Yobazlara kâbus gördüren buluşmaya sadece bir hafta kaldı!

Tarikat ve cemaat gazeteleri panikte... Çünkü 17 Mayıs’da Ankara’da yapılacak Cumhuriyet Mitingi’ne sadece bir hafta kaldı.

Günlerdir kocaman puntolarla yazıyorlar, “Darbeciler yine buluşacak” diye...

Polisteki ‘F timi’ni, yakınlık kurdukları savcıları göreve davet ediyorlar.

Ama ne yalan söyleyeyim, haklılar!

17 Mayıs’ta tüm “darbeciler” Tandoğan’da olacağız yine...

Yine, al-kırmızı bayraklarımızı alıp coşkuyla koşacağız...

Yine; kadın-erkek...

Yine; zengin-yoksul...

Yine; patron-işçi...

Yine; işli-işsiz...

Yine; dişli-dişsiz...

Yine; mutlu-mutsuz...

Yine; hasta-sağlıklı ayırımı yapmadan el ele tutuşmaya gideceğiz.

Yine haykıracağız bir ağızdan:

“Türkiye laikliktir, laik kalacak...”

Yine; biz “darbeciler”in, “Ne şeriat, ne darbe... Tam bağımsız Türkiye” sloganlarıyla sallanacak, başkentteki binaların duvarları...

Yine; başlarını yastığa gömüp, o sesleri duymayacakları bir delik arayacak, birileri!

***

Doğru söylüyor, “Darbeciler buluşacak” diye başlık atan tarikatçı gazete...

Yıllardır karanlığa darbe indiren aydınlık yüzler...

Cehalete darbe indiren öğretmenler...

Hastalığa darbe indiren doktorlar...

Haksızlığa darbe indiren hukukçular...

Yolsuzluğa darbe indiren müfettişler...

Hırsızlığa darbe indiren gazeteciler...

Gericiliğe darbe indiren ilericiler...

Onursuzluğa darbe indiren onurlular...

Bölücülüğe darbe indiren birlikçiler...

Satılmışlığa darbe indiren satılmazlar...

Kısacası...

Tüm gerçek yurtseverler, gerçek demokratlar, gerçek ilericiler, gerçek aydınlanmacılar, gerçek özgürlükçüler buluşacak Tandoğan’da...

“Bu ülkede artık darbe olmasın, şeriat isteyenler yüzünden asker demokrasiyi tekrar kesintiye uğratmasın” diye dökülecek meydana, milyonlarca “darbeci!”

***

İşte:

Din ticareti yapan tarikat gazetecisinin...

Gerçekleri saptırıp, ülkenin tüm kutsallarını üç otuz paraya feda eden bilmem ne vakfı araştırmacısının...

Numaralı cumhuriyetçilerin, döneklerin, nereden geldiklerini unutanların kaygılanması bu yüzden!

Nasıl iki yıl önceki “ilk dalga” Cumhuriyet Mitingleri’ni Ergenekon’la ilişkilendirerek çamur atmaya soyundularsa...

Şimdi de aynı şeyi yapıyorlar.

Oysa; biz iki yıl önce Tandoğan’ı, Çağlayan’ı, Gündoğan’ı, Çanakkale’yi, Manisa’yı, Samsun’u yaşayan milyonlar biliyoruz ki; dikta sevdalısı barınamaz bizim aramızda...

Bırakın özgürlüğümüzden vazgeçmeyi, onun “ö”süne göz dikecek adamın gözünü oyarız...

Bu yüzden boğazınız patlayıncaya kadar bağırın tarikat şarlatanları, kıçınız yırtılıncaya kadar haykırın, “Darbeciler bulaşacak” diye...

Attığınız çamur, yapışmaz bize!

Çünkü; sadece çocuklarının geleceğine göz dikenlere “darbe” indirmeye yemin etmiş, kararlı milyonlarız biz!

Vız gelir, tırıs gidersiniz...

*****

GÜNÜN SORUSU

Ergenekon savcılarının, eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün ifadesini almasının üzerinden günler geçti ve yandaş medyaya hâlâ tek satır bile sızmadı...

Yoksa darbecileri yakalama umutlarını Özkök’e bağlayanlar yanıldılar mı?

*****

CUMHURBAŞKANI’NIN ‘SORUN’U!

Kürt sorunu Türkiye’nin birinci sorunudur” demiş; Prag’dan dönen Cumhurbaşkanı Gül!

Çankaya sofralarından bakınca, öyle görünüyor olsa gerek Türkiye’nin hali...

Ne de olsa koskoca Cumhurbaşkanı... Bu halkın birinci sorununun yoksulluk olduğunu nereden bilecek?

İşsiz kalmayı, ev kirasını ödeyememeyi, açlıktan uyuyamayan çocukların karınlarını musluk suyuyla doldurmayı...

Birkaç bin lira borç yüzünden, intihar etmeyi... Nereden bilecek?

Nasıl olsa; yediği önünde, yemediği arkasında... Liboş aydınlar da masasında!

Çevresi derseniz... Hepsi zengin...

Sakın; “Türkiye’nin gerçek sorunlarını bile bilmiyor” diye kızmayın Cumhurbaşkanı’na...

Suç onda değil; kabul etseniz de etmeseniz de... Bizde!


Mustafa MUTLU

Yobazlara kâbus gördüren buluşmaya sadece bir hafta kaldı!
Cok güzel bir baslik !!!