Çiller 28 Şubat Öncesi Clinton'a Ne Dedi?

Tansu Çiller’in Darbe Araştırma Komisyonu’na 28 Şubat’la ilgili mağdur sıfatıyla ifade vermesi beni yıllar öncesi Washington’a Başkan Bill Clinton dönemine götürdü.

14 Ekim 1993. Başbakan Çiller, Başkan Clinton’ın davetlisi olarak 114 kişiyle ABD’ye ilk resmi ziyaretini yapıyor. Yapılan program Clinton Yönetimi’nin Çiller’e çok önem verdiğini gösteriyordu. Beyaz Saray’ın hemen karşısında bulunan başkanlık misafirhanesi Blair House tahsis edildi. İlgiden memnun kalan Çiller misafirhanedeki yatağını öylesine sevdi ki, Beyaz Saray kurallarına aykırı olarak fazladan hafta sonu da kalmak istedi. Kural dışıydı ama Amerikalılar sineye çekip bir dediğini iki etmemeye çalışıyordu. Çiller bunu Başkan Clinton’ın kendisine verdiği önem olarak sattı.

Çiller'ler bu arada Washington’da oturan Boğaziçi Üniversitesi’nden yakın arkadaşları TÇ, A.K ve T.I ile İstanbul’da kurduğu kooperatifi ve New Hampshire'de satın aldığı alış-veriş merkezini konuşuyordu. Tanıtım işi de Çiller’lerin hobisiydi. Musevi asıllı Paul Berger, Arnold and Porter, Fleishman Hillard, Capitoline Inc gibi şirketlerle milyonlarca dolarlık anlaşma yapıldı.

Washinton Çiller Hükümetiyle balayı yaşıyordu. Washington’un derdi Necmettin Erbakan’ın partisi Refah’laydı. Amerikalılar Refah’ın iktidar olmasını istemiyordu. Onun için Tansu Çiller’e dört elle sarıldı.

Başbakan Çiller de ABD’nin bu hassasiyetini biliyordu. Çiller Beyaz Saray’da Clinton’la baş başa yaptığı görüşmede, Başkanın kaygılarını gidermeye çalıştı. “Ben gidersem Refah gelir” diye destek istedi. Clinton ikna olmuş göründü.

ABD yasalarına göre, Amerikalılar baş başa görüşmeyi resmi kayıtlara geçti. Ancak Türk tarafının konuşmaların bu bölümünü resmi kayıtlara geçirmediği anlaşılıyor. Amerikalılar, Çiller’in Cliton’a verdiği sözü kapalı kapılar ardında kalmaması için ziyaretin hemen ardından sızdırdı.

Tansu Çiller Washington’u atlatıp Refah’la koalisyon yapınca Beyaz Saray’ın güvendiği dağa kar yağdı. Clinton Çiller’in telefonlarına çıkmadı, Washington’da randevu vermedi. ABD basınında ağır yazılar yayınlandı. Atlantic Monthly Dergisi yazarı Robert Kaplan, ”Çiller çözüm değil, sorunun ta kendisiydi“ diye yazdı.

The New Republic Dergisi, “Çiller’in Dalavereyle Yükselişi“ başlıklı uzun bir yazıda Çiller’in serveti sorgulandı.

Clinton Yönetimi Refahyol Koalisyonu’nda Çiller’i dışlayıp rotayı Erbakan’a çevirdi.

Bakü-Ceyhan Petrol boru hattında Lübnan asıllı Roger Tamraz’la gündeme gelen Özer Çiller’le ilgili bir rüşvet olayı CIA raporuna yansıdı.

Tansu Çiller'in Başbakanlığı döneminde eşi Özer, GNC Inc. şirketini kurup, Salem,New Hampshire'de bir otel satın aldı.

GNC Şirketinin 97/7856 no’lu vergi kayıtlarında otelin şu andaki vergi değeri 5 milyon 44 bin 800 dolar olarak görünüyor.

---

Yılmaz POLAT - 9 Ekim 2012