Jandarma'da Balyoz sanıkları tasfiye ediliyor

Siz; sakın kul hakkından, adaletten, hukuktan, insanlıktan, vatandan, kahramanlıktan, vefadan bahsetmeyin...

FETÖ'nün yapmak istediğini yaptınız...

Yaparken de ağzınızdan düşürmediğiniz Allah'ı unuttunuz...

Ne yaptığınızı en iyi o biliyor...

Balyoz bir kumpastı.

Asrın kumpasıydı.

Yıllarca medya üzerinden linçe tabi tutulduk.

Uzunca bir süre cezaevinde kaldık.

Hukuksuzca yargılandık...

Bir kısmımız cezaevinde can verdi.

Bir kısmımız onulmaz hastalıklara gark oldu.

Yakınlarımız vefat etti, hastalandı.

Ailelerimiz maddi manevi travma yaşadı...

5 yıl sonunda bu cendereden çıktık.

Bu süreçte çok içimiz yandı.

Çok az bir kısmımız sistemde kalabildi.

15 Temmuz'da Fetullahçı çeteye de, o az kalan insanlar müdahale ettiler.

Aradan bir yıl geçti.

O gece şüpheli hareketleri kameraya yansıyan, derdest edildiği söylenen birileri öne çıktı.

Meğer en kahraman onlarmış...

Ve FETÖ'nün kumpasıyla yılları çalınanların şimdi de emeği çalındı.

Hiç utanmadınız değil mi?

Bugün Jandarma'daki atamalara bakınca Balyoz'dan hayatı karartılmış arkadaşlarımızın, bırakın terfiyi, biri hariç herhangi bir yere atanmadıklarını gördük.

Duyuyoruz ki bir kararnameyle Balyoz'dan yargılananların hemen hepsi emekli edileceklermiş!

Onlar alışıktılar böyle şeylere, önemli değil!

Ama bugün tıpkı Balyoz davasında hükmüm onandığında sızladığı gibi sızladı ciğerim.

Bu çocuklar, bir kere daha mağdur ediliyorlar...

Hiç bir ahlaki değer tanımadan.

Balyoz'da ciğerimizi yakan zalimleri, öfkemi bastırarak Allah'a havale etmiştim.

Şu anda halleri ortada.

Bu yapılanlar da ancak onların yapabileceği cinstendir...

Sızlayan yüreğim ve hiç bir haksızlık karşısında sessiz kalmayan karakterim gereği sizi Allah'a havale ediyorum.

Bakın görün...

Dün benzer şeyleri mahkemelerde söylediğimizde o FETÖ militanı hakim ve savcılar gülüyorlardı. Öyle güçlü görüyorlardı ki kendilerini...

Sanırım siz de yazdıklarımı okuyup güleceksiniz.

Gülmeyin kahkahalar atın!

Çok güçlüsünüz, dünküler gibi.

Yalan ve iftiralarınıza inandırdığınız, kandırdığınız egemenle istediğinizi kabul ettiriyorsunuz...

Tıpkı dünküler gibi.

Ne kadar benziyor her şeyiniz...

Aranızda ton farkı var sadece.

Çok yazmak istediğim şey var!

Ama takip edenleri de sıkmak istemem...

Yüreğimin bütün gücü ve inancıyla sizi ağzınızdan düşürmediğiniz ama uygulamalarınızda hiç hatırlamadığınız yaradana havale ediyorum...

Em. Kur. Alb. Mustafa ÖNSEL, 23 Temmuz 2017