
Memleket saht-ı mailine hâkim olan ABD muhipleri, köşeye sindirdiklerine inandıkları milliyetçi/ulusalcı inisiyatif adına kafa kaldırmaya kalkanlara şimdi yeni bir stratejiyle saldırıyorlar!..
Milliciler, ABDli ve de Neocon uzantısı olarak sunuluyor!..
Daha öncesinde de böyle komik bir kör dalışı vardı... Milliciler Türk olmamakla dahi nitelendirildiler!.. Ne mutlu Türküm diyemeyen tayfanın karşısına dikilen direnişe Siz Türk değilsiniz ırkçılığında yaklaşmaları garip bir durumdu.
ABDnin derin hakimiyetinden beslenenler artık aleni bir şekilde 1919u da aşan biçimde ihanet işbirliğinde sakınca görmeyenler (Bu sefer dini değerler de pazarlamaya açılmıştır!) Amerikalılaştıklarını değil Amerikalı olduklarını söyleyenler, millicileri sindirmek için, onlara Neocon Amerikalı! diyorlar!..
İspat?.. İspatları da Michael Rubin!..
Sapla saman!..
Bu Rubin bey ağzını bir açtı mı, memleketimizin değme millicisine taş çıkaracak mesajlar veriyor!.. Mesela Irakın kuzeyi konusunda Barzaniyi delik deşik ediyor, iktidara muhalif, askerlerle arası iyi, melaike gibi bir ABDli.
Yani, tescilli bir Neocon, bir milliyetçi/ulusalcı gibi konuşuyor. O halde teşhis tamam, memleketin milliyetçileri/ulusalcıları bu Amerikalı Neoconlar tarafından besleniyor!..
Bu mantığı zorlarsak, milliyetçileri sadece Neocon olarak değil sıkı birer İsrail yandaşı olarak da infaz edebildikleri bilgisine ulaşırız!..
Şöyle ki; Rubinin kuruluşu, American Enterprise Institute İsraile akreditedir. Olabilir!..
Şimdi... Bu arkadaşın da içinde bulunduğu bir muhteremler heyeti, geçtiğimiz mayıs ayında İstanbulda bir araya geldiler. İsrailden gelenler, İsrail muhipleri ağırlıklı toplantının üç katılımcısını hatırlatalım... Başbakana madalya takan,ABDdeki Yahudi lobisinin temsilcisi, Rubin ve Soner Çağatay adlı kişi. Bay Çağatay da adı Türk, kendi Amerikalı, Yahudiler adına iş gören, Davos sonrasında da, Erdoğana Perese söz söyledi diye aleyhine WPde yazı yazdırılan kişi...
Millicilerle aynı sepette gösterilmeye çalışılanları anlatıyoruz, sapla samanın karıştırılması bu kadar da değil...
İşgalciler, çuvalcılar...
Irakı cehenneme çeviren, petrol kuyularını işgal uğruna milyonlarca insanı katletmeyi göze alan çetenin kurmay heyetinden akıllarda kalan isimler var mı?!.
Dick Cheney, Paul Wolfowitz isimlerini hatırlıyor musunuz?.. Bunlar işte ünlü Neoconlardır. Ve bir nevi askerimizin başına çuval geçirten liderlerdir...
Özetleyelim, bölgede İsrail merkezli ABD çıkarları doğrultusunda faaliyet gösteren kimliklerle, ABdeki Yahudi lobilerinin sözcülüğüne yükselmişlerle, ABD derin devletinin köşe başlarını tutmuş, aynı zamanda çokuluslu şirketlerin yönetim kurullarında da oturan acımasız savaş ağaları aynı teşkilatın adamları olarak boy gösteriyorlar.
Onlara Neocon deniliyor...
Bunların Türkiyedeki işbirlikçileri net olarak görülmekte iken..
Bu işbirlikçileri, milliciler arasında aramanın mantığı nedir?!!
Amerikan işbirlikçilerinin, cambaza bak mantığı ile ışığı üzerlerinden kaçırmaları bir yana, karşılarında engel olarak gördükleri milli inisiyatifi Amerikancılar diye nitelemelerinin izah tarzı var mıdır?..
İzah Avrasyada!..
Akla ilk gelen, Derin ABDde iç savaş! olabilir!.. Yani ABD derinini elde tutmak isteyen güçlerin iç iktidar savaşları!.. Öyle ya, çokuluslu şirketler de, böyle bir kriz dünyasında kapışmıştır ve kaynakları paylaşamama dalaşındadır. Bizim gibi oyun kurulacak ülkelerde her güç kendi işbirlikçisini devşirme peşindedir!..
Senin Amerikalın, benim Amerikalım meselesi mi bu?!
Eğer bu mantık doğru ise, milliciler arasında da Amerikanlaştırma niyetiyle adımlar atılıyorsa hemen kafayı kaldırıp Rusyaya bakmakta yarar var!..
Neler oluyor?.. Rusya, alternatif NATOyu kuruyor!.. ABD gemileri Karadenize daldıktan sonra Putin hareketlendi. Medvedev, Ermenistan, Beyaz Rusya, Kazakistan, Özbekistan, Tacikistan ve Kırgızistan liderleriyle ortak savunma anlaşması yaptı... Obama, Afganistan projeleri yaparken Kırgızistandaki ABD üssü kapatıldı...
Bunlar olurken Türkiyede neler oluyor?..
Suudi turları, Davos kavgaları neden?..
Ve Neden Ergenekondan Neocon çıkarma çabaları... Anlaşılabiliyor değil mi?!.
Behiç Kılıç
http://www.yenicaggazetesi.com.tr/a_hab ... ityaz=7101