SOYUTLAMA ÜZERİNE (6)
İyi ya da ‘gerçek soyutlama’nın doğrudan bir ‘öz’ ya da ‘gerçek’in (vrai) kendisi olduğu söylenemez.
O sadece, ‘soyut’un sabitlenmiş ve ayrılmış bir ‘önerme’sinin belirlenmesi olup, ancak gerçeğin yine soyut bir ‘süreç’ olarak tüm diyalektik süreçle çakışmasıyla sonlanacaktır.
Böylece ‘bilgi anı’na ulaşıldığında, o artık ‘soyutlama’ olmaktan çıkarak ‘tanıma’ ya da ‘bilgi’nin (savoir) kendisi olacaktır.
İşte ‘somut düşünce’ ya da ‘düşüncenin somutlaşması’nın gerçekleştirilmesi demek tam da bu demektir.
Demek ki, diyalektik bir kavram olan ...