlenmeleri koordinatları uydu ver yer haberleşme ağıyla Barzani- ABD-İsrail askeri yetkililerince tespit edilmektedir.

Türk ordu birlikleri haberleşme şifre ve kodları ABD ve İsrail teknolojisi ile içi içe olduğundan TSK’nın istihbarat ve haberleşme ağı takip edilmektedir.

Amaç: Kuzey Irak Kürt yapılanmasının baltalanmaması, federatif devleti kabule zorlamaktır..

Yapılması gerekenler:


Kamuoyuna gerçekler açıklanmalıdır.

TSK kimle nasıl mücadele ettiğini açıklıkla ortaya koymalıdır.

Hükümetin açmazları ortaya konulmalıdır.

Askeri anlaşmalar kamuoyuna duyurulmalıdır.

PKK örgütünün, Kürt örgütü olmadığı belgelerle kamuoyuna açıklanmalıdır.

Peki bu belirtiklerimiz yapılabilir mi? Hayır.

Türkiye; ABD-İngiltere-İsrail planının seyircisi ve uygulayıcısı konumdadır.

- NATO ile ABD ile elektronik-istihbarat ağında iseniz,

- Düşman hedef şifrelemesi, ABD-İsrail güvenliğini tehdit eden El kaide, Hizbullah gibi İslami örgütlere göre kilitlenmişse,

- Uydu ve yer haberleşme ağı ile tüm askeri faaliyetleri ABD ve İsrail takibinde ise,

siz hangi güçle hangi silah sistemi ile hareket edebilirsiniz ki?

- Onlarca yetişmiş generali subayı tutuklanmış, morali sarsılmış, asimetrik psikolojik saldırı karşısında şaşkınlık yaşayan ordu ülkenin iç ve dış güvenliğini nasıl sağlayabilir ki!

Unutmayalım; Siyonist örgütten üstün cesaret ve liderlik ödülü alan ve yine Arap dünyasından liderlik ödülü alan, ABD’nin bölgeye temsilci sıfatıyla ziyaretler yaptırttığı, ABD dışişleri kayıtlarında lider olarak yetiştirildiği açıklanan, İngiliz şovalye nişanı sahibi, İngilizlerin istihbarat okulu Exeter mezunu ile birlikte ülkeyi yönetiyor.

Halk aldatılıyor, duygular kabartılıyor. Yapılan açıklamalar anlam ifade etmiyor.

Muhalefet partileri gerçekleri algılama zorluğu çekiyor.

Millici unsurlarla, ABD ve işbirlikçiler arası iktidar savaşı sürecek. Karamsarlığa yer yok.

Günün Sözü: Aldatan muhakkak günü geldiğinde aldatılır.


Nurullah AYDIN, 7 Nisan 2011
nurullah@gazi.edu.tr
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: 2011'de iç savaş hazırlığı!

İletigönderen cetrefil85 » Pzr Nis 10, 2011 18:22

Eğer vatanı savaş bekliyorsa, sonu Kurtuluştur.
Bu toprakların binlerce yıllık birikimi vardır. Namusu vardır, Onuru vardır. Atamızın söylerken iliklerine kadar hissettiği gibi, olacak olan "Ya İstiklal Ya Ölüm".
Kemalist budur, ateşte pişen çelik gibi dağlanır yüreği acıyla, çıplak elleri ile tutar kor gibi, ateş gibi, kardeşinin sonsuza uzanan bedenini. Kemalist yanar, meşale olur, nice karanlık böyle aydınlanır.
Kullanıcı küçük betizi
cetrefil85
Üye
Üye
 
İletiler: 12
Kayıt: Pzt Eki 27, 2008 1:14


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x