'İnsan Atatürk saçmalığı'

'İnsan Atatürk saçmalığı'

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzt Mar 08, 2010 18:03

'İnsan Atatürk saçmalığı'

Yüzyıllar boyunca filozoflar “insan” tanımı üzerinde tartışmışlardır.

Descartes’da insan aklı ile Tanrısallık bir arada algılanırken, İbni Sina’dan Spinoza’ya hatta Hegel’e kadar insan tini ile Tanrısal tinin özdeşleşmesi ana öğretilerden biri haline gelmiştir.

Oysa günümüzde “insan olma hali”, Tanrısal özelliklerin yitirilip, yiyen, içen, sı.an, şehvet düşkünü, kötü alışkanlıklara sahip “aşağılık bir varlık olma hali” ile tanımlanmakta hatta daha kötüsü algılanmaktadır.

“Eee, insanoğlu çiğ süt emmiş...”, “ insanız, hepimiz hata yaparız”, “insan değil miyiz, her şey olur” vs... gibi sözlerle düşük davranışlar “insan” tanımıyla özleşleştirmeye çalışılmaktadır.

Hal böyle olunca, “insan olma sendromu” yaşayan günümüz insanı estetik, etik anlayış, bağımsızlık ve yaratıcılık kavramlarını rafa kaldırmıştır.

Aksine, faydacılık, kolaycılık ve ahlaksızlık bataklığında “kişi” olma yetilerinden uzaklaşıp “sürü insan” olma halini tercih etmiştir.

* * *
Ülkemizde ‘sürü insan’, ‘gütme’ ve ‘fayda sağlama’ psikolojisi ile hareket eden bazılarında bugünlerde yeni bir moda başladı.

“İnsan Atatürk”ü aramak...

Filmlerde, kitaplarda ve köşe yazılarında...

Ne saçma.

Ne yani şu ana kadar “İnsan olmayan Atatürk mü yazıldı, çizildi?”

İşte bu “İnsan Atatürk’ü” aramak, yozlaşma bataklığının gerçek bir sürecidir.

“İnsan Atatürk’ü aramak” kulağa ne kadar masum bir istek olarak geliyor değil mi?

Ama değil...

İşte tam bu noktada “insan olma” tanımı devreye giriyor.

Descart’tan Hegel’e ‘insan’ tanımının Tanrısal özelliklerini yok sayıp, sigara içen, alkol bağımlısı, korkak, yalnız, egosu birdirbir oynarken bile tavanlarda dolaşan insanı aramak sadece ve sadece “insan olma bilincini” yitirmiş kişilere mahsustur.

Başka türlü olması mümkün değildir.

* * *
Bu puslu havanın, kafası karışmışların hastalıklı taleplerine malzeme üretme zamanı olması da sürecin gereğidir.

Birçok düzmece ve aşağılık lafların üretildiği günümüzde “İnsan Atatürk”ü bu tanımla arama sevdası aslında “Ata’mızı öldürme” güdüsünden başka bir şey değildir.

Onlara haykırmak, bağırmak istiyorum...

Size ne?

“İnsan nedir?” sorusunun cevabını bilmeyecek cehallette olan sizler, size ne?

Cevap hazır...

“Geçmişini bilmeyenlerin, bugün yaşadıkları durumu anlamaları mümkün değildir....”

“Hımmmm, günde bir kaç paket sigara içmek, bugün Ermeni Tasarısının Amerika’da nasıl kabul edildiğini bize açıklar mı?....” Saçma...

Madem bu kadar bilgilisiniz, o zaman yozlaşmamış tanımla “İnsan Atatürk’ü arayın...”

İnsan olmayı sadece zaaflarla açıklamayın.

Onun zekasını, mütiş dehasını, ileri görüşlülüğünü, yaratıcılığını, diplomatik kıvraklığını ve cesur devlet adamlığını öğrenin.

Öğrenin ki gerçekten bugün olanları anlayabilesiniz.

Ama siz önce kendi gerçeğinizi öğrenin.

Kendini bilmeyen, hiç bir şeyi bilemez.

Kişi kendini bildiği sürece “insan olma bilincine” ulaşılır.

Not: Scheler’e göre ise insan doğuştan günahkar bir varlıktır. İnsan denen varlık kendisini öylesine mağrur ve başdöndürücü bir yüksekliğe koymuştur ki artık insan, üst insan kimliği ile karşılaştırıldığında “utanç verici” bir varlıktır. Bacon, Hume, Spencer gibi pozitivistler ise insanı “iç güdü” varlığı olarak kabul etmiştir. Eğer bu tanımlarla hareket edilirse, durum daha da kompleks bir hal alır. Çünkü “İnsan Atatürk”ü arayanlar da ne yazık ki ‘insan’dır...


Yelda CUMALIOĞLU, 8 Mart 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 7 konuk

x