
Ankara Valiliği’nin ve AKP hükümetinin izin vermeyeceklerini açıkladıkları “29 Ekim Seferberlik Yürüyüşü”ne katılacak olanlar bugün saat 11.00’da Ulus’taki ilk Meclis binasının önünde buluşacak. Kitle şimdiden Ulus Meydanı'nda. 1. Meclis önü ve giden yollar polis panzerleri ile kesildi. Kitleye tazyikli suyla, gaz bombaları ile müdahale edildi. Buna rağmen kitle meydandan ayrılmadı. Anıtkabir'e yürüdü. Polis telsizlerinden yürüyüşe 500 bini aşkın kişinin katıldığı anonsları duyuldu.
Valilik kararıyla yasaklanmak istenen, İçişleri Bakanlığı genelgesiyle kutlamaya katılmak isteyenlerin yollarının kesildiği, çelenk koyma törenlerine polisin müdahale ettiği 29 Ekim kutlaması başladı. Tüm yasak ve engellemelere rağmen, İlk Meclis önünde binler buluştu. Sloganlarla bekleyen kitleye birinci Meclis önünde biber gazı ve tazyikli su sıkıldı. Tüm müdahalelere rağmen kitle Anıtkabir'e yürüdü.
Günler öncesinden Valilik, Bakan ve Başbakanların açıklamaları, İçişleri Bakanlığı genelgeleriyle yasaklanmak istenen Cumhuriyet Yürüyüşü'ne yüzbinler aktı. Dün geceden 81 ilden Ankara'ya gelmek isteyenlerin araçlarının İçişleri Bakanlığı genelgesi ile bağlanması ile başlayan tahrik eylem boyunca sürdü. Türk bayrakları, Atatürk resimleriyle alana akan halk polis barikatları ile durduruldu. Metro ve otobüs seferleri durduruldu. Kitlenin alanda buluşması engellendi.
DEMOKRATİK EYLEME TAHRİK

Ankara Valiliği’nin yasaklama kararı aldığı, ancak katılımcıların geri adım atmayacaklarını açıkladıkları “29 Ekim Seferberlik Yürüyüşü” için bugün saat 11.00’da Ankara’da Ulus’taki ilk Meclis’in önünde toplandı. Sabah saatlerinden itibaren ADD üyeleri e Cumhuriyet Bayramı'nın kutlamak isteyenler Ulus Meydanı'na gitti. ''Mustafa Kemal'in askerleriyiz'', ''Tam bağımsız Türkiye'', "Türkiye laiktir laik kalacak" sloganları atan, ellerinde Türk bayrakları ve Atatürk posterleri taşıyan grubun Atatürk heykeli önünde Atatürk bulvarına inmesiyle yol tamamen trafiğe kapandı. Atatürk Bulvarı'nı trafiğe kapatan grup ile emniyet güçleri arasında kısa süreli tartışma yaşandı. Bu esnada Ulus Meydanı'nda toplanan kitleni bir ucu Opera binasını geçiyordu.
İLLERDEN ÇIKIŞLAR VE ANKARA'YA GİRİŞ ENGELLİ
Dün akşam Ankara'daki kutlamaya katılmak üzere yola çıkmak isteyenlerin araçları durduruldu. Araçları durduran Emniyet görevlileri, İçişleri Bakanlığı Müşteşar Yardımcısı Mustafa Demirer'in imzasıyla tüm illere gönderilen genelge doğrultusunda Ankara'ya hiçbir ilden toplu halde hareket izni verilmediğini dile getirdi. CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel'in açıklamasına göre, gönderilen genelgede TGB, ADD, Cumhuriyetçi Kadınlar gibi bazı sivil toplum örgütlerinin isimleri yer aldı. Özel, "İsimler yer alan sivil toplum örgütlerinin Ankara'da toplu bir eylem yapacağı gerekçesiyle tüm illerde Ankara'ya ismi belirlenen örgütlerin seyahatleri yasaklanmış. Anayasa göre seyahat özgürlüğünüz kısıtlanması kanunlara uygun değil. Kanunsuz bir emir" dedi. İllerdeki engeli atlatıp, Ankara il sınırına gelen araçlar da burada durduruldu. 160'a yakın aracın Ankara sınırında bekletildiği bildirildi.
ANKARA GİRİŞİNDE KİMLİK KONTROLÜ
Engellemeler sadece illerden çıkışla sınırlı kalmadı. Ankara kent girişinde önlem alan güvenlik güçleri, yürüyüş için gelen araçları durdurdu ve araçta bulunanlara kimlik kontrolü yaptı.
Ankara Valiliği’nin yasaklama kararı aldığı, ancak katılımcıların geri adım atmayacaklarını açıkladıkları “29 Ekim Seferberlik Yürüyüşü” için bugün sabah saatlerinden itibaren Ankara’da Ulus’taki ilk Meclis’in önünde toplandı. Sayısı yüzbinleri bulan kitle yasaklara sloganlarla tepki gösterdi. Buna rağmen kitleye Birinci Meclis yönünden defalarca gaz bombası sıkıldı. Son olarak da polis kitlenin üzerine tazyikli su sıktı. Miting komitesi alanda oturma çağrısı yaptı.
ÇOCUK YAŞLI DEMEDİLER

Engellemelere rağmen yüzbinlerin buluştuğu alanda binlerin buluştuğu Ulus Meydanı'nda kalabalık her geçen dakika arttı. Sloganlarla bekleyen kitleye birinci Meclis önünde biber gazı sıkıldı. Biber gazı sıkılmasının ardından tepki yükseldi. Görevlilerin araya girmesinin ardından gerilim yatıştı. Ancak polis 1. Meclis önünde bekleyen kitleye ara ara biber gazı sıkmaya devam etti. Ulus Meydanı tarafındaki kitle ise barikatın kaldırılması için sık sık polisle tartıştı.
Türk bayrakları, Atatürk resimleriyle 7'den 70'e Ulus Meydanı'na akan kitleye polis tazyikli su sıktı. Saat 12:10 sularında yaşanan müdahalede gaz bombası da kullanıldı. Polisin tazyikli suyuna karşı eline bayrağını alarak sallayan bir kadının üzerine polis direk su sıktı. Yaşlı kadın tazyikli su nedeniyle düştü. Polisin gaz bombalı, tazyikli sulu müdahalesi sonucunda yaralanan vatandaşlar hastanelere kaldırıldı.
KILIÇDAROĞLU ALANA GİRERKEN GERİLİM YAŞANDI
Bir gerilim de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun alana girişinde yaşandı. Kılıçdaroğlu'nun alana girişi engellenmek istendi. Kılıçdaroğlu polis barikatını aşarak alana girmek istedi.
MİLLETVEKİLLERİ KOL KOLA GİREREK BARİKATI AŞMAK İSTEDİ
CHP'li miletvekilleri kol kola girerek barikatın arkasındaki kalabalığı Anıtkabir yoluna alma kararı aldı. Polisin Cumhuriyet Bulvarı'na kurduğu barikatı geçerek, emniyet yetkililerinin yanına giden Kılıçdaroğlu, emniyet müdürleri ile konuşurken, arkasındaki grup da barikatı aşmak istedi. Polis, bu gruba da biber gazıyla müdahale etti. Biber gazından bazı CHP'li milletvekilleri de etkilendi. CHP lideri korumaları tarafından Birinci Meclis'in arkasındaki TSK’nın erbaş gazinosuna alındı.
FACEBOOK'TAN DUYURULDU
Kılıçdaroğlu’nun Facebook sayfasında, “Polisin hedefinde Kemal Kılıçdaroğlu var. Bulunduğu bölgeye su ve biber gaz sıkılıyor. CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz yürüyüş için polis barikatını kaldırmak istedi. Özgündüz emniyet yetkilileri ile konuştuğu sırada polis önce o bölgeye gaz bombası attı. Ardından Özgündüz'e biber gazı sıkıldı. Ali Özgündüz'e çevik kuvvetin de müdahale ettiğini gören CHP Milletvekili Levent Gök araya girince o da aynı sert muameleyle karşı karşıya kaldı. Bu arada CHP Genel Başkan yardımcısı Adnan Keskin'in yer aldığı bölüme de gaz bombası atıldı” ifadeleri yer aldı.
HALKTAN KORKAN BİR İKTİDARLA KARŞI KARŞIYAYIZ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Halktan korkan bir iktidarla karşı karşıya olduklarını'' belirterek, ''Halkın bayramını engellemeye çalışan bir iktidarla karşı karşıyayız'' dedi.
Kılıçdaroğlu, bazı sivil toplum örgütleri ve siyasi partiler tarafından Birinci Meclis önünde düzenlenen Cumhuriyet Bayramı kutlaması sırasında Anıtkabir'e yürümek isteyenlere güvenlik güçlerince izin verilmemesi üzerine bir konuşma yaptı.
Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihine yakışmayan bir 29 Ekim kutlaması yapıldığını söyleyen
Kılıçdaroğlu, ''Halktan korkan bir iktidarla karşı karşıyayız. Halkın bayramını engellemeye çalışan bir iktidarla karşı karşıyayız. İlk TBMM'de milletvekili de vardı, halk da vardı. Şimdi milletvekili ile halkı koparmak istiyorlar. Hangi baskıyı yaparlarsa yapsınlar, o baskı nereden gelirse gelsin, Cumhuriyeti kutlamaktan hiçbir güç bizi engellemeyecektir'' dedi.
''TÜRKİYE'NİN YÜZ KARASI BİR TABLO''
Sonuna kadar mücadele edeceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Daha düne kadar diyorlardı ki 'Stadyumlarda bayram kutlanmaz, halkla beraber kutlamak lazım'. Halk burada, onlar stadyumda. Verdikleri söze bakın, ortaya çıkan tabloya bakın. Bu tablo Türkiye'nin yüz karası bir tablodur. Yasası var '29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlanacak' diye. Halk kutlamak istiyor, AKP engelliyor. Böyle bir tabloyu içimize sindiremiyoruz. Polisle, baskıyla, biber gazıyla, copla bayram mı kutlanır? Halktan korkan bir iktidar olabilir mi? Bizi bu hale getiren, kamplara ayrıştıran, bölen iktidar AKP iktidarıdır. Hangi inançtan olursa olsun, hangi kimlikten olursa olsun bütün yurttaşlarımın bayramını kutluyorum.''
''CUMHURUN BAYRAMIDIR''
29 Ekim'in Cumhuriyet Bayramı olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, ''29 Ekim bilhassa 'kimsesizlerin kimsesi' dediğimiz cumhurun bayramıdır. Onu engellemeye çalışıyorlar. Halktan kopuk, kendi cumhurbaşkanlığı hesaplarını yapan bir başbakanın zaten Cumhuriyet Bayramı kutlama gibi bir düşüncesi olamaz. Geleceğini düşünen, halkı değil, cebini düşünen, halkı değil, bir iktidarın Cumhuriyet Bayramı zaten olamaz'' diye konuştu.
YÜZBİNLER ATASININ HUZURUNA ÇIKTI
Yapılan açıklama ve yaşanan gerilimin ardından polis barikatı açıldı. 'Cumhur' bayramını direnerek kazandı. Ulus barikatının aşılmasının ardından Ankara'nın çeşitli noktalarında durdurulanlar da Ulus'dan akan kitle ile buluştu. Ulus'tan 12:20 civarında yürümeye başlayan kitle bir saatlik yürüyüşün ardından Mustafa Kemal Atatürk'ün huzuruna çıktı. Anıtkabir'in bahçesi defalarca kez doldu boşaldı. Hınca hınç halk bayramını Ata'sının huzurunda kutladı. Cumhuriyet'e ve değerlerine sahip çıkma sözünü tekrarladı.
VALİLİK CUMHURİYET YÜRÜYÜŞÜNÜ KANUN DIŞI İLAN ETTİ
Yürüyüşün yapılacağının ilan edilmesinin ardından Ankara Valiliği, 22 Ekim tarihinde yazılı bir açıklama yaparak yürüyüşü “yasa dışı” ilan etmişti. Eylemi düzenleyen kurumların resmi niteliği olmadığını iddia eden Valilik, yürüyüşün 2911 sayılı kanuna açıkça aykırı olduğunu ileri sürmüştü. Açıklamada eylemin güvenlik güçlerince engelleneceği ve eylemi düzenleyenler ile katılanlar hakkında yasal işlem yapılacağı tehdidi dile getirilmişti. Valilik açıklamasında, “Cumhuriyet Bayramı, ulusal anlam ve estetiği içinde Ankara'da Ulusal ve Resmi Bayramlar Yönetmeliği'ne uygun olarak belirlenmiş etkili ve yaygın programlarla kutlanacaktır. 29 Ekim 2012 Pazartesi günü Ankara'da başkaca herhangi bir program uygulaması da yapılmamaktadır. Bu yasal olmayan eyleme tevessül edilmesi halinde, meydana gelebilecek her türlü olaylardan ve doğabilecek zararlardan, organize edenler ile söz konusu eyleme katılanlar sorumlu olacaktır. Kanunsuz eylem güvenlik güçlerince engellenecek ve eylemi organize edenler ile katılanlar hakkında da gerekli yasal işlemler yapılacaktır.” denilmişti.
ERDOĞAN, YASAĞI İSTİHBARATLA SAVUNDU
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tartışmalara ilişkin yaptığı açıklamada Valiliğin "aldığı bir istihbarat üzerine" yasaklama kararı aldığını öne sürerek şunları söylemişti:
“Valilik şu anda kendi aldığı istihbaratlarla üzerine düşeni yapmıştır. Çünkü bu tür bayramlarımızı, milli duygular içerisinde hep birlikte yaşamamız lazım. Bunu eğer farklı saplantılar içerisine sokar da, farklı gelen istihbaratlarla bu olay çok daha çirkin istikametlere taşınırsa, tabi buna da Valiliğin müsaade etmemesi en doğal hakkıdır. O gün hep birlikte biliyorsunuz gideceğiz Anıtkabir'de görevimizi yapacağız. Ayrıca bir programlama yapmak suretiyle valiliğin de aldığı istihbaratı doğrulayan adımlar atılması yanlıştır.”
ŞAHİN YİNE TERÖRE SARILDI
Yasağı savunan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ise yasağa karşı çıkan CHP’yi şu sözlerle eleştirerek tartışmayı “terör” kapsamına sokmuştu:
“Teröre hep birlikte lanet yağdırarak, mücadele ediyoruz. Ama bu ülke bugünkü terör örgütünün kök saldığı yıllarda aynı zamanda bir anarşi dönemini yaşadı. ‘Kanun benim’ diyenlerin sokaklarda adeta terör estirdiği bir dönemi yaşadı. O dönemlerin tarihini de, olaylarını da biz biliyoruz. İnsanın aklına ister istemez şu geliyor: acaba CHP çok sıkıştığı zaman, bu ülkede bir şekilde, bir dozda anarşiye mi gidilsin istiyor?”
GÖKÇEK: ULUS'A SADECE OLAY ÇIKARMAK İSTEYENLER GELİYOR
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ise dün Twitter hesabından yayınladığı açıklamada, yürüyüşe katılacak olanları “olay çıkartmak istemek”le suçlamıştı:
“Ulus'a sadece olay çıkartmak isteyenler geliyor. İlla 29 Ekimi kutlayacaksanız, örneğin Çankaya Belediyesi akşam bir program düzenler... Ulus'tan Anıtkabir'e yürümek sırf karışıklık çıkartmak için yapılan bir eylemdir. Benden size tavsiye yasa dışı işe katılıp suça iştirak etmeyin…”
KILIÇDAROĞLU: YASAĞI DİNLEMEYECEĞİZ
İktidarın ve uzantılarının mitingi yasaklamasını eleştiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise mitinge konulan yasağı dinlemeyerek 29 Ekim’de ilk Meclis’in önünde olacağını belirtmişti:
"Türkiye Cumhuriyeti istihbaratlarla yönetilen bir ülke değildir! Toplantı özgürlüğü var, bayram kutlama hakkı var. Ben de o yüzden resmi kutlamalarda değil halkın arasında olacağım. CHP Genel Başkanı olarak güç olanı seçiyorum. Başbakan ve uzantıları yasak getiriyor, ama biz bu yasağı dinlemeyeceğiz. TBMM’nin önünde olacağım saat 11.00’de. Başbakan ne söylerse söylesin bu bayramı kutlayacağız."
HEP AYNI İSTİHBARAT YALANI
Mitinge ilişkin istihbarat iddialarının geçmiş yıllarda da hükümet tarafından yasa dışı ilan ettiği kitle eylemlerini yasaklama gerekçesi olarak kullanıldığı biliniyor. 2007 yılında 1 Mayıs’ın Taksim Meydanı’nda kutlanması gündeme geldiğinde mitingde olay çıkacağı yönünde istihbarat alındığı iddiaları gündeme getirilmiş ve eylemi engellemek için İstanbul’da estirilen polis terörü nedeniyle bir vatandaş hayatını kaybetmişti.
2008 ve 2009 yılında da tekrarlanan olaylar AKP’nin 2010’da geri adım atmasıyla son bulmuştu. 2011 ve 2012 1 Mayıs kutlamalarının Taksim’de çatışma yaşanmaksızın yapılabilmesi, mitinglerin AKP’nin müdahale etmemesi durumunda olaysız gerçekleştirilebileceğini göstermişti.
YURT, 29 Ekim 2012
Türk bayrağı Açana Polis Tekmesi!
Polis Ulus Meydanı'nda toplanan ve yürümek isteyen bir gruba biber gazı ve tazyikli su ile müdahale etti.
Bayrak açan bir kişi de polisin tekmesinden nasibini aldı. Tam bu anlarda yaşanan arbede sırasında görüntülere yansıyan bir karede, polisin tekmelerinin hedefinin Türk Bayrağı açan kişi olduğu görülüyor.
BASIN MENSUPLARI DA ETKİLENDİ
Biber gazından basın mensupları da etkilendi. Baruthane Kavşağı'ndan Birinci Meclis'e yürümek isteyen gruba da polis biber gazıyla müdahalede bulundu.
İnternetajans.com, 29 Ekim 2012
Ankara'daki 29 Ekim kutlamalarına biber gazı!

Ankara Valiliği, toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanunu hükümleri uyarınca, kutlamaların yapılacağı alanların önceden ilan edildiğini, bu yürüyüşe izin verilmeyeceğini açıklamıştı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İşçi Partisi ve 40'a yakın sivil toplum örgütü, Ankara Valiliği'nin yasaklama kararına rağmen Ulus'taki ilk Meclis önünde toplanmaya başladı. Ankara'nın ana giriş noktalarında güvenlik önlemleri alındı. Polis toplanan gruba biber gazıyla müdahale etti.
İstanbul yolu otoban gişeleri, Kırıkkale Üniversitesi önü, Konya yolu girişi Bala kavşağında, sabahın erken saatlerinden itibaren güvenlik güçleri, katılımcıların otobüslerini şehir girişlerinde durdurup, kimlik kontrolü ve güvenlik araması yapmak üzere önlem aldı. Sabahın erken saatlerinden itibaren etkinlik için diğer illerden çok az sayıda otobüsün geldiği gözlendi.
Kırıkkale girişi ve Konya yolundan otobüslerle herhangi bir giriş olmazken, yalnızca İstanbul yolu otoban gişelerinden giriş yapan 4 otobüs ve 3 minibüs durdurularak kimlik kontrolü yapıldı. Kimlik kontrolünün ardından araçların şehre girmesine izin verildi.
Birinci Meclis önünde toplanmalar başladı

Bu arada, Birinci Meclis önündeki etkinlik için Ulus Atatürk heykeli önünde gruplar toplanmaya başladı. Polis, Birinci Meclis'in bulunduğu Cumhuriyet Bulvarı'nı trafiğe kapattı.
'Mustafa Kemal'in askerleriyiz', 'Tam bağımsız Türkiye' sloganları atan, ellerinde Türk bayrakları ve Atatürk posterleri taşıyan grubun Atatürk heykeli önünde Atatürk bulvarına inmesiyle yol tamamen trafiğe kapandı.
Atatürk Bulvarı'nı trafiğe kapatan grup ile emniyet güçleri arasında kısa süreli tartışma yaşandı.
Otobüslerin Ankara'ya gidişine izin verilmedi
Güvenlik güçleri dün gece '29 Ekim Seferberlik Yürüyüşü'ne katılmak üzere Türkiye'nin birçok ilinden yola çıkmak isteyen Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi gruba ve CHP'lileri taşıyan otobüslerin çıkışına illerdeki valiliklerin emriyle belgeleri eksik olduğu ve otobüslerde ceset torbası olmadığı gerekçesiyle izin vermedi.
İl valilikleri tebligatnamelerinde grupların “milli güvenlik” gerekçesiyle engellendiği bildirildi. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemeye ilişkin usüllerin ilgili kanunda açıklandığı anımsatılan tebliğde, genel yollar ve parklar ile TBMM’ye 1 km uzaklıktaki alanlar içinde gösteri yürüşü düzenlenemeyeceği ifade edildi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da valiliğin aldığı bir istihbarat nedeniyle Ulus'ta gösteri yapılmasına izin vermediğini söyledi.
Emniyet birimlerinin radikal grupların 29 Ekim'i kutlayanların arasına sızarak kargaşa yaratmaya çalışacakları yönünde bilgilere ulaştığı belirtiliyor. Ancak yasaklama kararına rağmen yürüyüşte ısrar eden parti ve örgütler, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin amacının 'halkın cumhuriyete sahip çıkmasını engellemek' olduğunu savunuyor.
Polisten gruba biber gazlı müdahale
Öte yandan, kalabalığa katılmak isteyen bir grup, Cumhuriyet Bulvarı'ndan alana giriş yapmak istedi.
Cadde girişinde girişinde durdurulan gruba, Rüzgarlı Caddesi, Çapa ve İnebolu sokaklarından alana girebilecekleri uyarıda bulunuldu.
Ellerinde Türk bayrakları ve Atatürk posterleri bulunan grup, polis barikatı önünde Türk bayrağı açarak, alana girmek için ısrarını sürdürdü. Bunun üzerine polisle grup arasında kısa süreli arbede yaşandı. Polise ellerindeki şişe ve bayrak sopalarını atan gruba, biber gazı ve gaz bombasıyla müdahale edildi.
Müdahalenin ardından polis barikatı kaldırıldı ve grup alana girdi. Alanda bulunanlar da polisin müdahalesini protesto etti.
Malatya
CHP'nin Ankara'da düzenleyeceği Cumhuriyet yürüyüşüne katılmak üzere Malatya'dan hareket eden partililer şehir çıkışında durduruldu. Ankara'ya gitmek üzere üç otobüs halinde hareket eden CHP heyeti, şehir çıkışında polis tarafından durdurularak tek tek kimlik kontrolu yapıldı. GBT sorgulamarı yapılan partililerle polis arasında zaman zaman tartışmalar çıktı. Partililer uzun süredir polis noktasında bekletiliyor.
İzmir
İzmir'de Ankara'daki Cumhuriyet yürüyüşüne katılacak olanları götürecek olan 10 otobüs, çeşitli gerekçeler gösterilerek hareketlerine izin verilmedi. Hazırlıklarını tamamlayıp otobüslerin kalkışlarını bekleyen CHP'liler duruma tepki gösterdi.
Ankara'da bugün düzenlenecek olan Cumhuriyet yürüyüşüne gidecek olan CHP'nin öncülüğünde çeşitli sivil toplum örgütlerinin de desteklediği vatandaşlar saat 22.30'da İzmir saat kulesi önünde toplandı. Ankara'ya gidecek CHP'lilerin herhangi bir engelleme ile karşılaşmaması için CHP İzmir milletvekilleri Alaattin Yüksel, Musa Çam, Mustafa Moroğlu, Birgül Ayman Güler ve Hülya Güven'de hazır bulundu. Saat 23.00'de hareket etmesi gerek 10 otobüs, fahri yolcu sigortası, ceset torbası gibi çeşitli gerekçeler gösterilerek polis tarafından hareketleri engellendi. Farklı ilçelerdeki otoparklara çekilen ve burada kontrolleri süren otobüslerin kalkışının yasalara aykırı olarak engellendiğini öne süren CHP'liler duruma tepki gösterdi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Alaattin Yüksel, "Valilik, herhangi bir yasağın bulunmadığını söyledi. Ancak Trafik Şube Müdürlüğü yetkilileri araçlardaki belgelerde sorun olduğunu, başka bir araçla yola devam etmemiz gerektiğini söyledi. Şikayetçi olacağız" dedi.
CHP milletvekili Birgül Ayman Güler, "10 otobüs çeşitli sebeplerde Emniyet'in farklı ilçelerdeki otoparklarına çekildi, seyahat özgürlüğümüz engelleniyor. Ne olursa olsun Cumhuriyeti kutlayacağız. Konuyla ilgili şikayetçi olacağız" dedi.
CHP heyetinin toplandığı alan giden otobüsün içerisinde bulunan milletvekili Mustafa Moroğlu, "Yapılan trafik uygulamasında şoförün 24 saat içerisinde kullanması gereken 9 saatlik kotanın dolduğunu söylediler. Trafik kurallarına uygun olduğu için itiraz etmedik. Çağırdığımız ikinci otobüs şoförünün de şehirlerarası yolcu taşımada olması gereken SCR 2 belgesi olmasına rağmen ehliyetinin kayıtlarda gözükmediğini söylediler. Yani ehliyetinin sahte olduğunu söylediler. Kısacası bahane yaratıyorlar. SCR 2 belgesi olan bir kişinin ehliyeti nasıl kayıtta gözükmez. Benim E sürücü belgem var, otobüs kullanabilirim. Ama ben yolcuları almaya kalksam bana SCR 2 belgesi soracaklar ve kalkışımıza izin vermeyecekler" dedi. Üçüncü bir şoförü çağırdık beklemekteyiz bakalım ona da bir gerekçe bulacaklar mı? Göreceğiz" diye konuştu. Saat 01.00 itibarı ile otobüslerin hareketine izin verilmedi.
Manisa
Manisa'dan Ankara'daki Cumhuriyet yürüyüşüne katılmak üzere otobüsler ile hareketeden Türkiye Gençlik Birliği üyelerinin bulunduğu otobüs, İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince durduruldu. TGB'li gençler, engellemeyi protesto etmek amacıyla Manolya Meydanı'nda sabaha kadar oturma eylemi yapacaklarını belirtti.
TGB Manisa İl Temsilciliği tarafından düzenlenen, 22 kişinin katıldığı Ankara yolculuğu polis engeline takıldı. Otogardan Ankara'ya hareket eden gençlerin bulunduğu otobüs, Manisa çıkışında, Turgutlu yolunun çevreyoluna bağlandığı mevkide, polis ekipleri tarafından durduruldu. Emniyet görevlileri, İçişleri Bakanlığı Müşteşar Yardımcısı Mustafa Demirer'in imzasıyla tüm illere gönderilen genelge doğrultusunda Ankara'ya hiçbir ilden toplu halde hareket izni verilmediğini dile getirdi. TGB'li gençlerin Manisa çıkışında durdurulduğunun haberini alan CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, gençlerin yanına gelerek, seyahatin engellenme nedeni hakkında bilgi aldı.
İçişleri Bakanlığı'nın tüm illerdeki emniyet müdürlüklerine gönderdiği genelge doğrultusunda seyahatin engellendiğini belirten CHP'li Milletvekili Özel, "Gönderilen genelgede TGB, ADD, Cumhuriyetçi Kadınlar gibi bazı sivil toplum örgütlerinin isimleri yer alıyor. İsimler yer alan sivil toplum örgütlerinin Ankara'da toplu bir eylem yapacağı gerekçesiyle tüm illerde Ankara'ya ismi belirlenen örgütlerin seyahatleri yasaklanmış. Anayasa göre seyahat özgürlüğünüz kısıtlanması kanunlara uygun değil. Kanunsuz bir emir. Ancak yazılı bir emir geldiği için emniyetin yaptığı iş kanuni bir iş" dedi.
Balıkesir
Balıkesir'den Ankara'daki Birinci Meclis önünde yapılacak 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına gitmek isteyen 45 kişilik bir gurup engellendi.
Eğitim-iş Sendikası Balıkesir Şubesi Başkanı Hüseyin Semirci ve Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Balıkesir Şube Başkanı Necati Bilgetürk, kendilerini Ankara'ya götürecek otobüsün polis tarafından engellendiğini söyledi. Saat 23.00'te Balıkesir'den Ankaraya hareket edecek otobüs gelmeyince, guruptaki vatandaşlar seyehat firmalarına telefon ederek otobüs bulmaya çalıştı. Ancak hiç bir otobüs gelmeyince 2 saate yakın bekleyen Eğitimi-iş Sendikası, ADD, Baro ve demokratik kitle örgütü üyesi ile vatandaşlar, evlerine dönmek zorunda kaldı.
Eğitim-iş Sendikası Balıkesir Şube Başkanı Hüseyin Semerci, "Ankara'daki cumhuriyet buluşması için arkadaşlarımızla sözleştik. Yola çıkmak için yaptığımız organizasyon emniyetten aracımızın sürücüsüne yapılan telkin sonucu engellendi. Bu yurttaşların seyehat etme özgürlüğüne açıktan bir saldırıdır. Her türlü kanunsuzluğu yapanlara hoşgörü gösterilirken, Cmhuriyet Bayramı'nı milletin en büyük bayramını kutlamak isteyenlere karşı böyle bir engelleme çabasını anlamak mümkün değildir. Tarih bunu gelecek kuşaklara kötü bir örnek olarak gösterecektir. İnsanların bayramı kutlamasını engelleyen anlayışı kınıyorum" dedi.
ADD Balıkesir Şube Başkanı Necati Bilgetürk de, "İçişleri Bakanlığı'nın antidemokratik uygulaması ile şu anda karşı karşıyayız. 2911 sayılı kanunun 3. maddesi bizi bağlıyor. Biz oraya cumhuriyetin 89. yılını kutlamaya gidiyoruz. Biz oraya gösteri yapmaya gitmiyoruz. Bu antidemokratik tutumu nedeni ile İçişleri Bakanlığını kınıyoruz" diye konuştu.
Beyoğlu'nda oturma eylemi
İstanbul Beyoğlu'nda, Ankara'daki Cumhuriyet Yürüyüşüne gitmek için toplanan grup, otobüslerinin polis tarafından engellendiğini belirterek durumu protesto etti.
Türkiye Gençlik Birliği üyesi yaklaşık 200 kişi, Ankara'da yapılması planlanan Cumhuriyet mitingine gitmek üzere Taksim Meydanı'nda toplandı.
Taksim Atatürk Kültür Merkezi önünde toplanan grup, kendilerini Ankara'ya götürecek otobüslerin Taksim Meydanı'na çıkmasının polis tarafından engellendiğini belirterek eylem yaptı. İstanbul'un diğer bölgelerinden Ankara'ya gitmek için toplanan Eğitim-İş Sendikası üyesi yaklaşık 40 kişi de engelendiklerini belirterek Taksim'e geldi.
Grup adına konuşma yapan TGB İstanbul İl Başkanı Olgu Özdemir, Ankara'ya Cumhuriyet buluşmasına gitmek için toplandıklarını ancak sivil polisler tarafından engellendiklerini söyledi. Ankara'ya gitmek için gelenlerin arasında bulunan tiyatro sanatçıları, Ali Erkazan, Füsun Demirel ve Suzan Aksoy da karşılaştıkları durumu protesto etti. 'AKP halka hesap verecek', 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' şeklinde slogan atan grup daha sonra İstiklal Caddesine doğru yürüyüşe geçti. Burada bir süre oturma eylemi yapan grup, olaysız bir şekilde dağıldı.
'Ortada bir suç yok'
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı Tansel Çölaşan, Ankara'ya gelerek kutlamaya katılmak isteyenlerin seyahat hakkının kısıtlandığını söyledi.
Anayasa'da bir suç isnadı olmadıkça hiç kimsenin seyahat özgürlüğünün engellenemeyeceğini belirten Çölaşan, 'Ortada bir suç yok. Hukuk devletinde böyle bir işleme tevessül etmek tek başına suçtur' dedi.
Toplantıda, Birleşik Kamu İş Genel Başkanı İsmail Tutoğlu, Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan, Türkiye Gençlik Birliği Başkanı İlker Yücel, Engelliler Konfederasyonu Başkanı Turhan İçli ve Eğitim İş Genel Başkanı Veli Demir de hazır bulundu.
'Engellemelere boyun eğmeyeceğiz'
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Meclis önünde yaptığı basın açıklaması ile Cumhuriyet’ten AKP’nin rahatsız olduğunu ifade ederek ; “ Diktatör Recep’e boyun eğmeyeceğiz. Suriye’de muhaliflerin silah taşıması serbest ama Türkiye’de 80 ilden Ankara’ya gelmek yasak. Şu anda Türkiye cumhuriyetinin vatandaşının ulaşım hakkı engellenmekte ve suç işlenmektedir. Cumhuriyet demek imkansızı başarmak, bağımsız olmak demokrasiden yana olmak, mücadele etmek demektir. Onların adı ak bizim alnımız ak. Onlar ibadeti Recep Tayyip Erdoğan’a inanarak yaparlar bizler Allah’a inanarak. Bu engellemeler bizleri ve hiçbir Cumhuriyet sevdalısını yıldırmayacak yarın binler, milyonlar Ankara’da Cumhuriyet için bir arada olacağız. Papuç’un pahalı olduğunu söyleyeceğiz. Bu millete hesap verecekler. meydanlarda binlerce milyonlarca kişiyi görmekten korkanlar hesap verecek. Bu bir faşizmdir. Onlar Amerika’ya hesap veririler biz Allaha. Bu engellemelere boyun eğmeyecek yarın Türkiye Ankara’da ayağa kalkacak bu faşizme dur diyecek” dedi.
Yönetmelik ne diyor?
Cumhuriyet Bayramı törenleri, Resmi Gazete'de "Ulusal ve resmi bayramlar ile mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve tarihi günlerde yapılacak tören ve kutlamalar" başlığı ile 5 Mayıs 2012'de yayımlanan yönetmeliğin 4. maddesinde şöyle düzenleniyor:
"Cumhuriyet Bayramı törenleri
(1) Cumhuriyetin ilan edildiği 29 Ekim günü ulusal bayramdır. Türkiye’nin içinde ve dışında Devlet adına yalnız 29 Ekim günü tören yapılır. Bayram 28 Ekim günü saat 13.00’te Başkentte yapılan yirmibir pâre top atışı ile başlar ve 29 Ekim günü saat 24.00’te son bulur.
(2) Cumhuriyet Bayramı törenleri aşağıdaki şekilde uygulanır:
a) Başkentte Cumhuriyet Bayramı törenleri:
1) Anıtkabir’e Cumhurbaşkanı tarafından çelenk konulur ve İstiklal Marşı ile birlikte bayrak göndere çekilir.
2) Cumhurbaşkanı tarafından Cumhurbaşkanlığında tebrikat kabul edilir.
3) Cumhurbaşkanı tarafından törene katılanların ve halkın bayramı kutlanır.
4) İstiklal Marşı ile bayrağın göndere çekilmesini müteakip tören geçişi ve programda yer alan diğer faaliyetler uygulanır.
5) Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu Cumhurbaşkanı tarafından verilir.
b) Başkent dışında Cumhuriyet Bayramı törenleri:
1) Atatürk anıt veya büstüne mülki idare amiri, garnizon komutanı ve belediye başkanı tarafından çelenk konulur. Mahallin en büyük mülki idare amirliğine ait çelenk anıtın alt kaidesinin tam ortasına, Türk Silahlı Kuvvetlerine ait çelenk onun sağına, belediyeye ait çelenk ise soluna konulur. Çelenk konulduktan sonra İstiklal Marşı ile birlikte bayrak göndere çekilir.
2) Mülki idare amiri tarafından tebrikat, ekli (1) sayılı listede yer alan sıraya göre makamında kabul edilir.
3) Mülki idare amiri tarafından, beraberinde garnizon komutanı ve belediye başkanı olduğu halde, törene katılanların ve halkın bayramı kutlanır, İstiklal Marşı ile birlikte bayrak göndere çekilir.
4) Mülki idare amiri tarafından bayramın anlam ve önemini belirten konuşma yapılır.
5) Tören geçişi mülki idare amiri, garnizon komutanı ve belediye başkanı tarafından şeref tribününden selamlanır.
6) Programda yer alan diğer faaliyetler uygulanır.
7) Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu vali tarafından verilir."
İnternetajans.com, 29 Ekim 2012
Utancın fotoğrafı!..
Şanlı bayrağımız yerde... Yaşananlar inanılmaz...

Burada terör eylemi yok, taş yok, sopa yok, molotof yok, çocuklar, kadınlar, gençler, yaşlılar var Cumhuriyet Bayramını kutlamak istiyorlar...

İnternetajans.com, 29 Ekim 2012