BİR KIZI OLMAK
Bir kızı olmalı herkesin,
Annenin, babanın, çocuklunun, çocuksuzun.
Küçük büyük, genç yaşlı herkesin bir kızı olmalı…
Kızım diye saçlarını okşamalı büyürken, kucağına almalı,
Çocukluğu onunla tatmalı, öğrenmeli…
Doyasıya sevmeli, öpüp koklamalı.
Gülüşüyle gülmeli, kızının ağlamasıyla gözleri dolmalı.
Herkesin kızı, kızların en güzeli, en akıllısı, en yaramazı…
Kimselere benzememeli, onda kendisini görmeli.
Çocukluğu kendin çocukluğun, sevinci kendi sevincin…
Büyürken büyümelisin sen de… Yürürken yürümeli…
Okullara birlikte gitmeli, sıralarda oturmalı birlikte…
Diplomalar, karneler alırken alan sen,
Okulları bitirirken yaşam sahnesinde alkışlanan sen…
Hayal kırıklıkları senin, tökezlemeleri senden…
Heyecanları heyecanın, kalp çırpıntıları sende de aynen…
Yüzüne bakınca kendini gördüğün,
Geçmişin, geleceğin, günün…
Bir kızı olmalı herkesin, yalnız kaldığında çağıracağı,
Dertlerine, sorunlarına ortak olacağı…
Anne demesine özlem duyulan, kendini kendine önemseten…
Arada binlerce kilometre olsa da, bir nefeslik yerde sandığın,
Ellerini hiç bırakmadığın, hayallerini süsleyen bir kızın…
Kendinin yapamadıklarını yapan, erişemediklerine erişen…
Dünyaya meydan okuyan, dimdik durabilen bir kızın…
Anasıyla atasıyla bağını koparmayan, köklerini bilen tanıyan…
Seni ayakta tutan, geleceğini eline alan bir kızın…
Bir kızı olmalı herkesin…
Gözünde gönlünde yaşattığı,
Kızım derken gözlerinin dolduğu…
Hep özlediği, sevdiği, dünyaları verseler tırnağını vermeyeceği…
Kıyamadığı, çiçeği, güneşi, yıldızı…
Herkesin kızı, kızları olmalı…
Feza Tiryaki
(Anamız, kızımız, vatanımız…)