
Dünyanın “Küresel elitleri”nin bu yılki Bilderberg buluşması “The Westfields Marriott Washington Dulles” Oteli’nde toplanıyor. (Gerçi öncesinde İsrail Hayfa’da toplanacağı rivayetleri dolaşmıştı ama münasip bulunmadı herhalde!) Bugünden itibaren otelde bir tür sıkıyönetim uygulanacak ve otelin fiili idaresi Bilderberg “Sekreterya”sının yönetimine geçecek. CIA ve FBI ajanları da çevresinde kuş uçurtmayacak.
Bu arada “Sekreterya” dedik de Bilderberg hukuki statüsü olan bir kuruluş, dernek, vakıf, vb sanmayın. Adını 1954 yılında ilk toplantısını yaptığı Hollanda’daki Prens Bernhard’a ait otelden almaktadır. O günden bugüne aksamasız sürüyor. Bizden de epeyce katılan isim oldu. Vatana, millete hayırlı uğurlu olsun!
Lakin Bilderberg dünyanın bütün kuruluşlarından daha etkili bir organ. Zaten katılımcıların kimlik ve titrlerine baktığımızda bu hemen anlaşılıyor. Devlet başkanları, başbakanlar, bakanlar, dev şirketlerin sahip ve yöneticileri, medyanın önde gelenleri, vb. davet edilenler arasında yer alıyorlar. Kendilerine dünyanın geleceğini düşünen, tartışan, sorunlarını çözmek için fikir üreten bir “Think-Tank” havası veriyorlar.
Ayrıca “Gizliliğe” dikkat ediyorlar. Tartıştıkları konuların dışarı yansımamasına özel gayret gösteriyorlar. Bu yüzden haklarındaki “Spekülasyonlar” bitmek bilmiyor. Bir kâğıt imzaladıkları, yemin ettirdikleri, konuşma notlarını yaktıkları yok belki ama bu konuda kendilerine özgü bir “Omerta yasası” işlettikleri de aşikâr. Son zamanlarda bir PR hamlesi olarak azıcık “Açılır gibi” de oldular!

Neyse, gerçekte ne oluyor peki? Gerçekte olan şu; Bilderberg dünyayı saran küresel ağın bir parçasıdır. CFR ve Trilateral Komisyon gibi “Derin dünya şebekesi”nin bir organıdır. En tepede ise “İlluminati” benzeri daha ezoterik-merkezi bir yapının var olduğunu düşünebiliriz. (Bu arada bu konudaki bir “Yanlış algı”yı düzeltelim. Bilderberg “Dünya hükümeti” değildir. Ama tabelası olmayan “Küresel tek dünya partisi”nin bir tür ”Danışma Meclisi” gibidir.) Burada eğilimler saptanır. Yakın vadede uygulanacak stratejilere “Entelektüel malzeme” sunulur, nabız yoklanır. Sonra değerlendirilip, uygulamaya konulur.
Peki 2012 Bilderberg toplantısında neler konuşulacak acaba? Bu noktada kamuya açıklanan bir “Gündem”leri olmadığı için bilmiyoruz. (Yakında çıkar kokusu!) Ancak benim bir “Varsayımım” var. ( “21 Aralık 2012 Marduk beklentisi konuşulacak” türü saçmalıkları geçersek) “Arap baharı” özünde bir Bilderberg projesidir. Öncelikle onun değerlendirilmesi yapılacak. Ardından Suriye tabii. “Suriye’nin kaderi”nin “Kanlı mı, kansız mı” olacağı buradan çıkan eğilime göre saptanacak.
Bilderberg’i bu gözle izlemeye devam edin. Sonuçlar bizi de yakından ilgilendirecek gibi duruyor çünkü…
Not: Bilderberg katılımcılarını merak etmek Survivor katılımcılarını merak etmekten daha mühimdir!..
Atilla AKAR, 31 Mayıs 2012