Yurtseverler bedel öder...

ATATÜRKÇÜ, cumhuriyetçi, çağdaş demokrat olmak kolay mı? Hele böyle dönemlerde...

Emdiğiniz sütü burnunuzdan getirirler, kan kustururlar.

Komplo kurarlar, yargısız infaz yaparlar, hücrelerde çürütürler insanı.

Uğur Mumcu, “Bir kişiye yapılan haksızlık bütün topluma yapılmıştır” diyordu.

“Bir keskin kalem, bir kırık gözlük yürekli yiğitlere hatıram olsun” diye haykırıyordu.

Akıbeti ne oldu?

Ahmet Taner Kışlalı’yı, Necip Hablemitoğlu’nu kimler, neden öldürdü?

Kışlalı, “Sönen her mumun ardından onlarcasını yakın, mumlar değil, karanlık isteyenlerin nefesleri tükenecektir” diyordu.

“Ben arabayı ısıtayım, iki üç dakika sonra gelirsiniz.”
Eşi Nilüfer Kışlalı’ya son sözü bu oldu.

Atatürkçü, cumhuriyetçi, çağdaş ve yürekli yurtsever olmanın bedelini canıyla ödedi.

Acımasız yürekler, Uğur Mumcu ve Necip Hablemitoğlu’na olduğu gibi ona da kıydılar.

Karanlıktan gelip kıydılar, kıydıktan sonra yine karanlığa karıştılar.

Çünkü onlar, yarasa gibi karanlıkta yaşarlar.

“Yeneceğiz bu karanlıkları, bu tutsaklıkları yeneceğiz. Çevremizdeki bu kanlı zincirleri söküp atacağız, diz çökmeyeceğiz, yenilmeyeceğiz” diye haykıran Uğur Mumcu’nun yürekli sesini unutmamıza imkan var mı?
Elbette yenilmeyeceğiz, diz çökmeyeceğiz.

Karanlığın aydınlığı yendiği nerede görülmüş ki?

*

ATATÜRK ilke ve devrimleri...

Çağdaş, demokratik ve laik cumhuriyet...
Tam bağımsızlık...

“Bağımsızlık benim karakterimdir” diyen, uşaklığı reddeden, yürekli, onurlu, alnı ak, başı dik bireylerden oluşan toplum...

Bunlar için savaşan, bunlar için her zillete katlanan, bunlar için seve seve canını veren bütün yürekli kahramanlara selam olsun.

Selam olsun çağdışılığa, karanlığa, taassuba, yobazlığa, zulme ve baskıya direnenlere...

Selam ve rahmet olsun vatan için bir gül bahçesine girercesine şu kara toprağın altına girenlere...

*

YURTSEVERLİK onurlu yaşamaktır.
Boyun eğmemektir.

Karanlığa teslim olmamaktır.
Namuslu ve vicdanlı olmaktır.
Vatanını, vatanının toprağını, suyunu, kurdunu kuşunu karşılıksız sevmektir.
Bedel ödemeyi göze almaktır.
Türk olmaktan gurur duymaktır.
“Ne mutlu Türküm diyene” diyebilmektir.

Bunu söylemekten gurur duymayanlarla savaşımız var.

Atatürk ve laiklik düşmanları ile savaşımız var.
Aydınlıktan korktukları için karanlıkta dolaşan karanlık emelli hainlerle savaşımız var.
Bu günler de geçecek.

Her gecenin mutlaka bir sabahı olduğunu unutmayalım.


Sırrı Yüksel CEBECİ - Gerçek Gündem