Bugün Seçim Olsa Oylar Kime?

Genel & Güncel Konular

İletigönderen sessiz sedasız » Pzr Nis 13, 2008 23:41

arkadaşlar yeni bir parti kurmaktan neden bu kadar çok korkuyoruz ki.cumhuriyet mitinglerinin ve solda birleşmenin verdiği özgüvenle bile solun aldığı oy toplamda 3 kasım seçimlerini geçemedi.sırf d.baykalın adını duyduğu için bile chp ye oy vermeyen insanlar biliyorum.elbette ilk etapta oylar bölünecek ama zaten amacın yerel seçimleri kazanmak olmaması lazım.bize medyanın savaş açtığı bu zamanda chp nin yada dsp nin mevcut politikalarını daha iyi ne kadar anlatabiliriz.ama yeni oluşabilecek bir partinin estireceği rüzgar medyayı da zorlayacaktır ve bu oluşum alternatif isteyen her görüşten insanın da dikkatini çekecektir.bu dikkat çekmeden sonra tek işimiz hem laikliği hem milliyetçiliği hem halkçılığı kısaca Atatürkün ilkelerini benimsemiş bu oluşumu yeterince yüksek sesle halka anlatmaktır.yani amaç genel seçimlere hazırlık ve bu süreçte halka yeni oluşumu anlatmak olması lazım.oylar bölünmesin diye yeni birşeyler yapmamaya devam etmenin oyların bi dahaki ve sonraki seçimlerde giderek azalmasını izlemekten bi farkı yoktur.tekrar söylüyorum,bana göre yapılması gereken tek şey tuncay özkanın hareketinden çıkmış ama arkadaşımında değindiği gibi gs-fb taraftarlarının yaptığına eş bir partizanlık yapan insanları ilk etapta kaybetmemek için t.özkan gibi üzerinde önyargı oluşmamış,aynı görüşleri savunan birinin önderliğinde,hem chp nin muhalif kanadının dahil olduğu hemde dsp shp gibi partilerin ve politikalarımıza paralel düşünen milliyetçi isimlerin katıldığı geniş tabanlı yeni bir parti kurmaktır.eğer bu tür bişey olmaz da mevcut kadroyla gidersek akp nin kapatılmasıyla ortada kalan oylar akp nin yeni oluşturacağı parti ile mhp arasında paylaşılacak ve chp yine avcunu yalayacak
Sen ne kadar bilirsen bil,Senin bildiğin karşındakinin anladığı kadardır.
Kullanıcı küçük betizi
sessiz sedasız
Üye
Üye
 
İletiler: 988
Kayıt: Cum Mar 28, 2008 1:55
Konum: istanbul

İletigönderen Ram » Pzt Nis 14, 2008 7:07

Çetin Taş yazdı:Ram,biz seninle tartıştık bu konuyu ama bir konuyu yanlış anlamışsın.Ben çıkış yolunun particilikten geçmediğini biliyorum ve bunu da zaten her fırsatta yazdığım yorumlarda söylemeye çalışıyorum.Bu nedenledir ki 22 Temmuz öncesi pek çok yazımda iktidar partisine karşı olan herkesin güç birliğini savundum.Bunun içindir ki CUMHURİYET mitinglerinde İPli,MHPli,CHPli,DSPli,başörtülü cumhuriyet sevdalılarının birlikteliğinden mutluluk duydum ve bu sayfalara yazdım.Yukarıda Türkan'ın sorusuna cevap verdim yoksa körü körüne İPliliği,CHPliliği,MHPliliği veya başka bir partililiği asla savunmadım.Ama sorunumuz şu ki iktidar partisinin bize göre ülkeyi getirmiş olduğu karanlığın önlemi olan sol-sağ güçbirliği oluşmadı ve oluşamıyor.Ayrıca DSP ve CHPlilerin istifa etmesi sorunu çözecek mi?Ne olacağını sanıyorsun bu adamlar istifa edince?Bu cehaletle bu toplumun ''vay helal olsun ne güzel yaptılar da istifa ettiler,ne güzel milli duruş sergilediler''mi diyeceklerini sanıyorsun?Yoksa hemen yapılacak seçimlerde iktidar partisinin ''bakın işte bunlar sorumluluktan kaçtılar,milletin vekilliğinden kaçtılar''propagandasının cazibesine kapılıp meclisten silmeyecekler mi sanıyorsun?Milletimi seviyorum ama belki de seninle temel ayrılığımız ben halkımızın şu an ki bilinç düzeyine güvenmiyorum.Ve geçmişte de çok tartışma konusu olan HALK İÇİN HALKA RAĞMEN düşüncesini savunuyorum.Halkın geneline güvenerek bir beklentiye girmek kısır döngünün rejimin ve ATATÜRK CUMHURİYETİ'nin aleyhine işleyecektir.Özellikle ülkemizin son 25 yılı bunu gayet net göstermiştir.


Yok, ben anlatamadım. Sen CHP'ye ve Deniz BAYKAL'a bazı konularda toz kondurmamaya çalışıyorsun. Çok partici olsaydın CHP'ye geçmezdin zaten. Demek istediğim budur. Sol-sağ güç birliği olmaz Çetin. Bir güç birliği olursa da sağ-sol olmaz., olamaz, olmamalı da. Olursa zaten baştan bozulmaya mahkûmdur o güç birliği.

Eğer ABDullah cumhur seçilmeden önce istifa etselerdi, bugün Türkiye çok farklı bir yerde olurdu. Her şey yinelebilirdi, değişebilirdi belki... Bu "belki"yi geçtikten sonra olacak en somutluğu söyleyeyim sana: "Güç birliği"... Zira, koltuktan vazgeçenin tek bir düşünce ve hedefi vardır: "Türkiye'yi öldürmeye çalışanları yok etmek ve bunun için birleşmek!" Yoksa, Fransız polisi "Türkiye" "Büyük" "Millet" Meclis'ini aradığında, bunun müsebibi bay Pırasa tam konuşurken dışarı çıkan Tayfun İÇLİ, büyük bir iş yaptığını düşünmeyecekti. Bunlar Meclis'te duruyor da ne işe yarıyor Allah aşkına Çetin¿? Neyi değiştirdiler¿? Ancak bazı şeyleri erteliyorlar, bir zaman sonra tekrar karşılarına geliyor. İşi kanuna uydurduktan sonra, Anayasa Mahkemesi'ne gitseler ne olacak, gitmeseler ne olacak¿? Yani işe yaradıkları tek şey, mahkemeye başvurmaktır. Bunun da garantisi yoktur Çetin. Ah be Çetinim... Demişsin ki, en temel ayrılığımız, halkımızın bilinç düzeyi konusundadır... Halkın çoğunun cahil olduğunu -ki bunun %47 ile alâkası yoktur, cahil her yerdedir- sağır sultan duydu, kör padişah gördü, dilsiz kral haykırdı. Bu farklıdır. Koltuk sevdalıları, istifa etselerdi, şehir şehir, ilçe ilçe, köy köy dolaşsaydı da bilinçlendirselerdi halkı. Halka güvenmenyenler, halka güvenmeme nedenlerini ortadan kaldırmak için büyük ve ciddi bir girişim yapmışlar mı, yapmamışlar mı¿? Zira bu görev onlarındır. Yapmamışlarsa -ki bence hiçbir şey yapmadılar- bu onların Cumhuriyet rejimine inanmadıklarını gösterir zaten. Dolayısıyla, inanmadıkları bir rejimi koruyor gibi gözüküp aslında korumamaktadırlar.

Sana sadece bir soru soracağım Çetin:

İkinci bir "Milli Mücadele" döneminde miyiz, değil miyiz¿?
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen Çetin Taş » Pzt Nis 14, 2008 12:36

Ram yazdı:Yok, ben anlatamadım. Sen CHP'ye ve Deniz BAYKAL'a bazı konularda toz kondurmamaya çalışıyorsun. Çok partici olsaydın CHP'ye geçmezdin zaten. Demek istediğim budur. Sol-sağ güç birliği olmaz Çetin. Bir güç birliği olursa da sağ-sol olmaz., olamaz, olmamalı da. Olursa zaten baştan bozulmaya mahkûmdur o güç birliği.

Ben de yanlış anlatmışım demek ki.Ben Zülfü'nün belediye başkan adayı olduğu seçim hariç CHP'ye oy vermedim(ki o zaman da SHP vardı).Şu anda da aslına bakarsan içim ve kafam hangi partiye oy vermek konusunda rahat değil.Yani ben CHPli değilim.Ama şu an ki şartlarda seçime gidilirse CHP'ye oy veririm diye düşünüyorum.Ama biliyorsun benim gibi adamlar aşırı duygusaldır.Sandığa gittiğimde o an ki halet-i ruhiyemle çoban yıldızına da basabilirim mührü.
Sol-sağ güçbirliği olmadan bir güçbirliği olmaz.Elbette ki kastettiğin bu birliktelik olduktan sonra solun solculuk,sağında sağcılık yapmaması gerektiğiyse bunda hemfikiriz.Zaten oluşması zor olan bu birlikteliği iyice olmayacak bir noktaya çekmenin bence anlamı yok Ram.CHP'ye ya da Deniz Baykal'a toz kondurmamak şeklindeki eleştirini de kabul ediyorum çünkü ben bu medya,bu sendikal düzen,bu iş dünyası ortamında CHP'nin elinden geleni yaptığına inanıyorum.Bunlar yeterli değildir ama yapılan pek çok şeyden de milletin haberi yoktur.Ama bunları duyurmak konusunda CHP yetersizdir.Bu konuda ki hiçbir eleştiriye ''hayır'' demiyorum.''Yapılanlar yetersizdir''ieklindeki eleştirilere de katılıyorum.Yanlış anlaşılmışsam düzeltiyorum.

Benim cehaletten kastettiğim 47% değil Ram.Ben nüfusun geneli için söylüyorum.Yani CHP'ye oy verenler cahil değil şeklinde bir düşüncem yok.Partiler üstüdür bu düşüncem.

Elbette ki Milli Mücadele dönemindeyiz Ram.Ama ortak sıkıntımız bu mücadelenin hangi şekilde,kim ya da kimlerin etrafında toplanarak düzenleneceği konusudur.
Selamlar.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Ram » Pzt Nis 14, 2008 15:07

Çetin Taş yazdı:
Ram yazdı:Yok, ben anlatamadım. Sen CHP'ye ve Deniz BAYKAL'a bazı konularda toz kondurmamaya çalışıyorsun. Çok partici olsaydın CHP'ye geçmezdin zaten. Demek istediğim budur. Sol-sağ güç birliği olmaz Çetin. Bir güç birliği olursa da sağ-sol olmaz., olamaz, olmamalı da. Olursa zaten baştan bozulmaya mahkûmdur o güç birliği.


Ben de yanlış anlatmışım demek ki.Ben Zülfü'nün belediye başkan adayı olduğu seçim hariç CHP'ye oy vermedim(ki o zaman da SHP vardı).Şu anda da aslına bakarsan içim ve kafam hangi partiye oy vermek konusunda rahat değil.Yani ben CHPli değilim.Ama şu an ki şartlarda seçime gidilirse CHP'ye oy veririm diye düşünüyorum.Ama biliyorsun benim gibi adamlar aşırı duygusaldır.Sandığa gittiğimde o an ki halet-i ruhiyemle çoban yıldızına da basabilirim mührü.


İşçi Partisi'nden ayrılıp CHP'ye geçtiğini kendin söylemiştin Çetin. Ben zaten buradada senin koyu bir CHP'li olduğunu da söylemedim. CHP ve Baykal'a bazı mevzularda toz kondurmadığını söylüyorum ve sen de kabûl ettin esasen. Benim kastettiğim esaslar yetersizlik değildir, eksiklik değildir Çetin. Yapılan yanlışlar ve artık yapılması artık zaruri olanlardır. Misâl; Tayfun İÇLİ örneğini verdim. Burada yetersizlik aramamak gerekir. Yoksa Tayfun İÇLİ, çıkıp bay Pırasa'ya ağzına geleni söyleseydi, bu gayet yeterli olabilirdi. Benim kastettiğim yetersizlik değil, yapılması tek ve mecburi olandır. İstifa ve karşı koyma!

Çetin Taş yazdı:Sol-sağ güçbirliği olmadan bir güçbirliği olmaz.Elbette ki kastettiğin bu birliktelik olduktan sonra solun solculuk,sağında sağcılık yapmaması gerektiğiyse bunda hemfikiriz.Zaten oluşması zor olan bu birlikteliği iyice olmayacak bir noktaya çekmenin bence anlamı yok Ram.CHP'ye ya da Deniz Baykal'a toz kondurmamak şeklindeki eleştirini de kabul ediyorum çünkü ben bu medya,bu sendikal düzen,bu iş dünyası ortamında CHP'nin elinden geleni yaptığına inanıyorum.Bunlar yeterli değildir ama yapılan pek çok şeyden de milletin haberi yoktur.Ama bunları duyurmak konusunda CHP yetersizdir.Bu konuda ki hiçbir eleştiriye ''hayır'' demiyorum.''Yapılanlar yetersizdir''ieklindeki eleştirilere de katılıyorum.Yanlış anlaşılmışsam düzeltiyorum.


İlk önce tekrar söylemeliyim ki, sağ ve sol varolmayan iki ideolojidir. CHP ve Baykal elinden geleni yapmış, Tayyip efendiyi Siirt'ten seçtirmiştir. Ama bana Baykal'ın savunmasını tekrarlama ne olur... Defalarca dinledim, üçü canlı bir program olmak üzere, sonuncusu geçen hafta... Bunu geçelim. Baykal'ın mantı savunmasını da dinlemeni tavsiye ederim. Başka bir mevzu ise, yine Baykal efendinin Tayyip efendiyle mahalle kavgasına tutuşması. Ampûl bilincinin ekmeğine yağ sürmekten ileri gidememiştir bu tavırlarıyla. Hatta bazılarında, Tayyip'in eline koz dahi vermiştir. Baykal'ı haklı bir ihtiyardır, ihtiyarlık görünüm ve yaşta değil düşüncededir... Yoksa maşallah, yetmişinde turp gibi. Tabi bunların yanına, dün şiddetle reddettiklerini, bugün avşak gibi kendisinin yapmasıdır. CHP mi¿? CHP hâlâ aynı kelâm: Biz AB'nin böylesine karşıyız. Yoksa adam gibi gelseler, eşit şartlar sunulsa AB'ye dünden razıyız!.. Allah, mutlu mesut etsin ne diyeyim.

Haa, gelelim mevzuya... Eğer sen bunları ve birçoğunu yapıp bir şey elde edemiyorsan derhâl istifa edeceksin. İstifa etmiyorsan iki neden ararım:

1) Kast
2) Koltuk sevdası


Çetin Taş yazdı:Benim cehaletten kastettiğim 47% değil Ram.Ben nüfusun geneli için söylüyorum.Yani CHP'ye oy verenler cahil değil şeklinde bir düşüncem yok.Partiler üstüdür bu düşüncem.


Ben de sen kastettin demedim Çetin, ben kastetmediğimi söyledim yanlış anlaşılmaması için.

Çetin Taş yazdı:Elbette ki Milli Mücadele dönemindeyiz Ram.Ama ortak sıkıntımız bu mücadelenin hangi şekilde,kim ya da kimlerin etrafında toplanarak düzenleneceği konusudur.
Selamlar.


Milli mücadele; apoletle, rütbeyle, koltukla, makamla, mevkiyle yapılmadı Çetin, biliyorsun. Bunları ellerinin tersiyle itenler, canlarından bile gözlerini dahi kırpmadan vazgeçenler; gittiler, halkı örgütlediler, gereken cezayı kestiler. Sen sanıyorsun ki, bunlar istifa etseydi, meydan Akapeye-Mehepeye-Pekakalı itlere kalacak. Bunda ne kadar yanıldığını sana anlatamam ne yazık ki... Sana sadece şunu söyleyebilirim ki, basiretsiz ve rezillerle bu iş yürümez.

Sürç-ü lisan ettiysek affola.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen İlteriş » Sal Nis 15, 2008 17:18

Bizi AKP'den ancak, su gobegini kasiyanlarin oylarini verecegi baska bir sag parti kurtaracak, yoksa halk bilinclenene kadar 25 yil bekleriz. Bu tahribati kolay yaratmadilar. Gobegini kasiyanlarin oylari bolunmeli.
"Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam istiklâle sahip olmakla gerçekleştirilebilir"

Mustafa Kemal Ataturk
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş
Üye
Üye
 
İletiler: 1197
Kayıt: Cmt Eki 20, 2007 23:05

İletigönderen kaye » Sal Nis 15, 2008 18:17

Ram yazdı:İlk önce tekrar söylemeliyim ki, sağ ve sol varolmayan iki ideolojidir.

Zaten bu ikiliyi ben de yıllardır çözememişimdir. Attila İlhan'ın bir sözü vardı: "Demokrasi iki bacaklıdır, biz bu bacaklardan birini (solu) budadık, şimdi sağlıklı yürümesini nasıl bekleriz!!"
Bence eksik. Zamanında solu budamışız ya da budayacakların önünü açmışız, peki ya sağ! Sağ denen şey de ilkokul öğrencisine cebindeki "SArımsak" ne ise benim için de ondan öte birşey değil. Bu fikrim "SOğan" için de geçerli.
Dünyaya bakıyorum, sola mesela, bizden çok farklı. Sol dünyada işçinin, köylünün, ezilenin, emekçinin, fakirin partisi iken Türkiye'de entellerin partisi. Sağ ise bizim memlekette (hangi akla hizmetse) inançlıların tarafı. Sanırım bundandır ki, bizde işçiler, fakirler, köylüler (büyük bir çoğunlukla tabii ki) sağ partileri tercih etmekte. Sol ise sanki rejim kaygısı taşıyan memur, bürokrat, aydın! insanların sığındığı liman. Din de böyle aslında, yani dünyada ve Türkiye'de ters gitmekte. Bakıyorum, bir Avrupalı ne kadar dinine bağlanırsa o kadar milliyetçi, devletine bağlı olurken bizde de insanımız ne kadar dine yönelirse o kadar ümmetçi, rejim düşmanı oluveriyor.. Karışıklıkta burada çözülüyor zaten: Cahil, fakir, işçi, köylü kesimi yakalayan cemaatler bu büyük insan kitlesini kendi çıkarları doğrultusunda ve dış destekten aldıkları kuvvetle çok güzel! yönlendiriyorlar. Diğer kesim yani sayıları az olan okumuş, memur, bürokrat, hali vakti yerinde olan kesim ise kaygı ve üzüntüyle her geçen gün büyüyen diğer kesimi seyretmekte. Bu sorun da sanki kolay kolay çözüleceğe benzemiyor. Eğitim kalesinin öncelikle tekrar fethedilmesi lazım. Ekonominin düzeltilmesi gereklidir ki, insanlar karnını doyurma derdinden kurtulup etraflarına bakabilsinler. Yine tarikatların, şeyhlerin yolunu kesmek gerek..
Bunun için de uzun yıllara ihtiyaç var gibi.
Oy verme konusuna gelince de; dtp ve türevleri için çıkartıldığı söylenen baraj kuralı maalesef yarıdan az alınan oyla yarıdan fazla vekil kazandırmaktadır. Bunun için de malumunuz üzerine baraj altındaki oylar, baraj üstündekilere taksim edilmekte. Yani oy verirken, hangi taraf olursa olsun bunu gözardı etmemek gerekiyor. Bunda da iş siyasilere düşüyor; Baykal doğru muhalefet yapıyor olabilir, ya da Bahçeli. Ama halk istemiyorsa doğrucu bir adamın doğruyu yapıp koltuğundan vazgeçmesi gerekiyor. Kalksın ki, doğru adam olduklarını görelim.. Ama ben kendimi bildim bileli hep aynı yüzler.. Bırakıyorum diyor, tekrar geri geliyor; bunların saltanatı mezarda son buluyor maalesef..
Parti kuracağını söyleyen gazeteciler, sendika başkanları, ticaret oda başkanları daha neyi bekliyor!!!
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

İletigönderen Çetin Taş » Çrş Nis 16, 2008 0:44

Ne sürç-ü lisan etmiş olacaksın Ram kardeşim?Aşkolsun.Bizim aramızda sürç-ü lisan olmaz.
İP’e 15 sene kadar üyeydim ve bu sürenin her gününden dolayı gurur duyuyorum.22 Temmuz’dan hemen sonra İP’ten ayrılma nedenlerimi sana anlatmıştım.Birincisi babamın CHP’den ilçe başkanı olma durumu söz konusuydu ve ben de babamı desteklemek zorundaydım.İkincisi ve aslında inan daha etkili olan neden 22 Temmuz’dan sonra mevcut durumda AKP’den kurtulmak için etrafında toplanılması gereken güç merkezinin CHP olduğuna inanmış olmamdı.Ama aradan geçen sürede CHP’ye üye olmadım.Bunu bilmeni istiyorum.
Ram kardeş,inançların tartışması olmaz,olursa da boşuna tartışılmış olur.Merak etme ben sana Baykal savunması falan yapmayacağım.Aslına bakarsan bu adamı bu kadar savunduğumu üniversiteden arkadaşlarım görselerdi inanamazlardı.Fakat ben artık Baykal şöyle,Baykal böyle sabit pozisyonumuzdan daha iyi bir lider bulana kadar Baykal’la neler yapılabilir arayışında olmamız gerektiğini savunuyorum.Baykal’a bu zamana kadar alternatif liderleri beraber hatırlayalım istersen:
-İsmail Cem(Allah rahmet eylesin ama yaptığı hatanın asıl AKP’yi yarattığını sanırım hatırlıyorsun),
-Aydın Güven Gürkan(Allah rahmet eylesin,6 oku tartışmaya açan ilk kişilerdendir,ATATÜRKÇÜLÜK'ten ziyade SOSYAL DEMOKRATLIK konusunun partinin temel felsefesi olması gerektiğini savundu),
-Ertuğrul Günay(Allah’ta seni güldürsün Ram kardeşim),
-Hikmet Çetin(ekselansları Bilderbergçi,doğduğu köye su-elektrik bile getiremeyen, Afganistan’daki BM Genel Valisi),
-Altan Öymen(iyi bir insan ama genel başkanlık asla,emanetçilik yaptı,gördük,yapamadı),
-Ercan Karakaş(Atatürk’ün partisini yıllarca kullanıp 6 oka hakaret eden adam),
-Fikri Sağlar(bir sonraki isimle birlikte Leyla Zanaların TBMM’ye SHP listelerinden taşınmalarını sağlayan isim),
-Murat Karayalçın(Ankara Belediye Başkanı iken beğenirdik ama Fikri Sağlar ile birlikte Zanagilleri meclise taşıyınca aslında bitti o,aynı hatayı yıllar sonra SHP Genel Başkanı iken de Kürtçü faşist parti ile seçim ittifakına giderek yaptı).
Yeni isimlere bakalım:
-Mustafa Sarıgül(Aslında yeni bir aday değil,son 5 senedir hep gündemde.Fetuş’un CHP’yi ele geçirme operasyonunun aktörü,yıllardır Sarıgül yandaş medya tarafından cilalanır ve parlatılır,şeriatçı yayın organlarında Sarıgül’ün solculuğu ve sosyal demokratlığı yere göğe sığdırılamaz,Türkiye’nin dört bir yanına Sarıgül’ün akıttığı paralar da cabası.Bu paraların kaynağını sen sormazsın sanırım Ram kardeş.Okuyan arkadaşlar da tahmin etsin artık.),
-Haluk Koç(çok sevdiğim bir siyasetçi,milletvekilliğinin hakkını geçen dönem ziyadesiyle verdi ama genel başkanlık için uygun değil,sevmem bu lafları ve sıfatları ama karizmatik değil),
-Umut Oran(Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı,tanımıyorum,ortak tanıdıklarımız var çünkü o da tekstil işinden ve yaşı çok genç ama tanımıyorum).
Bu isimlerin sonuncusu hariç hepsi tanıdığımız insanlar.Hangisi Baykal’dan daha iyi genel başkan olabilecek kişiler(di) Ram kardeşim?
Bir de şu var,bu evrenin hiçbir noktasında 1 tane Deniz Baykal’ı milyon tane Recep Tayip Erdoğan’a değişmem Ram kardeşim.
Yine başta dediğim gibi tartışılan konular inanç halini almışsa çözüm bulunmaz.Senin bu istifa etseler daha iyi olurdu düşüncene katılmıyorum.Çünkü daha önce düşündüğüm şeye hala inanıyorum.Bu medya gücü,bu iş dünyası desteği,bu iktidar olanakları AKP’nin arkasında olduğu sürece bu türden istifaları rahatlıkla ‘’görevden kaçtılar’’şeklinde halka yedirirler ve neticesindeki seçimlerde de TBMM’de daha da az CHPli ve DSPli vekil görürüz.
Aynı şeyleri tartışmayalım bence.Ama bir güçbirliğinin mekanını,adresini tartışabiliriz.Ben mesela bir ara ADD’nin partileşeceğinden çok ümitlenmiştim ama olmadı.Daha önce de demiştim,ille de CHP olmasın diyenler var ise bu birlikteliğin adresi ADD önderliğindeki bir hareket olabilir.Ama eğer bu tür bir hareket olmazsa vatanseverlerin etrafında toplanmaları gereken adres CHP olmalıdır.
Milli Mücadele döneminin benzerini yaşadığımız konusunda hem fikiriz ve aslına bakarsan şu bizim tartışma platformu benzeri yapılar bile bu sürece hizmet veriyor.Önemli olan bizleri bir araya getirecek zeminin yaratılması ve bunun da er geç olacağına inanıyorum.Ama savaş koşularını henüz yaşamıyoruz Ram ve inan savaş koşullarında bu mücadele çok daha farklı ve etkili olur.Buradan benim savaş istediğim manasını hiçbir arkadaşım çıkartmasın lütfen ama senin o dediğin koltukla,makamla,mevkiyle yapılmayan milli mücadelenin şartları bugünkünden bir önemli farka sahipti.O da savaş koşularının yaşanmasıydı Ram kardeşim.

Selamlar kardeşim.

Not:Aslında ben senin yazına hemen cevap yazmıştım ama bazen sitede sorun oluyor.Birkaç kez daha yaşamıştım yine olmuş.Gönderdim sandığım mesajlar gitmemiş oluyor.Bu yazıyı mümkün olduğu kadar sana daha önce yazdığım yazıya yakın yazmaya çalıştım.Sıcağı sıcağına biraz daha farklı bir şeyler yazmıştım sanki ama neyse.Özü sanırım aynı oldu.


Bu arada konuyla alakasız olacak ama yaşının 30 olduğunu tahmin ediyorum.Çünkü 30 yaşımdayken ben de bu istifa etsinler düşüncesindeydim ve ben de kesinlikle Baykal karşıtıydım.
:wink:

Not2:Kaye,temel sorunumuz cehalettir ve yazdıklarının geneline katılıyorum.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Ram » Çrş Nis 16, 2008 2:50

Çetin Taş yazdı:Ne sürç-ü lisan etmiş olacaksın Ram kardeşim?Aşkolsun.Bizim aramızda sürç-ü lisan olmaz.
İP’e 15 sene kadar üyeydim ve bu sürenin her gününden dolayı gurur duyuyorum.22 Temmuz’dan hemen sonra İP’ten ayrılma nedenlerimi sana anlatmıştım.Birincisi babamın CHP’den ilçe başkanı olma durumu söz konusuydu ve ben de babamı desteklemek zorundaydım.İkincisi ve aslında inan daha etkili olan neden 22 Temmuz’dan sonra mevcut durumda AKP’den kurtulmak için etrafında toplanılması gereken güç merkezinin CHP olduğuna inanmış olmamdı.Ama aradan geçen sürede CHP’ye üye olmadım.Bunu bilmeni istiyorum.


Neyse Çetinim, bir şekilde desteklemişsin, içine girmişsin. Ben zaten neden bunu yaptın demiyorum.

Çetin Taş yazdı:Ram kardeş,inançların tartışması olmaz,olursa da boşuna tartışılmış olur.Merak etme ben sana Baykal savunması falan yapmayacağım.Aslına bakarsan bu adamı bu kadar savunduğumu üniversiteden arkadaşlarım görselerdi inanamazlardı.Fakat ben artık Baykal şöyle,Baykal böyle sabit pozisyonumuzdan daha iyi bir lider bulana kadar Baykal’la neler yapılabilir arayışında olmamız gerektiğini savunuyorum.


Neden olmasın¿? Herhangi bir konudaki inancın değişmez midir¿? :) Olsun, ben yazayım da, değişti-değişmedi o senin bileceğin iştir. Şimdi Çetinim, Baykal ile hiçbir şey yapılamayacağını göremiyor musun¿? Ha ne yapmış, ne yapıyor. ne yapabilir¿? Hiç. Evet, hiç. Yok ben yanlış düşünüyorsam, yapılacakları söyle. Misâl; Anayasa Mahkemisi’ne Akapeyi şikâyet etmek, yapılan bir şey ise bunlara hiç girmeyelim.

Çetin Taş yazdı:Baykal’a bu zamana kadar alternatif liderleri beraber hatırlayalım istersen:
-İsmail Cem(Allah rahmet eylesin ama yaptığı hatanın asıl AKP’yi yarattığını sanırım hatırlıyorsun),
-Aydın Güven Gürkan(Allah rahmet eylesin,6 oku tartışmaya açan ilk kişilerdendir,ATATÜRKÇÜLÜK'ten ziyade SOSYAL DEMOKRATLIK konusunun partinin temel felsefesi olması gerektiğini savundu),
-Ertuğrul Günay(Allah’ta seni güldürsün Ram kardeşim),
-Hikmet Çetin(ekselansları Bilderbergçi,doğduğu köye su-elektrik bile getiremeyen, Afganistan’daki BM Genel Valisi),
-Altan Öymen(iyi bir insan ama genel başkanlık asla,emanetçilik yaptı,gördük,yapamadı),
-Ercan Karakaş(Atatürk’ün partisini yıllarca kullanıp 6 oka hakaret eden adam),
-Fikri Sağlar(bir sonraki isimle birlikte Leyla Zanaların TBMM’ye SHP listelerinden taşınmalarını sağlayan isim),
-Murat Karayalçın(Ankara Belediye Başkanı iken beğenirdik ama Fikri Sağlar ile birlikte Zanagilleri meclise taşıyınca aslında bitti o,aynı hatayı yıllar sonra SHP Genel Başkanı iken de Kürtçü faşist parti ile seçim ittifakına giderek yaptı).
Yeni isimlere bakalım:
-Mustafa Sarıgül(Aslında yeni bir aday değil,son 5 senedir hep gündemde.Fetuş’un CHP’yi ele geçirme operasyonunun aktörü,yıllardır Sarıgül yandaş medya tarafından cilalanır ve parlatılır,şeriatçı yayın organlarında Sarıgül’ün solculuğu ve sosyal demokratlığı yere göğe sığdırılamaz,Türkiye’nin dört bir yanına Sarıgül’ün akıttığı paralar da cabası.Bu paraların kaynağını sen sormazsın sanırım Ram kardeş.Okuyan arkadaşlar da tahmin etsin artık.),
-Haluk Koç(çok sevdiğim bir siyasetçi,milletvekilliğinin hakkını geçen dönem ziyadesiyle verdi ama genel başkanlık için uygun değil,sevmem bu lafları ve sıfatları ama karizmatik değil),
-Umut Oran(Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı,tanımıyorum,ortak tanıdıklarımız var çünkü o da tekstil işinden ve yaşı çok genç ama tanımıyorum).
Bu isimlerin sonuncusu hariç hepsi tanıdığımız insanlar.Hangisi Baykal’dan daha iyi genel başkan olabilecek kişiler(di) Ram kardeşim?


Uzun, uzun yazmışsın Çetin, eline sağlık. Yalnız unuttuğun bir nokta var. Ben hiçbir zaman, Baykal’ı bunlarla kıyaslamadım. Bu kimselerin gerçeklikleri, diyelim ki “çok kötü” olarak açıklansın. Fakat bu Baykal’ın “kötü” yahut “kötünün iyisi” olmasını örtemez Çetinim. Konuyu buraya getirmen oldukça yanlış. Senin dediğin şudur:

-“İçinde 10 tane kıl olan, 10 ayrı kuru fasulyeden birini mi yersin¿? Yoksa içinde 2 tane kıl olan tas kebabını mı yersin¿?”

-“Yemem Çetin, yemem.”


Çetin Taş yazdı:Bir de şu var,bu evrenin hiçbir noktasında 1 tane Deniz Baykal’ı milyon tane Recep Tayip Erdoğan’a değişmem Ram kardeşim.


Üçümüz bir adaya düşsek (Ben, Deniz ve Recep); açlıktan yamyam kesilsem de birini kesip yemek zorunda kalsam, bin defa Deniz’i keserim. Neden mi¿? Her ne kadar Deniz yaşlı ise de, bu Recep’in etinden bin defa daha helâldir. Geçelim…

Çetin Taş yazdı:Yine başta dediğim gibi tartışılan konular inanç halini almışsa çözüm bulunmaz.Senin bu istifa etseler daha iyi olurdu düşüncene katılmıyorum.Çünkü daha önce düşündüğüm şeye hala inanıyorum.Bu medya gücü,bu iş dünyası desteği,bu iktidar olanakları AKP’nin arkasında olduğu sürece bu türden istifaları rahatlıkla ‘’görevden kaçtılar’’şeklinde halka yedirirler ve neticesindeki seçimlerde de TBMM’de daha da az CHPli ve DSPli vekil görürüz.


Çetin, yine başta dediğim gibi; ben yazayım da, senin inancın değişti-değişmeyecek onu sen bil…

Benim “istifa etsinler” düşünceme katılmıyorsun da Çetinim, “II. Milli Mücadele” şartlarının oluştuğuna inanıyorsun. I. Milli Mücadele şartlarının zorluğu ile, bugünküler bir olabilir mi¿? Olamaz. O zaman da senin bahsettiğin bu korkulası medya gücü, mücadele edenlerin kellesini istemiyor muydu¿? Bak Çetin, eğer halka inselerdi, onları ögütleselerdi, tüm medya “görevden kaçtılar” dese ne yazar! Kaldı ki, artık millet bazı şeyleri daha iyi görmeye başlamışken, isyankâr hale gelmişken, iktidarın kirli yüzünü biraz daha görmüşken, sen bana bunun medya ve iktidar gücü tarafından halka başka türlü aktarılacağını söylüyorsun. Yahu, o bir şey değil de, bunlarda bu basiret varken, iktidar ve medya hiçbir şey yapmasa da, bunlar kendi kendilerini bitirir. Ben zaten geçmişten bahsediyorum, o zamanki umudumdan… Yapsalar-dı, etseler-di, vesaire… Bu saatten sonra, bunlar kim – halkı örgütlemek kim anlayışındayım.

Çetin Taş yazdı:Aynı şeyleri tartışmayalım bence.Ama bir güçbirliğinin mekanını,adresini tartışabiliriz.Ben mesela bir ara ADD’nin partileşeceğinden çok ümitlenmiştim ama olmadı.Daha önce de demiştim,ille de CHP olmasın diyenler var ise bu birlikteliğin adresi ADD önderliğindeki bir hareket olabilir.Ama eğer bu tür bir hareket olmazsa vatanseverlerin etrafında toplanmaları gereken adres CHP olmalıdır.


ADD (ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNEMEME DERNEĞİ) dedin, beni güldürdün, Allah da seni güldürsün Çetinim :) Ayrıca bu CHP yönetimiyle yönetilmek isteyen vatansever bulursan iyi Çetin.

Çetin Taş yazdı:Milli Mücadele döneminin benzerini yaşadığımız konusunda hem fikiriz ve aslına bakarsan şu bizim tartışma platformu benzeri yapılar bile bu sürece hizmet veriyor.Önemli olan bizleri bir araya getirecek zeminin yaratılması ve bunun da er geç olacağına inanıyorum.Ama savaş koşularını henüz yaşamıyoruz Ram ve inan savaş koşullarında bu mücadele çok daha farklı ve etkili olur.Buradan benim savaş istediğim manasını hiçbir arkadaşım çıkartmasın lütfen ama senin o dediğin koltukla,makamla,mevkiyle yapılmayan milli mücadelenin şartları bugünkünden bir önemli farka sahipti.O da savaş koşularının yaşanmasıydı Ram kardeşim.

Selamlar kardeşim.


Hemfikirsin de Çetin, gereğinin yapılması konusunda -şu olur, bu olur, yağmur yağar, şimşek çakar- diyorsun. Bunları göze almayan, Milli Mücadele’yi kaale almıyor demektir. Sen göze almıyorsun demiyorum, bu zorlukları göze alamayanları işaret ediyorum. Yahu, demişsin ki savaş koşulları yaşamıyoruz. Yanlış demişsin, savaş koşulları yaşıyoruz, sadece “askeri işgâl” koşulunu yaşamıyoruz. Yoksa herkes herhangi biriyle, bir şeyle savaş halinde ve her yer işgâl edilmiş. Hangi banka bizim¿? Hangi fabrika yahut hangi telefon şirketi¿? Uzar gider Çetin, sen de iyi bilirsin bunları… Haa… Ben de; Baykal eline silâh alıp da halkı –kendisini padişahın sol şeysi zanneden- hükümet başı ve saz ekibine karşı silâhlı hareket başlatsın demiyorum.

Ben yazayım da, inancın değişti-değişmedi, o senin bileceğin iş. :sigara:

Çetin Taş yazdı:Not:Aslında ben senin yazına hemen cevap yazmıştım ama bazen sitede sorun oluyor.Birkaç kez daha yaşamıştım yine olmuş.Gönderdim sandığım mesajlar gitmemiş oluyor.Bu yazıyı mümkün olduğu kadar sana daha önce yazdığım yazıya yakın yazmaya çalıştım.Sıcağı sıcağına biraz daha farklı bir şeyler yazmıştım sanki ama neyse.Özü sanırım aynı oldu.


Mühim değil Çetin, arada site azizlik yapıyor, benim de başıma geliyor zaman zaman.

Çetin Taş yazdı:Bu arada konuyla alakasız olacak ama yaşının 30 olduğunu tahmin ediyorum.Çünkü 30 yaşımdayken ben de bu istifa etsinler düşüncesindeydim ve ben de kesinlikle Baykal karşıtıydım. :wink:


Yanlış tahmin Çetinim. :) Hem yaşım, hem de “istifa etsinler” söylemimin altındaki yatan nedenin 30 yaşıda olduğum düşüncesinde olman konusunda. :kahve:

Aleykûm Selâm
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen tuba » Çrş Nis 16, 2008 3:04

Çetin abicim, yorumlarınızı zaman zaman okuyorum ve birikiminizden de çok istifade ediyorum. Fakat buradaki görüşünüze maalesef katılamayacağım. Evet ülkemiz, inanılmaz derece zor bir durumdadır ve acilen bir şeyler yapılmalıdır. Fakat ben şahsen Baykal’ın tek başına iktidar olsa (?) bile bu durumu düzeltebilecek biri olmadığı kanaatindeyim. Zaten anketteki verilere bakarsanız –ki anketin de ne derece sağlam yapıldığı ayrıca tartışılır- insanımızın Baykal’a güvenmediğini ve hatta akp’nin kapatılması durumunda dahi oy yüzdesinin daha da düşebileceğini görüyoruz. Ben Baykal’dan hiçbir zaman bir şey olmadı ve yine olamaz diyorum. Atatürk’ün kurduğu bir partinin genel başkanı olarak ‘O’ ışığı hiçbir zaman verememiştir. Hiçbir zaman bir vizyonu olmamıştır. ‘Halk’ın partisi olamamıştır. Değil iktidar, doğru dürüst muhalefet bile yapamamıştır. üstüne üstlük, halkı bu partiden daha da uzaklaştırmıştır. Oldu diyelim, herkes chp’de birleşti ve tek başına iktidar oldu. Mustafa Kemal’in başlattığı, her şeyi ile ‘MİLLİ’ olan mücadeleyi devam ettirebilecek midir? Türkiye’yi sil baştan yeni bir değişim-dönüşüme uğratabilecek midir? İşte bu noktada hiç inancım yok ve chp iktidar olsa bile bunun Türkiye için sadece geçici bir evre olacağını düşünüyorum….keşke tarih beni yanıltsa, ben dünden razıyım.

Büyük liderler, en zor zamanlarda ortaya çıkar. Belki de durum henüz o kadar vahim değildir? Belki de önce iyice dibe vurmamız gerekmektedir (Allah korusun)? Tek bildiğim o liderin Baykal olmadığıdır. Haa amaç şimdilik durumu kurtarmaksa, belki….

Maalesef şu anki ülke durumuna dair çözüm üretemiyorum. Belki de çözümü yanlış yerde arıyorum. Aslında yolumuzu en güzel gösteren Mustafa Kemal değil miydi? Bugünlerin başımıza geleceğini taa o zaman bilip bizi uyarmaya ve çaresizlik içindeyken kendimize güvenmemiz için bize güç vermeye çalışmamış mıydı? Türkiye, inanılmaz bir genç nüfusa sahip……fakat korkunç derecede “etkisizleştirilmiş" bir Türk gençliği. Bu gaflet uykusundan yeni uyanmışların son temsilcilerinden biri olaraktan ben, çözümü “uyuyan dev”i uyandırmakta görüyorum. (Ve bu nedenle de bu sitenin birçok insan için çok önemli olduğunu düşünüyorum). Bu işi Amerikalıların belirlediği ve sonuçta sadece etkisiz gençlik üretmeye yarayan müfredatlara bırakamayacağımız gün gibi ortadadır.

Not: Tam mesajı gönderecekken Ram, senin benden önce cevap yazdığını gördüm. Senin lafını atlamak gibi oluyor, kusura bakma. Yazmışken bu kadar göndereyim dedim ;-)
Kullanıcı küçük betizi
tuba
Üye
Üye
 
İletiler: 1113
Kayıt: Cmt Ara 29, 2007 21:09
Konum: Güneşin doğduğu yerden...

İletigönderen Çetin Taş » Çrş Nis 16, 2008 17:37

Ram kardeşim.Şairin biri demişte kim demiş hatırlamıyorum;''ikimiz bir fidanın güller açan dalıyız''.Ben asıl sorunun Baykal olmadığı düşüncesine vurgu yapmak istiyorum baştan beri.Yani elimizde ondan daha iyi bir lider(CHP için diyorum)yok.Daha iyisi çıkacaktır ama en azından o çıkana kadar mücadeleye odaklanmalıyız diyorum.
Tuba kardeşim.Eğer burada ki tartışmalarımızdan sen ve senin gibi arkadaşlar da bir takım yararlı sonuçlar çıkarabiliyorlarsa ne mutlu bana.Teşekkür ederim.Ben de bu sayfalardaki tartışmalardan çok yararlanıyorum.Ben de sen dahil tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.
Yukarıda yazdıklarım senin yazdıkların için de geçerli Tubacığım.
Deniz Baykal istediğimiz lider değil ve bu milletin içinden daha iyi bir lider çıkacağına adım gibi eminim.Ama bu lider de durup dururken çıkmayacak ve bu zamanla olacak.İşte o zamana kadar da biz durup Baykal'ı tartışmaya devam ederek daha fazla vakit kaybetmemeliyiz.
Benim ne zamandır söylemek istediğimi aslında sen dile getirmişsin.Gerçekten de ben bizim sitenin daha da fazla katılım sağlandıktan sonra belki de(neden olmasın)vatansever bir gençlik hareketinin çatısını oluşturabileceğini düşünüyorum.
Yoksa aslında ne senin yazdıkların,ne Ram'ın yazdıkları yanlış şeyler değil.Ama ben zaten bu zamana kadar bu eleştirilerle yeteri kadar vakit kaybettiğimizi;odaklanacağımız ve asıl mücadele etmemiz gereken hedeften uzaklaştığımızı düşünüyorum.
Elbette ki kafamda ki lider Deniz Baykal değil.Biraz Mümtaz Soysal,biraz Doğu Perinçek,biraz İlhan Selçuk ve tabi ki bolca ATATÜRK(nerdeeeeee?keşke.).Ah öyle bir lider çıksa zaten akan suları,esen rüzgarı durdurur.

Bakın benim bir önerim var.Gelin CHP'nin yapamadığında hem fikir olduğumuz konularda çözüm önerilerini sıralayalım.Ve hatta biraz daha ileriyi düşünelim ve bu ortaya çıkan önerilerimizi bir araya getirerek CHP Genel Başkanı'na,belli başlı vatansever köşe yazarlarına yazalım.Eğer CHP değil de başka bir yapının oluşması ve bu yapının iktidar için ve Ram'ın da bahsettiği ve benim de kabul ettiğim 2. Milli Mücadele'nin kazanılması için neler yapmasını istediğinizi sıralayın.
Ben kendi önerilerimi aşağıya yazacağım:
-Son günlerde dünyanın gündemine oturan hububat fiyatlarındaki artış ve ülkemizde dahil olmak üzere pek çok ülkede yaşanan üretim darboğazı ile ilgili olarak Türkiye'nin tarım ve hayvancılıkla geçinen bölgelerinde,şehirlerinde yaşanan sıkıntıların bizzat AKP'nin uyguladığı IMF politikaları olduğunun bizzat köylülere,çiftçilere mitingler,kahvehane toplantıları ile duyurulması.Televizyon ve radyolara bu durumu vurgulayan kısa ama etkili reklamlar verilmesi.
-Tarikatlerin ve özellikle Fetuş cemaatinin nasıl Türkiye'yi ahtapot gibi kollarının arasına aldığının;bizzat YAŞ kararları,çeşitli istihbarat raporları,Rusya ve bazı Orta Asya Cumhuriyetleri'ndeki mahkeme kararlarının belgeleriyle birlikte yandaş 1-2 televizyon kanalında ve 1-2 gazete ve dergide yayınlanacak 5-10 dakikalık seri programlar şeklinde halka duyurulması.Bu bilgilerin tüm Türkiye'de ve özellikle de tarikatlerin ve cemaatlerin kucağına düşmüş illerimizde afişleme faaliyetleri ile yine halkımıza duyurulması.
-AKP'nin tüm yanlış icraatlarının sebep olduğu zararları da anlatacak şekilde kısa kısa reklam programlarının yapılıp yine ulusal televizyon ve radyo kanallarında yayınlanması(seçim yasağı yokken rahatlıkla bu tarz reklamlar yapılabilir ve yayınlanabilir).
-AB'den ve ABD'nin peşinden gitmekten vazgeçildiğinin önce halkımıza ve sonra da dünyaya ilan edilmesi.Hemen ardından da AET benzeri(yani AB ilk kurulduğu zaman ki halinin benzeri)bir ekonomik iş birliği örgütünün Rusya,Ukrayna,Hindistan,Pakistan,Çin,İran ve Orta Asya'da ki Türk Cumhuriyetleri'nin de katılımıyla oluşturulması projesinin ilanı.Şu an ŞANGAY 5lisi olarak anılan Rusya,Çin,Kazakistan,Kırgızistan ve Tacikistan'ın katılımıyla kurulan ve sonradan Hindistan,Özbekistan'ın da gözlemci olarak katıldığı bir topluluk var.Türkiye bu örgütü genişletip bir ekonomik işbirliği örgütü haline getirmeye ve daha sonra da AB benzeri üye ülkeler arasında sınırsız işgücü ve sermaye dolaşımın serbest olduğu bir topluluğun kurulmasına önderlik etmeye talip olabilir.(bu konuda elbette ki CHP'den böyle bir tavır beklemek hayalcilik ama başta da dedim ya,biz olması gerektiğini düşündüğümüz önerilerimizi sıralayalım).

Daha böyle bir takım şeyler var benim aklımda.Bir de sizlerin bu düşünceme yaklaşımınızı ve varsa fikirlerinizi öğrenmek isterim.

Sevgiler.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen yolcu87 » Çrş Nis 16, 2008 19:46

bu zamana kadar halka rağmen halk için yapılmaya çaşılıanlar hep geri tepti... :(

stratejik davranmak çok önemli.. bu konuda fethullahı çok takdir ediyorum adam kurmuş mekanizmayı takır takır işliyor.. milleti ele geçirdin mi zaten gerisi geliyor..

arkana milleti aldın mı senden güçlüsü yok ama milletin çoğunluğu yoksa sadece devleti korumak kollamakla yükümlü diğer kurumlar vara bu sefer milleti o kurumlara karşı fişekliyorlar.. yine ekmeklerine yağ sürülüyor. çünkü milleti diğer kurumlara düşürmek için can atıyorlar zaten istedikleri bu..

akp'nin oyları anketlerde %20 küsurlardayken %47 çıkmışsa bu cumhurbaşkanlığı seçimine olan tepkiler, oluşan gergin ortamın buna katkısı yadsınamaz .. admlar mağdur mazlum rolunu çok iyi oynuyorlar bu bir gerçek..

milleitimiz duygusal davranıyor... tv yarışmalarında bile bu böyle.. iyi olandan ötegeçmişi dramatik olanlar destekleniyor....

ben de ilk başta cumhurbaşkanlığı seçimlerine iyi ki girmediler demiştim ama sonucu görünce iyi olmadığını kavradım..
hep kaş yapayım derken göz çıkarma olayı oluyor.. ben artık göz çıkacaksa hiç kaş yapmak için uğraşılmaması taraftarıyım.. kaşı yapabilecek güce desteğe erişinceye kadar..

milletimizi aydınlatmadıkça hep geri tepecek bu inatlaşmalar acı deneyimlerin sonucu bunu gösteriyor....

fethullahınki gibi bir sistem işletmemiz gerekiyor.. adamlar hayatlarını davalarına adamışlar... bizde de kendini amacımıza adayacak insanların bir araya gelemesi maddi manevi bütün olanaklarını sonuna kadar bu yola verilmesi gerek..

ancak onların yöntemiyle onları yenebiliriz.. dershaneler, öğrenci yurtları, dernekleri.. dört koldan aydınlanma devrimini gerçekleştirmemiz gerek..

onlardaki iradenin onlardaki birliğin onlardaki azmin olması gerek..
Kullanıcı küçük betizi
yolcu87
Üye
Üye
 
İletiler: 64
Kayıt: Pzr Şub 17, 2008 16:39

İletigönderen Çetin Taş » Çrş Nis 16, 2008 22:15

yolcu87,Halk için halka rağmen yapılan şeylerin geriye teptiği konusu bence çok uzun tartışılması gereken bir konu.Ama anketlerde AKP oyları 20% gösterilmiyordu.Aksine her yerde 40% üzerinde oy alacakları söyleniyordu ama senin ve benim gibi adamlar,bizim gibi adamlar bu anketlere inanmak istemiyorduk.Ve tabi ki bu sayfalarda seçimlerden hemen sonra yazdığımız gibi adamlar gerçekten iyi çalıştılar,Türkiye'nin pek çok yerinde seçimlere hile karıştırdılar ve bunlar ilk anda gazetelere de yansıdı.Ve bu kullanılan bilgisayar programı konusunda da bazı iddialar gündeme geldi.Neyse,netice değişmedi.Adamlar seçimleri aldılar.
Fetuş konusunda da hem haklısın fakat bir o kadar da bence bilgi eksikliğin var.Fetuş'un organizasyonu elbette mükemmel.Adamlar gerçekten davalarına kendilerini adamış.Fakat 25 sene önce Fetuş'un parası olmayan,sıradan bir müezzin olduğu bilgisine sahip olunca mevcut trilyonluk cemaatin nasıl oluştuğu sorusu akla gelmelidir.İşte o zaman da cevap bu işleri takip edenlerin verebileceği cinstendir.YEŞİL KUŞAK PROJESİ doğrultusunda Amerika'nın Sİ-AY-EY(CIA) aracılığıyla akıttığı paralar,bağladığı medya-iş dünyası-siyaset çevreleri bugünkü taraflı ve tarafsız herkesin gıpta ettiği organizasyonu oluşturmuştur.
Bu yazdıklarım işin eleştiri kısmıydı.Ama senin söylediğin diğer görüşlerine de katılıyorum.Elbette bizler de aynı inançla olanaklarımızı zorlayarak mücadele edebilmeliyiz.Bu konuda senin söylediğin gibi dershaneler,öğrenci yurtları,dernekleri oluşturmalıyız.Bunun yanı sıra bizim gibi düşünen insanlardan oluşan bir sermaye grubu yaratmalıyız.Sözgelimi bizler tek ve aynı marketler zincirinden alışveriş edebilmeliyiz.Ya da aynı tekstil ve konfeksiyon grubunun ya da gruplarının ürünlerini alarak bizim gibi düşünen sermayenin daha da güçlenmesini sağlamalıyız.Bu örnekler eminim arttırılabilir ama ana fikirde hepimizin anlaştığını ya da anlaşabileceğini ümit ediyorum.Her şeyin başı ekonomi olduğuna göre,ekonomik açıdan Fetuş ve yandaşlarının ekonomik gücüne erişebilecek bir güçbirliği yaratabilmeliyiz.Ve zaten bu yaratılan ekonomik güçbirliği de belki de şimdiye kadar tartışageldiğimiz siyasi güçbirliğini oluşturmakta en kuvvetli etken olacaktır.Netice olarak bitiş cümlelerine aynen katılıyorum.
onlardaki iradenin onlardaki birliğin onlardaki azmin olması gerek..

Selamlar.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen kaye » Çrş Nis 16, 2008 22:49

Çetin Taş yazdı:Şairin biri demişte kim demiş hatırlamıyorum;''ikimiz bir fidanın güller açan dalıyız''

Bu konuyla direkt alakalı değil ama bahsi geçtiği için bir-iki cümleyle söyleyeyim: Hakkı Bulut'un Neşe Karaböcek için yaptığı bir şarkının sözleridir. Fakat Neşe şarkıyı beğenmediği için Tülay Özer'e verilir Hakkı Bulut tarafından. Ve Tülay'da bu şarkıyla adını duyurup, yıllarca bu şarkıdan ekmek yer :)
Çetin Taş yazdı:25 sene önce Fetuş'un parası olmayan,sıradan bir müezzin olduğu bilgisine sahip olunca mevcut trilyonluk cemaatin nasıl oluştuğu sorusu akla gelmelidir.İşte o zaman da cevap bu işleri takip edenlerin verebileceği cinstendir.
Bu siteyi takip edenler bu soruya çok rahat cevap verebilecektir. İş bunu zaten halka anlatmakta.. Önyargılı, bilgisiz insanlara bunu verebilmekte. Bunu idrak eden insanlar çoğunluğa erişince zaten diğer sorunlar da çözülmüş olacaktır o gün..
Çetin Taş yazdı:Gerçekten de ben bizim sitenin daha da fazla katılım sağlandıktan sonra belki de(neden olmasın)vatansever bir gençlik hareketinin çatısını oluşturabileceğini düşünüyorum.

Keşke :) Ama bir gün birilerinin uyanacağı çok aşikar zaten. Benim istediğim bu uyanma safhasının uzun sürmemesi. Çünkü her geçen gün kayıplarımız gitgide katlanmakta..
Çetin Taş yazdı:İşte o zamana kadar da biz durup Baykal'ı tartışmaya devam ederek daha fazla vakit kaybetmemeliyiz.

Yani tartışmayalım diyorsun, sanki illa benim dediğim olsun gibi sezinledim ben bu durumu :)
Çetin Taş yazdı:Bakın benim bir önerim var.Gelin CHP'nin yapamadığında hem fikir olduğumuz konularda çözüm önerilerini sıralayalım.

İlk madde bence şu olmalı: Bırakalım sağı solu, teferruatlarla uğraşmayı, öze inelim. Bu sağ partisi, sol partisi işi değil zaten.
Doğrudan yana olalım. Bir insanı hem doğrularıyla hem yanlışlarıyla kabul etmeyelim. Sadece doğru olanını arayalım. Tabii bulana kadar diğer gelişmelere kayıtsız, duyarsız kalalım anlamını taşımaz bu. Diğer yazdığın maddelere katılıyorum zaten, ilk başta ütopik gibi gelse de başkalarına.. Yapılamayacak iş değil. Bizim buradaki gayemizde bu zaten.
Çetin Taş yazdı:Yoksa aslında ne senin yazdıkların,ne Ram'ın yazdıkları yanlış şeyler değil.

Aslında sorun da burada zaten. Hepimiz birbirimize hak veriyoruz fakat "ama"ları ilave etmeden de geçemiyoruz. Sonra Hoca Nasreddin'in "Sen de Haklısın" fıkrasını dinler gibi oluyoruz. Bu ben de dahil herkes için geçerli.
En büyük ortak noktaları "Vatan" olan insanları ve sonra da grupları birleştirmeyi becerebilmeliyiz. Ama bu ne Deniz Baykal'ı (O'ndan bahsedildiği için adını kullanıyorum) savunarak ne de Deniz Baykal'ı kötüleyerek olamaz kanısındayım. Böyle olursa insanları ve grupları biraraya getirmek çok zor olacaktır...
Bu tartışmanın gidişatı bence çok hoş ve bir sonuca varabileceğimizi de ümit ediyorum :)
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

İletigönderen tuba » Prş Nis 17, 2008 5:20

Arkadaşlar,


Madem ki hepimiz burada gerçekten bir yerlere varmayı amaçlıyoruz, o halde müsaade ederseniz başladığımız yerden şu anda geldiğimiz yere kadar ortaya atılan bütün görüşleri özetlemeye çalışayım (eksiğim/yanlışım varsa lütfen düzeltin):

Particilik kapsamında getirilen öneriler:


(1) Bir an önce solda yeni bir parti kurulmalı.
(2) Solda yeni parti oyları daha da böler. En iyisi CHP etrafında birleşilmeli.
(3) Yeni bir Merkez Sağ partisi çıkmalı ve sağ seçmen oyunu bölmeli.
(4) Sağ sol fark etmez, vatan paydasında birleşip güç birliği kuralım yeter.


….taaaaa ki Ulusalcı Bir İktidar gelene kadar…….bu arada bizim aşağıda belirtildiği gibi partiler dışında önlemler alabileceğimiz görüşü getirildi. Yani bir anlamda herkes çıkış yolunun particilikten geçmediğinde ve şu anda başa gelebilecek hiçbir partinin bize istediğimiz ve ihtiyaç duyduğumuz düzeni sağlama konusunda yeterli olamayacağı konusunda hemfikir ve de “o gün”ü beklemekte aslında !!! Fakat -aşağıdaki gruptan farklı olarak da- o zamana kadar eldekilerin en iyisi ile idare edilmeli görüşünde…..

(5) Ne sağ ne sol kardeşim! Hiçbir parti şu anda yeterli değildir. Çıkış yolu particilikten geçmiyor. Memleket zaten gitmiş, istifa etsinler gidip halkı örgütlesinler….



Particilik dışında ve partilerin aciz olduğu konularda getirilen öneriler:


(1) Milli davamız için bir araya gelelim, maddi manevi tüm imkânlarımızı birleştirelim. Kenetlenelim ve güç birliği oluşturalım.
(2) “Vatansever bir gençlik hareketi” başlatalım.
(3) Halkı birçok konuda (örn: fetuş yapılanması ve abd ilişkisinin iç yüzü, akp’nin uyguladığı icraatların zararları, ab ve abd dışında alternatif oluşumlar vs.) ve çeşitli kanallardan eğitelim, bilinçlendirelim.
(4) Fetuş yapılanmasını örnek alıp yurt, dershane, dernek açalım, çocuklarımızı eğitelim.
(5) Biz de sermaye grubu kuralım.


Tüm bu sunulan görüşlere baktığımda büyük bir çelişki sezinliyorum. Herkes -askeri işgal dışında- II. Milli Mücadele şartlarının oluştuğu konusunda ve bunun için acil önlemler alınması konusunda hemfikir. Fakat bence çoğumuz Milli Mücadele’yi gerçek anlamda göze alamıyor ve içten içe de bunun için asıl gerekli şartların henüz oluşmadığını düşünüyor. “Milli mücadele” şanına yaraşır bir mücadele gerektirir ve ben maalesef –çok üzülerek söylüyorum- burada ortaya attığımız önerileri dillendirirken bile henüz bir şeyleri değiştirebileceğimize yeteri kadar “inanmadığımızı” ve “o gücü kendimizde göremediğimizi” hissediyorum. Yani halk gerçekleri göremiyor diye ve olan biteni az buçuk sezenlerin de ülkede askeri işgal gibi ciddi bir durum olmamasından dolayı milli mücadeleyi göze alıp risk alamayacağını düşündüğümüzden dolayı umutsuzuz sanki…….


Ayrıca değinmek istediğim bir diğer konu da sizce tüm bunları burada ne derece açık konuşabileceğimiz konusu. Yani farz edin inanılmaz fikirlerimiz var, umudumuz ve inancımız da tam, kimse bizi tutamaz.. ........yaa ben adamların yerinde olsam ilk inceleme altına alacağım oluşumlar bu ve benzeri siteler olurdu!!! Büyük fikirlerim olduğundan söylemiyorum ama “büyük fikirlerimiz olabileceğinden dolayı” söylüyorum….

Selamlar.
Kullanıcı küçük betizi
tuba
Üye
Üye
 
İletiler: 1113
Kayıt: Cmt Ara 29, 2007 21:09
Konum: Güneşin doğduğu yerden...

İletigönderen İlteriş » Prş Nis 17, 2008 8:36

Fethullah'in partilere sizdigi gibi biz de partilere sizacagiz, tek yolu budur bu isin. Bir kova siyah boyaya dusen beyaz damlalar gibi dusunelim kendimizi, Istedigimiz herhangi bir partiyi, (tipki Fethullahcilarin MHP ve AKP'de yaptigi gibi) kendi dusuncelerimiz dogrultusunda yonlendirebilir, zamanla (EN FAZLA 10 YIL ICINDE) bu partileri ele gecirebiliriz. Cunku biz bir halk kitlesiyiz, Ataturkculugun bir tabani var, hem de saglam ve etkili bir tabani, dolayisiyla bu isi Fetoculardan daha hizli bir sekilde kotarabiliriz. ASLINA BAKARSANIZ BIRBIRIMIZE ISLEMEMIZ GEREKEN TEK BIR STRATEJI VAR! HERYERE SIZMAK! Tv'lere, Universitelere (zaten oradayiz) bakanliklara, ve hatta hukumete bile ardindan etkili olmak. Bir avuc Libos'un caplarindan 8 kat daha etkili olduklarini her gun yasayarak goruyoruz.
Bu konuya odaklanmaliyiz. Bu Cumhuriyet artik Ataturkcu degildir, yani bizler su anda aslinda yeni bir rejimi degistirmeye calisacagiz, bunun bilincinde olalim, biraz gercekci olalim. OLAN OLDU, BITEN BITTI! SIMDI GERI DONUSUM ZAMANI. Bu durumumuzu bilelim.
Yeni kurulan Fethullahci Cumhuriyet'in iyice koklesmemesi icin, sagi bolecek bir partinin cikmasini umit ediyorum. Bu konuda mevcut sag kanat partilerinin icine girip onlari Hem laik hem sagci bir eksene cekip ektiflestirebiliriz. YANI YURUYUS YAPMAKTAN BIKTIM, ICRAAT YAPALIM.

__
Ne demek istedigimi biraz somutlastirayim;
Ornegin, Turban konusunda Ataturkcu bir cizgide durma egiliminde olan MHP, kendi parti ici tartismalarinda, buralara coktaaan sizmis Fetocu sahislarin psikolojik harekatina maruz kalmaktadir. PSIKOLOJIK MUCADELE yontemleri gelistirmeliyiz. Hem bu isi hem de miting duzenleme gibi isleri organize edecek (Fethullah orneginde CIA oldugu gibi) bir ortak akla ihtiyacimiz var. Iyi organizasyonlar yapip, enerjimizi bosa tuketmemeliyiz.
Ve gittigimiz her yerde ATATURKCULERIN DERSHANE SEKTORUNE GIRMESI'nin ne kadar gerekli oldugunu vs anlatmaliyiz. Cunku Feto dershanelerinden kurtarilamiyacak, onlarin kucagina itilecek her ogrenci mevcut durumda Ataturk'un ve Ataturk Cumhuriyetinin yeniden kurulmasinin onunde ciddi bir engel olacaktir.

iki kez üst üste mesaj atamazsınız
"Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam istiklâle sahip olmakla gerçekleştirilebilir"

Mustafa Kemal Ataturk
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş
Üye
Üye
 
İletiler: 1197
Kayıt: Cmt Eki 20, 2007 23:05

ÖncekiSonraki

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x