Deniz Gezmiş “Varlığım Türk halkına armağan olsun”

Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam yıldönümü bugün...

Solun lideriydi ve...

Harbiden delikanlıydı...

Bugün sağ olsaydı, “duruşu” ne olurdu?.. Sorunun cevabı, “ölüme koşarken” söylediklerinde vardır..

1969’da arkadaşlarına şunları söylüyordu;

“Öğrenci olarak devrimci mücadeleye katılmak, Mustafa Kemal’in bize yüklediği bir görevdir. Dünyanın bütün gericileri bir araya gelseler, bu hakkımızı ve görevimizi elimizden alamayacaklardır...”

O, “ipe” bu yüzden gitti ama “severek” gitti..

Zamane işbirlikçilerinin, bu toprakların tam bağımsızlığı uğruna ölüme giden Gezmiş’i, ABD-AB beslemesi halleriyle kendileri ile özdeşleştirmeleri elbette yüzsüzlüklerindendir..!

AB-ABD beslemeleri ile Deniz Gezmiş özdeş değildir.

Yargılanırken “ABD’li rehineleri neden kaçırdıklarını” anlatmış ve mealen şöyle demişti:

“Atatürk prensiplerinin rafa kaldırılmasını isteyenler kaçırılmaz da ne yapılır?..”

Bu kadarı bile O’nu bu günlerde anmamız için yeterlidir...

İdama gittiği yoldaki savunması kitap halinde vardır...

Bir bölümünü aktaralım...

“...varlığımızı esasen Türk halkına armağan etmiş bulunmaktayız. Bu sebeple ölümden çekinmiyoruz...

... Bizlerin tek özlemi tahsil sırasında bulunmamıza rağmen Türkiye’nin bağımsızlığıdır. Eğer korku, gaflet, kurnazlık ve ihtiras içinde bulunanlardan bizleri kastediyorsa, bu doğru değildir. Türkiye’de gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunanlar varsa, bunlar ancak Amerikan emperyalizmi ile iş yapan çıkarcılardır....

Biz hiçbir zaman bütün çabamıza rağmen Türkiye’nin bağımsızlığını temin edemedik.

Öteden beri arz etmiş olduğum gibi, bu ülkede Anayasa’yı en fazla savunanlar bizleriz. Anayasa’yı ihlal edenlerse ortadadır.

Yine o kişiler bizim kellemizi istemektedirler. Bile bile iddia makamı bizim Anayasa’yı ilgaya teşebbüs ettiğimizi ileri sürmektedir.

Türkiye’nin bağımsızlığından başka hiçbir şey istemedik ve hayatımızı bu yola koyduk, varlığımızı Türkiye halkına armağan ettik. Bunun aksini iddia edenler vatan hainidir. İddia makamı bizim vermekte olduğumuz bağımsızlık savaşına karşıdır. Onlar 36 milyonluk ülkenin bütün yükünü 20 gencin üzerine yıkmaya alışmışlardır. Bizi bağımsız bir ülkenin çocukları olmaktan mahrum eden hepiniz dahil, sizlersiniz. Meydanlarda bunlara karşı bizler dövüşmek mecburiyetinde kaldık, bizler kurşunlandık. Türkiye’nin bağımsızlığından başka hiçbir şey istemedik ve hayatımızı bu yola koyduk, varlığımızı Türkiye halkına armağan ettik. Bunun aksini iddia edenler vatan hainidir.

... bizim düşmanlarımız Amerikan emperyalizmi ve onun yerli işbirlikçileridir. Yine bildiride açıkladığımız gibi yerli işbirlikçiler, hain patronlar yani emperyalizmle işbirliği yapan patronlar feodal mütegallibe yani bezirgânlar, tefeciler, toprak ağaları ve diğer işbirlikçileri ve bizim bütün eylemlerimiz bu hedefe yönelmiş bulunmaktadır.

.... Ayrıca milli bütünlüğe karşı çıkmakla da suçlanıyoruz. 101 tane Amerikan üssünün bulunduğu ülkede, bizim milli bütünlüğü bozmak istemekle itham edilmemiz gülünç olmaktadır.

35 milyon metrekare vatan toprağı işgal altında iken bizim milli bütünlüğü bozmakla suçlanmamız gülünçtür. Mustafa Kemal sağ olsaydı bugün çok şaşırırdı.....”

Deniz Gezmiş, Atatürk’ün adını samimiyetle anıyordu...


Behiç KILIÇ, 6 Mayıs 2010

Yeniçağ gazetesi biraz daha sağ cenaha yakın olması itibariyle,bu gazete de doğruların ve güzelin böylesine yeralması beni çok mutlu etti.

Üç fidan boşuna ölüme bile dimdik başları ile gitmedi.

Deniz-Yusuf-Hüseyin ya da Mahir çayan,hepinize bin kez selam olsun bu toprakların en soylu evlatlarına...

Tam 38 yıl geçti üzerinden. 38 yıl önce bugün kıydılar üç fidanımıza.

Amerikan emperyalizminin ve ülkemizdeki uşaklarının acımasızca kıydığı pırıl pırıl üç gencimizdi Deniz, Yusuf ve Hüseyin.

Tek suçları vatansever olmaktı, vatanımızın bağımsızlığını savunmaktı. Ülkemizdeki Amerikan uşakları, vatansever olmanın bedelini canlarıyla ödettiler onlara.

Türkiye'mizin bağımsızlığını savunan pırıl pırıl vatansever gençlerimizi daragaçlarına gönderenler; vatansever aydınlarımızı, bilim adamlarımızı, sendikacılarımızı katledenler, işkencelerden geçirenler; ülkemizi 12 Mart'ın, 12 Eylül'ün faşist karanlıklarına sürükleyenler; dün ve bugün Amerikan uşaklığını kendilerine en büyük görev edinenler, eserleriyle ne kadar övünseler azdır...

Bütün Amerikan uşaklarının, ülkemize attıkları kazıkların hesabını verecekleri günler de bir gün mutlaka gelecektir.

Fevzi Kurtuluş-Deniz'e Şikayet

behiç kılıç'a teşekkür ederim doğruları dile getirdiği için.deniz gezmiş,mahir çayan gibi bağımsızlık savaşçısı gençleri hiç unutmayacağız.kuvayi milliye kahramanları gibi mücadele verdiler ve türkiye halkı için kendilerini feda ettiler.halkları bundan habersiz olsa da,onlar karşılık beklemeksizin savaştılar.onlar tarihteki yerlerini alacaklardır.onları yok etmeye çalışan emperyalizm sonsuza kadar yaşamalarına sebep oldu.bu da heralde emperyalizmin çelişkisidir.denizler,achilleus'a yenilen hektor gibi unutulmayacaktır.bu topraklar savunulmaya devam edecektir.sadece kişiler,inançlar,ideolojiler değişebiliyor.