Banu Avar'dan...

Gazeteci-Yazar-Yapımcı

Banu Avar'dan...

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzr Nis 25, 2010 20:57

Banu Avar’dan…

Ceyhun BALCI

Biraz geç kalınmış olsa da bu yazının kaleme alınması için; güncelliğini yitirmemiş konular üzerine oluşu geç de olsa yazılmasını gerektirdi. Üyesi olduğum meslek örgütü olan İzmir Tabip Odası ve yine üyesi olduğum sendika olan Birleşik Sağlık İş’in ortaklaşa girişimi ile düzenlenen etkinlikte hafta başında Banu Avar’ı konuk etme ve birikiminden yararlanma olanağı bulmuş olduk.

Sonda söyleneceği başta söylemekte yarar var! Banu Avar, yürekli, özverili, kararlı, içtenlikli, alçakgönüllü ve dik duruşu ile tam da bugün gereksinilen tipte gerçek bir aydındır! Sayılarının artması dileğiyle!

Bu özellikleri onun son yıllarda bir Anadolu gezgini olmasına da yol açmış! Özellikle son aylardaki etkinlikleri bile başlı başına övgüyü hak ediyor.

Tüm bu özellikleriyle susturulmaya çalışılmasına da şaşırmamak gerek!

Öğrendik ki; TRT’deki işine ABD ve İsrail Büyükelçi’lerinin isteği üzerine son verilmiş! (Bu durum kendisine aynen aktarılmış). Sıkça yakınırız ve serzeniş içindeyizdir “Türkiye, Türkiye’den yönetilmiyor!” diye! Bu acı gerçeğin canlı kanıtıdır Banu Avar’ın başına gelen!

“Hangi Avrupa?” diyen Banu Avar sözlerine “Oltadaki Balık Türkiye” (Emin Değer) ve “Sivil Örümceğin Ağında” (Mustafa Yıldırım) kitaplarından söz ederek başladı.

Emin Değer’in kitabına adını veren “Oltadaki Balık Türkiye” çok yakından tanıdığımız bir Amerikalı’nın, Rockefeller’ın sözlerinden almış adını. Rockefeller diyor ki; “Türkiye oltadaki balıktır” Askeri alan dışında fazlaca yardım edilmesine gerek yoktur. Böylesi yardımlar ille de gerekiyorsa, yararlanmasına ve bağımsızlık dürtülerinin uyanmasına fırsat verilmeden yapılmalıdır.

Mustafa Yıldırım ise “Sivil Örümceğin Ağında” kitabıyla sağlığını yitirme pahasına sivilleşme masalının arkasındaki gerçekleri günışığına kavuşturmuş. Sivilleşme, demokratikleşme ve özgürleşme paravanlarının ardındaki çapraşık ilişkiler tüm açıklığı ile ve herkesin algılayabileceği şekilde konmuş ortaya!

Başka deyişle, kulağımıza hoş gelen bir çok söz gerçekte Türkiye’ye uzatılan havuca eşdeğerdir. Oysa, Avrupa ortalama anlak sahibi insanların anlayacağı şekilde anlatmaktadır Türkiye’ye kendileri gibi bir konumda yer olmadığını kendi topluluklarında. Bu gerçeğe karşın oluşturulan hava gereği sergilenen “öyleymiş gibi yapma ve davranma” oyunu Türkiye’yi geri dönüşü güç noktalara sürüklemektedir.

Bu havuç uzatma oyununun yol açtığı bir başka sonuç da Türk insanının “mankurtlaştırılma” süreci olmakta. Duyarsız, edilgen, aymaz ve tepkisiz…

Tüm bu oyunlar da, Türkiye’yi yönetiyor görünen ve gerçekte Batılının adamları olanlarca konmaktadır ortaya! Türkçe konuşan yabancılar da denilebilir mi bunlara?

Bu girişten sonra Banu Avar’ın TRT için yaptığı programlardan oluşan bir kolaj “Hangi Avrupa?” sorusuna tüm açıklığı ile yanıt verir gibiydi! 8-10 dakikalık bu videoyu izledikten sonra kafamda oluşan Avrupa izlenimi cehalet, kötü niyet, ikiyüzlülük ve sömürgecilik gibi sıfatlarla özdeşleşti.

Bu görüntülerden sonra, “Oltadaki Balık Türkiye” irdelemesi sürdü.

Varlık içinde yokluk çeken bir ülkedir günümüzde Türkiye!

Çok şeyi olan ama hiçbir şeyi kalmayan bir ülke! Cumhuriyet’in bağımsızlıkçı anlayışıyla oluşturulan alın teri ve emek ürünü bu varlık birikimi artık başkalarının elindedir. Hem de tek kurşun atmaya gerek duymayan başkalarının. Nasıl mı? Kendi yetiştirdikleri Truva Atları aracılığıyla.

Her ne kadar dünyanın kimi yerlerinde her türlü silahla askersel yöntemleri kullanmaktan çekinmese de Vahşi Batılı; Türkiye örneğinden de anlaşılacağı gibi yeri geldiğinde başkaca aygıtlarla da teslim alabilmektedir oltasına takılan avı!

Bugün endüstriyel üretim adına neredeyse hiçbir şey kalmamacasına kuşatılmıştır Türkiye. Bir şekilde varlığını sürdürenler de Türklerin elinde değildir artık! Bir bakıma kendi ülkesinde yabancıdır Türkler!

Bu iç karartıcı tablo ilk anda umutları yerle bir etse de; Güney Amerika ve özellikle de Venezüella örneğinde olduğu gibi geriye dönüşü olan bir süreci de simgelemektedir aslında! Yeter ki, Türkiye, Türkiye’den yönetilsin. Yeter ki, bu yurda, bu topluma çalışan yöneticiler başa gelsin!

Başı dik, onurlu, üretken ve bağımsız bir toplum olmanın biricik yolu yeniden endüstrileşmekten, üretici güç olmaktan ve kendi kararlarını verebilmekten geçmektedir.

Bu gözle bakıldığında hem ülkemizde hem de dünyada gerçekleşmekte olan bir çok olay ve gelişmenin daha iyi anlaşılabilmesi olanaklıdır.

Bunca iç karartan gelişmeye karşın Banu Avar bilime olan inancına özellikle vurgu yapma gereği duydu. İşte, bu inancın tek dayanağımız olması gerektiğini ve yine bilime inancın gereği olarak dinamiklerin daha fazla kötüleşmeye ve olumsuzlaşmaya olanak vermeyeceğini altını çizerek belirtti.

Bilimin gereği olarak olumsuzlukların daha fazla sürdürülemeyeceğini söylerken; bu durumun dik, kararlı, dayanışmacı ve birlik içinde durmak gibi bir görev yüklediğini söyleyerek bir bakıma “ne yapmalı?” sorusuyla yüzleşen bireylere düşen görevi de anımsatmış oluyordu.

Bu son derece etkileyici ve öğretici söyleşinin sonundaki sorulu-yanıtlı bölüm ayrı bir yazının konusu olacak kadar içerikli ve kapsamlıydı.

Sıkça rastlanan bir durumdur! Aydın-toplum ilişkisi çoğu zaman düş kırıklıklarıyla dolu mayınlı bir alandır. Söylem eylem örtüşmezliği bu düş kırıklıklarının önde gelen nedenlerindendir.

Banu Avar bu anlamdaki kusursuzluğuyla da izleyenleri fazlasıyla etkilemiş olmalıydı.

Katılımı ve katkısı nedeniyle hem İzmir Tabip Odası hem de Birleşik Sağlık İş sendikası başta olmak üzere herkes adına bir kez daha sevgi, saygı ve şükranlarımızı sunmayı görev biliyoruz.

Sağolsun, varolsun…


İlk Kurşun, 24 Nisan 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Banu Avar'dan...

İletigönderen Mustafa Recep » Pzr Nis 25, 2010 23:07

Banu Avar bir başkadır,

bizim gönlümüzde de!
AMERİKANCI GENERALLER DEĞİL KEMALİST PAŞALAR İSTİYORUZ!
Kullanıcı küçük betizi
Mustafa Recep
Üye
Üye
 
İletiler: 417
Kayıt: Çrş Tem 09, 2008 13:11
Konum: sakarya


Şu dizine dön: Banu AVAR

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x