
Sonra, çok sonra, limandan kalkan o ufacık, o çürük, eski zaman kadırgalarına benzeyen gemilerden biriyle, Ester ile Rozayı özledikleri yerlere, insanlara doğru yolcu ettim. Yıkılacak kadar yüklü gemilerdi bunlar. Ama içlerinde yarınki yaşamlarına atılmaya koşan yığınlarla insan vardı. Bu arada, dünyayı bitmeyecek bir serüven olarak kabullenen Esterle Roza...
1951de yazdığım Esterle Roza öyküsü böyle bitiyordu...
***
İsrail devletinin kurulduğu yıllardı. Yahudi halkı dünyanın, Avrupanın, Asyanın, Amerikanın her yerinden yeni ülkelerine gemilerle geliyordu. ...