
Dost ve müttefik Amerika’nın Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Victoria Nuland teyzeme sormuşlar:
“Türkiye Başbakanı Şanghay Beşlisi’ne katılmak için, Putin’le konuşmuş.. Ne diyorsunuz?”
Nuland teyzem orta yaşı geçmiş ama mihrap hâlâ yerinde..
Orta yaşı devirip o mevkie gelirken, görmüş, geçirmiş, tecrübe sahibi olmuş..
Öyle yeni gelin gibi her lafa atlamıyor..
O yüzden cevabı da ölçülü ama çok anlamlı:
“Açıkçası, Türkiye’nin aynı zamanda bir NATO üyesi olduğu göz önüne alındığında, bu ilginç olur! Ne olacağını göreceğiz!”
Acaba ne demek istedi?
Acaba kibarca şunu mu demek istedi:
“BOP’un esas Başkanı Hüseyin Obama başkanımız, bu Şanghay meraklısı beyefendi ile görüşürken yanında beyzbol sopası vardı! Bir dahaki görüşmelerinde eline kalın bir meşe odunu alabilir!”
Hem Şanghay Beşlisi hem de NATO olamayacağına göre..
Amerika, Ortadoğu’da her türlü işine yarayan Türkiye’yi gözden çıkaramayacağına göre..
“Ne olacağını göreceğiz” diyor Nuland teyzem!
Çünkü Amerika’ya kızıp, Sovyetler Birliği’ne yanaşmaya “kalkışan” rahmetli Menderes’in daha “kalkışmaya başlarken” başına geleni çok iyi biliyor!
Dönemin ABD Başkanı Johnson’a “Yeni bir dünya kurulur, biz de orada yerimizi alırız!” diye posta koyan, merhum İsmet İnönü’nün nasıl düşürüldüğünü de biliyor!
O zaman!
Eğer daha milletvekili bile değilken, Haçlı Orduları Başkomutanı Bush tarafından Beyaz Saray’a davet edilip görüştüysen..
O görüşmede her neler konuşulduysa..
Ve o görüşmedeki bilmediğimiz konuşmalardan, kim bilir belki de verilen sözlerden sonra, bir anda kendini Türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanlığı koltuğunda bulduysan, öyle Şanghay Beşlisi’nden falan bahsederken, boğazın dokuz boğum olacak!
Diline hâkim olacaksın!
Olmazsan ne mi olur?
Cevabı Victoria Nuland zaten veriyor:
“Ne olacağını göreceğiz!”
Bu yaşımda ve 45 yıllık gazetecilik hayatımda şimdiye kadar, ABD ile ilgili olan bitenden bir hayır görmedim!
Bakalım Başbakanımız ne görecek!
Başbakandan bana ne de, esas Türkiye ne görecek!
Cevher KANTARCI, 30 Ocak 2013