Anadolu Ajansı 3 cümleden oluşan bir haber geçti:

“ABD Ulusal Güvenlik Kurumu (NSA) Başkanı Keith Alexander, Ankara'ya geldi. Alexander'ı Esenboğa havalimanında ABD Büyükelçiliği yetkilileri karşıladı. Keith, gelişinde herhangi bir açıklama yapmadı.”

Peki, neydi bu NSA ve başkanı neden ansızın Ankara’ya gelmişti?

Odatv.com olarak bundan yaklaşık 1 ay önce NSA’yı mercek altına alan bir haber yayınlamış ve “ABD’deki Türk polisler ‘derin kulak’ için mi çalışıyor?” diye sormuştuk.

Gelin, bu ziyaretin ayak izlerini bulmak için o haberimizi tekrar hatırlayalım ve NSA’nın o ilginç portresini çizelim:

Ergenekon Soruşturması’nın temelini gözaltına alınan herkesin yaptığı telefon konuşmalarının kayıtları oluşturuyor. Hiçbir ayıklama yapmaksızın bir dolu telefon konuşması, özel hayat ihlali hepsi bir arada…

Türkiye bu dosyaları “normal bir şey gibi” konuşadursun, ABD, Obama yönetimi ile birlikte “yasal olmayan dinlemeleri” tartışmaya açtı bile. ABD’nin en büyük “derin kulağı” olarak bilinen ve hiçbir ayrım yapmadan herkesi dinleyen, herkesin e-mail kayıtlarını okuyan ve kaydeden National Security Agency işte bu yasadışı dinlemelerin göbeğindeki yapı.

ESKİ ANALİST NSA’Yİ İHBAR ETTİ

Bir süre önce; National Security Agency (NSA) adı verilen yapının mahkeme kararı olmadan herkesi dinlemek ve kaydetmek üzere kurulduğunu MSNBC televizyonundaki Countdown programında anlatan, NSA eski analisti Russell Tice, “Önceleri gazetecileri ve haber kuruluşlarını ayıklamak için dinliyorduk. Sonra anladım ki 24 saat/yedi gün durmaksızın herkesi dinliyoruz. Bunun da bir mantığı olmadığını fark ettim. Gazetecilerin özellikle dinlendiğini fark edince beni işten çıkardılar” dedi.

NSA’dan kovulduktan sonra FBI takibine alınan ve evi aranan Russell Tice, Bush yönetimi görevden ayrılana kadar basına konuşmaktan korktuğunu da açıkladı. Tice, Ulusal Güvenlik Ajansı’nın Amerika’dan kaynaklanan bütün yazışmaları, konuşmaları dinlettiğini elektronik postalarını kaydettirdiğini, teröristleri dinleyip takip etmek için başlatılan operasyonun herkesi kapsadığını hiçbir mahkeme kararı aranmadan herkesin bilgisayarının kopyalanabildiğini, telefon konuşmalarının kaydedildiğini belirtti.

ŞİMDİ MERAK EDİLEN SORULAR ŞUNLAR:

Cemaat aracılığıyla ABD’ye gönderildiği iddia edilen yaklaşık 200 polis istisnasız herkesi dinleyen bu yapı içine “Terörle Mücadelede ABD’ye yardım etme” kılıfı ile yerleştirildi mi? Ya da NSA’in teknolojisi aynen Türk Emniyeti içinde entegre mi edildi?

El-Kaide ile mücadele kapsamında bazı CIA ajanlarının Türk polisinin yaptığı sorgulara girdiği operasyonlara katıldığı ortaya çıktı. Obama yönetimi ile birlikte bu işbirliği bu şekilde devam edebilecek mi?

NSA Başkanı Keith Alexander’ın ansızın Ankara’ya gelmesi kafalardaki soru işaretlerini artırdı. Bakalım, önümüzdeki günler bu ziyareti ‘sır’ olmaktan kurtaracak mı?

odatv.com

Akepe sayesinde Türkiye, ABD derinlerinin yolgeçen hanına döndü..