Yalçın Özbey'in Milliyet Gazetesi Genel Yayın Müdürü ve Başyazarı Abdi İpekçi'nin öldürülmesine ilişkin yargılandığı dava, 30 yıllık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle düştü. Mahkeme, Özbey hakkındaki yakalama kararını da kaldırdı.
Milliyet Gazetesi Genel Yayın Müdürü Abdi İpekçi'nin 1 Şubat 1979 yılında öldürülmesine ilişkin olarak Yalçın Özbey ile cezaevinden yazdığı itiraf mektubuyla yıllar sonra davanın açılmasında etkili olan Yusuf Çelikkaya'nın yargılandığı dava, zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırıldı.
İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, sanık Yusuf Çelikkaya ile gıyabi tutuklu sanık Yalçın Özbey yakalanamadığı için katılmadı. Özbey'in avukatı Ergun Öztürk duruşmada hazır bulundu.
Savcı "zamanaşımı dolmadı" dedi
Mahkeme Başkanı Ümit Kaptan, sanık Özbey'in yakalanamadığını tutanağa yazdırdı. Savcı Fethi Türkmen, Yalçın Özbey kaçak olduğu için hakkında CMK 247 ve 248/5. maddeleri uyarınca tutuklama kararı verildiğini, dolayısıyla dava zamanaşımının durduğunu belirterek zamanaşımının dolmadığı kanaatinde olduğunu ifade etti.
Özbey'in avukatı Ergun Öztürk ise suç tarihinin 1 Şubat 1979 olduğunu belirterek TCK'ye göre davanın zamanaşımı süresinin dolduğunu savundu. Bu nedenle müvekkili hakkındaki davanın ortadan kaldırılmasını talep etti.
Yakalama kararı da kaldırıldı
Mahkeme heyeti, sanıklar Yalçın Özbey ile Yusuf Çelikkaya hakkında taammüden adam öldürmek ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar Yasası'na muhalefet suçundan dava açıldığını hatırlattı. Suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nin 102/1 maddesi gereğince asli zamanaşımı süresinin 20 yıl, 104/2. maddesi gereğince uzatılmış zamanaşımı süresinin 30 yıl olduğunu belirtti. Mahkeme heyeti, davanın zamanaşımı nedeniyle TCK 102/1 ve 104/2 maddeleri gereğince ortadan kaldırılmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca Özbey hakkında yakalama kararının kaldırılmasını da karara bağladı.
En az 20 yıl hapsi isteniyordu
İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 24 Ekim 2000'de açılan davanın iddianamesinde, İstanbul Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nde yargılanan Yavuz Çaylan ile Mehmet Ali Ağca'nın yargılandıkları süre içerisinde Yalçın Özbey'in suça katıldığından bahsetmedikleri vurgulanıyordu.
23 Kasım 1979'da tutuklu bulunduğu cezaevinden firar ettikten sonra Papa 2. Jean Paul'a silahlı saldırı düzenlemekten tutuklanan Mehmet Ali Ağca'nın 1983'te Roma'da ifadesinin alındığı hatırlatılıyordu.
Ağca'nın bu ifadesinde, İpekçi'yi öldüren kişinin Yalçın Özbey olduğunu söylediği belirtiliyordu. Ağca'nın silahları temin eden Özbey'in cezaevinden firar ettikten sonra kendisini Taksim ve Kızıltoprak'ta sakladığını, yurtdışına çıkmasında yardımcı olduğunu, sahte pasaport ve kimlikler temin ettiğini anlattığı da iddianamede yer alıyordu. Yalçın Özbey'in firarda olması nedeniyle sorgulamasının yapılamadığı, istinabe yoluyla Belçika'da alınan ifadesinde ise sorulara yanıt vermediği ve suçlamaları reddettiği anlatılıyordu.
İddianamede, Ünye Kapalı Cezaevi'nde gasp ve hırsızlık suçlarından hükümlü bulunan Yusuf Çelikkaya'nın 4 Ocak 2000'de el yazısıyla yazdığı dilekçesinde, İpekçi'nin öldürülmesini Abdullah Çatlı, Mehmet Ali Ağca, Mehmet Şener, Yavuz Çaylan, Oral Çelik ile birlikte planladığı belirtiliyor ve sanık Yusuf Çelikkaya ile hakkında 6 Aralık 1983 tarihinde gıyabi tutuklama kararı çıkarılan Yalçın Özbey'in taammüden adam öldürmek suçuna katılmaktan dolayı 20 yıldan aşağı olmamak üzere ağır hapis cezası istemiyle yargılanmaları talep ediliyordu.
HABERCEM