Sarai Sierra Olayı Gerçekten Garip!.. / Atilla AKAR

Sarai Sierra Olayı Gerçekten Garip!.. / Atilla AKAR

İletigönderen Oğuz Kağan » Sal Şub 05, 2013 14:34

Sarai Sierra Olayı Gerçekten Garip!..

Türkiye iki haftadır kaybolup sonra da cesedi bulunan ABD’li kadın Sarai Sierra olayını konuşuyor. Olay gerçekten vahim. Bir kadın “Turist” kaçırılıp, hunharca öldürülüyor.

Lakin vaka bünyesinde bir dizi “Tuhaflık” barındırıyor. Çünkü bize tanıtıldığı kadarıyla Sarai Sierra sıradan bir ev kadını. Aniden fotoğraf çekme merakı depreşiyor ve aklına uçağa atlayıp (Hem de kış mevsiminde!) Türkiye’ye gelmek geliyor.

Bana göre olayda mantığa uymayan, “Sonradan uydurulmuş”a benzeyen yanlar mevcut. Bu arada birlikte düşünelim;

1) Sıradan bir kadın (Profesyonel fotoğrafçılık kariyeri yok) kocasını ve iki çocuğunu bırakıp neden birdenbire hiç bilmediği bir ülkeye kalkıp gelsin? Hem de ilk kez yurt dışına çıkan biri olarak!

2) Kocası Steven Sierra birdenbire İstanbul’a gitmek isteyen karısının seyahatini “Destekleme” kararı verdiği söylemiş. Hangi koca karısının “Yaban diyarlara” tek başına gitmesini destekler ki?

3) Niçin evli bir kadın internet üzerinden tanıştığı birinin evinde kalsın ki? Otellerin suyu mu çıktı?

4) 12 bin dolar civarında toplam harcaması olduğu söyleniyor. Onun statüsünde biri için yüksek para. O halde “Finanse” edenler mi var?

5) Ayrıca neden Amsterdam, Münih, İstanbul üçgeninde dolaşsın? Niçin fotoğraf çekmek için böyle karmaşık bir hattı seçsin?

6) Fotoğraf çekecek bir kadın neden makinesiz dolaşsın?

7) “Uçaktan inmediği anlaşıldıktan sonra” niye FBI alarma geçsin, Türk MİT’i ve polisi şimşek hızıyla devreye sokulsun?

8) Kamera görüntülerinde bir kişi Sierra’yı takip ediyor. Bu zaten Türkiye’ye ayak bastığından beri “Takipte” olduğuna yorulamaz mı?

9) Cesedin özellikle Cankurtaran’daki tinerci mekânına bırakılması ve kafasının parçalanması belli bir yanıltma çabası mıydı? Ayrıca görgü tanığı ifadesine göre cesedin otomobille oraya getirilmesi başka bir yerde “Sorgulandıktan sonra” öldürüldüğüne işaret sayılamaz mı?

10) Cep telefonunun ve tablet bilgisayarının kayıp olması hırsızlıktan çok içindeki iletişim bilgilerinin tespiti amaçlı olamaz mı?

Senaryom şu;

Sierra, nedeni belirsiz “Sır” bir ziyaret yapıyordu. Bir “Kurye” ya da “İz sürücü”ydü. Ancak “Mal” taşımıyordu. Taşısa dört ülke gümrüğünden birinde zaten yakayı ele verirdi. DEA adına (Narkotik istihbarat) çalışıyor veya “İkili” oynuyordu! Ya da CIA adına çalışıyordu. (Son günlerin civcivli olaylarına denk gelmesi de ilginç!) Çok daha özel bir “Operasyon”un parçasıydı. Dolayısıyla bize anlatılan sahte bir hayat hikâyesi olabilir.

Sonunda ne olacak acaba? Muhtemelen hızla bir “Sapık” hikâyesine çevrilip kapatılacak gibi. Şimdilik tek eksik bir “Zanlı” görünüyor. Onu da bulurlar yakında!


NOT 1: Son birkaç gündür ise adeta “Yönlendirme haberler” yapılıyor. Önce “Bol para harcamış” dendi. Şimdi kocasının yolladığı 500 dolarlık harçlıklara çevrildi. Gene önce tecavüz yok dendi. Şu ara “Tecavüz yok ama pantalonu ve iç çamaşırı dizine indirilmiş”e çevrildi. Anlaşılan duruma uygun yeni bir “Hikâye” yazılıyor!

NOT 2: Bir de Pippa Bacca olayıyla kıyaslama var. İlgisi varsa da enteresan şekilde olabilir. Hatırlayın Bacca niçin dolaşıyordu? İsrail’i protesto için. Filistin’de “Barış” için. Sonra da başına bu olay geldi. Çok ilginç!


Atilla AKAR, 5 Şubat 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Sarai Sierra Olayı Gerçekten Garip!.. / Atilla AKAR

İletigönderen Oğuz Kağan » Prş Şub 07, 2013 16:05

Sierra İçin Bu Ne "Teyakkuz Hali" Öyle?..

Ne zaman garip bir olay, cinayet, filân olsa kafam bir bilgisayar gibi işlemeye başlıyor. Veriler arasında paralellikler kurmaya, ayraç ve benzeş noktaları ele almaya çalışıyorum. Tescilli “Komplo teorisyenliğim” malum! Bazen buna bir de “Hafiyelik” ekleniyor. “Mantıklı mantıksız” demeden zihnimi özgür bırakıyor ve kendimin bile şaşırdığı acayip sonuçlara varıyorum. (Acaba “Polisiye” yazmaya mı başlasam?) Ne yapsam frenleyemiyorum bu duygumu. Anlaşılan “Sherlock Holmes”lüğüm tuttu gene!

İşte Sarai Sierra olayı da bu türden bir olay benim için. 5.1.2013 tarihli “Sarai Sierra olayı gerçekten garip!” başlıklı yazımı okuyan okurlar bilirler. Orada Sierra’nın kimliği, bize anlatılan “Hikâye”nin tutarsızlığı üzerinden olayın daha çok bir “Ajan” vakası gibi koktuğu ve maktulün bir “Servisler savaşı”na kurban gitmiş olabileceğini belirtmiştim. Ayrıntıları tekrar etmeyeceğim. İsteyen arşivden bakar.

Bugün ise burada kafama üşüşen kimi soruları ifade etmeye çalışacağım. Sorular derken bunlar bir “Bilgi”ye hatta “Dedikodu”ya dahi dayanmıyor. Hani insan düşünürken kafasında “Çat” diye bir ampul yanar ya, öylesi. Henüz ham halde bir “İpucu” bile değil. Daha ziyade benim “Anormal” (!) işleyen beynimin “Hezeyanları” bile denebilir. O anlamda bir “Teorim” ya da “İddiam” bile yok.

İlaveten benim dikkatimi şu çekiyor. Tamam, anladık, olay acı ve ABD için “Vatandaşları” kıymetli. Lakin sıradan bir vatandaşı için ABD, FBI, CIA bizim polis, MİT niye bu derece “Teyakkuz”a geçsin? “Turizmin namusu” falan filân da bir orduyu devreye sokup “Sıkıyönetim” ilan etmedikleri kaldı be kardeşim. (Sarai’nin annesi Türkleri tebrik etmiş. Niye anlayamadım. Kızına sağ mı ulaşabildik sanki?) Kaybolan bir Türk vatandaşı hatta herhangi bir turist olsaydı bu kadar “ihtimam” gösterilir miydi?
Demek ki “Başka” bir durum var!

Diğer ilginç gelen noktalar ise şunlar. Daha önce aklıma gelse de -dallandırıp budaklandırmamak için- benim de dikkatimi çeken şu iki noktayı yazmadım. Ahaber Yayın Danışmanı Atılgan Bayar değinmiş, hakkını yemeyeyim. (Kadim “Medrese” arkadaşımı kutlarım!) Birincisi “Sarai”nin aslında bir İbrani ismi olan “Sarah” ile benzerliği. (Yalçın Küçük’leştim!) İkincisi niye cesedin “Gregoryan Ermeni Kilisesi”ne götürüldüğü sorusu. (Muhtemelen morgu olan bir kilise olduğu için olabilir!) Sarai’nin gerçek dinsel-etnik kökeni ne? Bir “Uluslararası dinsel yapı”nın mensubu olabilir mi?

Ermeni kilisesi derken aklıma son zamanların bir haberi geldi. Hatırlanacağı üzere Samatya’da Ermeni kökenli kadın vatandaşlarımıza bir süredir saldırılar oldu. Şimdi de “Cankurtaran”da bu olay. Arada bir “Paralellik” olabilir mi bilmiyorum. Bunu tamamen “Olay mahalli”nden çıkarıyorum hatta bir anlamda uyduruyorum. Orada da kadınlar kafasına vurularak öldürülüyordu galiba. (Anlaşılan birileri bu sorunu provokatif şekilde yeniden kaşımak istiyordu!) Ama nedense ilginç geldi bana. Şayet Sarai “İz süren” bir “Ajan”sa neyin “İz”ini sürüyordu acaba? Sanki “Mesaj” gibi!

Bu noktadan sonra bende de film kopuyor. Devamını getiremiyorum. “Saçmalama” riskim doğuyor. Tekrar ediyorum bunlar bir “İddia” değil, “Paranoyak Esintiler” ya da “Fikir kırıntıları” belki. Arada “Bağ” olabilir mi inanın bilmiyorum.

Sezdiğim tek şey, bu olayın daha büyük çaplı bir “Uluslararası satranç”ın enteresan bir hamlesi olabileceği!..


Atilla AKAR, 7 Şubat 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Sarai Sierra Olayı Gerçekten Garip!.. / Atilla AKAR

İletigönderen Oğuz Kağan » Cum Şub 08, 2013 12:11

Medyanın "Sierra Vakası" İle İmtihanı!..

“Necip Türk basını”nın reflekslerine bayılıyorum. Yeri geldiğinde inanılmaz hikâyeler döktürebiliyor. Şüphe, merak “Acaba” duyguları ise hemen hiç yok. Tabii gazeteciliği sayfa doldurmak, sansasyon yanı olan her habere sorgusuz sualsiz kapı aralamak, kendisine sunulanla yetinmek, kafasındaki klişeleri habere yamamak zanneden “Yerleşik zihniyet” bunu başarabilir mi o ayrı konu!

Nitekim son “Sarai Sierra Vakası” da böyle oldu. Anlatılan “Sahte kurgu”ya inananlar mı, Sierra’yı hemen “Fotoğrafçı” ilan edenler mi, bunlar üzerinden manşetler atanlar mı, “Turizmimiz tehlikeye girecek eyvah” diyenler mi, İstanbul’un “Dünyanın en güvenli şehirlerinden biri” olduğuna inandırmak için istatistikler yayınlayanlar mı (En komiği de “Tek vatandaşı için gerektiğinde dünyayı ayağa kaldıran ABD” söylemiydi bence!), vb. gırla gidiyordu. Yaşasın “Vasatizm”in diktatörlüğü!

Şimdi bakıyorum da rüzgâr tersine döndü. Baştan sormaları gereken soruları sormaya başladılar. (Adama “Günaydın!” derler!) Tabii gene hak yemeyeyim (Ben dahil) medyada birkaç kalem olaydaki tuhaflık ve mantıksızlıklara daha ilk anlardan itibaren dikkat çektiler. Uyardılar. Ana dinleyen kim? Önceleri ısrarla görmezden geldiler. Baktılar ki “Hikâye” dökülüyor mecburen çark ettiler. Hele şimdilerde pek açıldılar maşallah!

Açıldılar, çünkü artık olay “Gizlenemez” boyutlar aldı. Örneğin FBI’ın “Türkiye’ye sadece fotoğraf çekmek için gitmediğini düşünüyoruz. İstanbul’da karanlık kişilerle görüştü” demesi üzerine olmayan jetonları düşecekti. Aslında kafalarını biraz işletseler olaydaki tuhaflıkları göreceklerdi ama zihinlerini bu yönde işletmeye alışmamışlardı. Daha doğrusu böylesi çok daha zahmetsizceydi. Ne zaman “Sam amca” kaynakları durumu tekzip eder o zaman inanırlardı. İyi ama biz bu ihtimali zaten söylemiştik!


YENİ İHTİMALLER VAR!

Ne var ki ben artık bu ihtimalleri de geçtim. Hatta diğeri çökünce “Kurye” ihtimali en “Masum” ve “Makul”ü kalınca şimdi de ona sarılınmış olabilir. (“Ajan”lığı örtmek için!) Bir tür psikolojik “B planı” gibi yani! (Ne demek istediğim için dünkü yazıma bakınız!) Fakat en azından “Gariplikler” ve temel noktalarda bizler haklı çıktık!

Lakin şimdi olayda başka “Tuhaflıklar” belirdi. Bu kez de bir “Seri katil” ihtimalinden söz ediliyor. Gazeteport’un haberine göre aslında “Serai Sierra 5. kurban”. Daha önce de aynı bölgede yabancı uyruklu 4 kadın cesedi bulunmuş. (Hangi uyruktan? Neden onları “Teyakkuz”la aramamışlar?) İlginç!

Ben ise Sierra’nın “Ajan” olma ihtimali üzerinde halen ısrarcıyım. Senaryom ise şu; Sierra İstanbul’a birtakım garip cinayetleri araştırmak için gelmişti. Yani bir “İz sürücü” idi. Bazı hazır “Kontak”ları vardı. Mecburen “Kriminal kişi”lerle ilişkiye geçti. Fakat araştırmanın bir aşamasında birileri devreye girdi. Ya yanlış yönlendirdiler ya alenen “Tuzak” kurdular. Sonra olanlar oldu. Cesedi de o bölgeye “Tesadüfen” değil “Mesaj” için bırakıldı. Olay raydan çıkınca onu buraya gönderenler mecburen “Fotoğrafçı turist” hikâyesini ortaya attılar. Muhtemelen “Perdeleme” yapıldı!

Peki bu “Kesin” mi? Elbette hayır! Dedim ya sadece bir “Senaryo.” İnanıp inanmamakta özgürsünüz. Tabii muhtemelen “Turist senaryosu”na hemen inanan Türk medyası bu senaryoya ise inanmakta hayli zorlanacaktır!..

Dünya bazı açılardan hakikaten tuhaf bir yer ve acayip işler dönebiliyor!..


Atilla AKAR, 8 Şubat 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x