Ergenekon'da 12. dalga

Ergenekon soruşturmasının 12. dalgası kapsamında, güvenlik kuvvetleri bu sabahtan itibaren İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana'da eş zamanlı operasyonlar başlattı. Soruşturma kapsamında ev ve makamlarında arama yapılanlar arasında rektörlerin yanı sıra dernek başkanları bulunuyor. Aramalarda gözaltına alınanlar arasında önemli isimler bulunuyor.

Cumhuriyet Haber Portalı/ AA/ ANKA

İstanbul- Ergenekon soruşturmasının 12. dalgası kapsamında, Güvenlik kuvvetleri bu sabahtan itibaren Başkent Üniversitesi'de ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nde arama başlattı. Ergenekon soruşturması kapsamında bugün gerçekleştirilen arama ve operasyonların İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Turan Çolakkadı'nın soruşturmayı yürüten 5 savcının talebi üzerine gerçekleştirildiği bildirildi.

Haberal gözaltına alındı

Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince sabah saatlerinde Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın evi ve makamı ile Kanal B televizyonunda eş zamanlı arama başlatıldı. Mehmet Haberal evinde yapılan 2 buçuk saatlik arama sonrası gözaltına alındı. Prof. Dr. Mehmet Haberal, sivil polisler eşliğinde gözaltına alınarak Adli Tıp'a götürüldü. Haberal, Adli Tıp'taki kontrolünün ardından İstanbul'a götürülmek üzere yola çıkarıldı.

Polislerin her iki noktada yaptıkları arama tamamlanırken soruşturma kapsamında Başkent Üniversitesi Rektörlüğü ve Kızılcahamam'daki Patalya Otel'de de arama yapıldığı öğrenildi.

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu'nun gözaltına alındığı bildirildi.

Haberal'dan ilk açıklama

Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, Adli Tıp'a getirildi. Prof. Dr. Haberal, gazetecilerin "neden gözaltına alındınız?" sorusuna, "Bunu bana değil gözaltına alanlara sorun" karşılığını verdi. Bir mesajınız var mı sorusuna da Prof. Dr. Haberal, "Atatürk Cumhuriyetine yakışmıyor" demekle yetindi.

Kanal B Televizyonunun Haber Müdürü Metin Kayıhan'ın verdiği bilgiye göre, Prof. Dr. Haberal'ın evde arama sürerken sivil polislere, "Benim hastanede olmam lazım, hastalarım var, vizitlerim var, ameliyatlarım var" dedi. Sivil polislerin, "Aramanın bitmesi gerektiğini" söyleyince Prof. Dr. Haberal, bu konuda ısrar etmedi. Sivil polisler, Prof. Dr. Haberal'a sağlığı ile soru yönettiler ve "Hoca sağlığınızla ilgili sorununuz var mı içeri alabiliriz" dediler. Prof. Dr. Haberal da, "Allaha şükür bir sorunum yok iyim. Sağlığım ve moralim yerinde" karşılığını verdi.

Kanal B Televizyonunun Haber Müdürü Metin Kayıhan'ın verdiği bilgiye göre, Prof. Dr. Haberal, arama yapılırken evinde bulunan personele, "Atatürk Türkiye'sinde yaşananlara dikkat edilmesi gerekiyor" dedi.

Kanal B'da yayın sürüyor

Ergenekon soruşturmasının 12. dalgası kapsamında arama yapılmaya başlanan Kanal B televizyonu'nda yayın kesintisiz sürüyor. Kanalın yayını normal programı kapsamında sürerken, televizyonda arama yapıldığı alt yazıyla izleyicilere duyuruluyor. Bu arada, Kanal B televizyonun haber müdürü Metin Kayıhan, aramalarda polisin eski bazı programlara ilişkin yayın kasetlerine ve cd'lerine el koyduğunu söyledi.

Başkent Üniversitesi Senatosu olağanüstü toplandı

Başkent Üniversitesi Senatosu, Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın Ergenekon soruşturması kapmasında gözaltına alınmasından hemen sonra olağanüstü toplandı. Başkent Üniversitesi Senatosu'nun toplantı sonrası bir bildiri yayınlaması bekleniyor.

Bu arada, aramaların sürdüğü Kanal B Televizyonu'nun Genel Müdürü Nahit Duru, yaptığı açıklamada, "Şu an söyleyeceğim hiç birsey yok. Bu kaçıncı dalga bilmiyorum ama, birileri bizimle dalga geçiyor" dedi.

Aramalar genişletiliyor

Soruşturma kapsamında ayrıca Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Türkan Saylan'ın evinde de arama yapıldığı öğrenildi. ÇYDD'nin Yönetim Kurulu Üyesi Prof.Dr. Ayşe Yüksel'in de iş yerinde ve evinde arama yapılıyor.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği İstanbul Kadıköy Şubesi, İzmir Şubesi, Adana, Antalya, Mersin, Bursa, Şanlıurfa, Trabzon ve Van şubelerinde arama çalışması başlatıldı.

Akedemisyenler de aranıyor

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkan Vekili ve Eski Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran'ın evi ve eski Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay'ınevinde de arama yapılıyor. Yurtkuran hakkında, gözaltına alınması yönünde mahkeme kararı bulunduğu öğrenildi. Prof. Dr. Yurtkuran, güvenlik güçlerince Bademli Mahallesi'ndeki evinde yapılan aramanın tamamlanmasının ardından İstanbul'a götürülecek.

Kaynak

Bu iş çığrından çıktı artık. Ne kadar "Atatürkçü Düşünce" varsa hepsini içeri alıyorlar. Bu, işgale uğramış bir ülkeden de beter.

Asıl merak ettiğim, bu kadar kanıtsız bir davanın üzerine, MİT'inde Tunca Güney itiraflarının işkence altında söylediğini ortaya çıkartmasından sonra tam gaz nasıl deam edebildikleridir. Balasagun arkadaşıma katılıyorum, evet bu işgalden beter. Karartan ampul istilası desek yerinde olur sanırım.

Erol Manisalı'nın evinde arama

Ergenekon kapsamında Prof. Dr. Erol Manisalı'nın evinde arama yapılıyor.



Kaynak

Çılgınca bir eylem yürütülüyor. Atatürk cumhuriyetinin, cumhuriyet devrimi savunucularını sindirme değil, kökünü kazıma operasyonu yapılıyor.

Bir Hadis (Donemin anlam ve onemine dair. Alimlerin susturulmasi!)

"Allah bir topluluk hakkında hayır dilerse, alimlerini (aydınların) çoğaltır, cahillerini azaltır. öyle ki, alim konuştuğunda kendisini destekleyen pek çok kimse bulur. Cahil konuştuğunda ise, sözü bastırılır. Allah bir topluluk hakkında şer (kötü son) dilerse, cahillerini çoğaltır, alimlerini azaltır. öyle ki, cahil konuşsa kendisini destekleyen birçok kimse bulur, alim konuşursa sözü bastırılır."
(Deylemi)

Obamanin gercek yüzünü yavas yavs görüyoruz.
Yardakcisi yalaycisi akp hic durmadan hainlige
devam ediyor.
Arkadaslar söyleyecek kelime bulamiyorum.
Serefsizler benim vatanimi bölmeye calisiyorlar.

CHP ve MHP bu konuyla ilgili açıklamalarınızı okudum. Ancak sadece açıklama yapmakla olmaz, bu tezgahın sonu daha nereye kadar gidecek haberiniz var mı? Kendilerine engel ne kadar düşünce sahipleri varsa bu tezgahlarla yokedilmeye çalışılıyor. Uyanın artık bu gaflet uykusundan. Artık işin kuralına göre oynayın. Onların gündemi değiştirmesine izin vermeyin. Dönen bütün dolapları vatandaşlara anlatın. Ne gerekiyorsa onu yapın. Biz artık bunları duymak istemiyoruz.

İhanet partisi AKaPe'den bunun hesabını sorunuz.

Erol MANISALI gözaltina alindi!!!

Vatanimizda Gurcu biri basbakan secilirse olacagi bu iste
adam resmen Turk dusmani

'Bunun altından kalkamazlar'

CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı, "Parlamenter demokrasi tehdit altında" dedi.

CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı, Ergenekon soruşturmasının 12. dalgası kapsamında, Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal ve diğer bazı öğretim üyelerinin gözaltına alınmasına tepki gösterdi.

Baratalı yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’de çok tehlikeli bir senaryonun adım adım uygulandığını ve hukuk adına buna seyirci kalındığını vurgulayarak, “Bunun altından ne AKP ne de savcılar kalkabilir” dedi.

Baratalı, ülkenin çok ciddi bir rejim bunalımıyla karşı karşıya olduğunu ifade ederek, parlamenter demokrasinin de tehdit altında olduğu görüşünü savundu.

Baratalı, eski bir istihbaratçı olan Bülent Orakoğlu’nun, “soruşturmanın parlamento ayağının olduğu” yönündeki açıklamalarını, “parlamenter demokrasiye sıkılmış bir kurşun” sözleriyle dile getirdi.

Baratalı şöyle dedi: “Sistemli ve programlı bir şekilde yürütülen operasyonun 12. dalgasında gerek gözaltına alınanların kimliği ve kişiliği, gerekse ilgi alanları ve uğraşları toplumda var olan endişe ve kaygıları daha da arttırmış büyük bir infiale yol açmıştır.

Ülke hızla büyük bir kutuplaşma ve çatışma ortamına sokulmak istenmektedir. Ayrıca yapılan açıklama ve yorumlarla parlamento da hedef gösterilmektedir. Böylece TSK, Yargı, Basın, Üniversite, Sendika ve Sivil Toplum örgütlerinden sonra rejimin en önemli ayağı olan parlamento da sindirilmek ve baskı altına alınmak istenmektedir. Bunu şiddetle kınıyor, yaşananların tahammül sınırlarını aşmaya başladığı ve tehlikeli bir maceraya sürüklenmekte olduğumuzu kamuoyunun dikkatine sunuyorum.”

Kaynak

"Devletin Güvenliği Tehlikede"

Yargıtay Onursal Başsavcısı Vural Savaş, son baskın ve gözaltıların “faşizm ötesi” bir tabloyu yansıttığını belirtti.

Yargıtay Onursal Başsavcısı Vural Savaş, son baskın ve gözaltıların “faşizm ötesi” bir tabloyu yansıttığını belirterek, “Çünkü faşist düzende faşist yasalar vardır. Çıkar bunları uygularlar. Oysa şimdi Anayasa ve yasalar ihlal ediliyor” dedi.

Savaş, Kanal B'ye, son baskın ve gözaltılarla ilgili açıklamalarda bulundu. Polisin Ergenekon olayına konu olan soruşturmalarda sorgulama yapmasının yasalara aykırı olduğunu, bu sorguyu savcıların yapması gerektiğini savunan Savaş, “Tüm kırmızı çizgilerimizi ihlal edecek, devlet güvenliğini tehlikeye sokacak pek çok uygulama yapılma durumunda. Türkiye bütünlüğüne sahip çıkacak kim varsa sindirilmek isteniyor. Korkunç bir durumla karşı karşıyayız, vatandaşlar artık ‘yargıya güveniyoruz' gibi şeylerle kendilerini aldatmasınlar. Kanunlara aykırı delillere sorgu yapanlar hakim savcı değil mi? Bu soruşturmayı ancak savcı yapabilir, polislerin yetkisi yok, yetki gaspı var. Mağdur olanların tazminat davaları açabilirler. Polisin kanunsuz şekilde bir saat bile sorgulama yetkisi yok. Fakat savcıların artık bu işte polislerin oyuncağı olduğu anlaşılıyor, çünkü kendileri bilmiyorlar mı ki, polislerin yetkisi yok” diye konuştu.

Son kitabında Ergenekon sürecinde yaşanan kanunsuzlukları ele aldığını kaydeden Vural Savaş, “Faşizm ötesi bir durumla karşı karşıyayız. Faşist düzenlerde de faşist yasalar çıkar bunu uygularlar, şimdi yasalar, Anayasa ihlal ediliyor, hem Anayasamıza hem yasamıza aykırı” dedi.

Dış güdümlü operasyonların geçmişte “bizim çocuklara” yaptırıldığını iddia eden Vural Savaş, “Dış güdümlü operasyonlar, şimdi adliyeye sızmış örgütlerle yapılıyor. Kanuna aykırı deliller hiçbir zaman kullanılamaz şeklindeki Anayasal hüküm hiçe sayılmıştır” şeklinde konuştu.

Vural Savaş, AKP'nin inişe geçtiğinin anlaşıldığını, şimdi Türkiye'yi yönetenlerin milletvekilliği dokunulmazlıkları kalktıktan sonra Yüce Divan riskiyle karşı karşıya olduklarını belirterek, “Bu böyle devam ederse Türkiye Cumhuriyeti elden gider, bütün özgürlüklerimizi yitiririz. Beni en çok üzen bütün bu kanunsuzlukların Türkiye Cumhuriyeti'nin bir korku imparatorluğu haline getirilmesinin birtakım savcı ve hakimler eliyle yapılmasıdır” dedi.

Savaş, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Adalet Bakanı'nın yaşananlarda sorumluluğu bulunduğunu, Anayasa Mahkemesi'nin de laikliğe aykırı faaliyetleri ortaya çıkan partiye para cezası vermekle yetinerek dolaylı sorumluluğu paylaştığını iddia etti.

Kaynak

KaraHan yazdı:Vatanimizda Gurcu biri basbakan secilirse olacagi bu iste
adam resmen Turk dusmani

Bu iş etnik kökenine bakmıyor KaraHan. Soyu Türk olan ne satılmış, şerefsiz vatan hainleri çıktı bu ülkede ve halen de var. Bütün mesele beyinleri devşirilmiş insanlardır. ABDullah Gül de Exeter'de devşirilmiştir. Erdoğan da Gülbeddin Hikmetyar'ın dizinin dibinde devşirilmiştir. Tarihte bunun örnekleri çoktur.

Doğan Holding İcra Kurulu Üyesi Tijen Mergen de gözaltına alındı. Mergen ÇYDD ile "Baba beni okula gönder" kampanyasını birlikte yürütüyordu.

Allah belalarini verecek, az kaldi az, bunlar son cirpinislari.

Gözatina alinanlarin ortak özelliklerine bakilacak olursa Kibris ve Azerbaycan meselelesinde hükümetin satmaya kararli oldugu acik. Azerbaycan ve Kibrisa daha cok sahip ciktikca tertipciler amaclarina ulasamayacaktir.

[img]http://www.gedop.org/blog/wp-content/uploads/2008/09/kktc_bayrak1.gif[/img]

[img]http://img221.imageshack.us/img221/8372/bayraqds3.jpg[/img]