
Ulusal Kanal’da Oktay Ekinci’nin İmar Dosyası programında İstanbul Mimar Mühendis Odalarından iki konuk vardı (19.4.2012). Heyecanlandım, alt yazıda “Odaların denetim yetkisi kaldırıldı” diye not vardı. Depremle iç içe yaşayan bir şehirde denetim yetkisi kaldırılan bir odanın elbette konuşması gerekiyordu.
İstanbul İnşaat Mühendisleri Odasının başkanı Cemal Gökçe ve İstanbul Mimarlar Odası 2.Şubesinin başkanı M.Sabri Orcan, sertifikalı Yaşam Boyu Öğrenme kurslarını hazırlarken bakanlıkla çok iyi çalıştıklarını söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıyla, yani MYK ile çalışmışlardı. Şimdi meslek etiğine aykırı olarak ellerinden denetim yetkisinin alındığından şikâyet ediyorlardı, sicil dosyalarını artık tutamayacaklardı.
Program kapanırken, Oktay Ekinci ısrarla “Bu yönetmelikleri yapan kim?” diye onlara sordu. Cevap veremediler. “Getirilen KHK’larla oldu bunlar” diye geçiştirdiler. Bence cevabı biliyorlardı. Çünkü 2006 yılında mühendislik diplomalarının kaldırıldığında 5544 sayılı kanunla kurulan MYK adlı kurumun yönetiminde mühendis odalarından temsilci var ve hatta MYK gelirlerine bütün odalar katkı veriyorlar, bu kurumun küresel piyasa üst kurulu gibi çalıştığını nasıl bilmezler?
Mühendislik diplomaları kaldırılırken, mühendislik fakültelerinin müfredatları paramparça edilip sertifikalı kurslara çevrilirken odalar hiç ses çıkartmadılar. Dahası, sertifikalı Yaşam Boyu Öğrenme sektör komitelerinde Mesleki Yeterlilik Kurumuna destek verdiler ve meslektaşlarına paralı sertifikalı kursları kendileri açtılar.
Oktay Ekinci’nin konukları olanların dışındaymış gibi sızlanıyordu. Onların sızlanmaya hiç hakkı yoktur. 2006 yılında MESLEKİ YETERLİLİK KURUMU kurulurken, denetim yetkisinin ellerinden alınacağını biliyor olmalıydılar. Odalara verilen mezunların staj dosyalarını tutma hakkı, odaları bu işten nemalandıracaktı. Daha işe başlamamış gençlerden staj dosyası diye para almak çok mu etikti? Şimdi de “Meslektaşlarımızla meslek odasının arasına mesafe girdi” diye yakınmaları yersizdir.
Kusura bakmasınlar, diplomalardan mühendis unvanı kalkarken hiç seslerini duymadık. Savaş Küçükyavuz ve İsa Eşme imzalı, Erdoğan Teziç döneminde çıkartılmış olan YÖK belgesi ortadadır. Sadece Elektrik Mühendisleri Odası itiraz etmişti bu karara. Belgeyi İnşaat Mühendisliği öğrencileri göndermişti bana, ben de EĞİTİM KÜRESEL PİYASAYA TESLİM (2009) adlı kitabımda yayınladım.
Koskoca mühendislik fakültesi diplomasını geçersiz sayacaklar, sen buna sessiz kalacaksın, şimdi senin sicil-denetim iznin kaldırılmış, ağlayacaksın...
Bizi buralara getiren 5544 sayılı MYK yasasına ve o yasayı çıkartanlara hiç mi tepkileri yok bu oda yöneticilerinin?
Denetim yetkimiz alındı diye feryat ediyorlar, haklılar. Peki de, 662 sayılı KHK ile bütün kamu ve özel alanlarda mali denetim yabancılara verildi, buna bir şey demiyorlar. Size kalite kontrol yetki belgesi neden versinler ki, mali denetimi yabancılara verirken bütün yetkinizi de yabancılara vereceklerini neden anlamadınız?
Sn.Orcan ve Sn.Gökçe artık fakültelerin kapanacağından da habersizdirler. Yaşam Boyu Sertifikalı Kurslara "evet" vermekle öğünüyorlar, HARAKİRİ yapıyorlar da haberleri yok... Müfredatları kuşa çevirip sertifikalı kurslara devrettiğinizde geriye mühendislik fakültesi mi kalır?
"Bizi uyuttular, buraya varacağını anlayamadık, biz de şimdi müfredat kırıcıların başını açıklıyoruz; bu yönetmelikleri MYK hazırlıyor, KHK’ları da orası hazırlıyor” deseler ya… Tekrar seçilme şansları bile olur. Bir daha seçilmemekten korkuyorlardır, keşke gerçeği açıklayarak harakiri yapsalar, belki toplumda bir uyanışa vesile olurlar. Haftaya İnşaat Mühendisleri Odasının genel kurulu var, oraya gideceklerse, sızlanmak yerine MYK gerçeğini açıklasalar bence daha çok oy alırlar.
Bugün şahit olduğum bir şey yüreğimi kan ağlattı. Anahtarcıya gittim, içeride iki kişi çalışıyordu, duvarda iki çerçeve asılıydı, biri 2008 tarihli KTÜ Makine Mühendisliği mezuniyet belgesi (diploma değil, belge), diğeri anahtarcılık sertifikası idi. KTÜ mezunu Makine Mühendisliği okumuş bir anahtarcı… Sordum, mezuniyet belgesinin diploma olduğunu zannediyor, ama imza yetkisi olmadığını biliyordu. Mühendis odasına kayıt yaptırma gereği bile duymamıştı… Mesleki Yeterlilik Kurumunu hiç duymamıştı.
O genç mühendis oğlumuza yüreğim ağladı. Ona harcadığımız eğitim gideri topluma hizmet olarak geri dönmüyor, ortada haince kaynakları boşa harcama ve yaratılmış bilgi kaynağını çöpe atma var. O genç bu nasıl oldu bundan habersiz, onu anlıyorum. Fakat, 400 bin kayıtlı mimar mühendisin odaları var, hukukçuları var ve hepsinin diploması bir yönetmelikle iptal edildi ve bu nasıl oldu, bundan haberleri yok. Yılmaz Dikbaş’ın yazdığı da buydu; “AB uyum protokolü çerçevesinde 1992 yılından beri alınmış olan bütün diplomalar iptal edilecek” demişti, aynen oldu.
Sayın Ekinci’nin konuğu Mimar Sabri Orcan, “işverenin itibar ettiği sertifika” sistemine Dünya Bankasından gelen MYK uzmanları tarafından geçirildiğimizi hiç bilmezmiş gibi, “Gelişmiş ülkelerde meslek hukuku var, biz bunları paylaşma cesareti bile gösteremiyoruz” diye yakındı. Oysa, o gelişmiş dediği küresel korsanların hukukudur şimdi odanın denetim yetkisini ortadan kaldıran, yani diplomaları yok sayan, yani yabancı sertifikaları itibarlılaştıran… Hatta mühendisliği, Kaynak Mühendisliğine kadar indiren ve bunu da 3 aylık kurslarda piyasada isteyene veren.
Oktay Ekinci’nin, mühendis odalarının denetim yetkisini kaldıran yönetmelik için sorduğu, “Bu yönetmelikleri hazırlayan kim?” sorusunun cevabını bütün odalara göndereceğim. Bütün odalar fiilen kapanıyor, başka nasıl anlatayım?
Eğitimci Yazar Mahiye MORGÜL, 19 Nisan 2012
mahiye@gmail.com