Taha Akyol, 12.01.2009
t.akyol@milliyet.com.tr
CUMHURBAŞKANI Sezerin oğlunun düğünü, Eylül 2004... Davetlilerinin hepsi, tabii, Sezer gibi Atatürkçü... O sırada İÜ Rektörü Kemal Alemdaroğlunun Cumhurbaşkanı tarafından görevden alınması gündemde... Konuklarından biri diyor ki:
- Alemdaroğlu hiç görevden alınabilir mi?! O bir Atatürkçüdür, laiktir! Görevden alınamaz!
Davetliler arasında bulunan Sabih Kanadoğlu hemen cevabı yapıştırıyor:
- Olur mu efendim, herkesten önce Atatürkçülerin, laiklerin hukuka uyması gerekmez mi?!
Sayın Kanadoğlunun hukuk duyarlığını yansıtan bu olayı 21 Eylül 2004 günlü Milliyette yazmıştım. Sayın Kanadoğlu telefonda Yazdığınız olay doğru, evet, herkesten önce Atatürkçülerin, laiklerin hukuka uyması gerekir demişti.
Kanadoğlunun silahlarla, bombalarla toplumsal kargaşa yaratarak orduyu darbeye zorlamayı amaçlayan bir örgütle organik ilişkisinin olabileceğine asla inanmıyorum.
Evindeki aramanın kendisi hakkında değil, başkaları hakkında delil olabilecek bulguları araştırmak için yapıldığını sanıyorum, zaten kendisi sorgulanmadı.
Her halde üzücü bir olay; hiç olmazsa polisler saygılı davranmış bari.
Kanadoğlu olsaydı
Bizde eskiden beri Kemalist ve liberal hukuk felsefeleri çatışır. Kanadoğlu Kemalist çizginin önde gelen hukukçularından biridir. Birçok konudaki görüşlerini eleştirdim ama daima saygılı bir dil kullandım.
Şimdi, Ergenekon soruşturması konusunda Sayın Kanadoğlu aynı duyarlıkla konuşuyor:
Ben meslek hayatım boyunca çetelerle uğraştım. Ben de olsam Ergenekonu soruştururdum...
Ergenekon soruşturmasını laik cumhuriyete suikastmış gibi gösterenlere Kanadoğlu gibi Atatürkçü bir hukukçunun cevabıdır bu sözler!
Ortada, hukukun mutlaka soruşturma açması gereken, hayli dal budak salmış, kanunsuz bir Ergenekon yapılanması vardır! Kimse bunu küçümsememeli, kimse soruşturmayı dumura uğratmaya, savcıları ürkütmeye, caydırmaya kalkmamalıdır.
Evet, Sayın Kanadoğlu, Ergenekon soruşturmasının gerekli olduğunu belirtirken Ama nasıl yapıldığına bakılmalı diye de ekliyor.
Soruşturma nasıl yapılıyor? Son derece önemli elbette.
İz sürmek
Herkes kabul eder ki, soruşturma bir tür iz sürme işlemidir. Ergenekonu Kanadoğlu soruştursaydı iz sürerek aramalar yapacağı yerler çok mu farklı olurdu? Bilmiyorum, tüm dosya açığa çıkmadan kimse de bilemez.
Aramalar ve sorgular yapılmadan nasıl iz sürülebilir?! Silahlar, bombalar, örgütsel bağlantılar nasıl ortaya çıkarılabilir?!
Bazı kişilerin gözaltına alınmasını dışarıdan bakarak ben de yadırgıyorum ama genelleme yapılamaz. Zaten işte, bu satırlar yazılırken Prof. Kemal Gürüz serbest bırakılmıştı. Önceki gün de Org. Tuncer Kılınç serbest bırakıldı. Bunun yanında, son dalgada gözaltına alınanlardan beş kişi ise tutuklandı.
Dosyayı bilmeden iddialı genellemeler yapmak, toptancı tavırlar koymak yanlıştır.
Sadece hukuk diliyle ve hukuki uyarılar yapılabilir. Soruşturmanın hukuki sağlamlığı, sonuç alınması için de gereklidir; bu uyarıyı her zaman yapalım...
Ama sokak gösterileriyle, siyasi nutuklarla, hukuk kuruluşlarının adını kullanan bildirilerle savcıları ve hâkimleri caydırmaya, ürkütmeye çalışmak en azından hukuka saygısızlıktır!
