Hatay Reyhanlı'da Katliam Gibi Patlama: 45 Ölü

Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde bugün saat 13.45′te Belediye binası yakınında 2 ayrı patlama oldu. İçişleri Bakanı Muammer Güler tarafından yapılan ilk açıklamada, patlamada 4 kişinin öldüğü bildirildi. Ancak ölü sayısı 45′e yükseldi. İçişleri Bakanı 29'u ağır 100 yaralının bulunduğunu bildirdi. Davutoğlu ‘provokasyon’ derken, Erdoğan ‘çözüm sürecini hazmedemeyenlere’ işaret etti. Hükümet kanadından Arınç ise olağan şüpheliyi açıkladı: ESAD

AKP'nin ABD ile birlikte yürüttüğü Suriye politikası Türk halkını vurmaya devam ediyor. Suriye'de yaşanan çatışmalarda Esad'ı devirmeye çalışanları birebir destekleyen hükümet politikaları nedeniyle bugüne kadar 14'ü Cilvegözü Sınır kapısı ve 5'i de Akçakoca olmak üzere 19 yurttaş hayatını kaybetti. Bugün ise iki ayrı bombalı araçla düzenlenen saldırıda 45 kişi yaşamını yitirdi. Ölü ve yaralı sayısının artmasından endişe ediliyor.

Bu saldırının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye'yi kimyasal silah kullanmakla suçlaması ardından gelmesi dikkat çekti. Ayrıca Türkiye sınırlarının her iki tarafında, silahlı grupların varlığı biliniyor. Özellikle El Nusra gibi, El Kaide bağlantılı gruplara Türkiye'nin destek vermesi tepkiyle karşılanıyor.

Suriye sınırındaki Reyhanlı ilçesi öğle saatlerinde şiddetli iki patlamayla sarsıldı. Bombalı araçla yapılan saldırılar, ilçede büyük panik yarattı. Bombalı saldırılardan ilki, Reyhanlı Belediye binası önünde meydana geldi.

Bu patlamadan 15 dakika sonra ise PTT binasının bulunduğu Cumhuriyet Caddesi’nde ikinci bir patlama daha yaşandı.

UZAKTAN KUMANDALI PLASTİK PATLAYICI

Yapılan ilk incelemelerde saldırıda kullanılan patlayıcıların plastik patlayıcıya benzer nitelikte olduğu tespit edildi.

Oldukça yüklü miktarda olduğu belirlenen patlayıcının Türkiye'ye minibüsle sokulduğu ve uzaktan kumandayla patlatıldığı belirtildi.

İçişleri Bakanı Muammer Güler yaptığı açıklamada patlamada 4 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Ancak ölü sayısı 45′e yükseldi. İçişleri Bakanı 29'u ağır 100 yaralının bulunduğunu bildirdi.

Çok sayıda kişinin yaralandığı patlamalarda Reyhanlı Belediyesi büyük hasar gördü. Patlamalarda yaralananlar bölgeye sevk edilen ambulanslarla hastaneye taşınıyor.

Bu arada patlamada CHP İlçe binası da etkilenirken CHP Reyhanlı İlçe Başkanı Tamer Apiş'in aracı da patlamada zarar gördü. CHP İlçe teşkilatı patlamanın ardından bölgede incelemelere başladı. Yapılan incelemelerde 8 cesetin yandığı öğrenilirken, hayatını kaybeden 2 kişinin de kimlikleri belirlendi. Görgü tanıkları ayrıca patlamanın Suriyeli muhalifler tarafından yapıldığı kanaatinde.






"ÖLÜ SAYISI 100'Ü BULABİLİR BU TABLODAN AKP SORUMLUDUR"

Reyhanlı'da olay yerinde bulunan CHP Hatay il yönetiminden Semir Baklacı son durumu insanhaber.com'a anlattı:

"Burası tam bir savaş alanı görünümünde. Çok sayıda bina çökmüş durumda. Kurtarma çalışmaları sürüyor. Ölü sayısı maalesef 100'ü geçebilir. Ben şu ana kadar 50 cesede tanıklık ettim. Öyle bir patlamaki, Irak'ta savaş görüntülerini hatırlatan bir görüntü var burada. Bu tablodan AKP sorumludur. Bu AKP'nin dış politikasının ürünüdür. Anlamayanlar bu tabloya baksınlar."

Patlamalarda belediye binası ve bölgedeki çok sayıda bina ile araç zarar gördü. Güvenlik koridoru oluşturulan bölgeye takviye ekipler sevk edildi.

BİR EV ÇÖKTÜ, ELEKTRİKLER KESİLDİ

Reyhanlı Belediyesi'nin de bulunduğu Atatürk Caddesi'nde art arda meydana gelen 4 patlamada çok sayıda kişi yaralanınca onlarca ambulans bölgeye
Kısa bir süre önce Hükümeti uyarmış ve "katiller Reyhanlı'yı ele geçirdiler" demiştik. Haberi BURADAN okuyabilirsiniz.

sevk edildi. Belediye binası yakınındaki ahşap bir ev patlamanın etkisiyle çöktü.

Patlamanın etkisiyle ilçede elektrikler de kesildi. Polis çevrede geniş güvenlik önlemi aldı.

SURİYELİLERE SALDIRDIRILINCA POLİS HAVAYA ATEŞ AÇTI

Patlamanın şiddetiyle çevrede büyük panik yaşanırken Atatürk Caddesi'nde toplanan Türk gençler yoldan geçen Suriyelilere saldırdı.

Onlarca kişi, yaya ve araçlarla geçen Suriyelilere saldırması üzerine olay yerine gelen polisler havaya ateş açarak kalabalığı dağıtmaya çalıştı.

Kısa bir süre önce Hükümeti uyarmış ve "katiller Reyhanlı'yı ele geçirdiler" demiştik. Haberi BURADAN okuyabilirsiniz.

Hatay’ın 70 bin nüfuslu sınır ilçesi Reyhanlı, yaklaşık 80 bin Suriyeli muhalif tarafından adeta işgal edildi. Kentte sık sık olaylara karışan Suriyeli çeteler nedeniyle halk sokağa çıkamaz hale geldi.

GÜLER: SALDIRI BOMBALI ARAÇLARLA

İçişleri Bakanı Muammer Güler tarafından yapılan açıklamada patlamalar nedeniyle 4 kişinin yaşamını yitirdiği, 18 kişinin de yaralandığı bildirildi. Halk ise panik içerisinde Reyhanlı'yı terk ediyor. Güler yaptığı açıklamada Belediye ve PTT önünde 2 bombalı aracın patlatıldığını duyurdu. Ancak ölü sayısı 40′a yükseldi. İçişleri Bakanı 29'u ağır 100 yaralının bulunduğunu bildirdi.

"SALDIRIYI MUHALİFLER YAPTI" İDDİASI

Bu arada patlamada CHP İlçe binası da etkilenirken CHP Reyhanlı İlçe Başkanı Tamer Apiş'in aracı da patlamada zarar gördü. CHP İlçe teşkilatı patlamanın ardından bölgede incelemelere başladı. Yapılan incelemelerde 8 cesetin yandığı öğrenilirken, hayatını kaybeden 2 kişinin de kimlikleri belirlendi. 2 kişinin isimleri şöyle: Fehmi Karaca ve Murat Yeliz. Görgü tanıkları ise ölü sayısının 30 olabileceğinden şüpheleniyor. Görgü tanıkları ayrıca patlamanın Suriyeli muhalifler tarafından yapıldığı kanaatinde.

DAVUTOĞLU ZAMANLAMAYA DİKKAT ÇEKTİ, "PROVOKASYON" DEDİ

Berlin'de bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Reyhanlı'da meydana gelen patlama ile ilgili olarak gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Davutoğlu, "Dışarıdaki durumu Türkiye'ye yansıtan karşılığını bulur. Gerekli tedbirler alınacak. Hiç kimse Türkiye'nin gücünü test etmeye kalkmasın. Suriye için kritik olan bu süreçte zamanlama dikkat çekicidir. Muhtemele provakasyonlara karşı herkes dikkatli olmalı" dedi. Davutoğlu 'Esad kimyasal silah kullanılıyor' yalanıyla ABD ile birlikte Suriye'yi işgal açıklamaları yaptığını unutarak bakın bunları söyledi: Bütün dünyada Suriye konusunda bir ivme, çözüm konusunda bir ivme oluştuğu bir dönemde ve bu ivme sonucunda Suriye halkının istek ve iradelerinin hayata yansıma işaretlerinin görüldüğü bir dönemde bunların olması bir tesadüf değil

ERDOĞAN ÇÖZÜM SÜRECİNE İŞARET ETTİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Beşiktaş'taki Shangri-La Bosphors Otel'in açılışının ardından Reyhanlı'daki patlamalarla ilgili gazetecilere açıklama yaptı.

Erdoğan, "Az önce aldığım son bilgilerde, maalesef bu vahşette, şu anda 20 kadar ölümüz var ve 46 kadar yaralı var. Bu yaralarının içerisinde maalesef ağır yaralıların sayısı dikkat çekici. Her an ölüm sayısı artabilir. Şu anda gerek Hatay Valim gerekse oradaki tüm istihbarat birimlerimiz, olayın kimler tarafından yapıldığı üzerinde çalışmalarını sürdürüyorlar. Ben buradan tüm Reyhanlı'daki kardeşlerime şu mesajı göndermek istiyorum. Bu süreç hassas bir süreç. Özellikle çözüm süreci diye ülkemizde yeni bir dönemi başlattık ve bu yeni dönemi hazmedeyemenler, ülkemizdeki bu özgürlük havasının teneffüs edilmesine ne yazık ki olumlu bakamayanlar, bu tür eylemler içerisine girebilir" dedi.

Erdoğan, Hatay'ın Suriye sınırında ve hassasiyetleri olan bir il olduğuna işaret ederek, "Buradaki hassasiyetleri kaşımak suretiyle de bu tür adımlar atılabilir. Bildiğiniz gibi burada da 20-25 bin Suriyeli sığınmacı kamplarımızda yaşıyor veya oralardan gelip şu anda bizim misafirimiz durumunda olanlar var. Bunları hazmedememek gibi bir süreç de olabilir. Bunu gerekçe göstererek de orada bu havayı tahrik etmek isteyenler olabilir. Bu konularda da çok çok dikkatli olmamız lazım. Çok çok hassas olmamız gerekir diye düşünüyorum" diye konuştu.
Haberin devamı vreklam

Olayda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara da şifa dileyen Erdoğan, "Sabırlı olacağız ve bu süreci inşallah aşacağız. Şu anda gerek Hatay milletvekili olan Adalet Bakanım gerek İçişleri Bakanım gerekse Sağlık Bakanım, onlar da hareket halindeler. Biz de burada arkadaşlarımızla değerlendirme halindeyiz. Biz de buradan süreci takip edeceğiz" dedi.

Erdoğan, "Bombalı iki araç olduğu söyleniyor. Patlamanın nedenine ilişkin net bilgi var mı?" sorusuna, "Şu anda net bir şey yok, çünkü durum orada biraz karışık. Netleştikçe arkadaşlarımız gereken açıklamaları yapacak" yanıtını verdi.

GÜL DE PROVOKASYON DEDİ

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz'i arayarak, Reyhanlı'daki patlamalara ilişkin bilgi aldığı, ilave tedbirler alınması, mağdurlara süratle yardım yapılması ve destekte bulunulması talimatı verdiği bildirildi. Gül'ün, Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki patlamalara ilişkin "provokasyonlara karşı uyanık ve dikkatli olunması" konusunda uyarıda bulunduğu bildirildi.

ARINÇ: OLAĞAN ŞÜPHELİ ESAD!

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Suriye'de yaşanan olaylar nedeniyle Türkiye'ye sığınan ya da kendi imkanlarıyla Reyhanlı'da ve Hatay'da yerleşen Suriyeli masum insanların, Suriye'deki rejim tarafından bir hedef haline getirildiğini biliyoruz. Son Banyas'ta yaşanan katliam, etnik temizlik, soykırım bugün Esad rejiminin yüz karasıdır. Onların Muhaberat ile ve silahlı örgütleriyle böyle şeytanca bir planı uygulamak hatta planlamak onlar için herhalde olağan şüpheli noktasındaki düşüncelerimizdir" değerlendirmesinde bulundu.

Patlamayla ilgili geniş bir araştırmanın ardından her şeyin açıklanacağını dile getiren Arınç, "Ama Reyhanlı tesadüfen seçilmiş bir yer değil. Başka ilçeler için de böyle söylenebilirdi. Akçakale'nin ayrı bir özelliği var, Reyhanlı'nın ayrı bir özelliği var, Samandağı'nın, Hassa'nın ayrı özellikleri var. Bu özelliklere uygun olarak hainler bir şeyi planlamış olabilirler. Umarım en kısa zamanda bunu öğreneceğiz" diye konuştu.

Arınç, Cilvegözü Sınır Kapısı'ndaki patlamanın faillerinin yakalandıklarını, o olayları kimin tertiplediğinin ve silahlı güçler olarak da Suriye'den bunlara kimin destek verdiğinin bilindiğini anımsattı.

"Bu olayın Esad rejimi tarafından yapıldığı ispatlanırsa bir karşılık verilir mi" sorusuna Arınç, "Ne gerekiyorsa yapılır. Ne yapacağımızı da herkes açıkça görür. Yeter ki olay aydınlatılmış olsun, olayın arka planı deşifre edilsin, olayı icra edenler veya tahrik edenler, azmettirenler bizim açımızdan bir soruşturmayla kısa sürede ortaya çıksınlar. Kim olursa kim planlamış ve icra etmişse arkasındaki güç ne olursa olsun bunun hesabını sorarız" yanıtını verdi.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, patlamaların yaşandığı Reyhanlı ilçesine gitmek üzere özel uçakla geldiği Hatay Havalimanında gazetecilere açıklamada bulundu. Atalay, "Saldırının kim tarafından yapıldığı yönünde bir bilgi olup olmadığı" şeklindeki soru üzerine "Bütün bunlar çalışılıyor. Erken açıklama yapmamak lazım. İyice durumu öğrenmek lazım" ifadesini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, patlamalara ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: "Türkiye'nin geldiği noktadan rahatsız olan çevreler, kesimler her zaman olmuştur, bundan sonra da olacaktır ama Türkiye her türlü olumsuzluğun üzerinden gelecek güce ve kudrete sahiptir. Bu saldırı nedeniyle insanımız arasına fitne fesat sokmak isteyenler, provoke etmek isteyenler olabilir. Ben buradan bir kez daha bütün insanlarımızın sağduyulu olmaya, devletlerine hükümetlerine güvenmeye davet ediyorum. Türkiye'mizin geldiği noktadan rahatsız olanlar var. Türkiye'mizin olumluya seyreden ikliminden rahatsız olanlar var. Bunlar her dönem oldu, şimdi de olacak yarın da olacaktır. Ama biz bunlara rağmen Türkiye'mizi daha ileri noktalara taşımak için gayret göstereceğiz. Bu olayın arkasında kimler var, nedir ne değildir ona dair çalışmalar bittikten sonra daha sağlıklı bir değerlendirme yapma imkanı olacaktır."

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız: "Ben prensip olarak kendi konumun dışında konuşmamaya gayret ederim. Ancak, Türkiye'nin istikrarını, Türkiye'nin sürdürülebilir yapısını tehdit eden her türlü sıkıntı, ister terör amaçlı olsun ister başka amaçlı olsun onun karşısındayız. Türkiye'nin istikrarını hiç kimsenin, hiçbir gücün bozmaya gücü yetmeyecektir."

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik: "Konu bütün ayrıntılarıyla ortaya çıktıktan sonra tabi ki Türkiye, ona göre tavrını ve tarzını alır, politikasını açıklayacaktır."

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış: "Provokasyon çabalarına ödün vermememiz gerekir. Milletçe bu konuda omuz omuza olduğumuzu unutmamak ve bu zor günümüzde dayanışma içinde olmak gerekir."

AKP Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, Reyhanlı'daki patlamalarla ilgili olarak, "Bu tür provokasyonlar yapanın yanına kar kalmaz. Bunun bedelini, yapanlar ağır bir şekilde öderler. Sorumluları da inşallah en kısa zamanda açığa çıkarılır, aydınlatılır" dedi.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin: "Bu eylemin iki amacı olabilir. Birincisi sabahtan beri konuştuğumuz çözüm sürecini olumsuz etkilemek. Çünkü Türkiye'nin böylesine bir sorunu çözüyor olması, bazı ülkeleri olumsuz etkileyebilir. İstiyorlar ki bu devam etsin. Bu nedenle terör eylemi süsü vererek bu eylemi yapmış olabileceklerini düşünüyorum. İkincisi de Esad kendi halkına zulmetmektedir. Şu ana kadar bildiğim kadarı ile 100 bin insan yaşamını kaybetti ve iç çatışma devam etmektedir. Şam yönetimi, kendi halkının üzerine bombalar yağdırmaktadır. Bu nedenle de Suriyeliler Türkiye'ye sığındılar ve sayıları 330 bine yaklaştı. Biz komşu ülkeler, bu insanlara insani gayelerle kapımızı açtık. Çadırlarda, konteynerlerde uzun süredir bunları misafir ediyoruz. Sanıyorum, Şam yönetiminin muhalif olarak değerlendiği Suriyelilere yardım etmemiz, Esad'ı rahatsız ediyor. Türkiye'de de bu eylemleri yaparak Suriyelilerle bizim aramızı açmaya çalışmaktadırlar. Çünkü Hatay'da tepki yürüyüşleri yaşanmaya başladı."

ERGİN: TERTİBE GELMEYİN

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Reyhanlı'daki patlamaların, Hatay insanını bir yere sevk etmek amacıyla gerçekleştirildiğini belirterek, "Hem Hataylı hem Reyhanlılı kardeşlerim, bu tertip girişimlerini algılayacak olgunlukta, basirette, ferasette. Geçtiğimiz 2 sene bunu çok güzel gösterdiler. Bundan sonraki bu tür tertiplere karşı da gerekli sağduyuyla hareket edeceklerine inanıyorum" dedi

TSK: İNSANLIKTAN NASİBİNİ ALMAMIŞ

Türk Silahlı Kuvvetleri, Reyhanlı'da meydana gelen patlamayla ilgili açıklama yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şunlar kaydedildi:
"Bugün Hatay ili Reyhanlı ilçesinde meydana gelen, insanlıktan nasibini almamış, vicdanı kararmış, gözünü kan bürümüş odaklar tarafından masum kişilere yönelik olarak yapılan menfur saldırıyı şiddetle kınıyor, hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, aile yakınlarına sabırlar, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.

SAVAŞ OYUNU GERÇEK Mİ OLUYOR?

Patlamanın ABD ve AKP'nin yetkilileri tarafından 'Esad kimyasal silah kullanıyor, müdahale edebiliriz' yönünde açıklamalarının ardından gelmesi gerçekten dikkat çekici. Bu patlamanın da Esad güçlerine mal edilmesi muhtemel. Ancak Türkiye sınırları AKP sayesinde tamemen ÖSO ve El Kaide'li teröristlerin elinde. Sınırdan ellerini kolları sallayarak savaşa giden bu şahıslar herhangi bir kontrolden geçmiyor. Hatta Hatay'da halkın araçları çalınarak, Suriye'ye satışa götürülüyor. Saldırıda Cilvegözü'nde yaşanan patlamada olduğu gibi araç kullanılması da dikkat çekici. Patlamalar ise ABD'de oynana savaş oyununu hatırlattı. ABD’nin üç önemli düşünce kuruluşu, 27 Haziran 2012 tarihinde ABD, Türkiye ve Suudi Arabistan’ı temsilen Suriye’de ileriki süreçte yaşanabileceklerle ilgili bir “savaş oyunu” oynamışdı. Oyunda Gaziantep ve Kahramanmaraş gibi illerde patlamalar yaşanırken Türkiye, Suriye’yi işgal ediyor, Lübnan’da mezhep çatışmaları başlıyordu. O HABERİ BURADAN OKUYABİLİRSİNİZ

14 KİŞİ ÖLMÜŞTÜ

Hatay'ın Reyhanlı İlçesi Cilvegözü Sınır Kapısı'nda 11 Şubat'ta patlayıcı yüklü araçla gerçekleştirilen saldırıda 4'ü Türk, 14 kişi yaşamını yitirirken, 26 kişide yaralanmıştı. Geçtiğimiz günlerde de bir lokantada hesaba itiraz eden Suriyelilerin başlattığı tartışma sonrası yayılan söylentiler üzerine ilçe halkı gece saatinde toplanarak protesto gösterileri yapmıştı.

YURT, 11 Mayıs 2013

---

Patlamanın Faili El Nusra Mı?

Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde bugün saat 13.45'te Belediye binası yakınında 2 ayrı patlama oldu. Patlama sebebiyle 40 yurttaş hayatını kaybetti, 29'u ağır 100 kişi yaralandı. Patlama yaşanırken El Nusra cephesi teröristleri kayıttaydı!

Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde bugün saat 13.45'te Belediye binası yakınında 2 ayrı patlama oldu. Patlama sebebiyle 40 yurttaş hayatını kaybetti, 29'u ağır 100 kişi yaralandı.

Hükümet yetkilileri tek tek yaptıkları açıklamalarda "provokasyon", "çözüm süreci" denilerek, Esad rejimi hedef gösterilirken tesadüfe bakın ki o anda sözde muhalif özde teröristler kayıttaydı.

El Nusra cephesine üye teröristlerce patlamayı gören bir yerden kaydedilen video sorumluyu işaret ediyor. Teröristler Reyhanlı'da gerçekleşen saldırıyı tekbirler eşliğinde, büyük bir sevinçle izleyip kameraya aldılar. Patlama yaşanırken teröristler "Tekbir" getiriyor, patlama yerini ve tarihi söylüyor.

MAHALLİ: ÖSO'NUN NEREDEN HABERİ VAR

Artı 1 Tv'ye konuyu yorumlayan Hüsnü Mahalli, kendinden önce yayına bağlanan CHP Hatay Milletvekili Nebioğlu'nun söylediklerine ekleme yaparak, bu olaydan kimin menfaati olduğunu sordu? Ve bir video yayınından bahsederek, patlama anının görüntülerinin yayınlandığını, o görüntülerde Suriye Muhalefetine bağlı Özgür Suriye Ordusu'nun Arapça konuşmalarının bulunduğunu ve bu görüntüleri yayınladıklarını söyledi. Haberartiturk.com'un haberine göre Hüsnü Mahalli açıklamasını şöyle tamamladı: Soruyorum bu saldırıyı Suriye Hükümeti organize ettiyse, Özgür Suriye Ordusu patlama anını ve yerini nereden biliyordu? Nasıl haberdar olmuş ve görüntüye çekmiş yorumlar yapmıştı. Bu saldırının amacı ve faili bellidir. Amaç Suriye'de yeniden başlayan tarafların barış görüşmelerinin engellenmesi ve Suriyeye saldırının gerçekleşmesidir.

İşte o görüntüler!



YURT, 11 Mayıs 2013

---

Reyhanlı Halkı AKP'ye Tepkili

Hatay Samandağ da halkın Antakya'ya doğru yürüyüşe geçtiği, olmaya çalıştığı ve polis ile halk arasında gerginlik yaşandığı bildiriliyor...

Televizyonlar ise halkın tepkisi nedeniyle görgü tanıklarını canlı yayına alamıyor. Aldıklarını ise işte böyle susturuyor!

Canlı yayında yaşadıklarını anlatan görgü tanığı İsmail Arslan gözyaşları içinde "Allahsız oğlu Allahsız Başbakan" dedi...



YURT, 11 Mayıs 2013

---

Katliam Ortadayken AKP'yi Aklayanlar Kim?

Reyhanlı'daki patlamanın ardından medya bütün gücüyle Suriye karşıtı propagandaya ağırlık verirken, Milliyet gazetesi "birinciliği" kimseye kaptırmadı.

AKP’nin Suriye’de yürüttüğü kan ticareti siyaseti bugün Reyhanlı da yaşanan patlama ile onlarca insanın ölümüne neden oldu. Bu olay ile ilgili söylenebilecek çok şey var elbette. Ancak AKP yandaşlarının bu katliamın ilk elden sorumlusu AKP’yi aklamak için sosyal medyada giriştikleri canhıraş çaba diyecek söz bırakmadı.

Yiğit Bulut gibileri yüksekten uçarak “patron kim onlara göstereceğiz” gibi laflar ederken, Doğan Tarkan ise hem AKP’yi aklama ve olayı Esad’a yıkma çabası hem de Ortadoğu hakkındaki bilgisizliği ile dikkat çekti.

İşte ibretlik tweetler:

DOĞAN TARKAN

Esadat'ın son çırpınışları

Uçaklar, tanklar, 10 binlerce gizli servis elemanı, özel savaş birlikleri ve onlarca yıllık diktatörlük. İşte halkına düşman Baas rejimi.

Ulusalcı sosyalistlerin Suriyeli göçmenlere karşı tahrik ettikleri ırkçı tutum gene ortaya çıktı. Türkler Suriyeli göçmenlere saldırıyor
Her türden ulusalcı nasıl seviniyordur, Hatay'da bazı Türklerin Suriyeli göçmenlere saldırmasından. "Bakın halk istemiyor bunları" diyecekler.

Her pislik sonunda temizlenir, pislik yakıştığı yere giderken çevresindeki yardakçılarını da alıp götürür. Bakınız Mısır, Tunus, Libya.

Türkiye'de barışa ve çözüme karşı olanlar Suriye'de Esad'ı destekliyor, Silivri'deki darbecilere haksızlık yapıldığını düşünüyor. Ne tesadüf.

Ortada 30 ölü var. Bazı ulusalcılar ise kelime hataları ile dalga geçtiklerini düşünüp eğleniyorlar. Sedat'ta katildi, oğlu Esad'da. (Not: Mısır’ın eski devlet Başkanı Enver Sedat’ı, Beşar Esad’ın babası sanıyor)

YİĞİT BULUT

Esed Türkiye'nin gücünü test etmeye kalkmasının cezasını fazlasıyla cekecek...Türk Silahli Kuvvetleri bugunler icin var...

Esed ve uzantılarının çekecegi acıların ve yaptıklarına karşılık alacakları cezanın tarifi bile acı verecek....

Türk Halkı müsterih olmali...Türk Devleti her türlü imkani ile bunu yapanlara misliyle ceza verecek güç ve kudrettedir...

Türk milleti her türlu imkan ve kabiliyetiyle Orta Doğu'nun Efendi'sinin kim olduğunu dosta düşmana en kısa sürede gosterecektir...

ABDÜLHAMİT BİLİCİ

Reyhanlıda olanlar acı ama sürprizmiş gibi davranmak tuhaf.Jetimizi düşürüp Akçakaleyi bombalamadılar mı? Cilvegözünde araç patlatmadılar mı?

Bu zor bölgede ya etliye sütlüye karışmayacaksınız ya da karışırsanız istihbarat ve caydırıcılığınız en üst düzeyde olacak!

ŞAMİL TAYYAR

Reyhanlı, El Muhaberat odaklı yerli işbirlikçilerine ihale ettiği taşeron eylemidir ve ciddi istihbarat zaafı vardır!

Reyhanlı eyleminin birincil hedefi, Hatay'dan Gaziantep ve Şanlıurfa'ya kadar uzanan sınırda mülteci/halk çatışmasını körüklemektir!

UFUK URAS

Hepimizin başı sağolsun, bunlar Esat'ın son çırpınışları.

Saldırı Cilvegözü'nün devamı gibi gözüküyor, Suriye batağınının mutlaka dışında kalmalıyız. Asıl şimdi barıştan yana kararlılık zamanı.

MİLLİYET

Reyhanlı'da yaşanan ve şu ana kadar 18 yurttaşın hayatını kaybettiği patlamaların ardından, Türk medyası büyük bir Suriye karşıtı propagandaya başladı.

Ancak Milliyet gazetesinin haberi mide bulandırdı. "Patlamada tek şüpheli: Suriye" başlıklı haberde, "Başbakan'ın ABD ziyareti öncesinde böyle bir patlamanın olması Esad ve yönetiminin Erdoğan'a terörist bir mesaj yollaması olarak değerlendiriliyor" denilerek Suriye'ye karşı açık bir savaş kışkırtıcılığı yapıldığı görüldü.

YURT, 11 Mayıs 2013

Bombaların Geldiği Rakka Muhaliflerin Denetiminde

Reyhanlı’da 46 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıyla ilgili Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT), hazırladığı bir raporda Suriye’nin Rakka kentinde 23 Nisan’da 3 otomobile bomba yüklendiği iddia ediliyor. Hatta MİT örgüt adı bile veriyor. Ancak Rakka, Özgür Suriye Ordusu’nun elinde bulunan tek bölge. Bir Emniyet raporuna göre de; adı geçen örgütün 1987'den beri silahlı/bombalı bir eylemi bulunmuyor.

Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde meydana gelen korkunç patlamanın perde arkasına ilişkin tartışmalar sürüyor. Reyhanlı'daki patlamayla ilgili saldırının sorumluluğu daha üzerinde 24 saat geçmeden Suriye sorumlu tutuldu. “MİT raporları” ortaya çıktı. Hatta “ÖSO Ajansı” 19 saat önce örgütü bile ilan etti.

MİT RAPORU VARMIŞ

Vatan gazetesi, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT), Suriye’nin Rakka kentinde 23 Nisan’da 3 otomobile bomba yüklendiğini ve şüphelilerin Türkiye’ye saldırı planladığını, bombacıların Gaziantep, Hatay ve Şanlıurfa’da üç ayrı sınır kapısını kullanabileceğini yazdı.

Gazete, askeri kaynaklar iddiayı doğrulamakla kalmadığını aynı zamanda sözü edilen uyarı metninde bir örgüt isminin de geçtiğini belirtti. MİT raporunda yer alan örgüt isminin "THKP/C Acilciler" olduğu ileri sürülüyor.

Vatan gazetesi haberinde örgütün başında Nusayri olduğu bilinen Mihraç Ural isimli Türk vatandaşı bulunuyor derken, Suriye istihbaratı ile kordineli çalışan Ural özellikle Banyas'taki katliamdan sorumlu tutulduğnun öne sürdü.

Haberde “Saldırılar öncesi, Suriye’de sahil kentlerinde etnik temizlik başlatan Beşşar Esad yönetiminin birçok katliamı Türkiye Halk Kurtuluş Parti-Cephesi terör örgütü (THKP/C Acilciler) elebaşı Mihraç Ural’a yaptırdığı iddia edildi” deniliyor

HÜKÜMETTEN ÖNCE "ÖSO AJANSI" YAZDI

Saldırıyla ilgili tek açıklama bu değil. Sosyal medyada “Özgür Suriye Haber Ajansı” adlı sayfadan saldırıdan bir kaç saat sonra, daha hükümet yetkilileri açıklama yapmadan, örgüt ismi ilan edildi. “ÖSO Ajansı”ndan yapılan açıklamada “Hatay Reyhanlı'da patlatılan bombaların arkasında Esad'a hizmet eden, Hatay ve Lazkiye merkezli Alevi terör örgütü olan THKP-C Acilciler'in lideri Miraç Ural'ın ( aynı zamanda Esed'in ordusunda muvazzaf subay görevindedir) olduğu açık seçik ortada” iddiasında bulunduldu.

Açıklamada “Bazı konuları hatırlatmakta fayda var. Ülkemizde, İran istihbaratı mensubu 10 kadar kişi PKK'lılara bilgi verirken ve bilgi alırken görüntülenmiş ve ardından yakalanmıştı. İran'ın, Esad'a askeri, silah ve istihbarat yardımları yaptığını biliyoruz. PKK ile bilgi alış verişi yapan İran İstihbaratı ve PKK'ya kucak açan Esad'ın El-Muhaberat teşkilatı'nın ortak çalıştığını ele alırsak, THKP/C terör örgütünün Hatay'daki gücünü kullanarak bu patlatmayı gerçekleştirdiklerini düşünüyoruz. THKP-C acilciler terör örgütü, Hatay Amanos dağlarında pkk mensupları ile barınıp, askerlerimizle çatışmaya girdiklerini ve polislere saldırdıklarını da hatırlatmakta fayda var” denildi.

GÜRSEL TEKİN: “RAKKA MUHALİFLERİN DENETİMİNDE”

MİT'in bombalı araçların yüklendiğin iddia ettiği Suriye’nin Rakka kentine ilişkin çarpıcı iddia CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’den geldi.

CHP’li Tekin, YURT’a yaptığı açıklamada “Bomba yüklü araçlar Rakka kentinden ülkemize giriş yapmış. Bu kentin Özgür Suriye Ordusu’nun elinde bulunan tek bölge olduğunu biliyoruz. Patlamanın arkasında Özgür Suriye Ordusu’nun olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

Nitekim, ÖSO'nun denetimindeki Rakka'dan Türkiye'ye kadar olan hatta askeri bir kontrol noktası da bulunmuyor. Bölge tamamen ÖSO'nun denetiminde.

EMNİYET RAPORU: ÖRGÜTÜN 1987'DEN BERİ BOMBALI EYLEMİ YOK

MİT'in ve ÖSO'nun adını telaffuz ettiği “THKP-C Acilciler” örgütüne ilişkin 2011 yılında Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı'nın hazırladığı belge ise MİT'i yalanlar nitelikte.

7 Ekim 2011 tarihli belgede şöyle deniliyor: “Mevcut Anayasal düzeni kaldırarak komünist bir sistem kurmayı amaçlayan ve bu doğrultuda Öncü Savaşı'nı esas alan THKP/C Acilciler terör örügütnün 1987 yılından itibaren silahlı/bombalı bir eylemine ilişkin bilgiye rastlanmamış olup..."

İŞTE O RAPOR



YURT, 12 Mayıs 2013

---

Patlamada Yaşanan Acının Sembolü Konuştu: Torunumun Kolunu Leğene Attılar!

Reyhanlı'da yaşanan acının sembolü olan Döne Teyze akıllara kazınan isyan karesininde 'Allah dedim, Muhammed dedim, adalet dedim, hükümet dedim. Yetişmedi hiçbiri!' dedi.

Reyhanlı'da yaşanan acının sembolü olan Döne Teyze patlamada hem torununu hem de kızını kaybetti.

Döne Teyze'yi bütün Türkiye patlamada enkazın içinde kollarını açmış feryat eden fotoğrafı ile tanıdı.

Patlamanın ardından enkazın ortasında iki elini havaya kaldırmış feryat eden fotoğrafı ile zihinlere kazınan Döne Teyze, o an yaşadıklarını ve hissettiklerini CNN Türk muhabirine anlattı.

"Biz ne yaptık, ne suçumuz vardı? Pisi pisine gittik" diye konuşan Döne Teyze, o esnada ellerini gökyüzüne kaldırıp feryat ederken ne söylediğini soran muhabire, "Allah dedim Muhammed dedim, adalet dedim, hükümet dedim. Yetişmedi hiçbiri!" diye cevap verdi.

KOLUNU LEĞENE ATTILAR, İNSAN O İNSAN!

"Yer gök inledi. Hemen dışarı fırladım, peşlerinden gittim. Kızımla torunumun cesetlerini gördüm. Birbirlerine sarılıp gittiler. Yavrularım kucak kucağa gittiler. Ceset parçalarını, kollarını topladım. Yumuşacık kolları vardı. Torunumun kolunu naylon leğene attılar. İnsan o insan! Her yerde parçalanmış cesetler vardı. Patlamanın olduğu yerde sular fışkırıyordu. Arabalar parçalanmıştı."

Döne teyze "Bu zalimliği bir daha bize gösterme." diye Allah'a yalvarırken, gözyaşları içerisinde, "Savaş etmedik. Biz kime ne yaptık? Ne ettim yavrum? Ateşler yandı. Boşu boşuna gitti yavrularım." diyerek üzüntüsünü dile getirdi.

YURT, 18 Mayıs 2013

---

Reyhanlı Halkına Bile Gaz Bombası

Reyhanlı'da, polis katliamın 1. haftasında yapılmak istenen eyleme izin vermeyeceğini açıkladı. Halk toplanmaya başlarken, polis barikat kurarak beklemeye başladı. Polis halka gaz bombaları ile müdahale ediyor, Reyhanlı halkı isyanda: Acımızı yaşamamıza bile izin yok.

Reyhanlı halkının canlarını yitirdiği yerde yapmak istediği anma polis tarafından engellendi. Reyhanlı halkının canı bu kez polisin bombaları nedeniyle yandı. Bombaların patladığı yerde, gaz bombaları patladı! Halk anmasını yapamadan, gözleri yaş, dillerinde "AKP İstifa" sloganları ile 'evlerine' döndü.

Gösterilere katılan Reyhanlılı bir yurttaş, polis saldırısını şöyle tarif ediyor: “Polis bize geçen haftaki saldırıda niye ölmediniz der gibi saldırıyor.”

Güncelleme 13:21

Yaralanan iki yurttaşa ambulansta müdahale edildi. Kolunda plastik mermiyle yaralanan bir Reyhanlılı soL muhabirine şunları söyledi: "Devlet baba sağolsun, kolumuzdan plastik mermi ile yaralandık. Tayyip Amerika'da, burada da acımıza acı kattılar."

Öte yandan, 2 kişinin de polis tarafından gözaltına alındığı öğrenildi.

Halk polislere "Tayyip'in polisleri, Fethullah'ın polisleri, Amerika'nın polisleri" diyerek tepki gösteriyor.

Güncelleme 13:09

TOMA'lar ara sokaklarda yurttaşları kovalıyor. Polisin plastik mermi kullandığı da iddia ediliyor.

Güncelleme 13:04

Polis halka 3. kez müdahale etti. TOMA'lar tazyikli su sıkarken, çevik kuvvet polisleri kitleyi hedef alarak gaz bombası atıyorlar.

Halk, eylem alanının etrafındaki evlerden ve kahvehanelerden polise sandalye ve taş atmaya başladı.

Güncelleme 12:55

Polis halka ikinci kez çok sert bir biçimde müdahale etti. Geri çekilen Reyhanlılılar tekrar toplanmaya çalışıyor. Ara sokaklarda insanlar, "Acımızı yaşamamıza bile izin vermiyorsunuz" diyerek polise tepki gösteriyorlar.

Güncelleme 12:43

Polis gaz bombalarıyla müdahale etti. İlk müdahale ile dağılan halk yeniden toparlanıp barikata doğru tekrar yürüyüşe geçmeye hazırlanıyor.

Güncelleme 12:08

Reyhanlılılar ilçe merkezine ulaşmak için ara sokaklardan koşuyorlar.

Güncelleme 12:01

Kitle son bir kez barikata yüklendi. Açılmaması üzerine insanlar ara sokaklara doğru koşmaya başladı. Reyhanlılılar, "Basını susturdun bizi susturamazsın" diye slogan atıyor.

Reyhanlı'da, polis katliamın 1. haftasında yapılmak istenen eyleme izin vermeyeceğini açıkladı. Halk toplanmaya başlarken, polis barikat kurarak beklemeye başladı.

Güncelleme 11:38

İlçe girişinde saat 12.00'de toplanan CHP Hatay Milletvekili Hasan Akgöl'ün de aralarında bulunduğu Reyhanlılar, gösteriye izin verilmeyince, polis barikatını aşarak, ara sokaklardan ilçe merkezine yürüdü.

Atatürk Caddesi'nde yeniden toplanan grubu durdurmak için kurulan polisin ikinci barikat da göstericiler tarafından aşıldı. İkinci patlamanın olduğu PTT binası meydanında polis halka gaz bombası attı.

Polis barikatının arkasından da bir grup geldi. Oturma eylemi yapan Reyhanlılılar polis barikatına yüklenmeye başladılar.

Güncelleme 11:32

Kitle polis barikatının önünde oturma eylemi yapıyor. "Katil ABD, işbirlikçi AKP", "Hükümet istifa", "AKP'nin polisi yıldıramaz bizleri" sloganları atılıyor. Polis dağılmaları yönünde anonsa başladı.

Reyhanlılılar, patlamanın gerçekleştiği yere giderek saygı duruşunda bulunmak istiyorlar.

Güncelleme 11:21

Polisin eylem alanına giden yolları kestiği ve insanların toplanmasına izin vermediği belirtiliyor.

Güncelleme 11:16

CHP Hatay Milletvekili Hasan Akgöl polis yetkilileriyle görüşerek yürüyüşe izin vermelerini, insanların acılarına saygı göstermelerini istedi. Polis, "güvenlik" gerekçesiyle yürüyüşe izin vermeyeceğini söyledi.

Toplanan grup ise "Cenazeler burada, Tayyip Amerika'da" sloganları atıyor.

(Foto: İbrahim Karcı)

SOL PORTAL



YURT, 18 Mayıs 2013

Redhack'ten Reyhanlı Belgeleri: Bombalı Araçları El Nusra Hazırladı

"Kızıl Hackerlar" olarak bilinen Redhack bu kez 51 kişinin hayatına mal olan Reyhanlı saldırılarıyla ilgili Jandarma İstihbarat Belgeleri'ni yayınladı. Belgelere göre; Suriye’de faaliyet gösteren El Kaide yanlısı gruplara ulaştırılmak üzere hazırlandığı iddia edilen bomba yüklü araçlara ilişkin detaylara yer veriliyor. Böylelikle MİT'in raporu da doğrulanmış oldu.

Kızıl Hackerlar olarak da bilinen Redhack bu kez 51 kişinin hayatına mal olan Reyhanlı saldırılarıyla ilgili istihbarat belgelerini yayınladı.

Daha önce Dışişleri ve İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, hatta Türk Silahlı Kuvvetleri’nin internet sitelerini hackleyen Redhack bugün öğlen saatlerinde Twitter'dan ellerine Reyhanlı saldırılarıyla ilgili Jandarma İstihbarat Daire Başkanlığı'na ait bir takım gizli belgeler geçtiğini duyurdu.

Redhack yaklaşık 2 saat sonra ise "Reyhanlı'da ne oldu? Ne oluyor? İşte bu soruların cevabı" Tweet'i atarak, Jandarma İstihbarat Daire Başkanlığı'na ait olduğu iddia edilen belgeleri paylaştı.

redleaks.blogspot isimli sitede belgeleri yayınlayan Redhack, "Elimize mail yoluyla gecen Hatay Reyhanlı patlamasina ait Jandarma İstihbarat Daire Başkanlığınin "gizli" belgeleri yayinliyoruz. Reyhanli halkini sadece bombalar degil, sansür de katletti. İstihbarati cok önceden alınan bombaları eğer "sırf savas çıksın" diye halkın arasına salarsanız, böylede birileri oyununuzu bozar. Gerçekleri birilerinin ulastırmasi lazımdı, bizde bunu yapıyoruz. Korkmuyoruz çünkü hayat korkakları affetmez." dedi.

"NUSRA CEPHESİ'NE BOMBA YÜKLÜ ARAÇLAR"

Belgelerde, Suriye’de faaliyet gösteren El Kaide yanlısı gruplara ulaştırılmak üzere hazırlandığı iddia edilen bomba yüklü araçlara ilişkin detaylara yer verilirken bu araçların Suriye tarafından arandığı bilgisi dikkat çekiyor.

Redhack’in yayınladığı belgelerde ayrıca, söz konusu planların, 25 Nisan tarihinde elde edildiği belirtilen ve Suriye’deki en etkili silahlı muhalif gruplardan El Nusra’nın, üç araca Türkiye’ye yönelik bir eylemde kullanmak üzere bomba düzeneği yerleştirdiği yönündeki bilgilerle paralellik taşıdığı ibaresi dikkat çekiyor.

MİT RAPORU DOĞRULANMIŞ OLDU

Redhack'in ele geçirdiği belgelerdeki bilgiler MİT'in raporuyla da uyumlu. Böylelikle Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT), Suriye’nin Rakka kentinde 23 Nisan’da 3 otomobile bomba yüklendiğini ve şüphelilerin Türkiye’ye saldırı planladığını, bombacıların Gaziantep, Hatay ve Şanlıurfa’da üç ayrı sınır kapısını kullanabileceğini yönünde raporu da doğrulanmış oldu.

Redhack'in ele geçirdiği istihbarat belgelerinde de aynı bilgilerin yer aldığı görülüyor. (İLGİLİ HABER: Bombalar muhaliflerin kontrolündeki Rakka'dan)

Redhack'in Reyhanlı'da yaşanan ve 51 kişinin yaşamını yitirdiği patlamaya ilişkin paylaştığı belgelere BURADAN ulaşabilirsiniz.



YURT, 22 Mayıs 2013

Başbakanlık Raporu: 'Reyhanlı dosyası kapatılsın'

CHP Hatay Milletvekili avukat Refik Eryılmaz, Reyhanlı'da 53 kişinin hayatını kaybettiği patlamalarla ile ilgili Başbakanlık müfettişlerinin, herhangi bir devlet görevlisinin veya yetkilisinin, olaylarda kusurunun veya ihmalinin olmadığına dair rapor hazırlandığını söyledi. Eryılmaz, "Bu, şu demek oluyor; Dosyayı kapatalım. Bu, Hatay Cumhuriyet Başsavcısı'nın yürüttüğü soruşturmaya bir müdahaledir" dedi.

Cilvegözü Sınır Kapısı'nda 11 Şubat'ta ve Reyhanlı İlçesi'nde 11 Mayıs'ta meydana gelen patlamalarla ilgili olarak, sis perdesinin aralanmadığına dikkat çeken Eryılmaz, Başbakanlık müfettişlerinin raporu doğrultusunda, öne sürülen iddiaların tekrar gündeme geldiğini, olayın sonuna kadar takipçisi olacaklarını söyledi. Cumhuriyet tarihinin en büyük terör saldırısının yaşandığını, bu olayla ilgili çok çeşitli spekülasyonlar yapıldığını, olayla ilgili dava açılmadığını ve gizlilik kararının devam ettiğini söyleyen Eryılmaz, şöyle konuştu:

"Patlamanın şekline bakılacak olursa, biri belediyenin önünde, diğeri PTT şubesine yakın bir yerde yaşandı. İki resmi kurumun önünde yaşanan patlama ile ilgili kamera kaydının olmaması, ayrıca iki patlama arasındaki 50-60 işyeri önündeki kamera kayıtlarının toplanmış olması, bir tek kamera kaydının basına yansıtılmaması, şaibeleri ve sis perdesini daha da farklı noktalara taşıyor. Olayla ilgili kişilerin yakalandığına dair iddialar var. Ancak, olay öncesinde jandarma istihbaratının gönderdiği raporu dikkate aldığımızda, bu olayın önlenmemiş olması, bu olayın önüne geçilememiş olması, bir takım soru işaretlerini beraberinde getiriyor. Nitekim, olayın hemen sonrasında, Başbakan'ın bir açıklaması oldu. İstihbarat ile emniyet arasında koordine eksikliğinden söz etti ve 'Biz bu olayı soruşturacağız' dedi ve Başbakanlık bünyesinde müfettişlerini bölgeye gönderdi. En son, bu müfettişlerin hazırladığı raporun içeriğine baktığımızda, bu olayla ilgili herhangi bir devlet görevlisinin veya yetkilisinin kusurunun veya ihmalinin olmadığına dair rapor hazırlanmış. Bu rapor konuyla ilgili soruşturmayı yürüten Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmiş. Bu, şu anlama geliyor; Başbakanlık, 'Biz yetkili olarak bu konuyu araştırdık. Burada herhangi bir görevlinin devlet memurunun görevini ihmal etmediğini düşünüyoruz. Dolayısıyla sen de yürütmüş olduğun soruşturmanın üzerini kapat.' Bu, Başbakan'ın Hatay Cumhuriyet Başsavcısı'nın yürüttüğü soruşturmaya bir müdahaledir. Bu da bu konuda ortaya atılan iddiaları bir kez daha gündeme getiriyor. Biz bu olayın takipçisiyiz. Biz de bu olayla ilgili gizlilik kararı kaldırıldıktan ve dava açıldıktan sonra, arkadaşlarımızla bu davayı takip edeceğiz."

'HÜKÜMET SINIFTA KALDI'

Reyhanlı'da yaşanan patlamalarla ilgili, hükümetin desteklediği radikal dinci grupların olaylarda parmağının olduğunu iddia eden Milletvekili Eryılmaz, Cilvegözü Sınır Kapısı'nda meydana gelen patlamanın da sır perdesinin aralanmadığına dikkat çekti. Gezi Parkı eylemlerinde yaşananlar ve Hatay'daki patlamalarda ilginç gelişmeler yaşandığına dikkat çeken Refik Eryılmaz, Gezi parkı eylemlerine katıldığı için gözaltına alınan 12 gencimiz vardı. Bu gençlerimizi, Adana F Tipi cezaevinde ziyaret ettik. Davayla ilgili de bir araştırma yaptık. İlginçtir, televizyona çıkartılıp, 'olayın failidir' diye lanse edilen kadının, pişmanlık neticesinde salıverildiği haberleri çıktı. Burada çok ilginç şeyler yaşanıyor. Cilvegözü'nde de soru işareti var. Reyhanlı'da da soru işareti var. Biz hala, bu iki olayın da, hükümetin desteklemiş olduğu, radikal, köktenci grupların parmağı olduğu yönünde ciddi şüphelerimiz var. Bunun için de, her iki davayı yakından takip ediyoruz. Hükümet, maalesef bu yürütmüş olduğu iki davadaki soruşturmalarda sınıfta kalmıştır" diye konuştu.

'YEREL SAVCININ YETKİLERİNE MÜDAHALE VAR'

Türk Ceza Usulü Kanunu'na göre, soruşturmanın direk Adana Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcısı'na verilmesinin de kafalarda soru işareti bıraktığını vurgulayan Eryılmaz, şöyle devam etti:

"Hatta, olay yeri savcılarının da Reyhanlı ve Cilvegözü olaylarında by-pas edilmiş olmaları, olayın Adana Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısına devredilmiş olması, aslında şaibeleri bir kat daha artırmaktadır. Çünkü, Türkiye'de Ceza Usulü Mahkemeleri Kanunu'muzda, olay yeri savcısının da olay yerine gidip, delileri toplaması, soruşturma yapması, fezleke hazırlayıp yetkili savcıya vermesi gerekiyor. Fakat burada, yerel savcının da yetkilerine müdahale edildiği, sanki olayın üzerinin örtülmeye çalışıldığı ya da istedikleri şekilde manipüle edilmeye çalışıldığı gibi bir sonuç ortaya koyuyor. Bu olayları Türkiye'nin gündemine getireceğiz."

'KAMERA KAYITLARI VAR, KORKUYORLAR'

Reyhanlı ve Cilvegözü Sınır Kapısı'nda, kamera kayıtlarının içerisinde, hükümeti sıkıntıya sokacak görüntüler olduğunu savunan CHP'li Eryılmaz, şöyle dedi:

"Gizlilik kararı devam ettiği için sanıkların mahkemelerdeki beyanları önemlidir. Bunların, duruşmada nasıl bir ifade vereceğini bilemiyoruz.Toplanan deliler nelerdir, istihbarat raporları, kamera kayıtları, bunların hepsinin ortaya çıkartılması gerekiyor. Bugün, en ufak, sıradan bir hırsızlık olayını dahi, o bölgedeki kamera kayıtlarından bir iki saatte hemen tespit edip bulabiliyorken, olaylarla ilgili hiçbir kamera kaydının, görüntünün olmaması, kesinlikle, mantıklı kabul edilebilecek bir şey değildir. Esas soru işareti zaten ordadır. Aslında, ellerinde kamera kayıtları var. Görüntüler var fakat bu görüntülerde, onları sıkıntıya sokacak görüntüler olduğu için bunun üstünün örtülmeye çalışıldığını görüyoruz."

SINIR EL-NUSRA İLE EL-KAİDE'NİN KONTROLÜNDE

Bölgenin, 'Türk Silahlı Kuvvetleri'nin denetiminden çıkmış, silahlı grupların denetimine girmiş gibi pozisyon olduğunu' ileri süren Refik Eryılmaz, tehlikenin büyük olduğunu, hükümeti sürekli uyardıklarını belirtti. Radikal dinci gruplar El-Nusra ile El-Kaide'nin, dünyanın en tehlikeli örgütleri olduğunu ve Türkiye-Suriye sınırında 'cirit attıklarını' savunan Eryılmaz, şunları söyledi:

"Bu sadece, Hatay ile ilgili değil. Gaziantep'te, Kilis'te, Urfa'da, Suriye sınırında, maalesef silahlı gurupların kontrolünün, sanki kendilerinde olduğu izlenimi ortaya çıkıyor. El-Nusra, El-Kaide gibi radikal köktenci gruplar, bölgede rahatlıkla cirit atıyor. Bunlar, maalesef hükümet tarafından da destekleniyor, korunuyor, kollanıyor. Bunların, önümüzdeki süreçte Türkiye ile daha doğrusu hükümet ile olan ilişkilerinin bozulması halinde, yani hükümetin bunlara desteğini geri çekmesi halinde, bu radikal grupların Türkiye'yi hedef alabileceği konusunda bizim sürekli olarak uyarılarımız var. Bunun örnekleri de var. Afganistan'da, Irak'ta, Libya'da hala çatışmalar devam ediyor. Patlamalar sürüyor. Bu kadar tehlikeli ve bir takım uluslararası ülkelerin, özellikle Amerika ve İsrail gizli servislerinde irtibatlı olduğu, bu silahlı gruplarla işbirliği yapmanın, ülkenin güvenliği açısından çok ciddi bir sorun oluşturabileceği konusunda endişelerimiz var. Hükümete, yaklaşık bir buçuk yıldır uyarılarda bulunuyoruz. Ama hükümet, bizim bu uyarılarımızı hiçbir şekilde dikkate almadığı gibi, bununla ilgili herhangi bir tedbir de almadığını görüyoruz. Halkımızın da, bizim de, bu konuda tedirgin olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum."

VATAN, 13 Eylül 2013