Kara para takibiTürk bankalarında Deniz Fenerinden gelen 16.9 milyon euronun izi aranıyor.
MASAK, Deniz Feneri e.V davasında borç olarak gösterilen ancak Türkiyeye girdiğinde buharlaşan 16.9 milyon euronun gittiği adres olarak gösterilen isimlerin banka hesaplarını inceliyor. Davanın ana sanığı Mehmet Gürhan ile Alman savcıların haklarında soruşturma yürüttüğü Kanal 7 yöneticileri Zekeriya Karaman, Mustafa Çelik, İsmail Karahan ve RTÜK Başkanı Zahid Akman ve Harun Kapuyoldaşın Türk bankalarındaki hesap hareketleri henüz dava dosyası gelmemiş olmasına rağmen Ankara Cumhuriyet Savcısının talimatı ile mercek altına alındı
ANKARA - Almanyadaki Deniz Feneri davasında asıl faillerden biri olarak ismi geçen RTÜK Başkanı Zahid Akmanın da aralarında bulunduğu 6 kişinin Türkiyedeki banka hesap hareketleri büyüteç altına alındı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile harekete geçen Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Başkanlığı, Deniz Feneri soruşturmasında adları geçen RTÜK Başkanı Zahid Akman, Kanal 7nin sahibi Zekeriya Karaman, kanalın yönetim kurulu üyeleri İsmail Karahan, Mustafa Çelik ile şirket ortağı Harun Kapuyoldaş ve Almanyadaki Deniz Feneri davasının hükümlüsü Mehmet Gürhanın mal varlıkları ile varsa ortağı oldukları şirketlerin mal varlıklarına ilişkin inceleme başlattı.
MASAK, Türkiyede faaliyet gösteren tüm bankalara bir yazı ile başvurarak söz konusu kişilere ve ortağı olabilecekleri şirketlere ait hesap hareketlerini kendilerine bildirmelerini istedi. Bir bankanın CEOsu söz konusu MASAK yazısının kendilerine 5-6 hafta kadar önce geldiğini söyledi. Bir başka bankanın genel müdürü ise Sözkonusu inceleme ile ilgili benim bir bilgim yok. Ancak biz artık bu tür incelemeleri bilgi işlem servisine bıraktık. Eskiden elemanlarımızın yaptığı araştırmayı şimdi bilgisayar ortamında yapıyoruz. Dolayısıyla benim duymamış olmam ya da bana bildirilmemiş olması normal diye konuştu.
MASAKın incelemeyi Suç gelirlerinin aklanması çerçevisinde yürüttüğü öğrenildi. Soruşturmanın suç gelirlerinin aklanması kapsamında yürütülüyor olmasının, Akman başta olmak üzere hakkında soruşturma yürütülen 6 kişi açısından ciddi sonuçlar doğurabileceği vurgulanıyor.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı savcı, Nadi Türkaslanı geçen yıl Eylül ayında Deniz Feneri vurgununun Türkiye ayağını soruşturmakla görevlendirmişti. Almanyada süren davaya ilişkin dosya henüz Türkiyeye ulaşmadı. Bu yüzden Türkiyede Deniz Feneri ile ilgili soruşturma tam anlamı ile derinleştirilemiyor. Savcının da dosya olmaksızın yapılabileceklerle ilgili harekete geçtiği belirtiliyor.
Ceza almışlardıAlmanyada açılan davanın sonunda Almanyada kurulan Deniz Feneri Derneğinin 2002-2007 yılları arasındaki hesapları incelenmiş ve Türkiyeye 16.9 milyon euroluk bir bağışın illegal yollardan gönderildiği belirlenmişti. Bu tespitlerden sonra da dernek yöneticilerinden Mehmet Gürhan 5 yıl 10 ay, Mehmet Taşkan 2 yıl 9 ay ve Firdevsi Ermiş de 1 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Almanyadaki Deniz Feneri davası kamuoyuna yansıdığı ilk günlerde, RTÜK Başkanı Zahid Akman, 3.5 yıldır, yurtiçinde ve yurtdışında da hiçbir ticari faaliyetim yoktur demiş ancak Ankaranın en ünlü alışveriş merkezi Armadanın ortakları arasında yer aldığı anlaşılmıştı.
KANAL 7 operasyonla küçültüldüKanal 7nİn sahibi olan Yeni Dünya A.Ş., geçen yılın ortasında ilginç bir operasyona tabi tutuldu. Ağustos 2008de 14.6 milyon TLlik sermayesi sürpriz biçimde 400 bin TLye indirildi. Aynı gün şirket bölünerek bir kısmı Hayat Görsel Yayıncılık A.Ş.ye devredildi. Hayat Görsel Yayıncılık A.Ş.nin Yönetim Kurulu da tıpkı bir önceki şirket gibi Karaman, Çelik ve Karahandan oluşuyor. (Hayat A.Ş. ise isim değiştirmiş bir şirket. İlk adı Yeni Pasifik İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. Eski ortakları da RTÜK Başkanı Zahid Akman ve Deniz Feneri Ankara Temsilcisi Mevlüt Koca)
Zekeriya Karaman, Zamanda yayınlanan röportajda, Kanal 7nin mevcut şirketi bölünerek başka bir şirketle birleşiyor. Yani mevcut mal varlığının önemli bir kısmını biz başka bir şirkete aktarıyoruz demişti.
Deniz Feneri e.Vden Türkiyeye giden para: 16.9 milyon euro
1) 8 milyon euro Deniz Feneri Derneğine
2) 5.3 milyon euro şirketlere:
Weiss GmbH: 1.8 milyon euro
Beyaz Holding: 1.5 milyon euro
Euro 7: 500 bin euro
Haliç Deniz LTD: 400 bin euro
Atlas GmbH: 289 bin euro
ASS-Plan: 225 bin euro
Yurt Haber Ajansı: 135 bin euro
3) İzine rastlanılamayan para: 3.6 milyon euro
ALMANYA İTTİFAKI:
MASAKIN İNCELEDİĞİ 5Lİ EKİBİN ORTAKLIKLARI1-Önce Deniz Feneri e.V, sonra Eruo 7 şirketi kuruldu
- Şirket adı: Euro 7 GmbH (Türkiyedeki Kanal 7nin kuruluşu)
- Kuruluşu: 23 Mayıs 2001
- O günkü sermaye: 50.000 E (Bugünkü sermaye 1.000.000 E) (Deniz Feneri e.V 24 Mart 2001de kurulduktan iki ay sonra bu şirket devreye girdi.)
- Ortaklık yapısı: Mehmet Gürhan (%19), Zekeriya Karaman (%24), Mustafa Çelik (%19), İsmail Karahan (%19), Zahid Akman (%19)
2-Beyaz (Weiss) Holdingin kuruluşu
- Şirket adı: Weiss GmbH
- Kuruluşu: 17 Ocak 2003
- O günkü sermaye: 500.000, e Bugünkü sermaye:1.500.000 e
- Mehmet Gürhan %22.5, Zekeriya Karaman %16.9, Mustafa Çelik %16.8, İsmail Karahan %16.8, Zahit Akman %16.8
TÜRKİYE İTTİFAKIAlmanyadakİ şirketlerin çekirdeğini oluşturan Z.Karaman, M.Çelik ve İ.Karahan, Türkiyede Kanal 7yi yayınlayan şirketin sahipleri. Aynı zamanda Beyaz Holding, Merkez Medya Ltd, Yurt Haber Ajansı, Haliç Deniz LTD, Set Programcılık A.Ş, Nokta Elektronik medya LTD, Bil Bilişim A.Ş.nin de aralarında olduğu 13 şirket kurdular.
Para Deniz Fenerinden çıkıp hep o tanıdık 5 isme gidiyor
Deniz Feneri e.V davasında borç paraların gittiği iki şirket, Weiss GmBH ve Euro 7 olduğu belirtilmişti. Bu iki şirketin ortaklık yapıları incelendiğinde, hep aynı 5 isim ortaya çıkıyor. Deniz Feneri e.Vnin kurucusu Mehmet Gürhan, Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman, Kanal 7 Genel Yayın Müdürü Mustafa Çelik, Kanal 7 Yayın Müdür Yardımcısı İsmail Karahan ile RTÜK Başkanı Zahid Akman.
İLK ADRESLERİ MEDIA 7Türkiyedeki Kanal 7, 1995 yılında Almanyada Media 7 GmbH adıyla bir şirket kurdu. Media 7nin genel müdürü de muhasebecisi de Deniz Feneri e.Vdekilerle aynı isimlerdi. Genel müdürleri İsmail Karahan ile Mehmet Gürhan, muhasebecisi itirafçı sanık Firdevsi Ermişti. Media 7, YİMPAŞın gurbetçilerden topladığı paraları Kanal 7ye aktardığı ortaya çıkarılınca, kendini kurtarmak için iflas ettiğini açıkladı. Media 7den sonra 2001 yılında Euro 7 kuruldu. Bu şirketin kurucuları da yine aynı isimler olarak ortaya çıkıyor. Euro 7nin kurucuları arasında Mehmet Gürhan ile Kanal 7 yöneticileri Zekeriya Karaman, Mustafa Çelik ve İsmail Karahan var. Şirketin eski genel müdürleri arasında ise bu isimlere ek olarak RTÜK Başkanı Zahid Akman dikkati çekiyor.
Sermaye artırımıYine iddianamede Weiss GmBHnin sermayesinin bağış paralarıyla artırıldığı anlatılıyor. 2003 yılında Weiss Handels und Investment GmbH şirketinin sermayesi 500 bin euro artırıldı. Ödeyen şahıslar olarak da Zekeriya Karaman, İsmail Karahan, Zahid Akman, Mustafa Çelik ve sanık Mehmet Gürhan gösterildi. Deniz Fenerinin gayri resmi muhasebesine de, Weiss şirketine karşı 250 bin euro sermaye olarak ödendi ibaresi altında geçirildi. 2004 yılında da sermaye arttırımı yurtdışından, Karaman, Karahan, Akman ve Çelik tarafından yapılan havale ile yapılmıştı.
Türkiyedeki adı Beyaz5 ismin birlikteliği Kanal 7 ve Euro 7 ile sınırlı kalmadı. Karaman, Çelik ve Karahan 1998 yılında 5 milyon YTL sermayeyle Beyaz Holdingi kurdu. Yönetim Kurulu Başkanı koltuğunda yine Karaman, yardımcısı Çelik, Karahan da yönetim kurulu üyesiydi.
Kanal 7 ile on-lineDeniz Feneri e.Vnin Türkiye bağlantısını kanıtlayan bir başka delil yine iddianamede ortaya çıkıyor. İddinamenin 88 ve 91. safaylarında itirafçı sanık Firdevsi Ermişin kullandığı muhasebe sistemi anlatılıyor. Sistemin Alman makamlarınca anlaşılmaması veya baskın sırasında yakalanmaması için gerçek muhasebe kayıtlarının İstanbuldaki Kanal 7 binasındaki servera kaydedildiği belirtiliyor. Firdevsi Ermişin bilgisayarından Kanal 7 serverine giriş yapıldığı anlatılıyor.
Baskına karşı tedbirMehmet Taşkan ise 91. sayfada yer alan ifadesinde bu server ile ilgili şu itirafta bulunuyor: 2006 yılından bu yana bilgilerin kaydedildiği ve Türkiyede bulunan bir Server var. Ermiş bunu bana bir kez gösterdi. Ermiş, fiili muhasebeyi kendi bilgisayarında yaptı ve hatta bir gün Ermiş bana, sadece kendi işyerinden (masasından) buna (servere) girilebileceğini söyledi. Bilgiler bu şekilde kaydedilip hafızaya geçiriliyordu, Maliyeden gelebilecek herhangi bir baskın veya aramaya karşı tedbir nedeni olarak bu uygulama yapıldı. Ancak serverin nerede bulunduğunu bilmiyorum, Ermiş bana Serverin Türkiyede olduğunu söyledi, onun için de bunun Kanal 7de olabileceğini düşünüyorum.
Karamana giden borçİddianamede 2007 yılına ait, Derneğin hesap numaralarından cash çekilen paralar başlıklı bölümde, 2007 yılı Ocak-Şubat aylarında Deniz Fenerinin hesap numaralarından (Almanya ve Hollandada) 1 milyon 620 bin euro nakit para çekildiği anlatılıyor. Bu nakit paraların tümünün Gürhanın Hollandada bizzat çektiği para hariç, Firdevsi Ermiş, Mehmet Taşkan ve hakkında ayrıca soruşturma yapılan İzzet Kurum tarafından çekildiği ve Gürhana teslim edildiği belirtiliyor.
Resmi muhasebede, çıkan bu paralar Türkiyedeki yardıma muhtaç kişilere nakit olarak aktarılmış diye gösteriliyor. Ancak olayın aslı iddianamede şöyle aktarılıyor: Gürhanın kasasında 29 Ocak 2007 günü Yapı Kredi Bankasına yapılmış olan ödemelerle ilgili evraklar bulunmuştu. Bu evraklardan, 250 bin euronun Zekeriya Karamana ve 500 bin euronun da Reklam Mediaya (Yeni Dünya ile aynı adres) gittiği, aynı tarih olan 29 Ocak 2007 günü de, Yapı Kredi bankasından 250 bin euro paranın Euro 7 GmbHnın hesabına havale edildiği ve havale edenin de hakkında ayrıca soruşturma yapılan Karamanın olduğu ortaya çıkmaktadır.
VATAN