Canlı yayında Atatürk hakkında inanılmaz sözler!

Genel & Güncel Konular

İletigönderen yigitler » Prş Şub 19, 2009 21:12

bozkurtlar diyari yazdı:Arkadaslar bizim oralarda bunun gibi adamlara
DÜMBÜK !!! denir.

Bu Haber Türk denilen kanal bence haddini asti!
Gecenlerdede Humeyninin kizini cikartmislardi.
Ben ATATÜRKü sevmiyorum!!!!
Babam Humeyniyi seviyorum demisti...

Bence Haber TÜRK yerine el Molla Tv olsa daha yakisir kendilerine.
Nedir lan bu?Bu kacinci bizleri aptal yerinemi koyuyor bu Molla Tv yöneticisi.
Ya bu isi adam gibi yapin yada Benim ATAMA dil uzatanin vede uzattiranlarin dilini bir gün keseriz...
Bunu herkes böyle bilsin yeter artik serefsizler!!!!


Bu zat'a soyleyecek laf bulamiyorum, cunku terbiyemi bozacak! Boyle serefsizleri TV'den men etmek lazim, yuzlerine tukurulmeye degmeyecek kadar asaglik insanlar bunlar, ama TV kanallarina ellerini kollarini sallayarak cikyorlar. Habeturk'e gelince, felaket bir kanal. Ufuk Guldemir dominde'de berbat bir kanaldi, simdi de Turgay Ciner yonetiminde de kotu. Turgay Ciner galiba korkuyor hukumetten, ATV'yi nasil elinden alip damadina ait Calik Gurubuna verdi TMSF. Tavsiyem, eski gunlerde oldugu gibi, Haberturk'u bir gun kapatma cezasi vermek, ama RTUK bunu yapmaz tabi, cunku bu kanal hukumet yalakasi.
Kullanıcı küçük betizi
yigitler
Üye
Üye
 
İletiler: 600
Kayıt: Pzr Ara 07, 2008 21:41

İletigönderen Oğuz Kağan » Prş Şub 19, 2009 21:18

İzlenceler eklenmiştir.

Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

İletigönderen Ram » Prş Şub 19, 2009 21:22

kush, bir tane herif yoktur, binlerce sivil örümcek vardır.

Hani hain, hadi hain de; MAZICI'nın da ATATÜRK görüşü yetersiz olduğu kadar, duruşunda yanlışlar ve eksikler var. "Efendim, o dönem tek parti iktidarlarına 'diktatörlük' deniyordu, o vakit ATATÜRK de diktatör olarak tanımlanabilir" (gibi) şeklinde bir açıklama yapan dangalaktan daha fazlasını beklemem doğru değildir esasen. Müslüman ile Laik diye ayırıp bunu birbirine kıyaslayan ahmaktan bir şey bekleyemem. Laiklik Selçuklular'da yok mudur, hatta İslâm da bunu öneren unsurlar yok mudur¿? İyi, en azından 7.000 yıldır kendini buralı kabûl ediyormuş, gelişme var diyebiliriz.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen antalyalim » Prş Şub 19, 2009 21:32

Ya arkadaslar bu lavuk hangi görüsü savunuyor aranizda anlayabilen var mi'?
Cami'ye Türk Bayragi asilmasindan rahatsiz olan bi insan, nasil olurda ben Türküm diyebilir, kafam basmiyor...
"Atatürk'ü tartisamiyoruz" diyorda sabahtan beri orda Atatürk'ü tartisan baska birisi midir?
Bu adamla özürlü Tuncay Güney'in bi akrabaligi var midir? merak ediyorum dogrusu...
"Mustafa Kemal'in Askerleriyiz" :turkiye:
Kullanıcı küçük betizi
antalyalim
Çeviri Takımı
Çeviri Takımı
 
İletiler: 522
Kayıt: Sal Ara 16, 2008 21:39
Konum: Evden

İletigönderen maydonos » Prş Şub 19, 2009 21:35

Turkum demiyor zaten..milli goruscu.erbakanin orgutunden.tayyibin yol arkadasi..
Zafercem arkadas bir onceki programi nereden bulabiliriz..
Ram, benimse turkiye isgal edilmemis diyor sonra Ataturk u samsunda ingiliz askerleri karsilamis diyor bu dumbuk ve bu celiski karsisinda da yanit verecek ve bu ayrintiyi sorgulayacak zekada biri yok..Cevizoglu davet etmeli bu dumbuku...Nursen hanim sinirli idi hanimlar duygusal oluyor aslinda karsina daha sakin biri cikarilmali idi..kadincagiz nefes alirken zorlaniyordu sinirden..
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53

İletigönderen Ram » Prş Şub 19, 2009 21:41

Şucu-bucu demek yanlıştır. "Ben ocu-bucu değilim" de diyebilirler. "Sivil Örümcek"tir bunlar, yalana-iftiraya-ahlâksızlığa-hainliğe imân etmişlerdir.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen lozan 2005 » Prş Şub 19, 2009 21:55

Evet arkadaslar cok cirkin sözler.Hemde hic delil hic belge hic bir kanit yokken atip Tutuyorlar.
Ben hep söylüyorum Adamlarin hedefi belli ve net.
Cumhuriyeti yikmak.
Bunun icinde yeminliler.

Ne yapmak gerek onu anlatin bana

Sayin Tas Bence o yazini sil.

Ne yapalim ,ne yapmaliyiz onu izzah edin.
Ben milli Hükümet diyorum.Baska cözüm görmüyorum.
Yikilsin Agalik
Yasasin Cumhuriyet
Kullanıcı küçük betizi
lozan 2005
Üye
Üye
 
İletiler: 716
Kayıt: Cmt Kas 01, 2008 1:58

İletigönderen İlteriş » Prş Şub 19, 2009 22:04

Ben programi sitesindeki video linklerinden izlerken degil ama, daha sonra asagisinda yapilan izleyici yorumlarini okurken yikildim arkadaslar. Bu adami destekleyenlerin olmasi ve sayilarinin bir hayli fazla olusu beni memleketin batacagina ve hatta Anadolu Turklugunun sonunun gelmekte olduguna inandirdi. Cehaletle savasta daha sert tedbirler gerek, bu ihanetlerle kolkola milletimizi yokolusa goturuyor! Tarih bilinci olanlar bilir, bir millet nasil yok olur?

BUTUN DEGERLERI YERLERDE TEKMELENIRSE VE BUNA KARSI CIKANLAR SAYICA AZ OLUP SESLERI BASTIRILIRSA BIR MILLET YOK OLUR.
"Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam istiklâle sahip olmakla gerçekleştirilebilir"

Mustafa Kemal Ataturk
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş
Üye
Üye
 
İletiler: 1197
Kayıt: Cmt Eki 20, 2007 23:05

İletigönderen Egeli » Prş Şub 19, 2009 22:37

.
En son Egeli tarafından Sal Kas 04, 2014 15:34 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kez düzenlendi.
Kullanıcı küçük betizi
Egeli
Üye
Üye
 
İletiler: 1724
Kayıt: Cum Mar 09, 2007 17:40

İletigönderen avrasya » Prş Şub 19, 2009 22:49

Tam da , "TAŞLARI BAĞLAMIŞLAR, İTLERİ SALMIŞLAR"
günlerini yaşıyoruz..

Artık sesleri daha yüksek perdeden çıkıyor..

Türkiye Cumhuriyetinin kurucusuna, kuruluş felsefesine dört koldan saldırıyorlar, emperyalistler ve işbirlikçileri ..

Konuşan kadar, konuşturanlara da bakmak lazım derim, içerden ve dışardan ...
Kullanıcı küçük betizi
avrasya
Üye
Üye
 
İletiler: 279
Kayıt: Prş Oca 15, 2009 23:08

İletigönderen Ram » Prş Şub 19, 2009 23:42

Haksöz Haber Okuyucu Yorumları

Ali Değirmenci
19 Şubat 2009 Perşembe 21:42
Vahyi Bilince Tanıklık


Allah razı olsun Hamza abi. Göğsümüz genişliyor, evimiz güzelleşiyor, bilincimiz bileyleniyor, istikametimiz muhkemleşiyor bunları gördükçe. Seni Allah için seviyoruz; konuşan, öğreten, savunan, tanıklık eden adam!

Seni seviyoruz güzel insan!...

nubeyba_yadigar
19 Şubat 2009 Perşembe 21:37
Bir gün mutlaka..!


Cumhuriyet aydınları soru sormamakla birlikte, sorulmasını ,tartışılmasını da engellediler.soru soranlara, tartışmaya girişenlere bağnaz bir karşı ittifak oluşturdular.''Başarıları'' yaptıkları savunmanın ve teorik ergumanların gücünden değil, arkalarındaki baskıcı devletin gücünden alıyorlardı.Ürettikleri yalanla yaşamayı aydınlanma sandılar.Resmi ideolojinin üreicisi ve yayıcısı olarak da her zaman hakettikleri hediyelere kavuştular. Eğer bu gün bir arabeks kültürel ortama gelmişse, bunun sorumlusu kendi kültürünü aşşağılayıp, mahkum eden zihniyettir. ayrıca her türlü sağlam ve özgür gelişmenin temel koşulu Ulusal Kölelikten kurtulmaktır..Sorumluluğunu bilen müslümanların elleriyle, son bulacak bu köleleik inşalah..

RAFET TEKİN
19 Şubat 2009 Perşembe 21:19
atatürk çözülmeli


mükemmeldiniz hamza bey tebrikler,benim anlamadığım atatürk söz konusu olduğunda atatürkçülerin neden çıldırdığı,neyi saklıyorlar bunlar,bir ara VATAN gazetesinde bir tüsiad çıdan şu sözleri okudum,oldukça düşündürücüydü,atatürk ten asla taviz vermemeliyiz,ilke ve inkılaplarını sulandırılmasına asla izin vememeliyiz.atatürkün arkasında neler var kim bili li taviz vermiyorlar,ayrıca,atatürk lozana inönüyü türkiyenin tapusunu almak için göndermedimi?bu ülke düzeni islam ile bağdaşıyormu allah aşkına,düpe düz emperyalistlerin rejimi,dikkat edilirse atatürke sahip çıkanlar emperyalist yanlısı kaymak tabaka,birinci dünya savaşı sözde kurtuluş savaşı ve fıransız halk ihtilali arasında çok benzerlikler var çok,herşey burda yatıyor?

mücahit
19 Şubat 2009 Perşembe 20:46
DARBE


Bence kurtuluş(kurtarmayan)savaşı emperyalist bir darbedir. Çünkü bu halk eninde sonunda direnecek ve buraların asıl sahiplerinin eliyle emperyalistlerle mücadele edecekti. Lakin ondansa,MKemal'inEmperyalistlerin) eliyle olunca direnen razı direten razı ama halk hala kurtulamadı. Hala anlamış değil darbeler devam ediyor,kimlikler ve kişilikler bozulmaya çalışılıyor,dine afyon görevi gördürülerek halk uyutuluyor Gerçek dinin üstü örtülüyor.Eğitim sistemi insanları öğütüyor(ama hala başarılı olamıyor)vb.Ama sistem hala vıcık vıcık her taraftan dökülüyor.Çeteler iş başında Bütün kurumlar kokuşmuş.halk çaresiz ve gerçek fikirler , gerşek liderler ve gerçek müslümanlar arıyor. tek kurtuluş olduğu bırakın türkiye'de bütün dünyada ihtiyacını hissetiriyor.Ve artık engel tanımayacak artık inşallah.Tabi bu bizler,in çabaları ve Allah'ın yardımıyla olacak...selam ve dua ile

Süleyman Ceran
19 Şubat 2009 Perşembe 20:23
Tebrik


Hamza Abi'yi tebrik ediyoruz.

Editör: Süleyman kardeşim, face... türü sitelerin haksözde reklamlarının ne amaçla olursa olsun yapılmasına karşıyız. Bu nedenle yorumunuz bu kısmı silindi

nurseven
19 Şubat 2009 Perşembe 20:06
nihayet kendimizi anlattık


daha öncede programlara çıkmıştık ama bazısında anlatamadık bazısında anlattırmadılar ama bu sefer çok güzel oldu tam istediğimiz gibi, program sunucusu diğer konuşmacılar, kaliteli düzeyli bir tartışmaydı böyle ortamlarda kendimizi anlata biliyoruz ve muhatabımızı etkileye biliyoruz sadece iki programda sınırlı zamanda dogrularımızı anlatarak ilgileri çekebildik farklılıgımızın farkındalar artık buraya kadar iyi güzelde neden ama hamza abinin bu kadar can alıcı konularda konuşmasına neden izin verdiler yetinmeyip ikinci programa neden çagırdılar artık düzen değişti diyebilirmiyiz bilemiyorum neyin ne oldugunu zamanla anlayacagız

Bezirgan Ailesi
19 Şubat 2009 Perşembe 20:04
Hamza Bey'i Tebrik Ediyoruz


Hamza Bey'i tebrik ediyoruz. Kim bitirebilir ki bizi...

şehide şeyma
19 Şubat 2009 Perşembe 19:21
ihanet devrim olmuş


devrimler olmuştur doğru fakat 1928 de half inkılabı olmuştur ve bir gecede alimlerde cahil kalmıştır

Murtaza
19 Şubat 2009 Perşembe 18:15
yazı-yorum


sayın Nurşenin tartışmada karşı tarafı sesi ile değil fikirleri ile susturması gerekirdi.bunu yapamayınca 'oruç tutmayanlar öldürüldü falan filan' gibi söylemlerle konuyu farklı mecraya çekip çamura yatması da bir çeşit çaresizlik göstergesi olmalı

önder çetin
19 Şubat 2009 Perşembe 17:47
KOLAY GELSİN


Hamza Türkmen'in ardısıra bir Tv.programına çıkıp resmi tarih sorgulamasının paralelinde müslüman hassasiyetlerini dile getirmesi buradan bakınca takdire şayan. Habertürk ve Erdoğan Aktaş'ın burada ki amaçları samimiyet taşıyor muydu, düşünmek gerek.Bazı yorumcu arkadaşların da dediği gibi derse iyi çalışmak gerek:karşı tarafın isteği de muhatabını hazırlıksız yakalamak.Hamza Türkmen kısmen hazırlıklı bir duruş sergiledi.Kendisi de deplasmanda oynadığı geröeğinden yola çıkarak endişelerini dile getirdi zaten.Şike ihtimalinin ağırlıklı olacağı yerlerde hakikaten yem olmamak gerekiyor.Fakat malumatfuruşluğunda alemi yok..Verili tarihi çok iyi bilmenin İlahi mesaya uygun yorumlayamayan zihniyete sahip olduktan sonra onun ne kıymet-i harbiyesi olabilir?

Dolayısıyla derse ne kadar iyi çalışırsanız çalışın size verilecek not bellidir.Önemli olan resmi ve gayr-i resmi verilerden bizim sağlıklı sonuçlar çıkarmamızdır.Bu tür tartışmaları "benim babam senin babanı döver" tarzı bir bakış açısıyla izlemek ve yorumlamak sıkıntılı gibi.

Bütün bunlar fırsat olarak değerlendirilebilir mi,zaman gösterecek.. Sonuçta deplasman deneyleri sonunda insanımıza resmi tarihin ne'liğini gösterdikten sonra tevhidi mesajın olabildiğince gerçekçi duyurulmasına vesile oluyorsa ne mutlu bize. Önemli olanda bu değil mi?

Ayrıca:
Bir vakitler Dücane Cündioğlu'nun katıldığı programlarda düştüğü durumu özetlemek babında "horoz döğüşçülerinin arenasında olmak!" konusuna da dikkak çekmek isterim.Tv.ciler ve program sunucuları Erdoğan aktaş gibi düzgün program idare etmiyorlar sonuçta..Hadi kolay gelsin...

A. Reşit EKŞİ
19 Şubat 2009 Perşembe 17:47
KEMALPEREST -2


dinci bildikleriniz hristiyanla evlenmezler... İşi kurtuluş savaşına getiriyorsunuz... Kurtuluş savaşını halk verdi , arkadaşım halk... Hala mı uyanmayacaksınız... Halk savaşmışken, ölmüşken, yaralanıp esir düşmüşken ona savaş konusunda yöneticilik yapmış birini elinizle gösteriyor ve ; işte sizi bu kurtardı diyorsunuz... Yahu adam ülkesi için ölmüş... Nasıl oluyor da ülkeyi sırf savaş esnasında emirler verdi diye başkası kurtarıyor... Hadi baya hizmet etti diyelim... İyi de ölenden de mi daha çok çaba ve fedakarlık gösterdi, hiç mi akıl etmiyorsunuz ? Gavur tohumu diye birşey tutturmuş gidiyorsunuz... Gavurun nasıl bir yaşantısı varsa hepsi gelmedi mi bu ülkeye ? Bu hiç mi dikkatinizi çekmiyor ? Bu nasıl bir gavur düşmanlığıdır böyle, gavura dair ne varsa kalkınma ?! uğruna hepsini alabiliyorsunuz ... Sitemizi ziyaret eden arkadaşlar, hazır ziyaret etmişken sabırla ve önyargısız okuyunuz... Kolay değil tabi, bazı müslüamanların bile kürtçü bulduğu bir sitedir ! Hak Söz... Ama sabredin, zihninizi biraz dingin bırakın, anlamaya çalışın, itiraza kalkışmayaın hemen... İnan çok şey öğrenirsiniz... Sizin ilk vatanınız ve bizlerin de tabi anamızın karnıydı... Sahi bizi orda kim besledi, ordan çıkınca kim doyurdu, anamızı babamızı bize kim hizmetçi kıldı ? Tabi ki Allah... İşte biz müslümanlar (siz islamcı diyorsunuz ) Allah bize ne dediyse ona inanıyor, Onu tasdik ediyoruz... Siz şeriatı bilmiyorsunuz... Siz şeriatdan ürkütüldünüz... Allah hırsızın elini kes buyururken senin malını koruyor ama sen şeytanla beraber ağlıyor , ne olacak hırsızın eli diyorsun ! Allah bayana örtün derken onu zinaya ve rahatsız edilmeye gidecek yollardan korurken sen şeytanla beraber ağlıyor ; kadın toplumdan kopacak, sıcakta terleyecek diyorsun... Yani ey arkadaş Allahın seni ne kadar sevdiğini bilmiyorsun, gerçekten bilmiyorsun... Hırsıza bu ceza çok zannediyorsun ama her hırsızın çalma sırasında potansiyel bir katil olduğunu farketmiyorsun...Kuranı ve elçiyi iyi okuyunuz...

A. Reşit EKŞİ
19 Şubat 2009 Perşembe 17:24
KEMALPEREST


Hamza abiyi zalim sultanlara karşı hakkı söylediği için tebrik ederim... Allah onu bütün şerlerden korusun. Programın asıl önemli kısımlarını kaçırmışım, bu da bana bir ders olsun. İlk yorumumda bahsettiğim islami ekonomi modeli konusu asıl tartışmanın yaşandığı alana göre havada kalmış. Abimin ellerinden gıyabında öperim... Türk medya tarihinde bu bir ilk zannedersem... Uzun uzun, resmi ideolojinin şiirimsi uydurma destanlarına cevap verdi abimiz... Baksanıza, islamı pek bilmeyen bazıları sitemize buyurmuşlar ! Neyse konumuz şu an onlar değil, inşallah kızkardeşini caydırmaya giden Ömer r.a. gibi gelirler... Türkmenin karşısındaki cellat eğilimli dişi, Türkmenin " beni yargılatmak istiyorsun herhalde " cümlesine "yargılanın" diyor... Senin profösörlüğüne birşey yazardım şimdi, ama yayınlanmaz... Kahvehanede oturanı da uydurma profları da aynı... Seviyeleri bu... Engizisyonun laik versiyonları... Ulan sizin materyalist dünyanızda nasıl oluyor da hatıralar mana taşıyor ? Geçmiş yaşanıp bitmedi mi ki, bilmem kimin anısına diyorsunuz... Anı ve hatıranın bilimsel bir önemini dökseniz de dinlesek... Biz müslümanlar diyebiliriz, ama materyalizm bu konuya kafa takamaz, böyle bir materyalizm olamaz... Yeryüzünün en duygusal materyalizmi bu ülkede yaşanıyor herhalde ? Bunu da biryere kadar doğal karşılamak lazım, materyalist önderlerden hiçbirine bir kurtuluş savaşına önderlik etmek nasip olmadı ( devrim savaşları bellidir)... Gazeteoku isimli bir site Hamza abiyi cüret sahibi, şok eden sözler söyleyen şeklinde sunmuş... Bu zihniyet hiçbirşeyi görmek istemiyor, duymak istemiyor... Aynen ayetde geçtiği gibi kör ve sağırlar... Hamza abinin sözlerini klavyeyle yazarken de uyanmıyorlar. Aslında yüreklerinde meleki bir ses onlara neyin ne olduğunu söylüyor da kulak tıkıyorlar...Sitemize gelen birkaç kişi de gavur tohumu olmaktan bahsediyor... Gayet atatürkçü pek çok manken, elin hristiyan erkeğiyle evlendi ve sizin deyimiyle gavur tohumu bir nesil yetiştirecekler ! Oysa..

ALİ AMED
19 Şubat 2009 Perşembe 17:22
ÇOK BEĞENDİM


HAMZA beyi ilk defa tanıdım ve kızdım kendime neden daha önce tanıyıp okumadım yazılarını söylediklerine gelince hepsine harfiyen katılıyorum tartıştığı bayan sadece kendisinin bilmesi gerektiği kadar biliyor tarihi eleştiren bir tarafı yoktu ben de bir tarih öğrencisi olarak kesinlikle HAMZA beye katılıyorum

SELAHADDİN KÜRÜN
19 Şubat 2009 Perşembe 15:53
MALATYA'DAN


Tüm Kalbimle Sizi Destekliyoruz. Said Çekmegil'in İslamın Şartı Tektir Oda Kuran'dır Tesbitini Teyit Etmeniz Güzeldi.

sedat
19 Şubat 2009 Perşembe 15:28
seyredemiyorum


ilk bölümü ve ikinci videonun çok az bir bölümünü izleyebiliyorum..gerisini izleyemiyorum..haber türk sitesindende izlenemiyor..acaba videoların tamamını izleme durumumuz olabilirmi yada alternatif bir link verirlerse oradan izleyelim..

editör:Görüntü ebatları çok büyük olduğundan ve yoğun bir ilgi olduğundan dolayı Habertürk kaynaklı videolarda sorun çıkıyor. Alternatif linklerimiz bu noktada yok. Eğer görüntüleri bilgisayarınıza indirmek istiyorsanız http://www.ajanspress.com.tr/video_stre ... 970001.wmv http://www.ajanspress.com.tr/video_stre ... 970001.wmv linklerini kullanabilirsiniz.

cemal
19 Şubat 2009 Perşembe 15:16
islamiyet


Bayan katılımcı islamiyetin ithal malı olduğunu ifade etti. Bazı şeylerin niteliği gereği cevap vermek çok güç olsa da islamiyet bir semavi din mi yoksa bir kavram mı? Calibi dikkat bir hırs ve sinir hakimdi..

Bilge ÖZTÜRK-İZMİR
19 Şubat 2009 Perşembe 15:04
kanser hücreyi ele geçirdiğinde tüm vücüda seslenir"hiç sorun yok ve ben
"Bir Millet Uyutuluyor + Tehlikenin Farkına Varmayın"


Nurşen Hanım Öfke ve Nefretle tartıştı.Ses yükselince insan haklı olmaz..
sık sık böldü.Söz kesti-sözümü bitireyim dedi.(demek ki:prof. ta olsanız bazı şeyler değişemiyor)
Tarih konuşuluyor.belge önemli diyen biri,duygularıyla tarihi çözmeye çalıştı.

şunu yanlış biliyorsunuz dedi-kendi doğrusunu söyledi. iki konuşmacı da görevini iyi yaptı.Amaca ulaştılar-seyirci uyuşukluğunun farkına vardı.Gerisi kolay.. Gerçi Seyirci bişiler anlamaya çalışacakken konuyu dağıtıp sonra da köşeye sıkıştırma şehvetiyle "hiç bişi anlamadım.dağınık dağınık anlatıyorsunuz.bir bağlantı bulamadım."diyerek sözde Hamza Bey'in dikkatini ne kadar dağıtırsam o kadar etkisini azaltırım diye düşünüldü ama tutturamadılar. Beyefendi çook sabırlıydı.
Programın yarısı zaman kaybı oldu diğer yarısı dinlemeye değerdi demem çünkü farkı görmek için iyi bir örnek oldu. insanın eli soğuktan donar uyuşurda, hükmedemez-hareket ettiremezsiniz ya. pekiyi ne olacak,beyin uyuşursa ya da toplum uyuşturulmuşsa...

Şükrü Hüseyinoğlu
19 Şubat 2009 Perşembe 14:29
Laiklik meselesi


Öncelikle Hamza abiyi tebrik ediyorum. Yakın tarihle ilgili güçlü ve açık vermeyen birikimiyle önemli bir tanıklık gerçekleştirdi.
Programda biraz ortada kalan tek husus ise, ulus-devletin kuruluş sürecinde BAtılı emperyaslit güçlerle laiklik/batılılaşma temelinde bir örtülü anlaşmaya gidilip gidilmediği konusu oldu. İzmir İktisat Kongresi kararları ve Lozan merkezinde bu konuda teorik planda birkaç husu Hamza abi tarafından dile getiildi fakat açıkçası cumhuriyetin kuruluş sürecindeki fiili uygulamalar üzerinden bu gerçek daha açık ve ikna edici olarak anlatılabilirdi diye düşünüyorum. Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte merhale merhale hayata geçirilmeye başlanan Batılılaşma süreci ve bu çerçevede halifeliğin kaldırılması, harf inkılabı, medeni hukuk, ceza hukuku, ticari hukuk gibi hemen tüm kanunların Batıdan tercümeyle ithali ve neticede İslami değerlerin kamusal alandan dışlanarak Batının kültürel kodlarının ithali, Osmanlı bakıyesi topraklarda ancak bir sömürge valiliğinin Batı emperyalizmine hediye edebileceği gelişmelerdi. Hani, tartışmayı yöneten gazeteci belge istiyordu ya bu konuda... Yaşanan bu gerçeklerden daha iyi belge mi olur?

Hüseyin YUMUK
19 Şubat 2009 Perşembe 13:48
HAMZA ABİ..,,


Türk Milleti, bağrından çıkardığı ve bütün dünyanın tanıyıp takdir ettiği Mustafa Kemal ATATÜRK'ü ile her zaman gurur duydu.İnsanoğlu; şükretmesini,bizi bugünlere getiren atalarımızı rahmetle minnetle anmasını bilmelidir.Vatanımızı savaş meydanlarında bölmeye,çökertmeye gücü yetmeyen dış güçler,neyazıkki türlü entrikalarla kirli emellerine ulaşmaya çalışmakta,ne acıdır ki içimizde yaşayan belli bir kesim de bu kirli emellere alet olmaktadır.Allah Ülkemizi,birlik ve beraberliğimizi ikiyüzlülerin şerrinden korusun.

Safa Aldemir
19 Şubat 2009 Perşembe 13:19
Sunucuyla-Prof'un göz dansı...


Ben tartışmayı biraz da Erdoğan Aktaş ve prof'un gözlerinden okumaya çalıştım.

Aktaş, Hamza abinin çıkışlarında bilmiyorum dikkat ettiniz mi ama, yer yer dönüp Kemalist prof'a bakıyordu: "Hadi cevap versene" gibisinden

Ve birçoğunda kafasını mahçup bir şekilde Hamza abiye geri çeviriyordu.

Ancak tam tersine Hamza abinin anlattıkları su gibi akıp giderken prof'un gözleri sunucuya yöneliyordu. "Hadi bana söz ver de konuşmayı bölüp suçlu duruma düşmeyeyim" gibisinden.

Ancak o anda duyduklarının etkisinden olsa gerek Aktaş'ın aklına gelmeyince kemalist prof. sert bir çıkışla Hamza abinni üzerine doğru atılıyordu.

İşte o anda şokun etkisinden kurtulan Aktaş, mutlu gözlerle profa yöneliyordu, büyüyü dağıttığı için... :)

Ben programı izlerken böyle bir tahlil yaptım. Yukarıda linkleri var, tekrar izleyin ve bakın bakalım siz de aynı izlenime kapılmayacak mısınız:)

mustafa
19 Şubat 2009 Perşembe 13:14
Atatürk Olmasaydı mı?!


Bazı arkadaşlar o çok bildik söylem üzerinden taşlamalar yapıyorlar, hatta farklı sitelerde hakaretler gırla gidiyor...

Şu meseleye bir açıklık getirelim:

Atatürk olmasaydı dedelerimiz İstiklal mahkemelerinde değil, İngilizlerin mahkemelerinde yargılanırdı!

Atatürk olmasaydı Şeyh Said, kıyamını İngilizlere karşı yapardı!

Atatürk olmasaydı Dersim katliamını muhtemelen TC Ordusu yerine İngilizler yapardı!

Bir fark görebiliyor musunuz?

Ama muhtemelen İngilizler camileri ahır yapmaya cesaret edemezlerdi!

Bayram KÜÇÜK
19 Şubat 2009 Perşembe 13:06
Çok şükür, seviyeli bir tartışma programı...


Öncelikle konukları, Hamza Türkmen ve Nurşen Mazıcı'yı program sunucusu Erdoğan Aktaş'ı tebrik ediyorum. çok düzeyli, kaliteli ve çokta derinlikli bir program çıkardılar. sürekli, popilist ve bilgiden yoksun tartışma programları ekranlarda yer buluyordu ve bazı konuklar tartıştıkları konu hakkında bilgisiz ve habersiz. habertürk'ten bu tip programların devamını bekliyorum. Hamza Türkmen'i de gayet sakin, açık ve net konuşmalarından dolayı tekrardan tebrik ediyorum.

ercümend sinan yavuz/adana
19 Şubat 2009 Perşembe 13:00
selam ile...


ben eşime demiştim zaten proğram öncesi: hamza ağbi hamza ağbi gibi konuşursa sohbetin tadına doyum olmaz...evet öyle oldu.... yine teşekkürler hamza ağbi...

ercümend sinan yavuz/adana
19 Şubat 2009 Perşembe 12:57
selam ile...


evde proğram akşamı hamza ağbi yi hiç tanımayan misafirlerimzle proğramı izledik. hamza ağbinin konuşmları proğramı hazırlayanları mest ettiği gibi benim misafirleri de mest etti. kim bu adama dediler? niye televizyona çıkmıyor,biz islamcıları böyle bilmezdik dediler.hamza ağbi hareketimizi ve yönelişimizi çok net ve bizlere ve kendine yaraşır şekilde ifade etti. gurur duyduk inanın.benzer ağaçları verdikleri farklı meyveler daha ifade eder.hamza ağbi çok güzel bir örneklik sergiledi. proğram editoryasının dut yemiş bülbül gibi istifade etme çabası görülmeye değerdi. teşekkürler hamza ağbi... bilgi inanç eylem! tevhid adalet özgürlük! kur'an nesline ve neslin yetişmesine emeği geçenlere selam olsun!

Devrim
19 Şubat 2009 Perşembe 12:46
Yazık


Hamza bey çok yanlış düşünüyorsunuz. Biz o devrimleri onlar istedi diye yapmadık muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için onlarla yarışabilmek için yaptık. Kaldıki arap alfabesi bizim öz alfabemiz değildir. Diyelimki Atatürk hiç varolmadı Bir Hiristiyan sömürgesi olduk. Ozaman daha özgür mü olacaktınız bir bakınız filistinin afganistanın ırağın durumuna milyonlarca müslüman öldürüldü. Tabi herşey mükemmel olmayabilir ama bunu siyasal islamla değil demokrasiyle çözebiliriz ancak.

Ahmet Hamdi
19 Şubat 2009 Perşembe 12:02
cevap


Atatürk bu ülkenin değil tüm dünyanın en önemli liderlerindendir.Atatürk demek türkiye demektir.Saygılı olmakta fayda vardır.

Ferat Kaya
19 Şubat 2009 Perşembe 11:35
SPAS


Resmi masallarla beton kemalistleri milyonların önünde yüzleştirip ağızlarını açık bıraktıran sayın Hamza Türkmene, dergisi Haksöz e ve alternatif sol ve İslamcı gençliği buluşturan Özgür-Der e yürekten sevgiler..

İyi ki varsınız Haksöz ve Özgür-der..
Sizin varlığınız sayesinde resmi hulyalarda yasak hayaller kurup kabuslar görmekten kurtuluyoruz..

Yozlaştıran yaşam girdabından biz gençliğin elinden tutup çekip kurtaran bu tür yürekli insanların önünde saygıyla eğiliyoruz..

HER BIJİ JI BO WE..

BIMRE BİRİŞAN DİKTATORA..

mustafa bülbül
19 Şubat 2009 Perşembe 11:33
şok oldum


geç saate kadar hayretle izledim hamza beyi daha tutarlı ve haklı olduğu kanati bende hakimdi tüm gerçeklerin bilinmesi bu vatandaşların hakkı

ÖMER HAKAN
19 Şubat 2009 Perşembe 10:42
Güzel Bir Sistem Eleştirisi Yapıldı Ama Alternatif Yok


bu siteyi isim araması yaparak buldum eleştirileri gerçekçi buldum yararlıda ama unutmayınki elimizde bir ulus devlet var yapılan eleştiriler bu ulus devletin yıkılması için olmamalı daha çok reforme edilmesi için olmalı çünkü ortada başka alternetif yok bunu hamza beyde kabul ediyor ulus devleti yıkıcı yaklaşımların bu devirde müslümanlara daha çok acı getireceğine inanıyorum.

SABRİ KALYONCU
19 Şubat 2009 Perşembe 09:52
prf.kafasıyla ulus yaratmak.


Bahar veya yaz mevsimlerinde, mahallelerde küçük çocuklar evlerinin önlerinde oyuncaklarını getirerek "EVCİLİK" OYNARLAR annelerinden babalarından görebildikleri kadarıyla onları taklit ederek oynarlar "bir hayat" KURGULARLAR.

lafım şudur.

Bu omzu kalabalık ve ismiinin başı kalabalık insanlar "O ÇOCUKLAR KADAR DAHİ BİR HAYAT KURGULAYAMADILAR VE KURAMADILAR"

onun için komik, sefil ve rezil durumdalar.

Hamza Türkmeni gönülden tebrik ederim.

en büyük şansı-şanssızlığı karşısındaki muhatabıydı çok basit arğümanlarla kişinin gerçek şeviyesini bilgisini tartma imkanı yakaladı.

"İŞTE BİR ULUŞ YARATMAK İSTEYENLERİN KAPASİTELERİ."

M. Ali Aslan
19 Şubat 2009 Perşembe 09:29
Belge Fetişizmi


Habertürk sitesinin altındaki yorumlara baktım. “Resmi ideoloji insanların basiretini bu kadar mı bağlar?!” diye düşünmekten kendimi alamadım doğrusu! Yani MÜ tarih profesörü Mazıcı, kayda değer ne anlattı hakikaten merak ediyorum. Hamza abinin dediği gibi çocukluktan itibaren ezberletilen resmi “doğru”lardan (dogma mı demeliydim) öte ne anlattı? Rankeci tari yazımının ulus-devletlere kazandırdığı “devlet kaynaklı her belge, tutanak mutlak tarihi vesikadır” yaklaşımının bir tezahürü olarak belge fetişzmi yapmaktan başka ciddi sorulara hiçbir cevap veremeyen bu profesörün Hamza abiyi –Habertürk’teki yorumlarda olduğu gibi- ezdiğini söylemek hakikaten basiret bağlanması ve ideolojik saplantı ile açıklanabilir ancak. Kadının ancak ulus-devletlere hizmet eden tarih yaklaşımının şu an itibariyle hiçbir değerinin olmadığını görmemek için önyargılara teslim olmak gerekiyor.

İnternet üzerinden izlediğim ve bu nedenle bazı bölümlerini kaçırdığım programın, izleyebildiğim yönleri kadarıyla gayet hayırlı olduğu kanaatindeyim. Haksöz sitesinde yazan yorumcuların birçoğunun dile getirdiği gibi ezber bozan Hamza abinin yorumları; afallayan, şaşıran, sıkışan ise Cumhuriyet tarihçisi kadındı. Bir gerçeği konuşmak için illa ki diplomatik bir belge ya da devlet kaynaklı bir vesika göstermek mi gerek? Kaldı ki ideolojik tarih yazımının tarihi nasıl çarptırdığı bu kadar zahir iken... Hamza abi isim ve yerlerle ilgili bir iki yerde takıldıysa da aslolan odaklanmak istediği mesaj idi ki bunun TV ekranlarında konuşulmasının bizler için ciddi bir kazanım olduğunu söylemek gerek. Öyle ki Habertürk sitesinde dahi kimi yorumlarda tarih perspektifini gözden geçirmeye karar verenlerin olduğunu görmek mümkün. Bunun için teşekkürler Hamza abiye. Programın yöneticisinin de genel olarak adil bir program yönettiğini söyleyebiliriz.

Yusuf Sevgi
19 Şubat 2009 Perşembe 09:18
Samimiyet...


Tv de Programı tevafuken gördüm... Hepsini izlemedim...
1-Genel olarak bu tür tartışmalarda karşıdakini anlamak yerine,kendi fikirlerine uygun yorumlar çıkarmak ön plana çıkıyor...
2-Hamza abi belkide bu niyetle bir samimiyet bekledi,nasıl olsa konu hakkında bilgisi var düşüncesiyle...Fakat karşı taraf dikkat ettim ,"vur-kaç" taktiğini denedi sürekli... Düşünmek ve doğru olanı bulmak yerine sürekli karşı tarafı "yenmeye ve fikirlerini çürütmeye çaba gösterdi"...

3-Bir diğer konu da konu hakkında söz bitmeden daldan dala atlaması
Allah bizleri doğruyu bulmada samimi davrananlardan eylesin...

psk.hcaliskan
19 Şubat 2009 Perşembe 09:15
Resmi ideoloji eleştirileri..nihayet :)


Öncelikle Hamza abiye sonsuz teşekkürler ! Ve nihayat genelden farklı olarak resmi ideoloji tartışmalarının müslümanlarca ele alınıp ciddi bir eleştirisinin kamuya açık bir şekilde yapılması Haksöz' ün farkı olsa gerek! Sağcı bir mantıkla uzak diyarlarda yapılan eleştirileri rahat bir şekilde yaparken, öncelikle kendi ocağımızdaki gerçekleri atlamamız şahsen içimde hep bir rahatsızlık unsuru idi. Hamza abi dik duruşu ile laik bir unsura karşı bunu yeterince başardığı ve buyolda bir kanal açtığı kanaatindeyim(eksiklikler ve zaman kısıtlamaları olmasına karşın)

Devamını görmek dileği ile izlaniyorsunuz...
Allah ecrini artırsın Hamza abi :)

şehide sena
19 Şubat 2009 Perşembe 09:06
resmi tarih ve müslümanlar


hamza abimize teşekkür ediyoruz,bir çok cemaat önderlerinin dile getirmeyi korktuğu konuları açık yüreklilikle dile getirdi.müslümanlara yıllarca ütopya tarzında anlatılan tarihimizin hangi amaçlar doğrultusunda yapıldığnı açıkladı.çalışmalarında başarılar diliyor onurlu ve kararlı duruşunu selamlıyorum.selam ve dua ile...

bülent sayın
19 Şubat 2009 Perşembe 08:42
tebrikler Hamza Bey!


Hamza Bey,özellikle 18 Şubat'taki oturumda çok çok iyidi.Burada oturumda iki kişi olmanın da etkisi var.Başta duruşunuz güzeldi.Bilgisinden emin ve güvenli. Oldukça sakin.Tarihi olayları anlatırken neden ve sonuç ilişkileriniçok güzel vurguladı. özellikle Laiklik ve İngiliz bağlamını çok güzel izah etti. Karşı taraf her zamanki gibi basma kalıp bilgiler ve olayları şahsileştirme.Hamza Bey devlet eli ile işlenen idamları anlatırken "Eee siz de oruç tutmayanları öldürdünüz buna verieln her kesimden katil çıkar sözü de iyiydi.

Muzaffer
19 Şubat 2009 Perşembe 08:35
Hamza Bey Yeni Bir Soluk


Hamza Bey önemli bir boşluğu dolduruyor.Daha önce çok nadir hatta hiç rastlayamadığımız İslami söylemleri ile bir inkişafa sebeb oluyor. Kim ne derse desin Hamza Bey devam diyorum. Uzaktan ahkam kesip onu eleştirenlere de ayıp diyorum.Canlı yayın ortamını bilmeyenler böyle rahat eleştirebilirler ancak eleştirmeden önce yazılacak ve takdir edilecek daha çok şey var.O sivri dilimizi insanların moralini bozacak, iştiyakını kıracak, küstürecek şekle sokturmayalım.Dilimizi tutalım.Bırakınız abilerimizz, ablalarımız Hakkı konuşsun.Hata arayıp, en ufak bir olumsuzluğu buralara talımak çok çirkin bence.Belki de ... neyse..

yasin/adana
19 Şubat 2009 Perşembe 08:26
tc tc olalı böylesi bir yorum ne okudu ne duydu


ewet malesef tc tc olalı böylesi bir yorum ne okudu ne duydu. bundan dolayıdırki zaman zaman prof. bayan, ağzı açık bir şekilde ders dinleyen uslu çocuklar gibi hayretler içinde dinliyordu. neden çünkü tc deki sözümona aydınlar(!) hiçbir zaman riski göze alarak muvahhid bir bakış açısı ile böylesine siyasal bir analizde bulunmadılar veya daha doğru bir ifade ile bulunamadılar. çünkü islam algıları itibarı ile çokta iyi bir yerde durmuyorlardı bunun örnekleri o kadar çokki tersi durumda olanlar istisnada hatta parmak sayısını geçmeyecek kadar azdır. aydınlara bir umut çağrısı olmuş hamza ağabeye duygularımıza tercüman olmasından dolayı vede müslümanlara yüksek moral veren / heyecanlandıran bu kurani bakış açısı ile meseleleri tahlil etmesinden dolayı rabbbimin kendilerinden ve razı olmasını diliyorum.

wesselam

Yazar
19 Şubat 2009 Perşembe 08:14
Bu ülke


Bundan çok değil on yıl öncesini düşünüyorum da bırakın böyle bir tartışma ortamının yaratılmasını bunu hayal etmek bile güçtü.Hamza Türkmen'i kutlamak yerine Habertürk'ün bu cesur çıkışını kutlamak lazım!

YALOVA
19 Şubat 2009 Perşembe 07:56
mevzi


esselamu aleykum.Allah,resmi ideolojinin dikta içerikli ezberini bozabilen cesaret kararlılık ve söyleme sahip abilerden razı olsun.belki görünürde bir tartışma gibi izlenim arzedebilir ama dünya görüşünü ve kavramlarını kuran ın belirlediği müslümanlar açısından çok şey ifade ediyor.aslında bu,cahili söylemden çok müthiş bir aşındırmadır.Allah razı olsun hamza abi.

furkan
19 Şubat 2009 Perşembe 07:39
ezber bozan sözler


hamza abı tarihçi olmamasına rağmen resmen prof.bayana ders veriyordu ama almak istemiyordu 80 yıldan beri tarih kitaplarında bildiğimiz şeyler ama hamza abi bu ezberi bozuyor ortalığı velveleye vermektense doğruluk boyutunu araştırıp anlamaya çalışmayı öneririm.

kaan
19 Şubat 2009 Perşembe 06:29
tebrik


Hamza Abiyi tebrik ediyorum. Aslında Hamza abi bu saatten sonra söylem olarak dile getirdiklerini bu sefer belgeli olarak bir yazı dizisi ya da kitap olarak hemen neşr etmesi gerekiyor. Ve bu bizler için de bir kaynak olur. Aslında hamza abinin konuşmasını özetleyecek bir olay ve belge var. Sanırım hamza abi bunu unuttu söylemeyi. Bir başka açıdan kemalizm kitabında Milli şefin ölüm döşeğinde iken yerine bir ingiliz konsolosunu(Sir Percy Loraine) bırakmak istediğinden ve onun da birtakım gerekçelerle red ettiğinden bahsediyor. Bu vahim olay belgelenirse tüm söylenenler zaten ispatlanmış olur sanırım.(Bir Başka Açıdan Kemalizm,A.Dilipak,s:248,2.baskı) Bu olay kimin hain ve kimin ingiliz ajanı olduğunu ya da kimlerin ingilzlerden destek gördüğünü göstermesi açısından manidardır.Rahmetli Şeyh Said'in Kulakları Çınlasın! Onu o şekilde itham edenler dolayısıyla.

ramazan ileri
19 Şubat 2009 Perşembe 04:46
ezberleri bozuldu


Hamza abimden Allah razı olsun. Bu güne kadar seyrettiğim programlar arasında en fazla keyif alarak seyrettiğim bir program oldu. Karşı tarafın ezberi bozulunca algı problemi yaşadı. Ezberletilen ile hakikat farklı olunca gayet normal bir sonuç. “Ben Müslüman’ım” vurgusundan sonra devam eden açıklamalar karşısında uzun zamandır Müslüman görmemiş olduklarından olsa gerek şaşırdılar. Müslümanım dedikten sonra yakın tarih tartışmasından ziyade ciddi ve seviyeli bir sistem eleştiri getirmesi çok kişinin kafasına çakılmıştır. Hakikatin ekranlardan aleni açıklanması birçok kişiyi tedirgin edecektir. Hamza ağabeyin yanındayız.

soner kilinc
19 Şubat 2009 Perşembe 02:15
uyanin


ataturk olmasaydi suanki filistinden ne farkimiz olurdu. lutven uyanin

kml ada
19 Şubat 2009 Perşembe 02:14
kim haklı


yahu ATATÜRK ve KURTULUŞ savaşı olmasa idi şimdi hangi haçlının ve kapitalist devletin tohumlarındaki çocuklar olacaktık

Murat Kanberoğlu
19 Şubat 2009 Perşembe 02:05
Ben bir şeyi anlamıyorum


Evet doğru hamza bey oldukça saygılı ve mesafeli bir tartışmacı ancak sorum ona onun fikirlerine sahip insanlara olacak. Laiklik denen sistem neden bu kadar rahatsızlık verici. Yukarıya bakarsak "laikler" oalrak nitelendirilen bir hedef kitle söz konusu. Bu yaftalamak değilmidir. Bu Dinci yada yobaz gibi bir etiketleme değilmidir? Devletten bağımsız bir dini inanç neden bu kadar aykırı fikirlerinize. Lütfen bu sorumu agresif bir çıkış oalrak değil fikirlerinizi öğrenmek isteyen bir öğrencinin öğrenme isteği olarak algılayın. Teşekkür ederim.

Bülent Şahin Erdeğer
19 Şubat 2009 Perşembe 01:21
Ezberleri bozmaya devam...


Medyada yer alan laikler genellikle karşılarında İslamcılık adına Hüseyin Üzmez tarzı gibi seviyesizlikleri ya da kimi ekran hocaları gibi ağdalı ve dar görüşlü bir egoizmi görmeye alıştıklarından Hem İslam'ı hem de dünyayı derinlikli bir bakış açısıyla tanıyan kişileri görünce afallıyor, şaşırıyor ve "kolay lokma olmadığı" gerçeği ile karşılaşıyorlar. Gerek Rıdvan abi gerekse de Hamza abi yıllardır özlediğimiz seviyeli İslami duruşu ekranlara taşıyarak şahitliklerini yrine getiriyorlar.

Maalesef, ekranlar ve halkımız "Müslüman" tipi olarak bahsini ettiğim düzey ve perspektif sorunu yaşayan modelleri tanıyor. Sağcı olmayan, Kapitalizme karşı olan, Kendisinden olmayanı rahatlıkla eleştiren ama aynı zamanda gerekli nezaketi gösteren İslami Kimlik sahiplerini yeni yeni tanıyor milyonlar. İslamcı diye muhatap alınan kişilerin ekseriyetinin zaaf ve boşluklarından faydalanan karşıtlar şamar oğlanına çeviremedikleri İslami şahsiyetlerle tanışıyorlar. Ancak bu olumlu havanın sürdürülebilmesi için gerçekten donanımlı, tuzak soru ve tahriklere kapılmayacak olgunluktaki şahsiyetlerin programlara katılması gerekiyor.

Resmi İdeoloji'nin bu denli seviyeli bir programda bu denli güçlü argümanlarla tartışılıyor olması çatlayan tabuların çatlaklarını genişletiyor.

Deniz üzerindeki köpükler hakikatin şahitliğinden dağılıp gidiyorlar Hayırlı olsun...

Bilal Serkan Yıldızhan
19 Şubat 2009 Perşembe 00:56
Söylemlerimizin Gündemleşmesi ve Konuşulması Kazanımdır.


Bu tarz tartışma programlarında, bizlerin kendi cümlelerimiz ve kavramlarımızla gündemi belirliyor olması ve konuşulması dahi önemli kazanımlardandır. Elbetteki tahammülsüzlükler olacaktır. 1,5-2 saat süren bir programdan kapsamlı altı doldurulmuş ve belegelendirilimiş bir akademik düzey beklemek yanlış olur. Genel izleyici kitlesi açısından da pek anlaşılır olacağı kanaatinde değilim. Yapılan programı kendi söylemlerimizin gündemleşmesi ve konuşulması açısından bir kazanım olarak değerlendiriyorum. Daha iyisi azimli ve sürekliliği olan gayretlerin toplamıyla sağlanacaktır. Hamza abiye selam ve muhabbetlerimi iletiyorum bu vesileyle...

huseyn
19 Şubat 2009 Perşembe 00:41
Sorgulayıcı, Eleştirel ve Verimli Bir Tartışma...


Türkiye de tartışılması gereken ciddi konuların ele alınıp tartışıldığı bu zaman zarfı içerisinde resmi paradigmadan farklı bir söyleme sahip olan müslümanlar kendini gayet umut verici bir halde ifade edebildiklerine inanıyorum.“İslamcılık” ve “Resmi Tarih” tartışmaları verimli bir ortam oluşturduğu açık bir şekilde ortada. Hamza ağabeyin karşısında olan prof.’a karşı verilmesi gereken en uygun cevapları vererek karşısındaki “Resmi Tarih” temsilcisi nitelinğinde orada bulunan 25 yıllık Cumhuriyet Tarih profesörünü çoğu yerde cevap verme yerine saldırganlaştığı ve antitez oluşturamadığı gözle görülür bir haldedir. Hamza ağabeyin verimli ve sorgulayıcı paylaşımlarından ötürü kendisini tebrik ederim. Bu tür programların da devam etmesini dilerim.

Ahmet Örs
19 Şubat 2009 Perşembe 00:31
tartışma programında bilimsel üslup beklememeli


popüler bir tartışma programında belgeli, didaktik bir üslup beklemek doğru olmaz. işaretlerde bu tür programların temel başarısıdır. bence iyiydi. ayrıca dilimi biraz kendi aramıza dönük. halka açık dil de propaganda sürecinde üretilecek sanırım.

Esraydın
19 Şubat 2009 Perşembe 00:17
selamun aleykum


Allah rzı olsun, Hamza abi! Rahat uslubunuz ve mütevazi, dik duruşnz konunun hassasiyetnn ciddiyet boyutunu öğretti. Baltalamak amacyla, sıkıştğı tarafta rahat bir şeklde merak ettklerini öğrenme meraklısı oldğunu gördğüm ö.görevlisi resmi ideoloji sözcüsü olarak her görüşe resmi tarhten hazr cevaplar verdi! Tahammülsüzlüğünün kurbanı olarak, islamdaki insaftan söz ederken adaleti öğrenen Mazıcı, harareti ve hitabı ile tepeden inmeci tarh kurgusuyla bütünleşmş bir fotoğraf segiledi.

altan
19 Şubat 2009 Perşembe 00:16
bizi sasırttı


tarih programı yapılırken bir kronoloji izlenmesi,izleyiciler için daha anlasılır olurdu,hamza bey bir ordan bir burdan istediği tarih bilgisini aldı istediğii fikri söyledi,arsivlerden detaylı belgeler olsaydı inanırdık ama maalsef inanamadık,birde böyle şeyler bizi bütünlüğümüzü böler

maxpayna
18 Şubat 2009 Çarşamba 23:51
vasat


muhatap bayan saldırgan üslubu ile tipik sistem savunucusu idi.

hamza abiyi ise (belki çok kısa sürede belli olması nedeni ile) veri olarak hazırlıksız gördüm. ikna edici net konulardan ziyade genel değinilerdi.

muhatabın da seviyesi(sizliği)nin verdiği etki ile genel fikir tartışması seviyesi düşüktü.

izleyemeyenler için :
http://video.haberturk.com/KategorilerIc.aspx?Kat_ID=15

Ulvi Yüce
18 Şubat 2009 Çarşamba 23:38
habertürk


programı izleyemeyen arkadaşlar habertürk'ün sitesinden izleyebilir...

Osman İslamoğlu
18 Şubat 2009 Çarşamba 23:37
Alper'e


Mesela... Eksiklikleri söylermisin?

kemal
18 Şubat 2009 Çarşamba 23:25
selamlar


değerli kardeşlerim habertürkün sitesine hamza abiyi olumlayan yorumlar gönderiyorum yayınlamıyorlar. genelde hamza abiyi eleştiren yazılara yer veriyorlar. hamza abiye bir kez daha teşekkür etme isteği duydum böyle hazımsız adamların karşısında hakkı söylediği için.. Allah razı olsun...

Alper
18 Şubat 2009 Çarşamba 23:00
Herşeye rağmen


Bence Hamza abi iyi performans sergileyemedi. Lütfen eleştirirken nesnel olalım.

kemal
18 Şubat 2009 Çarşamba 22:38
teşekkürler hamza abi


hamza abiden Allah razı olsun. bu önemli konunun müslümanlar arasında ve de türkiye toplumunda kesinlikle gündem oluşturmasına, çok hassas ciddi bir araştırma gerektirdiğinin farkına varılması vesile olmuştur. ben kendi adıma iyi bir yakın tarih incelemesi yapmam gerektiği kanaatine vardım. dünkü islamcılık konulu program arasında belki bir ara konu olarak yer alan resmi tarih konusunun hemen bugün konuşulmuş olması da hamza abinin iyi bir hazırlık yapmasını da engellemiş olabilir. fakat özgün bir şekilde bölünmeden fikirlerini açıklama fırsatı verilseydi aradaki bazı kopuk gibi görünen yaklaşimları gayet iyi anlaşılırdı kanaatindeyim.O sırada kendisine yardım etsin diye Allaha dua ettim, yine ediyorum Allah razı olsun.

mustafa
18 Şubat 2009 Çarşamba 22:08
Tezlerimizi Geliştirmeye Devam


eminim ki kadının öğrencilerinin zihninde birçok soru işareti oluştu. kadın 23 yıldır ders veriyor ama malumatfüruşluk ve saldırganlıktan aşka birşey ortaya koyamadı, temel tezlere en azından zorlayıcı cevaplar üretebilirdi, eceremedi.

ulusalcı zihnin acziyeti her tarafta kendini gösteriyor.

tezlerimizi güçlendireceğimiz çabaları artırmalıyız diye düşünüyorum

hamza abiyi de meslekten tarihçi olmamasına rağmen performansından ötürü kutluyorum.
tüm kardeşlerin izlerken kalplerinin titrediğini evde yalnız olmama rağmen yanımdaymışlar gibi hissettim

allah razı olsun hamza abi

ahmet ince
18 Şubat 2009 Çarşamba 21:58
kim haklı


evet izleyen kardeşlerim kimin haklı olduğunu zaten gördü.ben tesadüf olarak izlediğim bu programdan sonra bu siteye girdim ve sayın hamza türkmen hakkında araştırma yapma isteği duydum kendim de. konuşması ile bilgisi ile ve tarzı ile mükemmel bir insan.allah yardımcısı olsun

İbrahim Sediyani
18 Şubat 2009 Çarşamba 21:41
Selam


Allâh razı olsun Hamza abi.

Prof. Dr. Nurşen Mazıcı, benim açımdan Hamza abiden daha öğretici oldu. Çünkü Kemalistlerin ne kadar aciz, savunacak hiçbir insanî temelleri olmadığı için ne kadar saldırgan ve tahammülsüz olduklarını bu hanımefendinin şahsında öğrenmiş oldum. Şahsen Hamza abi Kemalizm hakkında iki saat konuşsaydı bu hanımın davranışlarını seyrettiğim kadar tanıyamazdım Kemalizm’i. Hiçbir şeye tahammülleri yok, her söylediği sözde İslam düşmanlığı çok rahat okunuyordu. O kadar tahammülsüz ve saldırgan olabiliyorlar ki, ellerine fırsat geçtiğinde her şeyi yok edebileceklerini, asıp kesebileceklerini gösteriyorlar.

Allâh’tan ikisinin arasında program sunucusu oturuyordu. Yan yana oturmuş olsaydılar, bu bayan, Davos’taki moderatörden daha fazla vuracaktı Hamza abinin koluna. Sürekli sözünü kesiyordu.

Rıdvan abinin daha önce katıldığı “Teke Tek” çok seviyeli geçmişti. Bu seferki “Kim Haklı?”dan pek bir tad alamadım.

Aleykum, selamun.

hamdi akar
18 Şubat 2009 Çarşamba 21:30
habertürk


osmanlı devleti bir çok ulustan meydana gelmişti kurucularıda aydan gelen muori adı verilen ingilizce konuşan bir topluluktu.ama müslümandılar.kurtuluş savaşından sonra muoriliklerini unutup türk adını aldılar.tarihlerinide resmi tarih diye yalanlarla doldurup kendi kendilerini aldatma yoluna gittiler. bugün bu türkler türkiye denilen zor bir ülkede yaşamakta olup galiba müslüman falan da değil hiristiyan olmuşlar herhalde.neden mi 6 yıldan bu yana istatistiklere bir bakın .hiristiyan sayısı her yıl artmış. türkiyedeki kiliseler diye bir girin nerelerde cemaatsiz kiliseler açılmış bır görün.kendi ülkelerinde her gün bir kilise kapanıp iseviye inananların sayısı azalırken biz ve bizim gibi milli şuurdan her gün biraz daha uzaklaşan ülkelerde yeni hiristiyanlar yaratıyorlar.beyler allah aşkına herkes müslüman,yapmayın.g.kore ve japonyaya bakın amerikalılar bu ülkeleri ele geçirdikten sonra nüfuslarının bu gün yarısı hiristiyan oldu .ingilizler ve amierikalılar bu dini çok iyi kullanıyorlar bizim gibi ülkelere.yeni yeni mezhepler bile yaratıp müslümanları bölüyorlar.dinde diyalogu 1960 larda papa vatikanda atmıştır.istanbul hangi kültürün başkenti ilan edilmiştir,osmanlının eserleriyle mührünü vurduğu bu güzel şehir müslümanmı kalacak yoksa yeni bir bizansmı...bakınız o fkir bu fikir hiç önemli değil.milli benliğimizi unutmamalıyız.biz peygamberimizin bile övdüğü TÜRK üz.bize ne elalemin globelleşmesinden kapitalizminden.biz müslümanlığımıza ve türklüğümüze uygun yeni bir idari sistemi adalet makenazması eğitim sistemi...vs. meydana getirdik kendi kavramlarımızı geliştirdik yani kendimiz olduk işte o zaman bizi kimse tutamaz.sağlıcakla kalın allah bu millete acısın ve korusun,

Sinan Ön
18 Şubat 2009 Çarşamba 20:51
Ağzına sağlık Hamza abi


Dünki islamcılık konusu ve şu anda devam eden resmi tarih konularında Hamza abinin kendinden emin ve muhatabını dinlemeye zorlayan uslubu harika. Aynı zamanda lafı gediğine koyma noktasında boş laf üretmeme ve verilen fırsatı değerlendirip, tebliğini sunma noktasında gayet başarılı. Spontane gelişen konularda bazen ufak tereddütler oluşsa da bu gayet doğal. Hamza abi programı takip eden ve bu konularda farklı düşünen herkesin kafasında soru işaretleri oluşturmuştur. Buda tebliği amacına ulaştırmıştır. Allah razı olsun.

İbrahim Sediyani
18 Şubat 2009 Çarşamba 20:46
Reklâm Arası


Şu anda reklâm arası.

Vallah, bütün gün Hamza abiyi dinleyeceğim diye heyecanla bekledim ama karşısına çıkardığı hanımefendi bırakmıyor ki Hamza abi iki cümle konuşsun. Prof. olacak hanım tartışmayi bilmiyor, sürekli Hamza abinin sözünü kesiyor. Hamza abi de mülayim bir adam zaten; susuyor :) :)

A. Reşit EKŞİ
18 Şubat 2009 Çarşamba 17:04
ÇOĞUNU İZLEDİM


Maşallah Hamza abi, gayet dengeli, kendinden ve bilgisinden emin, bazen beni ürkütecek kadar sabırlı ve muhatabını dinleyen, sonra da hedefi onikiden vuran veya vurmaya çalışan bir görüntüde idi... Allah razı olsun. Ancak bir kez daha görüldü ki islami konuların en çok ihmal edileni; "ekonomik model" konusu... Karşı masada oturan sosyalist yazarın, islamla kapitalizmi aynileştiren yaklaşımına kuvvetli cevaplar verilemedi. Hamza abinin ve Aktaş beyin verdiği cavap ortalama aynıydı ; "dönem dönem değişebilir"... Bu doyurucu bir cevap olmadı... En azından üretim benzerliğine bakarak ( ki o da çok benzer değil aslında ) islam ve kapitalizm aynıdır demeye getiren sosyaliste karşı, üretimdeki helalliğimiz, "servet biriktirme ve elde tutma yasağı", artı değerin paylaşımı ve tüketim mantığı açısından kapitalizmden çok farklı olduğumuz anlatılmalıydı. Ve kapitalizmle islamın "ticari hayata" verdiği izinin doğru olduğu, sosyalizmin üretim modelinin gırtlağına kadar zulüm ve tutarsız bir model olduğu söylenmeliydi... Sovyetler birliği, ne ürettiği ortadayken, kapitalizme ne söyleyebirdi ? Kapitalizmin ( aslında serbest ticaretin ) üretimi piyasaya arza talebe göre şekillendirmesinin, komünist rejimlerde üretimin, altından kalkılamayacak defter hesaplarıyla halledilmesi çabasından daha iyi meyve verdiği ortadadır... Zaten öyle olmasa komünizm böyle hızlı bırakılmazdı, onlarca ülke tarafından... Hülasa müslümanlar islamın ekomomik yönü konusunda iyi çalışmalı... Ticaretin helal olduğunu söyleyen Elçi ortada iken sosyalistlere verecek bir hesabımız olamaz... Onlar o ütopik üretim modellerini çok denediler ama tutmadı... Önemli olan üretim modeli değil, paylaşım modelidir...
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen mukanorkan » Prş Şub 19, 2009 23:48

vay anasını diyorum.........
Kullanıcı küçük betizi
mukanorkan
Üye
Üye
 
İletiler: 425
Kayıt: Çrş Oca 07, 2009 16:18

İletigönderen maydonos » Prş Şub 19, 2009 23:51

evet yil 2001 islam cumhuriyeti kuruldu...bu gercegi kabullenmek zor ama gercek...biz turklere ve anayasaya, tsk ya yapilanlar ve yasananlar alt alta konulup toplaninca surec hizlanarak resmiyete dogru goturulmekte...son bomba ise (o ba ma afganistan icin asker istemis)ikinci osmanli tertibi altinda tsk yi emperyalizme hizmetci yapacak bir devlet teskilatlanmasi...o gun yayinlanan kirmizi haritadaki tum bolgelerde tsk yi kullanacaklar...turk ordusu degil bop ordusu olacak...Ataturk dusuncesi ve sistemi yok edilmeden bunu gerceklestiremeyecekler...(bu nedenle bu kadar saldiri ve asagilama)...hedef budur...herkese kolay gelsin..
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53

İletigönderen Yargan Kam » Cum Şub 20, 2009 0:02

Diyorum ki, bu Cumhuriyet'in yaralarının sarılmasına ihtiyacı var. Ama bu gibi insan(!)lar rejimi değiştireceğiz diye, herşeyden değerli olan zamanı fesatlığa harcıyorlar. Rejimi neden değiştirmek istersin?

1) Bu değişim sürecinde ülkenin ve insanlarının çok fazla acı çekeceğini ve yara alacağını düşenemeyecek kadar çeyrek akıllısındır.
2) Bu ülkenin insanlarını bir gurubun yönetmesini istiyorsundur ve sende içlerinde olmak için k*çını yırtıyorsundur. Yani her vatandaşın hak ve hürriyetlerinin olması kısaca sana batıyordur.
3)Sadece güç bağımlısısındır. Bir kitleyi cahil bırakıp yönetmek hoşuna gidiyordur ve gayesi gelişim olan bir rejimi yıkmak istersin. (eklemeliyim, güce tapan ona sahip olamaz).

4) (ve bence gerçekten var olan) Büyüklerinin (ABD,AB,Israel) ''hadi şu bize engel olan Demokratik Cumhuriyet'i yık, Ortadoğu'ya rahatca geçip dilediğimizi yapabilmek için o toprakların (Anadolu) bir kısmını Ermeniler'e, bir kısmını Kürtler'e verelim. Biraz Rumlar ve Yunanistan derken geriye kalanıda size bir İslam devletçiği yaparız, şeriat hükümlerinizle bol bol geçinir gidersiniz'' demeleri üzerine gecelerini gündüzlerine katarak icad-ı fesat yaratmaya çalışanlardansındır.

Kimin ne olduğunu bilemem ama bu Hamza Türkmen saydıklarımdan biri. Sevgilerimle...
...Umut Samimiyettir...

Resim ''Üze Tenri Basmasar, Asra Yir Telinmeser''
''Yukarıda Gökyüzü Çökmedikçe, Aşağıda Yer Delinmedikçe''

...Cumhuriyet Fazilettir.
Kullanıcı küçük betizi
Yargan Kam
Üye
Üye
 
İletiler: 199
Kayıt: Prş Şub 12, 2009 15:28
Konum: Türkiye Cumhuriyeti/Akdeniz Bölgesi

İletigönderen Oğuz Kağan » Cum Şub 20, 2009 0:13

Ram haksöz haberdeki okuyucu yorumları dehşet verici ve mide bulandırıcı. O yorumlar nasıl bir canlı türünden çıkıyor, nasıl bir zihnin ürünü anlaşılır şey değil. Bunlar daha fazla yol almadan müdahale etmek gerekir.
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

ÖncekiSonraki

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x