gokdeniz, okudum haham efendi röportajını.

Türk-Kan, benim hatırım kaldı mirim, almazlarsa ben gidecğim.

Bu arada Gongonokon çetesi, Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba attırmıştı değil mi¿? Vay be!.. İlhan SELÇUK'a bak, ağzıyla çekmiş pimini bombanın, Rambo gibi fırlatmış kendi mekânına -ki hedef çarpıtılsın. Bu senaryo Kurtlar Yahnisi - Kuzu adlı dizisinde işlenmelidir.

Ram, mirim, Hûlki Cevizoglu, isin özünü söyledi:

Bu bir "Mustafa Kemâl'den kurtulma" operasyonudur!

Türk-Kan, nah! kurtulurlar... Kabûs gibi üzerlerine çöktü bir kere Mustafa Kemâller ordusu, yani bizler.

Bu arada mirim, bu gözaltı haberini ilk sitemiz duyurdu.

Ram, hizina erisilmez mirim

Türk-Kan yazdı:Ram, hizina erisilmez mirim

turkkan , ne hizi yahu ))
adam sabaha kadar nobet tutuyor ..
sabah namaziyla ayakta...
eh yani ..

günlerdir güzelim ülkemizi meşgul eden konu, akp ye kapatma istemi içeren bir iddaaname.hazırlayan yargıtay cumhuriyet başsavcısı..bugun de aylardır devam eden bir çete soruşturmasında Yine bir cumhuriyet savcısı tarafından yürütülen durumda yapılan gözaltılar..bir yaygaradır koparıldı gidior. bi taraf dioduki akpye kapatılma davasında savcılar bağımsızdır görevidir, yargı ayağı demokraside vazgeçilmez UNSURDUR, bağımsız olmalıdır falan.. böle sözler duyduk ..ki doğru sözler ama bu ergenekon soruşturmasınıda yürütende bu ülkenin bir Cumhuriyet savcısı değilmidir .pekala aynı nutukları atanlar yargı bağımsızlığını savunanalar başında bi savcı bulunan bir soruşturmada neden aynı sözleri dile getirmezler merak konusu.. Galiba başka bi ülkenin savcısı yürütüor olmalı..Çok değil düne kadar Şemdinli davasını hatırlayalım..soruşturmayı yürüten van başsavcısı hazırladığı iddaanamesinde ,iddanamesinde adı geçen qastsubay hakkında görüş bildiren^^onu tanırım iyi çocuktur^^sözlerinden dolayı yargılamayı etkileme suçundan ötürü o dönemin k.k.k hakkında da suç duyurusnda bulunmuştu.peki daha sdnra ne oldu hemen bi linç edilme,vatan haini ilan etme ve HSYK tarafından savcılık mesleğinden atılma..iki savcımızda işlerini yapmadılarmı,ikiside görevlerinin gereğini yapmadımı, adaleti aramadımı. şimdinin yargıtay başsavcısını savunanlar yargı bağımsızlığı diyenler o gün van savcımızı vatan haini ilan etmişti onu neden savunmadınız.. bu ikiyüzlülükler bizleri nerelere götürür..!!Hukukçuların Özgürlükçü Olmadıkları Bir Ülkede Hukukun Özgür Olması Beklenemez!!
Hızlı Düzenle

Dedim ya geçenlerde,artık ağır konuşacağım diye.
Tam vaktidir.
Öncelikle o kadar ilginç günlere tanıklık ediyoruz ki,tarihi olaylara şahit olacağımıza inanıyorum.
Bu ülkede 3 haftadır Doğu Perinçek,İlhan Selçuk,Kemal Alemdaroğlu ve diğer isimlerin tutuklanacağını ya da tutuklanmaları gerektiğini yazan gazeteler,gazeteciler var.Bu insanlar ya falcı(ki fala inanmam),ya bu tutuklamaların yapılacağını biliyorlar(ki bu durumda da nasil bilebilirler sorusu önem kazanıyor).
Çözümlemeye devam edelim.Tutuklamaların yapılacağı ihtimalini falcı olduklarına tercih edersek,o zaman ya bir çeşit örgütten öğrendiler,ya bizzat o örgütün içindeler.
Bir örgütten öğrendilerse kendi üzerlerine düşen ispiyon görevini yapıyorlar.ŞEREFSİZLIK YAPIYORLAR YANİ!Dünyada ispiyonculuktan daha adi,daha şerefsiz,daha alçak davranış şekli olabilir mi?
Kendileri o örgütün içındelerse daha da büyük bir ŞEREFSİZLİK içerisindeler.Çünkü bu ülkede VATANSEVERLİĞİN yorulmaz kişilikleri olan bu şahsiyetleri hedef alanlar VATANSEVERLERİ,dolayısıyla TÜRKİYE'yi hedef alıyorlar demektir.
Ben süreci tüm VATANSEVERLERİN DİKKATLE İZLEMELERİ GEREKTİĞİNE inanıyorum.

Bizim sitemizi bile bu gidişle ERGENEKON ile bağlantılarlarsa şaşmayacağım.Tüm muhalifleri ERGENEKON ile bağlantılandırdılar da,o bakımdan söylüyorum.

Ben ATATÜRK'ün BURSA NUTKU'nda hitap ettiği TÜRK OĞLU TÜRK genciyim.
Şerefsizlerden korkan ŞEREFSİZ OLSUN!!!

Uzun zamandır söylemıyordum ama artık yeridir...
EYVALLAH!!!

konya dev, kapatma davasının bir iddianâmesi var, hani nerede Ergenekon'un iddianâmesi¿? Kitabı dahi çıktı şu son Ergenekon zırvasının. Ama ne hikmetse, hiçbir resmi açıklama yok bu konuda... Ergün POYRAZ 7.5 aydır hakim karşısına çıkarılmıyor, görülmüş iş değil. İlhan SELÇUK, Doğu PERİNÇEK, dün ne konuşuyorlarsa, bugün de aynı şeyleri konuştular. Peki neden şimdi gözaltına alınıyorlar¿? Çeteye yeni mi dahil olmuşlar¿? Yoksa sesleri daha gür çıkmaya başlayıp daha geniş kitlelere seslerini duyurmaya başlamaları mı rahatsız etmiştir¿? Sonra ne o terörist muamelesi, gece yarıları baskını¿? Emniyet bilmiyor mu, bu kimselerin çağırdıkları taktirde kendi ayaklarıyla emniyete geleceğini¿? Devlet tarafından korunan iki kişiye, terörle mücadele ekipleri gönderilirken, dağdan inen teröriste şeker verilip neden mahkeme görmeden salınmasına izin verilmektedir¿?

Şemdinli davasındaki savcı müsveddesi Sarıkaya'nın mı özgürlüğü engellenmiş¿?

Hani şu; pekaka itirafçısının yazdığı mektuba binaen Yaşar BÜYÜKANIT'ı suçlayabilme gafletinde bulunan gerizekâlı mı¿?

Hani şu; hazırladığı iddialarla (iftiralarla) hakkında 3000 yıla varan bir ceza istediği ve bu sebeple cezaevinde kâlp krizi geçirmesine yol açtığı Yücel Aşkın'ın, 15 gün sonra beraat etmesiyle rezil-kepâze olan ahmak mı¿?

Hani şu; aynı davayı şerefine yediremeyen, namusunun lekelendiğini düşünen Enver ARAPLI'nın canına kıymasına neden olan fitneci mi¿?

Geçelim bunları, geçelim... Neyse ki şimdiki Van savcısı iyidir...

Dipnot I: Bu ülkede, hiç kimse bağımsız olamaz. Yargı bağımsız olur, o da bir kimse değil, bir kurumdur.

Dipnot II: Gereksiz taramalardan kaçınalım.

Ben sevindim aslında, yemekte oldukları BOP'un miktarını büyütüyorlar abartıyorlar, komik duruma düşüyorlar ve halktan daha çok kişinin tepkisini çekmiş oluyorlar. Eh biraz da, intikamın şiddetini arttırıyorlar.

İsterim ki daha çok ve böyle komik kaçacak kişileri de alırlar. Terör örgütü üyeliğinden, Fazıl Say'ı da alsınlar mesela. Milli Mücadele Derneği ve Türksolu ekibindeki arkadaşlarla hala daha nasıl bağlantı kurmadılar, onlardan da içeri almadılar; şaşırmaktayım. Eminim ki bu forumu da yakından takip ediyorlardır, yazılarımızı takip ediyorlardır.

Yazar Ergun Poyraz da sanırım 7 ayı geçti, hala içerde ve hakkında henüz bir iddianame bile hazırlanmadı. Adalet mi bu şimdi? Demokrasi mi? Birilerinin bunlara demokrasiyi, adaleti, ılımanlığı öğreteceği gün yaklaşıyor.

Tek şöyle bir nokta var ki, küresel ekonomik kriz bizi de vurmak üzere, AKP zaten ne yapacağını şaşırmış; eh işte vatansever herhangi bir hareket olursa, parti kapatmak gibi hukuksal birşey dahil, suçun nereye yükleneceğinin hesabı yapılıyor. Yapsınlar, umrumda değil. Mağdur durumuna düşmüş gibi ağlasınlar da, "tam ekonomiyi düzelttiydik, AB'ye girdiydik ki bu ulusalcılar herşeyi mahvetti, kriz oldu" desinler. Onlar yarın birgün böyle sızlanacak diye kuyruk kısılıp oturulacak değil elbette.

Fehmi Koru ordan "buyurup" duruyor, e ben de buradan fal açayım: Yarın birgün F tipi dersane, şirket, okulların hepsine bir gecede el koyulursa şaşırmayalım. Cem Uzan'ın şirketlerine, medyasına el konduğu gibi, Doğan'ın tüm medyasına ve iktidara yakın şirketlere de gayet güzel el koyulacaktır. Yabancılara peşkeş çekilen tüm şirketlerimiz, bankalarımız dahil. Latin Amerika'daki kamulaştırmaları takip ediyor ve keyfimden dört köşe oluyorum. El mi yaman, bey mi yaman, elbet biz de göreceğiz. Zaten bu iş başka türlü de temizlenmez, bataklık kurutulmaz.

Eh artık ben de içeri alınacak kıvama gelmişim değil mi Onlardan korkan onlar gibi olsun.

Yurtdışında yaşadığıma güvenmeyeyim zira Fehriye Erdal'ı ve o kadar teröristi teslim almayan iktidar, gelip beni Allahın Japonyasından alıp götürür

o zaman akapedende biri kalpten gitse anayasaa mahksi duruşmasında oda suçsuz yere iftira edildiği iiçin öldümü diyecez..böyle mantıkmı olur.işinize gelen iyi işinize gelmeyen hain..bu görüş sizi nereye götürür..bakın ben bir hukuk fak.öğrencisiim ve bizlere anayasada da belirtilen hukukun üstünlüğü öğretilir..ve siz şimdi yazdıklarınızla bizlere öğretilenlerin bilimin yanlış bişi olduğunu iddaa ediosunuz.yapmayın allahaşkına bir cumhuriyet savcısı zırvalarla dolu metin yazar mı...haa yazar diosanız zırvalarla soruşturmayı genişletebilir diosanız ozaman sizin hukukada saygınız kalmamış demektir..o zırva yazmış zırvalarla soruşturmayı genişletmiş,ama ötekisi görevini yapmış.. haa gereksiz tarama dan çıkan kurşunlar dikkat edinde sizede saplanmasın.zira saplandığında size saplanan kurşunları soracak bir savcıda bu ülkede kalmayabilir.ozaman ne yapacaksınız..

konya dev, hangi savcinin hangi zirvalarini kastettin anlayamadim ögrenci kardes. Ergenekon adi verilen, savcinin 8 aydir hala bir iddianame bile yazamadigi sorusturmayi kastediyor olamazsin. O zaman HSYK tarafindan savcilik mesleginden uzaklastirilan "F" tipi sahsiyeti kastediyorsun. Hocalarin sana meslekten uzaklastirilma sebeplerini aciklayacaktir.

Yoksa akape'ye acilan kapatma davasindaki iddianame mi beyninden gecen? E sen o iddianameye zirva diyorsan, yanlis fakültede okuyorsun

Yaptigin karsilastirmalar da pek garip. Erbakan hocalari icin yasa cikartip hapis cezasini evinde oturarak gecirmesine vesile olan iktidarin üyeleri sabahin 04:30'unda yataklarindan kaldirilip gözaltina mi alindilar da kalpten gidecekler? Tam aksine, senin o cok saygi gösterdigin yargi üyelerine ölümü hatirlatabilecek kadar diriler, tasalanma sen.

11 Mart 2008 Salı
ERGENEKON SAVCISI HAKKINDA SUÇ DUYURUSU


ERGENEKON SAVCISI ZEKERİYA ÖZ HAKKINDA SUÇ DUYURUSU

İşçi Partisi Genel Sekreteri Nusret Senem :

Ergenekon Savcısının Dayanağı Türk ve Müslüman Düşmanı

a.. Tuncay Güney isimli tanığın 2001 yılında verdiği ifade soruşturmada
baş kanıt olarak kullanıldı.
b.. Tuncay Güney, CIA'ya bağlı New York Institutes sitesinde kendi
imzasıyla Hristiyanlık ve Yahudi Propagandası yapıyor, Ermeni soykırımı
yalanını sürdürüyor.
c.. Fehmi Koru'nun açıkladığına göre, operasyonun düğmesine 5 Kasım 2007
günü yapılan Bush- Tayyip Erdoğan görüşmesinde basıldı.

İşçi Partisi Genel Sekreteri Nusret Senem, bugün (11.03.2008) Savcı
Zekeriya Öz'ü Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na şikayet etti. Senem,
şikayet dilekçesinde özetle şunları belirtti:

Basın organlarında açıkça yazıldığına göre, İstanbul Başsavcı Yardımcısı
Zekeriya Öz, Ergenekon soruşturmasını Tuncay Güney'in 2 Mart 2001'de
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şubesi'nde verdiği
ifade ve teslim ettiği bazı uydurma belgelere dayandırmaktadır.

Kaçakçılık ve Organize Suçlar eski Şube Müdürü Adil Serdar Saçan, Tuncay
Güney'in ifadeleri üzerine dönemin Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcısı'ndan
"Ergenekon yapılanmasının takip edilmesi için izin" aldıklarını, bir yıl
boyunca takip ve araştırma yaptıklarını, bu çalışmaya İstanbul Emniyet
Müdürlüğü İstihbarat Şubesi'nin de katıldığını açıklamıştır ( Hürriyet, 31
Ocak 2008).

İstanbul DGM Başsavcılığı'nın "oluru"yla bir yıl boyunca Tuncay Güney'in
teslim ettiği "Ergenekon Yeni Yapılanma Yönetim ve Geliştirme Projesi",
"Lobi", Ulusal Medya", "Birleşik Komün Girişimi" başlıklı belgeler
inceleniyor; bir yıl boyunca telefonlar dinleniyor, ifadeler alınıyor,
takipler yapılıyor. Ancak sonunda DGM Başsavcılığı suç bulunmadığını
saptıyor. Uydurma belgelerin Tuncay Güney'e iadesine karar veriliyor ve
dosya kapatılıyor. Bugün kullanılan belgelerin hepsi o gün de vardı.

Yedi yıl önce dayanağı olmadığı saptanan Tuncay Güney'in ifadesi ve teslim
ettiği belgeler, bugün nasıl olmaktadır da Türkiye'yi "sarsan" bir
soruşturmanın kanıtı olarak kullanılmaktadır ?

İstanbul Cumhuriyet Savcı Yardımcısı Zekeriya Öz tarafından, "Ergenekon"
soruşturma kapsamında "şüpheli" sıfatı ile ifadelerine başvurulan bazı
kişilere, Partimizin Genel Başkanı Doğu Perinçek ve bazı yöneticileri
aleyhinde; asılsız suçlamalar içeren sorular yöneltildiğini öğrendik.

İşçi Partisi Genel Başkanı Sayın Doğu Perinçek'in adı da bu uydurma senaryo
belgeler uyarınca şüphelilere sorularak yıpratılmaya çalışılmaktadır.

Olay Şudur :

Türk Silahlı Kuvvetlerinin sınır ötesi operasyonu öncesinde kendi ifadesi
ile BOP Eşbaşkanı Tayyip Erdoğan sıkışınca, uydurma belgeler raftan
indirilmiş, provokatörler sahnede arz-ı endama başlamıştır. Adalet Bakanı
Mehmet Ali Şahin'in soruşturmayı yürütenlere "hiç bir mağduriyete
uğramayacaksınız " garantisi vermesi bu kapsamada anlam kazanmaktadır.

Ulus devletimizi savunan örgütler ve TSK'nın bir suç örgütü gibi gösterilip
yıpratılması temel hedefleridir. Ulusal kuvvetlerin ve bazı aydınların
başıbozuk bazı örgütler ve provokatörlerle yan yana gösterilmesi ise
tertibin başlıca unsurlarından biridir.

Tuncay Güney Kimdir

İmam hatip Lisesi mezunu olan Tuncay Güney, İsmailağa dergahına
yerleştirilmiş Fethullah Gülen tarikatına dahil edilerek, 1989 - 1991
yılları arasında Gülen'in özel kaleminde görev yapmıştır.

Tuncay Güney ABD istihbarat örgütü CIA'ya bağlı New York Institutes isimli
kuruluşta çalışmaktadır. Bu kuruluşun telif hakları, "lifeziyon inc" adlı
internet şirketine aittir. Anılan Şirketin "http//
http://www.instituteus.com/news/turkish/" bağlantılı internet sitesinde Tuncay
Güney'in fotoğrafının yanında "Editor in Chief" (Genel Yayın Yönetmeni)
yazılıdır.

Tuncay Güney'in bu sitede yazdığı makaleler CIA ve MOSSAD bağlantılarını
ortaya koymaktadır.

Makalelerinden bir Başlık : "Ermeniler , Türkler tarafından baltalarla öldürüldü".

Bir başka başlık : " Evanjelizm Kutsal kitaba yönelmektir. Müslüman
topluluklar yıllarca İsa-Mesih'e iman edenlere karşı asılsız iddialar ortaya
attılar. Bu yüz yılda da saçma sapan iddialar devam ediyor. Kutsal kitabı
okusalar iddia sahiplerinin suçlamalarının haksız olduğunu görecekler"

Tuncay Güney imzalı 5 Mayıs 2006 tarihli "Sabatay Sevi ve Kuzu Bayramı"
başlıklı makalede Siyonizm'e müthiş övgüler yer alıyor. Makaleden kısa bir
bölüm :

" Büyük İsrael sevdasından hiçbir zaman vazgeçmedi. Yeni İsrael kurulurken
destek ve diplomatik yardımlarını esirgemediler.Rabay-sabatay Sevi hareketi
birkaç ailenin tekelinde gizli bir örgütlenme gibi gösterilmeye
çalışılıyor. İmanlılar Sion'un ışık askerleri iken karanlığın ordusu gibi
tanıtılmaya çalışılıyor.Kutlu olsun bahar-kuzu ve Sabatay'ın doğum günü".

Savcı Zekeriya Öz'ün şüphelilere sorduğu uydurma Ergenekon belgelerin sahibi
Ermeni, Hristiyan ve Siyonizm sevdalısı! Bu kişi, görüldüğü gibi Müslüman
düşmanı ve Türk düşmanıdır. Savcı Öz'e hayırlı olsun!

Ergenekon Soruşturnasının Düğmesine Bush-Erdoğan Görüşmesinde Basıldı.

Fehmi Koru'nun Kanal 7 Televizyonunun 28 Ocak 2008 tarihli haber bülteninde
canlı yayın konuğu olarak açıklamasına ve 1 Şubat 2008 tarihli Yeni Şafak
Gazetesindeki yazısına göre Ergenekon soruşturması, 5 Kasım 2007 günü
yapılan Bush- Erdoğan görüşmesinde kararlaştırılmıştır.

Bir başka devletin başkanıyla Türkiye'de ceza soruşturması yapılması
konusunda anlaşmak suçtur. Bu anlaşma, ancak BOP Eşbaşkanlığı göreviyle
izah edilebilir.

"Ergenekon operasyonu" olarak bilinen soruşturmada, Fethullah sicilli
görevliler ve Fethullah medyası ile işbirliği halinde suç ve suçlu imal
etme girişiminde bulunarak görevlerini kötüye kullanan İstanbul Cumhuriyet
Savcısı Zekeriya Öz ve diğer sorumlular hakkında soruşturma açılmalıdır.

ben soruşturmalara yada iddaanamelerin hiç birine zırva demiyorum..siz yanlış anlamışsınız sanırım hatta tamamını diyebilirim.cumhuriyet savcıları neden vardır bu ülkede..kimin hakkını gözetmek için ordadırlar ,iktidarın mı,yada belirli bir yapılanmanınmı yada adını ne derseniz deyin belirli bir zümrenin mi.. biz hukukçular dolayısıyla bizim aramızdan çıkan savcılar doğrunun yani dolayısıyla adaletin peşindeyizdir.belirli bir ideoljimiz yoktur,olmamalıdır..bakın atışmaya dönmesin ama şunu idrak edin şemdinli olayında konusu geçen kişi bir askerdi bir komutandı,suçlu değilse pekala mahkeme önüne çıkar haklılığınıda ortya koyabilirdi,sonuçta daha hüküm giymemişti ama noldu daha dava sonu belli olmadan savcı ihraçç.bakın bu yanlış bişeydir,burda farklı şeyler aranır ..ee şimdi de cumhurbaşkanı başbakan vs ismi geçen bir iddaname var başkasıda bu savcı fitneci derse bu işin somu nereye gider..hukukun adil olduğunu kime inandıracaksınız siyasi olmadığımız saize nasıl ispatlayacaz gibi sorular akla gelir..bilmiorum hukuk bilginiz ne kadar ama bize öğretildiki cumhurbaşkanı nın yasama sorumsuzluğu vardır,yani yapmış olduğu eylem veya sözlerinde dolayı hukuki bi tahkikat yada soruşturma açılamaz,açın bi anayasa hukuku kitabını yazr,ee şimdi bakıoruz iddanamede adı geçior soruyoruz hocam bu nası iş ee siz böle dediniz anyasadada böle hüküm var,burası türkiye diolar.bumu yani hukuk anlayışınız,danıştay yök başkanı genelge verdiği gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı verdi geçenlerde,ee bakıoruz incelioruz bir genlge ortada yok sadece değişen anayasa hükümlerini açıklayan bir açıklamadan öteye geçmiyor yapısı itibariyle(bunuda söyleyen 26 dekandan biridir)ee ozman bu karar yanlış bir karar.Doğrulara ulaşmak için yanlış yollardan gidilmemeli, bizler elbette başsavcımızın arkasındayız bizim bütün savcılara kural olarak sahip çıkmamız lazım sonuçta onlar Türk milleti adına işlerini yapıolar..ama doğrular yapacam diye yanlış yollardan da gidilme imtiyazı bir hukuk devletinde yoktur..(sataşma yada başka bişi için değil sadece görüş bildiriorum lütfen kişiselleştirmeyin)saygılar

konya dev, sen mi hukuk öğrencisisin¿? Sen daha çok, kışkırtma görevini icra etmek için zamanımı çalan bir sevgi kelebeğine benziyorsun. Tabi bu benim şahsi düşüncem, öyle olmayabilirsin de, sen üstüne alınma. Bir de, Türkçe dilini kullanmayı öğrenmelisin.

---

Birincisi; henüz Akape davası kabûl edilmiş değildir.

İkincisi; Akapeden biri tutuklanmış değildir.

Üçüncüsü; bu gerçekler ışığında, Akapeli herhangi birinin suçsuz olduğunu/iftira edildiğini ve bu yüzden intihar etme misâlini nereden çıkardın¿?

Dördüncüsü; diyelim dava kabûl edilsin, hatta bir Akapeli yargılansın. Tutuklu bulunduğu cezaevinde kâlp krizi geçirsin hastahaneye kaldırılsın, yahut intihar etsin ve hakk-ı rahmetine kavuşsun. Bu durumda dahi, davanın sonucu önemlidir. Benim kastettiğim insanların suçsuzluğu kanıtlanmıştır.

Beşincisi; yukarıda Türk-Kan'ın dediği gibi, zırva derken hangi davadan bahsetmekttiğin açık değildir. Senin için Ergenekon'u seçip cevaplıyorum:

Bir iddianâmesi yoktur. Tutuklular için resmi bir açıklama yoktur. Resmi yazı ve söylem olmadığı için, diğer söylemler ve bu operasyon zırvadır.

Şimdi gelelim sana... "Gereksiz taramalar" sözünden, herhalde algıladığın "taramalı tüfek" ve "etrafın taranması" olsa gerek... Kurtlar Vadisi'ni seyrederken, ekranın içine gömülmeni tavsiye etmem. Zira, "bugün fişek gibiyim" cümlesindeki "fişek" sözcüğünden, "roketatar" mânâsını da çıkarabilirsin.

Neyse... Sana "hukukun üstünlüğü"nü öğretmişler de, hukuku öğretememişler.

konya dev yazdı:biz hukukçular dolayısıyla bizim aramızdan çıkan savcılar doğrunun yani dolayısıyla adaletin peşindeyizdir.belirli bir ideoljimiz yoktur,olmamalıdır..

Olmasi gereken ve umdugumuz da budur, fakat her zaman böyle olmuyor ne yazik ki.

Ram yazdı:Şemdinli davasındaki savcı müsveddesi Sarıkaya'nın mı özgürlüğü engellenmiş¿?

Hani şu; pekaka itirafçısının yazdığı mektuba binaen Yaşar BÜYÜKANIT'ı suçlayabilme gafletinde bulunan gerizekâlı mı¿?

HSYK'da ayni kanida olsa gerek ki savci meslekten uzaklastirilmistir. Itirazinizi HSYK'na iletebilirsiniz.

Ayrica gokdeniz'in ekledigi habere bakarsaniz "Ergenekon" savcisi hakkinda da 10 gün önce suc duyurusunda bulunulmus.

konya dev yazdı:bilmiorum hukuk bilginiz ne kadar ama bize öğretildiki cumhurbaşkanı nın yasama sorumsuzluğu vardır,yani yapmış olduğu eylem veya sözlerinde dolayı hukuki bi tahkikat yada soruşturma açılamaz,açın bi anayasa hukuku kitabını yazr,ee şimdi bakıoruz iddanamede adı geçior soruyoruz hocam bu nası iş ee siz böle dediniz anyasadada böle hüküm var,burası türkiye diolar.bumu yani hukuk anlayışınız.

Ögrencilik sürenizde nurlu, isikli evlerde kaliyormussunuz gibi bir hic var icimde, nedense...

Cumhurbaskani vatana ihanetten yargilanabilir ama degil mi?